Katalog

ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 2002 yõlõndan beri genel ve yerel se- çimlerde AKP’ye destek veren Fethul- lah Gülen’in, kaset olayõnda CHP Ge- nel Başkanõ Deniz Baykal’a mesaj gön- dererek “bizimle ilgisi yok” mesajõ ver- mesi, Gazze olayõnda da Başbakan Tay- yip Erdoğan ile ters düşmesi “Gülen ce- maati ile AKP kopuyor mu” sorusunu gündeme getirdi. Parti kulislerinde, özel- likle Ergenekon soruştur- masõ sürecinde “Acaba gündemi Gülen mi be- lirliyor biz onun arkasına mı takılıyoruz” kaygõlarõ dile getirilmişti. Fethullah Gülen, son dö- nemde verdiği mesajlar si- yaset kulislerinde yeni tar- tõşmalarõ da beraberinde ge- tirdi. Gülen, kurulduğundan beri genel ve yerel seçim- lerde AKP’ye destek verdi. Gülen’in, CHP lideri De- niz Baykal ile ilgili kaset id- dialarõnõn ardõndan Baykal’a “bizimle ilgisi yok” diyerek mesaj gön- dermesi ve üzgün olduğunu belirtmesi, AKP içinde şok etkisi yarattõ. Parti kulislerinde, “Baykal’ın par- tinin başından gönderilerek acaba hükümeti devirme senaryosunun bir adımı mı gerçekleştiriliyor” so- rularõ, açõktan olmasa bile içten içe dil- lendirildi. Partide ikinci şok yaşandı Başbakan Erdoğan’õn Gazze konu- sunda İsrail’e yönelik çok sert açõkla- malarda bulunduğu günlerde Gülen’in, Erdoğan ile ters düşen açõklamalar yap- masõ parti içinde ikinci bir şok yarattõ. Bu durum, “Gülen AKP’den desteğini çekiyor mu? Cemaat ile AKP kopuyor mu” sorularõnõ gündeme getirdi. Parti kulislerinde, Gülen’in açõklamalarõ te- dirginlik yarattõ. Kulisler- de, Gülen’in ABD, İsrail ve Türkiye’nin ilişkilerinin iyi olmasõ yönünde bir ba- kõş açõsõnõn olduğu, son gelişmelerin cemaat ile AKP arasõnda derin ol- masa bile bir çatlağõn oluştuğu biçiminde yo- rumlanõyor. Özellikle Ergenekon soruşturmasõ sü- recinde Gülen ile ilgili kaygõlar dile ge- tirilmişti. Bazõ partililer, “Acaba gün- demi Gülen mi belirliyor, biz onun ar- kasına mı takılıyoruz?” diyerek endi- şelerini parti içinde dillendirmişti. CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 6 HAZİRAN 2010 PAZAR 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Bak, Ben Sana Anlatayım Sevgili, Genel bir eğilim vardır, nedense genelde kış okuma mevsimi olarak kabul edilir, yazları dergilerle geçiştirileceği ya da deniz kıyısı kitapları denen hafif kitaplarla idare edileceği düşüncesi vardır. Belki de lise sona kadar yatılı okuduğumdan, çok da dışa dönük biri olmadığımdan benim için tersi geçerliydi yaşamımın ilk yıllarında; yazları uzun okuma dönemi, tükenen kitapların neden olduğu açığı Yeldeğirmeni’ne sapan yolun köşesindeki dükkândan kiralananlarla kapattığım aylar olmuştur. Zaten kitap cinsi ayrımı da yapmam. Ama kitaplarla tanıştığımızda evdeki raflarda beyaz kaplı Milli Eğitim Bakanlığı “Klasikleri” dizisinin yerini, daha çağdaş edebiyatı da içeren Varlık Yayınları almıştı. Herkesin kendine göre bir kitap okuma adabı vardır, kimi eline alıp bir nefeste bitirir, kimi çikolatayı ağır ağır emer gibi sindire sindire okur. Tabii bu aynı kişi de kitaptan kitaba da değişir. Örneğin Altan Öymen’in beşer yüz sayfalık kitaplarını bir kez elime aldım mı bir nefeste bitirmeden rahat edemem, sonra da, zaman içindeki yolculuğumun bu kadar çabuk sonuçlanmasına hayıflanır, ardından, üstadın başının etini yemeye başlarım: - Devamı ne zaman çıkacak? Buna mukabil Umberto Eco’nun “Gül’ün Adı”nı içime sindire sindire, bitmesin diye özen göstere göstere okumuştum. Çoğu zaman sabah uçaklarına bindiğimden olsa gerek, orada genelde gazete okurum. Halbuki uçakta bussines’te yolculuk yapmıyorsanız, gazeteyi açmak sayfaları çevirmek konforlu değil, kitap ise başka bir zevk verir. Aynı şey yatakta da geçerli. Sabahları yattığım yerden gazeteleri karıştırmayı sevmem de, akşamları uyumadan önce elime bir kitap alıp, iki ayrı düşler dünyasının sınırlarını birbirine karıştırmaya bayılırım. Doğrusunu istersen, geçenlerde geceleri uyumadan önce okumaya çok elverişli bir kitap geçti elime: Güngör Uras’ın “Bak Ben Sana Anlatayım”ı. “Bak, Ben Sana Anlatayım”, Güngör Uras’ın anılarını, bürokrasi, iş ve basın dünyasında başından geçenleri kronolojik bir sıra izlemeden tematik olarak anlatan, aynı zamanda gözlemlerini içeren, kimileri gerçekten yola çıkıp, kurmaca caddesine sapan denemelerini de kapsayan kendine özgü bir yapıt. Demirel’den, Turgut Özal’a Vehbi Koç, Sakıp Sabancı’dan Margaret Teatcher, Kraliçe Elisabeth ve Prens Philippe’e kadar birçok ünlüyü kapsayan kitabın hoş yanlarından biri, her birinin bir buçuk ile üç dört sayfa arasında değişen küçük ve bağımsız bölümlerden oluşması. - Tam bir gece başucu kitabı yakaladım dedim kitabı elime alınca. Ama bu fırsatı kaçırdım, eline geçen güzel çikolatayı tıkınan obur gibi iki günün içinde kitabı silip süpürdüm. Şimdi ise, şu an sana da yaptığım gibi, önüme gelene kitabı salık verirken şu öğüdü de eklemeyi unutmuyorum: - Öyle bir nefeste okuma sakın! Her gün bir bölümünü oku ki, keyfin uzun sürsün! Güngör Uras’ın önemli olayları ve görevleri hiçbir şeyin altını fazlaca bastırarak çizmeden anlattığı, mutadı olduğu veçhile hınzır mizahının oklarını kendisine yönetmekten hiç çekinmediği, hatta bundan biraz daha “bak ben kendimle de nasıl dalga geçiyorum” dercesine keyif aldığı kitabındaki yazılarda, bütün yazılarında egemen olan iki öğe hemen fark ediliyor. Her yazıda, ya bir olayın içyüzüne “bak sen!..” diye şaşırarak nüfuz ediyorsun ya da bir konuda bir şeyler öğreniyorsun. Tabii her yazıda Ali Rıza Kardüz’ün o abartılı olmayan mizahıyla haşır neşir oluyorsun. Özellikle birkaç bölüm var ki, hiç unutamayacağım: “Kanun Dediğin Bir Madde Olmalı”, “Yap Bir Yasa... Dediğim Gibi Olsun!” ve “Bak, Ben Sana Anlatayım”. Ben bu kitabı okurken çok keyif aldım, sana da tavsiye ederim. Ama dediğimi unutma! Hepsini bir nefeste okuma, çikolatayı emer gibi yavaş yavaş oku, keyfi uzun sürsün! [email protected] CHP’li Onur Öymen, Gülen’in yardõm filosunu eleştirmesini yorumladõ ‘ABDsöylemiyleörtüşüyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’in, İsrail’den izin almadan Gazze’ye yardõm götüren filoyu eleştirmesi AKP içinde “tedirginlik” yaratõrken muhalefet parti- leri “muhatap almama ve yorumda bu- lunmamayı” tercih etti. CHP Bursa Mil- letvekili Onur Öymen, Gülen’in sözleri- nin ABD’nin söylemleriyle örtüştüğünü söyledi. CHP Bursa Milletvekili, emekli Bü- yükelçi Onur Öymen, Gazze’ye insani yar- dõm malzemesi taşõyan yardõm gemilerine İsra- il’in sert müda- halesinin hiçbir şekilde kabul edilemez oldu- ğunu belirtirken, AKP hükümeti- ni bu konuda gerekli önlem- leri almamak ve “müdahale olacağını bi- le bile, bu gemilerin canlı kalkan gibi git- melerine izin vermekle” suçladõ. ‘Dikkat çekici’ Gülen’in açõklamalarõnõn da bu noktada dikkat çekici olduğunu, ancak “belli çev- reler”in de yardõm gemileri konusunda AKP gibi düşünmediğinin anlaşõldõğõnõ belirten Öymen, “Tabii Gülen’in sözle- riyle, ABD’nin sözlerinin örtüştüğü de dikkatlerden kaçmadı. Ama bu konuda yorum yapmak bizim işimiz değil” dedi. ‘Cevap yok’ AKP’nin yardõm gemileriyle ilgili izledi- ği tutumu eleştiren Öymen, şu görüşleri di- le getirdi:“Başından beri ısrarla bir soruyu soruyoruz, cevabını veremiyorlar: 27 Mayıs tarihinde İsrail ordusu, bir açık- lama yaptı, müdahale edeceğiz diye. Ar- kasından İsrail Dışişleri Bakanı yaptı, İs- rail Büyükelçisi Levy açıkladı ve müda- hale 31 Mayıs’ta oluyor. Bu süre içinde AKP hükümeti olarak hangi düzeyde, hangi diplomatik girişimleri yaptınız, ne sonuç aldınız? Bu girişimlerde bu gemi- lere müdahale edilmemesini talep ettiniz mi? Bu girişimlerinize rağmen, İsrail yi- ne de ‘müdahale edeceğiz’ dediyse o in- sanların limandan ayrılmasına nasıl izin v e r d i n i z ? Canlı kalkan gibi nasıl gön- d e r d i n i z ? Açık deniz- lerde kala- caklar idiyse, o zaman ne- den eskort ge- misi vermedi- niz, hareket- lerine engel olmadınız? Hükümet, ‘Onlar sivil toplum örgütü, biz karõşamayõz” diyor. Peki 1.5 yaşındaki çocuk da mı kendi ira- desiyle gidiyor? Burada İsrail’in insanlık dışı bir tavrı var, orada hiçbir kuşku yok, bunlar İsrail’in kusurunu hafifletmek için söylenmiş sözler de değil. Burada en büyük insanlık dışı davranan İsrail. Ama Türk tarafı da İsrail’in bu baskınını en- gellemek için girişimde bulunmamıştır.” MHP suskun MHP yönetimi ise Gülen’in açõklamalarõ ile ilgili “suskun” kalmayõ tercih ediyor. MHP’den bir üst düzey yetkili, açõklama- larõnõ “ilginç” bulduğunu belirttiği Gülen’i “muhatap” alõp açõklama yapma duru- munda olmadõklarõnõ söylemekle yetindi. ERDOĞAN İLE TERS DÜŞMESİ DİKKAT ÇEKTİ ‘Cemaat ve Gülen arasında çatlak mı var?’ GÜNAY’DAN GÜLEN’E YANIT ‘Gelişmeleri izleyemiyor’ İZMİR (Cumhuriyet Bürosu) - Fethullah Gülen’in Gazze’ye yardõm için İsrail’den izin alõnmasõ gerektiği yönündeki açõklamalarõnõ yanõtlayan Kültür ve Turizm Bakanõ Ertuğrul Günay, Türkiye’nin uluslararasõ hu- kuk çerçevesinde hak savunmasõ yap- tõğõnõ belirterek Gülen’i bölgedeki ge- lişmeleri takip edememekle eleştirdi. Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõ- sõ Bülent Arınç da ,“Hoca Efendi her zaman olduğu gibi doğruyu söy- lüyor. Zulme uğrayabiliriz ama za- lim olmayacağız” diye konuştu. Günay, İzmir’de temaslarda bulun- duğu sõrada “Fethullah Bey, uzunca bir zamandan bu yana ülkemizin dı- şında. Sanıyorum Türkiye’deki ve bölgedeki gelişmeleri yakından ta- kip edemiyor. Uzaktan bakılınca olaylar öyle görülüyor demek ki. İçinde yaşayınca bizim baktığımız gibi görünüyor. İçerden baktığımız zaman bizim baktığımız gibi görü- nüyor” değerlendirmesinde bulundu. Arõnç da sorular üzerine “Zulme uğrayabiliriz ama zalim olmayaca- ğız. Haksızlıklara karşı da sabırlı, metanetli elbette duracağız. Müspet hareket budur ve bu hareketi takip eden herkes Türkiye’de de dünyada da kazanmıştır” yorumunu yaptõ. İSTANBUL’DAKİ MİTİNGE 5 BİN KİŞİ KATILDI SP’den İsrail’i protesto CHP Bursa Milletvekili Onur Öymen, “Hükümetin ‘STÖ, karõşamayõz’ açõklamasõ inandõrõcõ değil, intihar edene müdahale etmiyor musunuz?” dedi. Gazze olayõnda Erdoğan ile ters düşmesi “Gülen cemaati ile AKP kopuyor mu” sorusunu gündeme getirdi. İstanbul Haber Servisi - İsrail’in Gazze’ye yardõm götüren gemilere yaptõğõ saldõrõ Saadet Partisi’nce (SP) düzenlenen “Sustukça ölüyoruz - İs- rail vahşetine isyan” mitingiyle protesto edildi. Mitingde, Gazze’ye yardõm götürülmesini eleştiren açõk- lamalarõ nedeniyle Fethullah Gülen isim verilmeden yuhalandõ. Çağlayan Meydanõ’nda dün yapõ- lan mitingde “Mücahit Erbakan, İs- raili, vurmadan PKK bitmez” slo- ganlarõ atõldõ, döviz ve pankartlarõ açõldõ. Miting alanõnõn karşõsõndaki plazaya da yan yana asõlan dev “İs- kenderun şehitleri” ile “Filistin şehitleri” pankartlarõ dikkat çekti. Yaklaşõk 5 bin kişinin katõldõğõ mi- tingde İngiltere, ABD, İsrail, Filistin, Kanada, İrlanda’dan gelen aktivist- ler ile Mavi Marmara gemisinde bu- lunan Musevi din adamlarõ sahneye davet edildi. Musevi din adamlarõnõn dini kõyafetlerinin üzerine taktõklarõ rozetlerde “Her Yahudi siyonist değildir” ifadesi yer aldõ. Mitingde İsrail bayraklarõ yakõlõr- ken konuşmalar sõk sõk tekbir sesle- riyle kesildi. ‘Dış politika bitmiştir’ SP Genel Başkanõ Numan Kur- tulmuş, İsrail’in sürekli olarak işgal, katliam, hukuk tanõmazlõk ve delil ka- rartma politikasõna başvurduğunu belirterek, “Özellikle bu süreçte her kim ‘İsrail’i kõnõyoruz ama, an- cak...’ gibi ifadelere başvurursa sakın dinlemeyin, itibar etmeyin. Mavi Marmara gemisinde yaşa- nanlar ile Süleymaniye’de Meh- metçik’in başına çuval geçirilme- si arasında fark yoktur” dedi. Türkiye’nin yapõlan bu saldõrõyõ ya- nõtsõz bõrakmamasõ gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, “Türkiye’nin ba- şarılı olduğu ifade edilen dış poli- tikası Mavi Marmara ile birlikte Akdeniz’in soğuk sularına gö- mülmüştür” diye konuştu.