15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
SAYFA CUMHURİYET 25 KASIM 2010 PERŞEMBE 4 HABERLER ‘Bayramda seçim bölgelerine gitmeyen, aday olmayı düşünmesin’ dedi, yurtdışına çıkış yasağı getirdi DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Ne İttifakı? Gerçekte ortada ittifak falan yok. BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş CHP’ye bir sol blok oluşturma önerisini getirdi. CHP Genel Sekreteri Prof. Dr. Süheyl Batum da demokrat herkesle her türlü görüşmeye açık olduklarını belirtti. Oldu size CHPBDP ittifakı. Aslında ortada ittifak falan olmamasının hiç mi hiç önemi yok. Kimileri ki bunların arasında Başbakan da var, gönüllerinden geçeni gerçekmişçesine seslendiriyorlar. Süheyl Batum, “BDP ile seçim ittifakı yapacağız ya da yapmayacağız türünden bir ifadem olduğunu duyan var mı?” diye istediği kadar sorsun. Yanıtı hazırdır: Bana ne!.. Söylemediysen de söyleseydin kardeşim! Düşsel bir ittifakın bunca dillendirilmesi ve gerçekmişçesine sunulmasının gerekçesini anlamak için 19 yıl geriye, SHP dönemine dönmek gerekiyor. 1991 yılında Halkın Emek Partisi (HEP) gerekli koşulları yerine getiremediği için, seçimlere giremiyor. Konuyu dünkü köşesine taşımış olan Yalçın Doğan’ın da belirttiği gibi bu partinin üç yöneticisi Ahmet Türk, Feridun Yazar, Yaşar Kaya RP’ye gidip, ittifak öneriyorlar. Kabul görmüyorlar. 1991 yılında bunlar olurken, HEP’in başında 12 Eylül’ün sillesini yemiş, eski DİSK’li Fehmi Işıklar var. Işıkların önayak olmasıyla, SHP’ye başvuruyorlar. SHP’nin o zamanki Genel Başkanı Erdal İnönü, demokrasilerde konuların görüşülme yerinin parlamento olduğunu, HEP’lilerin bu foruma katılmalarının demokrasinin ruhuna uygun olduğunu düşünerek, bu formülü yaşama geçirmeye sıcak bakıyor. İnönü’nün öncülüğünü yaptığı bu akım genelde, bazı çevrelerde de destek buluyor. Hemen belirteyim, bu sütunun yazarı da Kürtlerin temsilcilerinin parlamentoda bulunmalarının sorunun demokratik yoldan çözümüne yardımcı olacağını düşünenler arasında bulunmaktaydı ve kendisini kötü sonucun sorumluları arasında sayar. Üzerinde anlaşılan formül ise ittifaktan da öte, HEP’in kendisini feshetmesini, SHP listesinden seçimlere giren HEP kökenli milletvekillerinin SHP’de kalmasını, HEP tabanının da SHP ile birleşmesini öngörüyordu. Girişim amaçlanan sonuçları vermedi. Bu formül ile ne Kürt sorununun demokratik biçimde tartışılması ve çözülmesi yolunda bir adım atıldı, ne de CHP bu işbirliğinden herhangi bir yarar sağladı. Girişimin umulanın tam tersine sonuç vermesinin nedeni, formülü önerenlerin HEP’i oluşturan politikacıların siyasi olgunluklarının ve sorumluluk düzeylerinin doğru değerlendirilememiş olmalarıdır. SHP ve sonra CHP demokratik amaçlarla kotarılan yanlış politikanın bedelini çok ağır ödediler. Bugün BDP’nin o günkü HEP’e oranla daha sorumlu ve olgun bir çizgide olup olmadığını tartışmak ne derece anlamlıdır bilemiyorum. Ama BDP’nin sorunun çözümü konusunda, etnik milliyetçi çizgiden hâlâ uzaklaşmamış olduğunu, PKK ile arasına mesafe koymak şöyle dursun, hâlâ teröre ciddi biçimde karşı çıkamadığını, silahlı mücadelenin miadının dolduğu yolundaki dikkatli kimi açıklamaların bile, örgüt üzerindeki hâkimiyeti tartışma götürmeyen Öcalan’ın nasıl tepkisini çektiğini hep birlikte görüyoruz. Böyle bir ortamda, CHP’nin BDP ile ittifakı telaffuz etmesi bile sebebi felaketi olur. Böyle bir işbirliği ile CHP Güneydoğu’da da oyunu arttıramayacağı gibi diğer bölgelerdeki desteğinin büyük bir bölümünü de yitirir. CHP’lilerin de böyle bir ittifakı akıllarının ucundan bile geçirmedikleri açıktır. Ama bu durum, konunun siyasi çözümü yolunda politikalar üretilmesine ve bu düşünceyi savunanların desteklenmesine engel bir husus da değildir. Erdoğan vekilleri tehdit etti ERDEM GÜL Recep Tayyip Erdoğan ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan, önceki gece AKP grubunu basına kapalı olarak parti genel merkezinde topladı. Erdoğan, toplantı öncesi karar yeter sayısı bulunamadığı için TBMM Genel Kurulu’nun çalıştırılamayışı nedeniyle milletvekillerini azarladı. Erdoğan, milletvekillerine, “Milletvekilinin işi nedir? Yasama faaliyeti yapmak. Bu sizin işiniz. Millet sizi bunun için seçti. Öyle ‘Meclis’e uğ AKP milletvekillerinin TBMM çalışmalarına devamsızlıklarına sinirlenen Erdoğan, “Bakanlar seyahatleri için bana bilgi verecek, yanlarında milletvekili götürmeyecek” diyerek yurtdışı gezi yasağı getirdi. Erdoğan, bayramda seçim bölgelerine gitmeyen milletvekillerini de “Aday olmayı düşünmeyin” diye uyardı. radım’ diyerek bu iş olmaz. Millet bizi buraya çalışalım diye gönderdi. Millet bizden yasaları çıkarmamızı bekliyor” diye seslendi. Erdoğan’ın devamsızlık nedeniyle fırça atmak için yaptığı toplantıda katılım sürprizi yaşandı. Çok sayıda milletvekilinin grup toplantısına katılmadıkları gözlendi. Erdoğan bunun üzerine, “Grup toplantımıza da milletvekili arkadaşlarımızdan katılmayanlar olduğunu görüyorum. Toplantıya katılmayan arkadaşları silkeleyin. Kendilerine getirin. Meclis çalışmalarına katılmayan arkadaşlarımızı siz de uyarın” dedi. Erdoğan, uyum yasaları başta olmak üzere 1012 yasanın mutlaka çıkarılmasını istediklerini belirterek, bakanların yurtdışı gezilerine izin sistemi, milletvekillerine ise gezi yasağı getirdi. Erdoğan, bayram tatilinde seçim bölgelerine gitmeyen milletvekilleri olduğunu tespit ettiklerini de belirterek “Bay ramda seçim bölgelerine gitmeyen arkadaşlar aday olmayı nasıl düşünüyor anlamıyorum. Bu arkadaşlar aday olmayı düşünmesin” diye konuştu. ‘AKP yüzde 46.8, CHP 25, MHP 12.7’ Erdoğan toplantıda, yaptırdıkları son anket sonuçlarını da açıkladı. Ankete göre partilerin oy oranları şöyle: AKP: 46.8. CHP 25, MHP 12.7, BDP 6.1. SP 2, DP yüzde 2, BBP yüzde 1, Has Parti 0.7 [email protected] Haberal’ın tazminat davası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, Ergenekon davası kapsamında tutuklu Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın açtığı tazminat davasında tahliye talebini reddeden 9 hâkimin ödeyeceği tazminat miktarını 4. Hukuk Dairesi’nin belirlemesine karar verdi. Haberal’ın avukatları, tahliye istemini reddeden 9 hâkim hakkında tazminat davası açmıştı. Davayı görüşen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, hâkimlerin her birini 1500’er lira manevi tazminat ödemeye mahkum etmişti. Hâkimlerin karara itiraz etmesi üzerine dava, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nda temyiz incelemesine tabi tutulmuştu. Kurul, 9 hâkimin tazminat ödemesine ilişkin kararı onamıştı. Dünkü toplantısında Haberal’a ödenecek tazminat miktarını görüşen Hukuk Genel Kurulu, tazminat miktarını 4. Hukuk Dairesi’nin belirlemesine karar verdi C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle