Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 15 NİSAN 2010 PERŞEMBE
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Atom Silahları ve İran
ABD’de Nükleer Güvenlik Zirvesi yapıldı.
Şüphesiz ki, zirvenin güncel konusu İran’dı.
Obama, Amerikan güvenliğini tehdit eden en
önemli konunun, atom silahlarının bir terör
örgütünün eline geçmesi olduğunu açıklamıştır.
Nükleer güvenlik stratejisinin ekseninde de, bu
olasılığı önlemek bulunuyor!
ABD’nin güvenliği, Amerikan sınırlarının ötesinde
başlar. Dünyanın her yeri, gerektiğinde Amerikanın
güvenliği için gerekli olabilir.
Bugün tehdit algılaması, 11 Eylül’de ikiz kulelerin
vurulması ve El Kaide operasyonlarının cephesel
karakter kazanmasıyla küresel bir anlam kazandı!
El Kaide gibi terör örgütlerinin atom silahlarına
sahip olma olasılığı, ABD’nin en büyük korkulu
rüyasıdır.
Bir devletin, sahip olduğu atom bombasını
başkalarına karşı kullanma olasılığı azdır çünkü
kendisinin de yok olma olasılığını gündeme getirir.
Ancak bir devleti, ülkesi, halkı olmayan bir
terör örgütünün atom bombasını kullanma
olasılığı ise o derece fazladır! Terörün sadece yok
edilmesi gereken hedefleri vardır!
İlt atom bombasını 1945’te ABD üretti ve ilk
kullanan ülke de oldu! Bugün 9400 atom başlığı
var.
Rusya, 1949’da atom silahlarına sahip oldu. 12
bin atom bombası var.
Atom bombasına sahip olan diğer ülkeler:
Fransa (1960’tan beri; 300). Çin (1964, 240)
silahları ilk darbe amacıyla asla kullanmayacağını
açıklayan tek ülke. İngiltere (1952, 185). İsrail
(80), resmen bu silahlara sahip olduğunu
açıklamadı ama atom bombalarını inkâr de
etmiyor. Pakistan (1998, 70-90 arası). Hindistan
(1974, 60-80 arası); 1000 bomba yapacak kadar
plütonyumu var. Kuzey Kore (2003, 10’dan az).
Şimdi de sırada İran var.
ABD ve Rusya’nın atom bombalarının büyük
çoğunluğu kullanılmaya hazır değil. Her ikisinin de,
kıtalararası ve orta menzilli stratejik atom füzeleri
var, bunların üçte birine yakınının karşılıklı imha
edilmesi için görüşmeler yapıyorlar. Ayrıca taktik
amaçlı, özellikle kısa menzilli atom silahlarına da
sahipler.
Diğer ülkelerin atom silahları ise daha çok
stratejik nitelikli.
Yukarıdaki silah bilgilerini aldığım kaynakta (Die
Zeit, 18 Şubat 2010) atom bombalarının dağılım
haritası var. Buna göre, Türkiye’de İncirlik’te,
Balıkesir’de ve Ankara Akıncı’da (eski Mürted),
atom bombaları yerleştirilmiş. Geçenlerde bir
diplomat, İstanbul’da da atom bombası olduğunu
ileri sürdü. Bu arada, Malatya ve Eskişehir’de de
atom bombaları olduğu ancak bunların Balıkesir
ve Akıncı’daki bombalarla İncirlik’e kaydırıldığı
ididası da bulunuyor.
Soruna dönelim: El Kaide gibi bir terör örgütü,
atom bombasına sahip olabilir mi? Bu soruya
hayır denebilir mi? Taliban’ın Pakistan’daki
saldırısı bu korkuyu üst düzeye çıkartmıştı!
Peki İran? Atom bombasını kullanabilir mi?
Üretse bile, veya varsa bile, İran gibi bir ülkenin
atom bombasını (İsrail’e karşı) kullanması
düşünülemez. Ama şu veya bu şekilde, ülkesi ve
milleti olmayan terör örgütlerinin eline geçebilir
mi?
Doğru olan politika nedir?
İran’ın da, İsrail gibi, atom bombasına sahip
olmaya hakkı olduğunu savunmak mı?
İran’ın ‘tanrı-devlet’ yapısı, atom bomba
sahipliğini daha tehlikeli bir hale getirir mi?
İran, atom bombasını, bölge egemenliği ve
yayılma politikası için bir güç olarak kullanacağı
açık. İran’ın atom bombası, Filistin çözümünü
kolaylaştırır ve İsrail’i buna zorlar mı?
İran, neden atom bombasına sahip olmak
istiyor? İsrail’den endişe ettiği için mi, yoksa İsrail’i
yok edilmesi gereken bir devlet olarak gördüğü
için mi?
İran atom bombası, Türkiye’yi ne derece tehdit
eder, Türkiye’nin bölgede konumunu ne derece ve
hangi doğrultuda etkiler?
ABD’nin İran’a karşı yaptırımları, gerçek bir
tehdit algısı mı içeriyor?
Soru çok. İran’ın ve bütün diğer ülkelerin de
atom bombasına sahip olma hakkını savunmanın,
daha güvensiz bir dünya yaratacağı kesin. Bu
noktada, bütün bombaların imhasını ve daha
barışçı bir dünya istemek ve bu amaçla mücadele
etmek gerekir...
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Anayasa Mahkemesi tarafõndan kapatõlan
DTP’nin Genel Başkanõ Ahmet Türk,
uğradõğõ saldõrõnõn ardõndan tedavi gördü-
ğü hastaneden taburcu edilirken sağduyu
çağrõsõ yaptõ. Türk, tepkilerin demokratik
boyutlarda kalmasõ için herkesin titiz dav-
ranmasõ gerektiğini ifade etti.
Türk, Samsun’da uğradõğõ saldõrõnõn ar-
dõndan Ankara’da tedavi altõna alõndõğõ
Güven Hastanesi’nden dün ayrõlõrken
yaptõğõ açõklamada, olayõn detaylarõna
fazla girmek istemediğini, demokrasinin
olmadõğõ bir ülkede, bu tür olaylarõn daha
önce de yaşandõğõnõ söyledi. Türk, de-
mokrasiye ve halklarõn kardeşliğine vuru-
lan darbe olarak nitelediği saldõrõyõ, Kürt
halkõnõn yanõ sõra Türk halkõnõn da yüre-
ğinde ve beyninde mahkûm ettiğini belirt-
ti. Saldõrõnõn ardõndan Zonguldak’tan
Trabzon’a kadar birçok insanõn, aydõnõn,
sivil toplum örgütü temsilcisinin kendisi-
ni arayarak üzüntülerini dile getirdiğine
işaret eden Türk, şunlarõ kaydetti: “Şimdi
daha iyi anlıyoruz ki, ortak aklı ortaya
koyduğumuzda, ülkemizin sorunlarına,
başta Kürt sorununa ciddi bir yakla-
şım gösterdiğimizde, gerçekten sevgiyle
kucaklaşmayı esas aldığımız sürece, in-
sanlarımız katkı sunarlar. Bugün artık
bütün siyasilerin bu bilinçle, bu ülke-
nin sorunlarına yaklaşmasını umut edi-
yorum, diliyorum. Biz burada bir bü-
tünüz. Bin yıllık bir geçmiş var, birlikte
yaşanmışlık var. Bu güzel kardeşliği
sevgiye dönüştürecek bir duruşu artık
göstermemiz lazım. Bundan umutlu-
yum. Bunu istemeyenlere rağmen, de-
mokrasi dışı güçlere rağ-
men biz bunu başarabili-
riz. Herkese büyük sorum-
luluk düşüyor. O yönelme
karşısında lakayt davra-
nan polise bile büyük so-
rumluluk düşüyor. Siyasi-
lere büyük sorumluluk dü-
şüyor. Halka, insanlarımı-
za sorumluluk düşüyor.”
Yaşadõğõ saldõrõya tepki-
ler geliştiğine dikkati çeken
Türk, “Elbette, insanlar
demokratik tepkilerini
gösterebilmeli, yanlışı
protesto edebilmelidir. Tepkilerin
demokratik boyutlarda kalması için
herkesin titizlikle davranması gerekir.
Tepkilerin gerçekten demokratik tep-
ki noktasında kalması çok önemlidir”
diye konuştu. Yumruklu saldõrõnõn ar-
dõndan bazõ illerde çõkan olaylarõ nasõl
değerlendirdiğinin sorulmasõ üzerine
Türk, “Özellikle bunu herkesten rica
ediyorum. Elbette tepkiler olacak ama
demokratik boyutlar içinde kalması
çok önemli” yanõtõnõ verdi.
İstanbul Haber Servisi - “İrticay-
la Mücadele Eylem Planı” soruştur-
masõna ilişkin İSTEK Vakfõ Başkanõ
Bedrettin Dalan ve Albay Dursun
Çiçek’in de aralarõnda bulunduğu 7
şüpheli hakkõnda hazõrlanan iddiana-
me, İstanbul Cumhuriyet Başsavcõ
Vekili Turan Çolakkadı’ya incele-
mesi için gönderildi. Başsavcõlõğõn in-
celeme için 15 gün süresi bulunuyor.
Soruşturmayõ yürüten savcõlarõn dos-
yanõn Ergenekon davasõyla birleştiril-
mesini istediği öğrenildi.
Albay Çiçek’in avukat kõzõ İrem
Çiçek, Gazeteport’a yaptõğõ açõklama-
da, “Sivil savcılık izin vermemesine
rağmen Jandarma Kriminal, talep-
lerimiz doğrultusunda parmak izi
araştırması yaptı. Biz zaten 6 aydır
bu doğrultuda talepte bulunuyor ve
babama ait bir parmak izinin olup
olmadığının tespitini istiyorduk”
dedi. Parmak izi araştõrmasõnõn sonu-
cunun henüz kendilerine bildirilmedi-
ğini ifade eden Çiçek, “Başvurduk
ancak bize biraz beklememiz gerek-
tiği ve sonucun bize yazılı olarak
verileceği söylendi” diye konuştu.
MALATYA (AA) - Emniyet Genel Müdürlü-
ğü Özel Harekât Dairesi Başkanõ Behçet Ok-
tay’õn babasõ Mehmet Oktay ve kõz kardeşi Zey-
nep Oktay Demirci, soruşturmayõ yürüten savcõ
Hüseyin Yalçın’õn kovuşturmaya yer olmadõğõna
dair kararõnda yer alan gerekçelerin her birinin ci-
nayet nedeni olduğunu ileri sürdü.
Oktay’õn, Malatya’nõn Hekimhan ilçesindeki
babasõ Mehmet Oktay ve kõz kardeşi Zeynep Ok-
tay Demirci, olay yeri inceleme tutanağõna atõfta bu-
lunan savcõ Yalçõn’õn tutanağõ hiç görmediğini, oku-
madõğõnõ, okuduğu takdirde cinayetin nerede iş-
lendiğini bilebileceğini iddia etti. Yalçõn’õn, ölüm
muayene tutanağõnda yer alan gerçekleri neden gör-
mediğini sorguladõklarõnõ dile getiren Oktay’õn
babasõ ve kõz kardeşi şunlarõ kaydetti:
“Harici muayenede, cesedin sağ göz dış köşe-
sinde 1.5x1 santimlik ekimoz, sağ el sırtında 1
santimetre çapında mor renkli ekimoz, sağ ba-
cak üst dış yanında 1 santimetrelik sıyrık, sol ba-
cak ön kısmında 0.3 santim çapındaki sıyrık, ne-
den tutanaklara geçirilmedi? Aynı gün 60 dakika
sonra bu gerçekleri otopsi tutanağıyla tespit eden
Ankara Cumhuriyet Savcısı Nihat Yõldõrõm ne-
den dikkate alınmadı? Tüm bu somut durum,
cinayet göstergesi olabilir miydi? Ekimozların
sağ iken olabileceğini unuttunuz mu?
Hastaneden taburcu olan Türk ‘tepkilerin demokratik boyutlarda kalmasõ için herkes titiz davranmalõ’ dedi
‘Halk saldõrõyõ mahkûm etti’
Yurt Haberleri Servisi - Ka-
patõlan DTP’nin siyasi yasaklõ es-
ki lideri Ahmet Türk’e yönelik
yumruklu saldõrõyõ protesto etmek
için Hakkâri, Van, Mersin ve
Adana’da protesto gösterileri dü-
zenlendi, bazõ illerde göstericiler
polisle çatõştõ.
DİYARBAKIR: BDP’nin Di-
yarbakõr’da düzenlediği yürü-
yüşte konuşan BDP Genel Baş-
kanõ Selahattin Demirtaş, Türk’e
yönelik saldõrõyõ “alçakça” ola-
rak nitelendirdi. Demirtaş, “Sab-
rımız kalmadı” dedi.
HAKKÂRİ: Yüksekova ilçe-
sinde düzenlenen basõn açõkla-
masõnda olaylar çõktõ. Yükseko-
va Belediye Başkanõ Ruken Ye-
tişkin’in da aralarõnda bulundu-
ğu binlerce kişi parti binasõna doğ-
ru dönerken yüzleri kapalõ bir
grup BDP’nin oluşturduğu bari-
katõ aşarak taş atmak isteyince po-
lis müdahale etti. Yollara barikat
kurup taş atan göstericilere polis
gözyaşartõcõ bomba ve basõnçlõ su
kullanarak müdahale etti.
VAN: Van’õn Başkale ilçesin-
de esnaf kepenklerini kapatarak
Türk’e yapõlan saldõrõyõ protesto
etti. Kale Mahallesi’nde ise bir
grup gösterici polisle çatõştõ.
MERSİN: Mersin Şevket Sü-
mer ve Siteler mahallelerinde
bazõ gruplar polise taşla saldõrdõ.
Polis göstericilere tazyikli suyla
müdahale etti. Göstericiler, çöp te-
nekelerini yakarak yollara barikat
kurmak istedi.
ADANA: BDP Adana İl Ör-
gütü’nün bulunduğu Cemal Gür-
sel Caddesi’nde toplanan BDP
üyeleri, yolu trafiğe kapattõ par-
ti binasõnda bulunan tabelanõn
üzerine siyah bez astõ.
İstanbul Haber Servisi - Gazios-
manpaşa’da kapatõlan DTP’nin eski li-
deri Ahmet Türk’ün Samsun’da saldõ-
rõya uğramasõnõ protesto eden bir grup,
içerisinde 6 kişinin bulunduğu İETT
otobüsünü molotofkokteyli atarak yaktõ.
Otobüs şoförünün zamanõnda kapõlarõ
açmasõ ile yolcular yanmaktan kurtuldu.
Gaziosmanpaşa Karayollarõ Mahalle-
si’nde ellerinde, dövizler taşõyan grup,
Fatih Caddesi boyunca, terör örgütü li-
deri Abdullah Öcalan lehine slogan at-
tõ. Basõn açõklamasõnõn ardõndan grup
dağõlõrken aralarõndan yüzleri maskeli
yaklaşõk 15 kişi eyleme devam etti.
İETT otobüsünün geldiğini gören sal-
dõrganlar, molotofkokteyllerini otobüse
attõ. İçerisinde 6 kişinin bulunduğu Yu-
nus Emre Mahallesi-Beyazõt seferini
yapan otobüs bir anda alev aldõ. Çevik
kuvvetin gaz bombasõ atmasõyla grup
dağõlõrken şoför kapõlarõ açarak yolcula-
rõ tahliye etti. Şoför ardõndan yangõn
söndürme tüpü ile yangõnõ söndürdü.
Lise son sõnõf öğrencisi Serap Eser, 8
Kasõm 2009’da dershaneden evine dö-
nerken Küçükçekmece’de belediye oto-
büsüne atõlan molotofkokteylliyle yan-
mõş ve ağõr yaralanmõştõ. Ancak tedavi
altõna alõnan Eser kurtarõlamamõştõ.
YUMRUK PROTESTOLARI DURMAK BİLMİYOR
YENİ BİR SERAP FACİASI YAŞANABİLİRDİ
‘Parmak izi
araştırması
yapıldı’
İstanbul Haber Servisi - Gayrimüslimlere yö-
nelik bombalõ eylemlerin hazõrlandõğõ belirtilen
‘Kafes Eylem Planı’ soruşturmasõ sonucu ha-
zõrlanan iddianamenin delilleri sanõk avukatlarõna
verildi. Eski Kuzey Deniz Saha Komutanõ emek-
li Koramiral Feyyaz Öğütçü, deliller arasõnda yer
alan ifadesinde Kafes Eylem Planõ nedeniyle ter-
fisine engel olunarak emekli edildiğini söyledi.
İstanbul 10. Ağõr Ceza Mahkemesi, delillerin
bulunduğu 6 klasörü DVD’ye kaydederek avu-
katlara dağõttõ.Öğütçü, Güney Deniz Saha Ko-
mutanõ Koramiral Kadir Sağdıç ve Foça Çõkar-
ma Gemileri Komutanõ Tuğamiral Mehmet Fa-
tih İlgar’õn da aralarõnda bulunduğu 33 sanõk hak-
kõnda ‘Ergenekon örgütü üyesi olmak’ suçun-
dan açõlan davanõn ilk duruşmasõ 15 Haziran
2010’da yapõlacak.
Öğütçü’ye Kafes Eylem Planõ’nõn kimlerin ta-
limatõyla hazõrlandõğõ, amacõnõn ne olduğu so-
ruldu. Öğütçü ise şöyle yanõtladõ: “Otuz dokuz
buçuk yıl her görevi hukuka uygun ve hukuk
kuralları içerisinde icra eden bir Koramira-
lin Oramiral rütbesine terfi etmesine dört ay
kala illegal bir örgüte danışmanlık yapması-
nın mümkün olup olmadığını takdirlerinize bı-
rakıyorum. Bu şartlar altında ben Kafes Ey-
lem Planı’nın şüphelisi değil mağduruyum ve
terfime engel olduğunu değerlendirdiğim bu
planı hazırlayanlar hakkında şikâyetçiyim...
Şeytanca hazırlanmış bir plan olduğunu de-
ğerlendiriyorum. Bu plan bence vatan haini-
nin hazırlayabileceği bir plandır.”
‘Şimdi hedef diğer amiraller’
Plan, emniyete gelen ihbarõn askeri savcõlõğa ile-
tilen 23 Mayõs 2009 tarihli mailinde gördüğünü
kaydeden Öğütçü, “Bu tarihte dönemin Deniz
Kuvvetleri Komutanı Metin Ataç ile Sarıyer
Subay Gazinosu’nda bulunduğum sırada ih-
bar mektubu bana iletildi. Kuvvet komutanıyla
birlikte okuduk. Poyrazköy iddianamesinde
planın incelenmesinin 9 Mayıs 2009’da ta-
mamlandığı belirtiliyor. İhbar mektubunu
yazan kişiler bu incelemenin sonucundan ma-
lumat sahibi olan kişilerdir” dedi. Öğütçü bel-
gelerin, ismi geçen amiralleri karalamak ve ter-
filerinin engellenmesi amacõyla oluşturulduğunu
savunarak, “Benim emekli olmama sebep ola-
rak amaçlarına bir ölçüde ulaşmışlardır. Şim-
di hedef diğer iki amiraldir. Adı geçen sözde
belge jpeg formunda hazırlanmış, üzerinde her
türlü değişiklik yapılabilecek şekilde düzen-
lenmiştir. Belge orijinal değildir. Ba-
na karşı komplo kurulmuştur. İlk
sayfasında yazım taklit edilmiştir”
diye konuştu.
Koramiral Sağdõç ise “Nasıl
oluyor da sözde eylem planı için-
de bulunduğu DVD’den üç ay
sonra 30 Mart 2009’da yazılmış
oluyor. Bu konu birilerinin aylar
sonra sözde planı monte etmiş ola-
bileceğinin kanıtıdır” dedi. Sağdõç, pla-
nõn komplo olduğunu ve Hrant Dink,
Rahip Santoro ve Zirve Yayõnevi ci-
nayetlerinin azmettiricilerini sakla-
maya yönelik olduğunu belirtti.
Sağdõç, “Dokümana çıplak göz-
le dahi dikkatle bakıldığında,
imzaların çözünürlüğünün ya-
zılardan düşük olduğu görü-
lüyor. Bu konu imza ve pa-
rafların montaj olduğunun
en büyük delili niteliğin-
dedir” dedi.
Emekli Tümamiral Güven, iddialarõn ‘yalan’ olduğunu savunarak dava açacağõnõ söyledi
Amiral ve eşinin köstebek kavgası
Kafes Eylem Planõ soruşturmasõnda iddiameninin delilleri sanõk avukatlara verildi
‘Şeytanca hazõrlanmõş bir plan’
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Emekli Tümamiral İlker
Güven, ayrõlmak için dava açtõğõ
eşi Sunahanım Güven’in Türk
Silahlõ Kuvvetleri (TSK) içinde-
ki “Ergenekon köstebeği” suç-
lamalarõ karşõsõnda dava açmaya
hazõrlanõyor.
Güven’in Ankara Esenboğa Ha-
vaalanõ’nda farklõ soyadõyla VIP’ten
geçerken yakalatmasõnõn ardõndan
Sunahanõm Güven, çeşitli iddialar
gündeme getirmişti. Sunahanõm
Güven, Ergenekon soruşturmasõn-
da deniz kuvvetleriyle ilgili bilgileri
sõzdõranlardan birinin eşi olduğunu
iddia etti. Güven, şu iddialarda bu-
lundu: “Eşim bir numaralı kös-
tebekti. ‘40 yõl bu şerefsiz askere
hizmet ettim ama iki yakam bir ara-
ya gelmedi. Madem Yaşar Büyü-
kanõt ve Özden Örnek yapõyor ben
de yaparõm’ diyordu. Evdeki çan-
taların içinde 5 milyon dolar var-
dı. Pırlantalarım çalınmıştı ama
bu paraya dokunulmamıştı. Ay-
rıca deniz kuvvetlerinden çıka-
rılmış gizli belgeler de evdeydi.
Eşim evdeki 5 milyon doları alt
kademedeki insanlara dağıtıyor-
du. Karşılığında gizli belgeler
alıyordu. Eşim bu belgelerin kar-
şılığında buluştuğu 2 kişiden 20
bin dolar alıyordu. Hatta 15 bin,
50 bin ya da 100 bin dolar da eks-
tradan veriliyordu.” İlker Gü-
ven’in iki oğlunun da para transfe-
rinde kuryelik yaptõğõ iddiasõnõ da
gündeme getiren Sunahanõm Gü-
ven, eşinin 800 bin dolarlõk mal be-
yanõnda bulunduğunu da iddia etti.
‘Savcılık harekete geçti’
Eşinin iddialarõ üzerine konuşan
Güven ise söylenenlerin yalan ol-
duğunu savundu. Güven hurri-
yet.com.tr’ye yaptõğõ açõklamada id-
dialarda bulunan eşi Sunahanõm
Güven’in yanõ sõra dayanaktan yok-
sun haberleri yayanlar hakkõnda
da ceza ve tazminat davasõ açaca-
ğõnõ dile getirdi.
Genelkurmay Başkanlõğõ ise id-
dialarla ilgili olarak herhangi bir
açõklama yapmazken yine aynõ si-
tede yetkililere dayanarak olayla
ilgili askeri savcõlõğõn harekete
geçtiği öne sürüldü. Söz konusu
haberde, “Yetkililer amiralin
ifadesine başvurulabileceğini,
Genelkurmay’ın Amiral’in eşi-
nin ifadelerini ihbar kabul edip
soruşturma başlattığını bildir-
diler” denildi.
ALBAY ÇİÇEK’İN AVUKAT KIZI
obursali@cumhuriyet.com.tr
Oktay’ın ailesinden
savcı Yalçın’a sorular
‘OTOPSİ TUTANAĞI NEDEN DİKKATE ALINMIYOR’
Serap Eser.
Türk hastaneden Sakık ile birlikte ayrıldı. (AA)
Yüksekova’da taş atan göstericilere polis göz yaşartıcı bomba ve basınçılı su kullanarak müdahale etti. (AA)
Çocukdöveniki
polis açığa alındı
Haber Merkezi - Hakkâri’de Ah-
met Türk’e yönelik saldõrõyõ protesto et-
mek için düzenlenen gösteride gözal-
tõna alan 14 yaşõndaki çocuğa “kont-
rolsüz güç uygulayan” 2 polis memuru
açõğa alõndõ. Polisin sürükleyerek göz-
altõna alõrken yaralanan ve hastaneye
kaldõrõlan H.K tedavisinin ardõndan
taburcu edildi. BDP Genel Başkanõ Se-
lahattin Demirtaş, “Eğer siz 13 ya-
şındaki bir çocuğu anasının kolla-
rından yerlerde sürükleye sürükle-
ye halkın gözü önünde işkence yapa
yapa bu halka çözüm getiriyorum
derseniz bu halk sizin burnunuzdan
getirecek. Buradan İçişleri Baka-
nı’na açıkça çağrı yapıyorum. 13 ya-
şındaki Hakkârili çocuğun burnun-
dan akan kanla, Ahmet Türk’ün
burnundan akan kan aynıdır” dedi.