29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 HAZİRAN 2010/ SAY11263 Cumhuriyet Gerek giyim tarzı, gerekse yaşam biçimi ile magazin gündemînden düşmeyen Ivana Sert'in üzerindeki ilginin son günlerdeki nedeni, vizyona girecek olan Sex and the City 2 filmi. Sert, "ikoncan" tanımından edindiği popülariteyi lehine çevirerek, modada bir sıçrama yapmayı hedefliyor. Amacı kendi markasını yaratmak. I Flaş patlayıncad?' hemen poz \/eriyorum Savaşçı bir kadınım - "Ben İkoncan değfllm" demlştlnlz. Klmdir "İkoncan" sizce ve siz neden değilslnlz? - Aslında ikoncan nedir, ben de bilmiyorum. Sanki sadece giyinen, makyaj yapan, gezen, alışveriş yapan, başka da bir şey üretmeyen kadınlara söyleniyormuş gibi geldi. Süslü, boş kafa bir insanmış gibi. Ben öyle değilim ki. İkoncan derken, bir stil ikonu kastediliyorsa kabulümdür. Ama zaten bana kötü bir şey de getirmedi ikoncanlık. - Rahatsızlık duymuyorsunuz yani. - Aksine, faydasını gördüm. Ben kendine güvenen bir insanım. Böyle bir laf beni etkilemez. Beni yakın çevrem zaten tanıyor, biliyor. -Güzellik kraliçesi oluyor, okulu bırakıyorsunuz. Şarkıcı olmak Isterken manken oluyorsunuz. Türkiye'ye mankenlik yapmaya gellyor, evleniyor, tasanmcı oluyorsunuz. Pekl şlmdl hayatınızda her şey bir anda tepetaklak olsa, ne yaparsınız? - Bir iş bulur, hayatımı kurarım. Savaşçı bir kadınım aslında. Burcum da Akrep. Kendime çok güveniyorum. Hayatın tadını almayı seviyorum. Ondan bir şeyler almak ve ona bir şeyler sunmak güzel bir oyun. Ben bu oyunu çok seviyorum. - En büyük savaşınız neydi? -16 yaşında çalışmaya başladım, aileme bakabilmek için. Bu yaşta bir kızın çalışma hayatında tutunması zordur. Hayatımın ilk savaşı oydu. - 0 yaşta ne gibi zortuklar yasadınız? - Mankenlik zordur. Ama hayatta insan kendine bir yol çizmeli. Her şeyin tadını almak istersen, sağa sola kayarsan, kaybolabilirsin. insanlarla aramdaki mesafeyi de, kendimi korumayı da biliyordum. 19 yaşında geldim Türkiye'ye, döıt yıl çalıştım. Hayatımda kimse olmadı. ilk erkek arkadaşım da Yurdal oldu. ZUHALAYTOLUN I vana Sert, Sex and the City 2 filmine yaptıgı tasarımlarla konuşuluyor son günlerde. İki yıldır tasarım üzerine eğilen ve kendi markasını yaratmaya çalışan Sert için bu film büyük bir şans gibi. Çünkü kendi markasını yaratabilmeyi hedefliyor. "Hem başarılı oldugum bir işim hem de iyi giden bir aile hayatım olsun istiyorum" diyor. Davetlerdeki kıyafetleri konuşulan, yaz geldiğinde Bodrum görüntüleri sayfa sayfa basılan, "ikoncan" tabir edilen bir kitlenin içinde anılan Sert, magazin gündeminin tam da göbeğinde. Ancak durduğu yeri ve bulunduğu konumu reddetmiyor, seviyor da. Ama sadece bununla anılmak istemiyor. Röportaj yapmak üzere buluşuyoruz Sert'le. Onunla konuşurken üzerimize yapışan bakışlardan sıyrılmakta zorlanıyoruz. Hele de yolda yürürken, patlayan flaşlar sohbetimizin bir parçası haline geliyor. "Ben çok alışkınım, seviyorum da, flaş patlayınca hemen poz veriyorum. Artık refleks oldu" diyor. - Sex and the City, Şeytan Marka Giyer gibi filmler yayımlanmalanyla blrllkte modanın bellrleyicisi hale geliyor. Siztasanmdayeni olmanıza rağmen nasıl dahil oldunuzSex and the CityVe, nasıl kesişti yollannız? - Patricia Field, Marks&Spencer için küçük bir koleksiyon yapmıştı. Onun Sofa Otel'deki defilesinde tanıştık Patricia ile. Kendi tasarımlarımdan söz ettim ve Türkiye'de yapacağım mayo defileme davet ettim. Mayoları görünce çok beğendi ve Amerika'ya götürdü. Maceramız böyle başladı. Sex and the City 2 filminin çekimleri için konuşulurken başka bir iki projede daha, Bahama'da yapılan çekimlerde de mayo ve pareolarımı kullandılar. Sonrasında da filmin Marakeş'teki çekimine katıldım. - Rlm için nasıl tasanmlaryaptınız? - Ivana Sert Beach Fashion markasıyla mayo, mayokini ve pareolar tasarlıyorum. Kendime en yakın hissettiğim Samantha karakterini canlandıran Kim Cattralljgiyiyorfilmde tasarladığım mayoyu. Taşlı ve gösterişli bir model. Beş tane de pareom kullanıldı. - Pekl ne zaman başladınıztasanma? - iki yıl önce başladım aslında. Hem emek hem de şansla imza attım böyle bir işe. Zaten kendime elbiseler yapıyor, giyim tarzımla farklı olmaya çalışıyordum. Giydiğim kıyafetlere kendimden de bir şey katmaya çalışıyorum. - Butik açmayı düşünüyor musunuz? - Asıl amacım Amerika'da piyasaya girebilmek. 17-21 Temmuz tarihleri arasında Miami'de düzenlenecek büyük bir organizasyona katılacağım. Benim için Amerika'nın kapılarının açılışı olacak. Antalya'da da ikinci terminal dış hatlar içinde 180 m2'lik bir mağaza açıyoruz. Plaj modasına dair tasarımlarımın yanı sıra son dört aydır üzerinde çalıştıgım ceket tasarımlarım da olacak. Hedefim yeni koleksiyonlarla daha da büyüyüp bir marka yaratmak. İstanbul'da da mağaza bakıyorum ancak çok acelem yok. ŞARKISÖYLEMEYİİSTİYORDUM - Sırbistan'da nasıl bir hayatınız vardı? Oraya bir butik açmayı da düşünüyor musunuz? - Kültür ve yaşam biçimi olarak çok yakınız. Zaten Osmanlı zamanında da çok karıştık. Ben Türk müyüm, Sırp mıyım, bilmiyorum. Orayı seviyorum ama bu ülkeye de âşığım. Evlenmeseydim yine de kalırdım. işe gelirsek, oranın nüfusu az, ekonomisi düşük. O yüzden markamı oturttuktan sonra orada da iş yapmayı istiyorum. - Sırbistan'daki egttimlnlz nedir? Şlmdilerde tasanmcılıkla uğraşmasaydınız mesela, ne yapardınız? - Orada işletme okuyordum. Ancak güzellik yarışmasında birinci oldugumda mankenlik teklifleri gelmeye başladı. Çalışmaya başlayınca da okulu bıraktım. Çünkü ekonomik zorluklar vardı ve aileme bakmam gerekiyordu. Aslında bu bölümü ailem istediği için seçmiştim. Ben hep piyano çalıp, şarkı söylemeyi istiyordum. Çünkü hayatım aslında müzik. Ama pek çok arkadaşım var şarkıcı. Düzgün bir aile hayatı kuramıyorlar. 0 yüzden de istemedim bir yandan. - Mankenlikte kurulabiliyor mu ki? - Onda da olmuyor ama mankenlik dediğin 24 yaşına kadar yapılır. Sonrasında daha gençleri gelir, sen gidersin. Ama şarkıcı, 70 yaşına kadar sahnede olabilir. Ben hayatımın böyle dönüşmesinden dolayı memnunum. - Peki 24 yaşından sonrası İçin ne planlıyordunuz ve hayatınız sonrasında nasıl degiştl? - Türkiye'ye geldiğimde mankenlik yapıyordum, çok da iyi kazanıyordum. Sonra Yurdal Bey'le tanıştım, hayatım böyle şekillendi. Ünlü bir şarkıcı olma hayalim kalmadı artık. Ama istediğim zaman piyano çalıyorum yine de. - Hayatın nereslnden besleniyorsunuz? - Oğlumla vakit geçirmek en güzeli. Başka da bir şey heyecanlandırmıyor. Evet, dünyayı geziyoruz ama yine eve dönüyoruz. Hayatta bir seçim yapmak gerekiyor. Başarı istiyorsan işe, aile istiyorsan eve dönmek gerekiyor. Ben ikisini de yapmak istiyorum. • Selvi Boylum Al Yazmalım Atıf Yılmaz Meydanı'na çıktı! K 1 amyon şoförü Ilyas'ın yolu Asya'nın yaşadığı köye düşer. Sırılsıklam âşık olur birbirine iki genç. Kaçarak evlenirler. Mutlulugun baş döndürücü günlerinde bir de oğulları olur. Samet adını verirler. Kamyoncu İlyas mesleği gereği sık sık yollara düşer. Asya da hep onun yolunu gözler umutla. Son çıktıgı yolculuktan geriye dönmez ilyas. Acısı gittikçe büyür Asya'nın. Dayanamaz bu acıya ve oğlu İlyas'la birlikte bu kez o yollara düşer. Cemşit diye bir adamla karşılaşırlar. Cemşit kol kanat gerer bu bir başına kadınla, boynu bükük çocuğa... Öykü böyle akar gider ve sonunda İlyas'la Cemşit arasında bir tercih yapmak zorunda kalan Asya'nın tercihini belirleyen müthiş bir sözle sona erer: "Sevgi emektir..." Açık havada kurulmuş beyaz perdeye; Asya olarak Türkan Şoray dupduru güzelliğiyle, ilyas olarak Kadir inanır bütün gençliğiyle ve Cemşit olarak Ahmet Mekin de sarsılmaz karakteriyle yansıyor. Perdeye yansıyan, Atıf Yılmaz'ın 32 yıl önce çektigi unutulmaz filmi Selvi Boylum Al Yazmalım. Yapımcısı Arif Keskiner görüntüsüyle, sesiyle filmi yeniden restore ettirmiş. Pırıl pırıl, daha dün, en son teknolojiyle çekilmiş gibi duruyor. -, Selvi Boylum Al Yazmalım'ın restore edilmiş haliyle Mersin'de ilk kez, Forum Mersin'deki Atıf Yılmaz Meydanı'nda halka açık gösterilmesinin nedeni ünlü ustanın dördüncü ölüm yıldönümü için, doğduğu kentte yapılan anma toplantısı. Mayıs 2006'da yitirdiğimiz Atıf Yılmaz, 1925 Mersin doğumlu. Yaşamı boyunca 119 filme imza atan, 51 'inin senaryosunu yazan, 27'sinin ise yapımcılıgını üstlenen Atıf Yılmaz için kendi adını taşıyan meydanda yapılan film gösterisi öncesi usta yönetmenin eşi, tiyatro sanatçısı Deniz Türkali ile eleştirmen Fatih özgüven ve son filmi Eğreti Gelin'deki genç oyuncusu Eylem Yıldız'ın katıldığı bir söyleşi vardı. Deniz Türkali söyleşide geçen yıl istanbul'da kurulan Atıf Yılmaz Sahnesi'nin çalışmaları kapsamında Atıf Yılmaz'ın arşiviyle ilgili bir çalışma yaptıklarını, ancak ünlü yönetmenin bazı filmlerine hâlâ ulaşamadıklarını belirterek, "Dostlarından ve sinemaseverlerden destek bekliyoruz, Atıf Yılmaz ile ilgili kaynak, film, fotograf ve benzeri malzemeleri kişisel arşivlerinde olanların bunları bize ulaştırmasını rica ediyoruz" diye çağrı yaptı. Oyuncu Eylem Yıldız, Atıf Yılmaz'ı ve Selvi Boylum Al Yazmalım'ı değerlendirirken "Çok esnek, birlikte çalışması çok keyifli bir yönetmendi. Bu filmi de henüz çocuklukyıllarındaizlemiştim. Film o zaman bayagı kafamı karıştırmıştı. Farklı katmanlarıyla aşk üzerine ilk kez o zaman düşündüm" dedi. Eleştirmen Fatih Özgüven'e göre de Selvi Boylum Al Yazmalım filmindeki bazı sahneler çok başarılıydı: "Kapalı mekânlarda çekilen sahneler oldukça gerilimlidir. insanlar kapı arkalarında birbirlerini dinlerler. Içsel konuşmalar çok başarılıdır. Bu filmde aşkın yanı sıra bir toplumsal mesele vardır. Atıf Yılmaz hemen hemen bütün filmlerinde toplumsal bir meseleyi fon olarak seçer. Yine 'Toprağın Kanı' filminde Batman'daki petrol çıkarma hikâyesi vardır. Bu tutum Atıf Yılmaz'ın 1949'dan 2000'li yıllara kadar çok başarılı eserler yaratmasını sağlar. Bu yönüyle Atıf Yılmaz'ı Orhan Kemal, Yaşar Kemal ve Kemal Tahir gibi yazarlarla beraber anmak diğer meslektaşlarına haksızlık olmayacaktır sanırım." Bu yıl Atıf Yılmaz'ı anma toplantısının etkinliği yehi restore edilen Selvi Boylum Al Yazmalım filminin ustanın doğduğu kentte halka açık gösterimiydi. Geçen yıllardaki anma toplantılarına Müjde Ar, Alin Taşçıyan, Aytaç Arman, Prof. Dr. Hacer Ansal, Burçak Evren gibi isimler katılmış; Atıf Yılmaz Film Afişleri, Kamera Arkasındaki Usta gibi serğiler açılmıştı. Burçak Evren'in deyimiyle "Ustasız Usta", bu yıl da doğduğu kentte, Forum Mersin'de kendi adını taşıyan Atıf Yılmaz Meydanı'na "çıkan" unutulmaz filmi Selvi Boylum Al Yazmalım'ın gösterimiyle anıldı. • i r
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle