Katalog

ı ' I la ilgili görüşlerinizi öğrenebüir miyim? Bu imgelerin rastlantı olmadığı şuradan belli ki, içinde yaşadığım oda ve mekân birdenbire değişiverdi. Ben 2002 yılında Mersin'e yerleştim. Mersin'e yerleştikten sonra çocukluğumun geçtiği o doğaya yeniden dönüş oldu. Bu nedenle "deniz" olgusu şiirlerime daha fazla ve ütopik düzlemde girmeye başladı. Hatta denizi daha adil, özgür bir ülke olarak düşlemeye başladım. Tıpkı Yunan şiirindeki Ithaka gibi. Deniz, bende böyle bir anlam taşımaya başladı. Bunun yanı sıra Akdenizlilik olgusu girmeye başladı, çünkü Akdeniz'in çevresi, Akdeniz insanı, o mekânın, kültürel yapının oluşturduğu insanı Mersin'de bütünüyle yaşamaya başladım. Kent, şiirime büyük ölçüde girmeye başladı. Neden derseniz; insanın burada yaşadığı tinsellik Orta Anadolu'da yaşadığı tinsellikten farklı. Buradan baktığın İnsanı ve hayatı tüm yönleriyle imgelere büründürerek anzaman bütün Ortadoğu'yu, bütün lamlandırma uğraşında olan ve şiirin bir umut, yaşamsal bir Mezopotamya'yı, Italya'yı, Cebelitaihtiyaç olduğu inancını yitirmemiş bir şairyazar Ahmet Ada. Çıktığı bu keşif ve yaratınk'ı, Bağdat'ı, Kudüs'ü, Irak'ı ve oracılık yolculuğunda doğa tüm yönleriyle kendisine pusula. Kırk yıldır bu pusulayla yadaki olguları görebiliyorsun. Göç olşanılır bir dünya îçin insana ve yaşama usanmadan ulaşma çabasında. Bilindiği gibi guları, yapılan savaşlar... Yaşanan trasadece şiir üretmeyen, poetik yazılar da yazan bir şair. Ada'nın poetik yazılarını kapjik hayatın birer öğesi olarak bedenimde bunlan hissediyor, yaşıyor, dusayan Modern Şiir üzerine Yazılar ve son şiir kitabı Paçalı Bulut üzerine konuştuk. yuyor ve yazıyorum. Seçtiğim ve birleştirdiğim sözcükler hep bu mekânın, coğrafyanın, insanının tinselliğini, dilin edasını kullanarak kendilerine • Neslihan PERSEMBE var oluş kaygılarını, ölümdirim soözgü bir şiir kurdular. Halka yakın bir runlannı ortaya koyan sözcükler ve o ^^k 008'deyayımlanan şürdi. Fakat şiirlerinden imgeyi dışlasözcüklerin eşdeğerleri birleşerek imJ Modern Şiir Üzeridılar, imgesiz bir şiir ürettiler. Yani geye dönüşüyor. Yeni yazdığım şiir™ / \ ne Yazılar adh kitaşiirin bütününde imgeyi bir imkân lerde de evrensel insan olgusunu Akbmızda Nâzım Hikolarak kullanmayı istemediler. Orhan denizlilik bilinci içinde yansıtmaya çamet'ten başlayarak Behçet NeVeli, Oktay Rifat, Melih Cevdet Anlışıyorum. catigil, Cemal Süreya, Sezai Ka day şiiri böyle bir şiirdir. 1950'lerde Mersin'den söz açmışken "Varhk rakoç, Hilmi Yavuz, Celâl Soytkinci Yeni kendiliğinden doğan bir göz olup soyunur bende/Sabahın bu 'ŞİİRİMDE EVRENSEL İNSAN can a yer vermiş, bu şairleri inhareketti. Daha çok dönemin; îkinci erken saaderinde/Mersin 'de bu çok OLGUSUNU AKDENİZLİLİK celemişsiniz. Sizin şürinizi de Dünya Savaşı'ndan sonraki bunaltılı sevdiğim kente/Sevinçten kördüğüm BİLİNCİYLE YANSITMAYA olurum " dizelerinin yer aldığı "Körkapsayan modern şiire kısa bir bakışla yılların Fransız toplumunda yaşanılan ÇALIŞIYORUM' düğüm", "Kırık Bölge", "HayataBağo olgular, şiir devinimleri, Îkinci Yeni değinir misiniz? "Paçalı bir bulut/girtniş gözüme, hhk " adh şiirlerinizde ve birçok şiirişairlerin o şiirden etkdenerek Türki Türkiye'de modern şiir yirminci ondan mı bozbulanık/göruyorum denizde Mersin çarşuarından geçen bir ye'de yeni bir şiir kurmalarına yol açyüzyıbn ilk yülannda yazılmaya başnizi/ ve kocaman gözlü eşeği. " 2008gölgeyle, deniziyle, yaylasıyla kısacası tı. Gerçeküstücülükten büyük ölçüde İandı. İlk önemli atılımı Nâzım Hik2009 yuları arasmdaki çahşmalannızı bereketiyle yer alıyor. Bir şehrin şairi etkilendiler. İmgeyi yeniden şiire taşımet yaptı. Nâzım Hikmet, o güne kakapsayan, son şiir kitabmıza ismlni de kabul edişi üzerine görüşlerinizi ahnadılar. 194050 yıllarda Yahya Kedar çok etkili olan klasik Divan şiirini veren "Paçalı Bulut" adh şiirinizde ve nın yanı sıra şunu sormak istiyorum: mal'den Necip Fazıl'a, Dağlarca'dan bırakıp serbest şiire yöneldi, dünya diğerlerinde "insan " ve "doğa "mn bir Şehir şairin dünyasmda insanlaşmca Behçet Necatigil'e, Asaf Hâlet Çeleşiirini tanıdı, Rusya'da Mayakovski dıl alışverişi gözlemleniyor. Bu anlam mı yer ahr? bi'den Cahit Külebi'ye, Tarancı'dan şiirini keşfetti. Türk şiirinin geleneğini da okur organik imgclcrle karşıyor. Dıranas'a uzanan çizgide birçok farklı de iyi biliyordu Nâzım. O geleneğin KENT CANLI BİR VARLIK... Ancak bazı imgeler daha çok yer alışiirler yazıldı. Çağdaş Türk şiiri bu şaüstünde yükselen bir şiir kurmaya çayor. Örneğin; geyik, eylül, bulut, de Kuşkusuz öyle. Kent canlı bir varirlerle zenginleşti. lıştı. Türkiye'de modern şiir Nâzım'la niz gibi. Bu imgeleri çok kullanmanız hk gibi. Bu kentte yaşayan insanlar başladı denebilir. Nâzım'dan bir önfarklı kökenlerden, ırklardan, dinlerceki döncmde Ahmet Haşim şiirini de den gelmişlerdir ve hepsi bir arada yaanmak gerekli. Ahmet Haşim de moşar. Mersin mezarlarında bir Hıristidern şiirin gerek anlamsal gerekse biyan'la bir Müslüman yan yana gömüçimsel yapısinı değiştiren önemli bir lüyor. Böyle bir kent burası. Burada çıkış yapmıştır. Fakat Haşim'in yaptıkilise, cami, havra hepsi bir arada. ğı çıkış daha çok geleneksel Divan Kardeşçe yaşanabiliyor. Bu kardeşliği bozmak isteyen olursa kuşkusuz şiirsesleri üzerine kurulduğu için yeni bir lerimizde sürekli müdahale etmeye, şey değildi. Nâzım Hikmet'in yaptığı karşı durmaya çalışıyoruz. Kent aynı yeni bir şeydi, çünkü Türkçenin olazamanda bir uygarlığın şimgesi gibi. naklarıyla sil baştan modern şiir kurBu olgu özellikle burada görünebilimak gibi bir görevi üstlendi. yor. Kilikyalılardan Hititlere, Bizanslı Nâzım 'm şiirde denemediği bir şey İara, Romalılara, Selçuklulara çıkan, o yok değil mi? kervansarayların geçtiği, ipek yolları Evet yok. Özellikle klasik Divan nın yer aldığı bütün bu uygarlıklann, şiirini, halk şiirini bilmesi, Türkçeyi tarihsel mirasın da burada sahibiyiz. gayet iyi kullanması, bunların bileşeni Anadolu zaten geçmişte uygarlıkolan modern bir şiir kurmasına yol açlann başkenti olmuş... tı. Onun genç yaşta Marksizmle de ta Evet, öyle. Bakın Mersin'i ben, nışması dünyaya bakışını, ufkunu geKavafis'in yaşadığı lskenderiye'yle eş nişletti. Aynı zamanda şiir ufkunu da. tutarım. Kavafiş nasıl Iskenderiye ile Nâzım Hikmet'ten sonra gelen en özdeşleşmişse, Özdemir lnce, Celâl önemli hareket; orta sınıf insanının Soycan, Sadık Yaşar, Mithat ÇeUk naşiirini yazan Orhan Veli ve arkadaşları sıl Mersin ile özdeşleşmişse ben de tarafından oluşturulan Garip akımı öyle özdeşleştim. Ögün Kaymak şiiri oldu. Garip şiiri, gündelik dili olduğu de artık Mersin'i solumaya başlagibi şiire taşıdı. Kolay yazılan bir şiir dı ve bu soluma giderek hız ve iv • • Ahmet Ada. Modern Slir üzerine Yazılar adlı kltabında Nâzım Hlkmetten başlayarak Behçet Necatlgil, Cemal Süreya. sezal Karakoç. Hllml Yavuz. Celâl Soycan'nın şllrlerlnl inceiemiş. izlenimi vermeSİne rağmen gündelik me kazanacak. Ben bu kente ilk • • Ahmet Ada'dan Paçalı Bulut' ve 'Modern Şiir üzerine Yazılar1 'Şiir üretildikçe yeni biçimsellikler kazanmalı' SAYFA 16 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 0 8 4