Katalog

CMYB C M Y B 28 OCAK 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EMEK [email protected] DİSK tarafõndan “Sendikal hak ve özgürlükler için demokrasinin takipçisiyiz” sloganõyla her hafta çarşamba günleri düzenlenen bir saatlik oturma eyleminin beşincisi dün gerçekleşti. Eylem- de, Gaziantep Çemen Tekstil Fabrikasõ’nda greve başlayan 350 işçiye destek olundu. TEKEL işçilerine destek olmak amacõyla 2 gündür açlõk grevi eylemi gerçekleştiren İtfaiye ve Esenyurt Belediyesi işçileri de eylemlerine son vererek DİSK’lilerle bir- likte eylem yaptõlar. Eyleme, Avrupa Tekstil-Giyim ve Deri Sen- dikalarõ Konfederasyonu (ETUF-TCL) üyeleri de destek verdi. TEKEL işçilerine destek olmak amacõyla 2 günlük açlõk grevi yapan itfaiye ve Esenyurt Belediyesi işçileri de eylemlerine son vererek, DİSK’in eylemine destek oldu. Türk-İş Marmara Böl- ge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, itfaiye ve Esenyurt Belediye- si işçilerinin eylemlerini birleştirerek münferit bir eylem olmaktan çõkardõklarõnõ belirterek “Hükümetin saldõrõlarõnõ ancak bu şe- kilde önleyebiliriz. Tüm işçi ve memur sendikalarõ birleşerek, eylemlerimizi güçlendirebiliriz” dedi. KESK’e bağlõ Sağlõk ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasõ (SES) üyeleri de Cerrah- paşa Tõp Fakültesi binasõ önünde toplanarak TEKEL işçileri- ne destek olduklarõnõ bildirdiler. Sağlõk emekçileri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn Türk-İş Başkanõ Mustafa Kumlu ile bugün yapacağõ görüşmeden işçileri memnun edecek bir sonuç çõkmadõğõ takdirde tüm çalõşanlarõ, 3 Şubat 2009 tarihinde iş bõrakma eylemine çağõrdõ. (Fotoğraf: CİHAN ORUÇOĞLU) T E K E L İ Ş Ç İ L E R İ N E D E S T E K B Ü Y Ü Y O R . . . DİSK, KESK, TMMOB, Kamu-Sen ve Ada- na Tabip Odasõ temsilcileri TEKEL işçile- rinin mücadelesine sonuna dek destek ve- receklerini duyurdu. Anlaşma sağlanama- masõ halinde 3 Şubat’ta greve hazõrlanan Türk-İş‘e bu süreçte destek veren kurum tem- silcilerine teşekkür eden Türk-İş 4. Bölge Temsilcisi Edip Gülnar, TEKEL işçilerinin mutlaka kazanacağõnõ söyledi. Gülnar, “Bu devirde kimsenin sultan olmadõğõnõ bir kez daha hatõrlatõyoruz. TEKEL mücadelesi başarõyla sonuçlanacaktõr” dedi. GREVE HAZIRLIK D evrimci İşçi Sendikalarõ Konfederas- yonu (DİSK), TEKEL işçilerinin ey- lemlerine dikkat çekmek için Avrupa sendikalarõna mektup gönderdi. DİSK Genel Başkanõ Süleyman Çelebi, TEKEL işçileri- nin eylemiyle ilgili Avrupa’daki sendikalarõn üst örgütü olan Avrupa Sendikalar Konfede- rasyonu’na (ETUC) mektup yolladõ. İşçilerin, son yõllarõn en kötü hava koşulla- rõnda ve çeşitli engeller karşõsõnda eylemleri- ni devam ettirdiğine yer verilen mektupta, TE- KEL işçilerinin eyleminin kamuoyu tarafõn- dan sahiplenildiği, DİSK’e üye sen- dikalarõn da aralarõnda bulunduğu çok sayõda sendika ve demokra- tik kitle örgütünün çok sayõda et- kinlikle işçilere destek verdiği ifade edildi. DİSK’in, TEKEL işçilerinin eylemini, “Sadece kendileri için değil, bir bütün olarak özelleştirmeye karşı ve işçilerin ortak çıkarları için” kendi eylemi gibi sahiplendiği vurgulanan mektupta, sen- dikalarõn ve çeşitli kesimlerin TEKEL işçile- rine destek vermek için bir araya gelmesinin, emek hareketi açõsõndan oldukça önemli ol- duğu vurgulandõ. Mektupta, şu görüşlere yer verildi: “TEKEL işçileri, insanca bir yaşam için mücadele ediyorlar, ulusal ve uluslararası anlaşmalarca kendilerine verilmiş hakları savunuyorlar. Bu mektup vesilesi ile bir kez daha ilan ediyoruz, DİSK olarak TEKEL işçilerinin direnişine sonuna kadar destek olacağız, alınan ortak kararları eksiksiz uy- gulayacağız. İşçilerin hak arayışının ve sen- dikal faaliyetlerin suç olarak gösterilmesi- ne izin vermeyeceğiz.” Öncelikli olarak bugünkü görüşmeden çözüm bekleyen sendikal çevreler, uzlaşma olmamasõ halinde 3 Şubat’ta şimdiye kadarki en kitlesel eylemin yapõlacağõnõ dillendiriyor. Tabii, kararõ alan konfederasyonlar gerekli iradeyi gösterdiği takdirde... T ütün emekçisinin hak mücadele- si 45. gününe ulaştõ. Orantõsõz güç, soğuğa karşõ çevreyi kirlet- tiği gerekçesiyle çadõrlarõnõn sökül- mesi tehdidi ve benzeri bir dizi gay- ri insani yaptõrõma karşõ kazandõkla- rõ haklarõ korumaya çalõşan tütün emekçisinin geniş kamuoyu desteğiyle 45. güne ulaşan mücadelesi, belki de şimdiye kadar yapõlacak en kitlesel ey- leme de öncülük etmiş olacak. Zira öncelikle bugün Başbakan Erdoğan ile Türk-İş arasõndaki görüşmeden bir çö- züm bekleyen emek hareketi, bekle- nen uzlaşmanõn sağlanamamasõ ha- linde 3 Şubat’ta bir günlük çalõşma- ma hakkõnõ kullanmak üzere karar al- dõ. Ancak sendikal çevrelerde dil- lendirilen görüşlere bakõlõrsa söz ko- nusu karar yalnõz işe gitmeme olarak uygulanmayacak. Bu kararõn çok bü- yük ve kitlesel bir eyleme dönüşme- si mümkün. Ancak bir araya gelerek karar alan üç işçi ve üç memur kon- federasyonunun gerekli iradeyi gös- termesi ve aldõklarõ kararõn arkasõn- da durmalarõ koşuluyla... En geniş platform Konuyla ilgili görüştüğümüz Petrol-İş Başkanõ Mustafa Öztaşkın, konfede- rasyonlarõn kararla ilgili henüz tam olarak ayrõntõlarõ ele almadõğõnõ belir- terek gelinen durum üzerine örgütlü ça- lõşanlarõn bir günlük işe gitmeme hak- kõnõ kullanacağõnõ hatõrlattõ. Kararõn iş- yerlerinin durumuna göre uygulanaca- ğõnõ dile getiren Öztaşkõn, anlaşma ol- mamasõ halinde bugüne kadar yapõlan en nitelikli eylemin yapõlabileceğini ifa- de etti. Öztaşkõn’a göre, işçi konfede- rasyonlarõnõn yanõ sõra üç ana memur konfederasyonunun da toplantõya ka- tõlarak alõnan karara imza atmasõ ile emek hareketi en geniş platformda bir araya gelmiş oldu. Ortak bir karar alõndõ. Bu nedenle de çok kitlesel bir ey- lemin yapõlmasõ pek tabii ki mümkün, yeter ki gerekli irade ortaya konsun, alõ- nan kararlarõn arkasõnda durulsun. Yalnız başlangıç olur KESK Başkanõ Sami Evren de öncelikle bugün saat 18.00’de yapõlacak gö- rüşmeden bir uzlaşma çõkacağõnõ bek- lediklerini anlattõ. Şimdiye kadar yal- nõz meydanlarda sataşan Başbakan’õn görüşmeyi kabul etmesini, uzlaşmanõn işareti olarak yorumlayan Evren, uz- laşmanõn ancak 4-C uygulamasõnõn kaldõrõlmasõyla mümkün olabileceği- ne dikkat çekti. Uygulama kaldõrõl- madõğõ takdirde, kapanan tüm fabrika ve işyerlerinde uygulanacak bu siste- min emekçiler için ciddi bir sõkõntõ ya- ratacağõnõ belirten Evren’e göre, altõ konfederasyonun birlikteliği bu doğ- rultuda. Uzlaşmanõn olmamasõ halinde 3 Şu- bat’ta yapõlacak eylemin yalnõz bir günlük bir eylem olmayacağõnõn altõ- nõ çizen Evren, “Bu ancak, yapılacak eylemlerin başlangıcı olur. Aksi tak- dirde bir gün eylem yaptık vicdan- larımızı rahatlattık tavrıyla kala- mayız” dedi. Tütün emekçisine kamuoyunun yüzde 90’larõn üstünde bir desteği olduğunu anlatan Evren’e göre, 3 Şubat’taki eylem kesinlikle memur eylemini aşan ve mutlaka sokaklara taşan bir eylem olacak. Klasik işyerlerine kapanõlacak bir gün- den söz edilemeyeceğini vurgulayan Evren, uzlaşma olmamasõ halinde 3 Şubat’õn bir emek ve demokrasi şöle- nine dönüşeceğini sözlerine ekledi. Verilen insanca bir yaşam mücadelesi Bir buçuk aydõr Ankara’da eylemlerini sürdüren TEKEL emekçisine DİSK’ten uluslararasõ destek geldi. DİSK, ETUC’a yolladõğõ mektupta, işçilerin kendilerine verilmiş haklarõ savunduğunu anlattõ. ÇAYKUR’da sendika anlaşmazlığı sürüyor ÇAYKUR’da Tek Gõda-İş ile Öz Gõda-İş arasõndaki yetki mücadelesi nedeniyle iki yõl- dõr sözleşme yapõlamõyor. Her iki sendika “İş- çilerden bize yöneliş var” derken, soruna son noktayõ Yargõtay koyacak. Türkiye İşçi Sendikalarõ Konfederasyonu’na (Türk-İş) bağlõ Tek Gõda-İş ile Hak-İş Kon- federasyonu’na bağlõ Öz Gõda-İş sendikala- rõ arasõnda yaşanan Çay İşletmeleri Kuru- mu’nda (ÇAYKUR) yetki kavgasõ Yargõ- tay’da beklerken, iki sendika arasõnda işçi kap- ma yarõşõ başladõ. Tek Gõda-İş Sendikasõ Ge- nel Sekreteri Recep Ali Çelik, Hak-İş’in hü- kümete yakõn olduğunu iddia ederek ÇAY- KUR’un işveren olarak Öz Gõda-İş’e destek verdiğini öne sürdü. Öz Gõda-İş Genel Sek- reter Yardõmcõsõ İsmail Serdar da Tek Gõ- da-İş’in, psikolojik savaş yaparak işçilerin ka- fasõnõ karõştõrmaya çalõştõğõnõ savundu. BEKİR ŞAHİN GAZİANTEP - Gaziantep’te 15 günden bu yana devam eden Çe- men Tekstil grevi, dondurucu soğuk ve yağõşlõ havaya rağmen işçilerin kararlõ mücadelesi ile devam edi- yor. İşyerinde örgütlü DİSK Teks- til Sendikasõ Genel Başkan Yar- dõmcõsõ Muzaffer Subaşı, işve- ren sendika ile oturup anlaşõncaya kadar grevin kararlõ şekilde devam edeceğine dikkat çekti. Gaziantep Organize Sanayi Böl- gesi’nde (OSB) faaliyet gösteren Çemen Tekstil fabrikasõnda toplu- sözleşme yapma yetkisi olan DİSK Tekstil Sendikasõ’nõn Genel Başkan Yardõmcõsõ Muzaffer Subaşõ, yet- ki mücadelesi bittiği için sendika olarak işvereni toplusözleşmeye çağõrdõklarõnõ ancak gelmediğini, aynõ şekilde bölge çalõşma müdü- rü ile resmi arabulucunun çağrõsõ- na da yanõt vermediğini söyledi. Tüm bu çağrõlara yanõt veril- mediği gibi, çalõşanlara yönelik Çemen Tekstil yöneticilerinin akõl almaz baskõlar uygulamasõ sonu- cu anayasal haklarõnõ kullandõk- larõnõ belirten Subaşõ, “İşveren grevi duyunca 300 kişi ile çalış- tırdığı fabrikasına 200 yeni işçi alarak yapılacak grevi kırma hazırlığı yaptı. Fakat işçi bu oyuna gelmedi; sonradan alınan sendikasız işçiler de grevdeki iş- çilere destek veriyor. Görülüyor ki işveren anayasa, kanun ve toplusözleşme düzeni istemiyor. Ne yazık ki kimsenin de sözü iş- verene geçmiyor. Parti ayrımı yapmadan Gaziantep milletve- killerine sesleniyorum. Nerede- siniz, niye bu olayları görmez- den geliyorsunuz? Gelin grev ye- rine hukuksuzluğu görün. İşve- ren masaya oturup sendikayı ve işçi haklarını kabul edip işçiden kestiği paraları ödeyip toplu- sözleşmeyi imza edinceye kadar grevimiz devam edecektir. Çok haklı grevimizi Gaziantep hal- kına ve Gaziantep’teki tüm iş- çilere duyurarak greve destek is- tiyoruz” dedi. Öte yandan sõk sõk işçileri ziya- ret eden çeşitli sivil toplum örgüt- leri ve siyasi partiler greve destek verirken, sendika da işçilere üç öğün yemek veriyor. İşçiler geçe sa- at 24.00’e kadar işyeri önünde ey- lemini sürdürüyor. Bu arada grevin devam etmesi durumunda bu hafta sonu organize sanayinin girişinde büyük bir miting düzenleneceği öğrenildi. İşçiler sendikanõn getirdiği davul zurna eş- liğinde hem eğleniyor hem moral buluyor hem de greve devam edi- yor; üşüyenler ise ateş yakarak õsõnmaya çalõşõyor. TEKEL işçilerinin direnişi devam ederken değerli gazeteci Abdi İpekçi’nin katili Mehmet Ali Ağca da cezaevinden çıktı. Medya ordusu o gün Ağca’nın peşindeydi. Haber bültenlerinde ve programlarında ağırlıklı olarak Ağca olayı işleniyordu. Ağca’nın bir “kahraman” edasıyla karşılanması bol bol ekrana getiriliyordu. İşte hem o akşam hem de o hafta 5 gün boyunca CNNTürk’teki “5 N, 1 K”, programının hazırlayıcısı ve sunucusu Cüneyt Özdemir, TEKEL işçilerinin direnişini ekrana getirdi. Cüneyt Özdemir, bizzat Ankara’ya da gelerek işçilerin sorunlarını canlı yayında ekrana taşıdı. Özdemir’i bu tavrından dolayı kutluyoruz. Bir vesile ile konuştuğum DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu da Özdemir’e bir teşekkür mektubu yazacaklarını söyledi. Cüneyt Özdemir, canlı yayın sırasında gazeteci refleksiyle bir TEKEL işçisinin şu ilginç sözlerini aktardı. Yaşadığı olaylardan etkilenen TEKEL işçisi şöyle diyordu: “Ben 5 vakit namazımı kılarım. Burada da komünist olduk.” Özdemir, tekrar ettirdi, işçi de “Evet, 5 vakit komünistim” dedi. Gerçekten direnişler, grevler işçi sınıfı için bir okuldur. İşçide ciddi bir bilinç sıçraması olur. Ben de 17 Ocak’taki miting öncesi, Ankara’daydım. Cumartesi miting vardı, cuma akşamı dört saate yakın işçilerin arasında dolaştım, sohbet ettim. Hataylı bir işçi aynen şunları söylüyordu: “Biz buraya gelmeden önce gençler, öğrenciler için solcu, komünist diye bir önyargıya sahiptik. Ancak buradaki öğrencilerin harçlıklarından bize çay yapıp getirdiklerini, sabaha kadar bu soğukta bizlerle kaldıklarını görünce düşüncelerimiz değişti. Ben TEKEL işçisi olmasaydım, buraya destek için gelebilir miydim? Sanmıyorum. Ama gençler bu dondurucu ayazda, bizlerle ekmeklerini paylaştılar. Ben bölgemdeki ilçede aynı zamanda AKP yöneticisiydim. Ama şimdi kesinlikle AKP’ye oy vermem. Sağcı idim, solcu oldum.” Ben de onlara, “sağ ve sol” kavramlarının esas itibarıyla “sınıfsal” konumlarına göre belirlendiğini belirterek “Emekçi olmak, emekten yana olmak sol; sermayedar, sermayeden yana olmak ise sağ anlamına gelir” dedim. İşçi sınıfı, bizzat yaşadığı olaylar içersinde hükümeti, siyasal iktidarı, devleti, emniyet güçlerini, kendinden yana olanları, karşı olanları çok daha somut bir biçimde görür ve o anlamda bir bilinç sıçraması ile karşı karşıya kalır. TEKEL işçilerinde de yavaş yavaş bu sıçrama görülüyordu. Nitekim bu işçilerin üçte ikisi seçimlerde AKP’ye oy vermişti, açıkça da bunu söylüyorlardı. Ama şimdi kesinlikle AKP’ye oy vermeyeceklerini ve bu partinin niteliklerini gayet iyi anladıklarını belirtiyorlar. Kuşkusuz seçimlerde sonuçları göreceğiz. TEKEL işçileri aynı zamanda demokrasinin, hak için mücadele etmenin ne olduğunu diğer kesimlere ve suskun, pasif sendikacılara da gösterdiler, onları harekete geçirdiler… [email protected] GÖRÜŞ ATİLLA ÖZSEVER TEKEL İşçisi: 5 Vakit Komünistim Grevdeki Çemen Tekstil işçileri kararlı MERAL’DEN SORU ÖNERGESİ CHP İstanbul Milletvekili Bayram Meral, “4-C” uygulamasını sordu. Meral, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, TEKEL işçilerinin eylemini anımsattı. 4-C’nin, dünyanın hangi ülkelerinde uygulandığını öğrenmek isteyen Meral, önergesinde şu sorulara yer verdi: “Türkiye’de özelleştirilecek daha kaç kurum var? Bunlar hangileridir? Bu kuruluşlarda çalışırken özelleştirme nedeniyle 4-C statüsüne geçirilecek çalışanların sayısı kaçtır? Özelleştirme yoluyla satılan TEKEL içki ve sigara bölümünü alan kuruluşların bugüne kadar elde ettikleri kâr ve ödedikleri vergi ne kadardır?” Emek çevrelerine göre 3 Şubat’ta uzun zamandõr görülmeyen en nitelikli eylem yapõlacak. Yeter ki kararõn arkasõnda durulsun Yunanistan’dahekimler greve gidiyor Yunanistan’da kamu ve özel hastanelerde ça- lõşan doktorlar, “hastalara uygulanan teda- vi ile ilgili görüş ayrılıklarının medya or- ganlarının hedefi olmasını ve sağlık çalı- şanlarının teşhir edilmesini” protesto etmek amacõyla 24 saatlik greve gitti. Yunan basõnõ, söz konusu greve Atina ile Pi- re kentlerinin de içinde yer aldõğõ Atika böl- gesinde çalõşan serbest doktorlarõn da katõl- dõğõnõ duyurdular. Haberlerde, grev süresin- ce hastanelerde acil servis ve güvenlik ekip- lerinin görev yapacağõ kaydedildi. Balnak’ta mücadele sürüyor Nakliyat-İş Sendikasõ’nõn Balnak Lojis- tik’teki başlattõğõ mücadele ve örgütlülük gün geçtikçe büyüyor. Sendikadan yapõlan açõklamaya göre, örgütlenmenin başõndan beri Balnak Lojistik işvereni örgütlülüğü en- gellemek için üyelere yoğun baskõ uyguluyor. Bugüne kadar sendikaya üye olan işçilerden 20 kişi, çeşitli bahaneler ileri sürülerek işten çõkartõldõ. Bunun üzerine sendika, Balnak’a ait işyerlerini eylem alanõna çevirmeye başladõ. Başkanlarõn sõnav günü