Katalog

CMYB C M Y B 28 OCAK 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET ekonomi@cumhuriyet.com.tr Maliye Bakanõ Mehmet Şim- şek, resmi olarak yüzde 3.5’lik bir büyüme hedeflerken, piyasalarõn 2010 yõlõnda Türkiye ekonomisi- nin yüzde 4.5-5 oranõnda büyü- yeceğini tahmin ettiğini belirterek “Bu da piyasaların bize olan gü- veninin geri geldiğini, hatta beklediğimizden daha hızlı dön- düğünü gösteriyor” dedi. Bakan Şimşek, ABD’nin Tür- kiye Büyükelçisi James Jeff- rey’nin de katõldõğõ Amerikan Şirketler Derneği’nin (ABFT) ku- ruluşunun 6. yõldönümü dolayõ- sõyla düzenlenen gala yemeğinde yaptõğõ konuşmada, kademeli ola- rak önümüzdeki birkaç yõlda es- ki büyüme rakamlarõna ulaşõlabi- leceğine inandõklarõnõ ifade etti. Şimşek şunlarõ söyledi: “2. çey- rekten itibaren dibe vuran eko- nomi yükselmeye başladı ve 3. çeyrekten itibaren iyi bir ivme kazandı. Bir tür temkinli, ted- birli ya da basiretli bir ekonomi politikası izliyoruz. Türkiye cid- di bir dayanıklılık testinden ba- şarıyla geçti. 2010-2011 için pi- yasaların güveni geri döndü.” ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeffrey, Türkiye’nin güvenlik ihracatõ yapan bir güç merkezi olduğunu söyledi Ticareti 3 kat arttõrabiliriz Ekonomi Servisi - Türk-Amerikan İş Konseyi’nin Başkanõ Haluk Din- çer’in konuk ettiği ABD’nin Anka- ra Büyükelçisi James Jeffrey, Tür- kiye ve ABD arasõnda ticari ve eko- nomik ilişkilerinin gelişmesini tam anlamõyla desteklediklerini belirterek, Türkiye’nin kendileri için büyük bir pazar ve dünyanõn güç merkezlerin- den biri olduğunu söyledi. DEİK/Türk Amerikan İş Konseyi (TAİK), Büyükelçi Jeffrey onuruna yemek düzenledi. Burada yaptõğõ konuşmada iki ülke arasõndaki siya- si işbirliğinin ticari alana tam olarak yansõmadõğõnõ ifade eden Jeffrey, özel sektörü de içine alan daha güç- lü bir ekonomik ilişkiye ihtiyaç du- yulduğunu kaydetti. Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan’õn ABD ziyareti sõrasõnda tica- ri ve ekonomik ilişkilere bir çerçe- ve kazandõrõldõğõnõ dile getiren Jeff- rey, Erdoğan’õn açõkladõğõ şemsiye altõnda bu yeni ilişkiyi ete kemiğe büründürmeye yönelik sürdürdük- leri çalõşmalarõ anlattõ. “Ekono- mik ilişkiler, enerji ortaklıkları ve turizmde işbirliklere odaklanı- yoruz. Hükümetlerin çabası da ye- terli olmaz. Özel sektörün siner- ji yaratması da gerekir. Bu ko- nuda TAİK gibi kurumlar çok önemli. Önemli bir yol aldık” di- yen Büyükelçi şöyle devam etti: ‘Atatürk herkesin lideri’ “Her gün gazetelerde büyük bir kriz ortaya çıkıyor. Bunalım var, çatışma var... Orta Doğu’dan Hin- distan’a kadar olan bölgede Tür- kiye kadar başarılı ve istikrarlı bir ülke yok. Bunun hiçbir zaman unutulmaması gerekir. Türkiye, bölgede kendileriyle örnek bir or- taklık gerçekleştirdi. Aynı za- manda Türkiye güvenlik ihraç eden bir ülke. Özellikle sıfır prob- lem siyaseti içinde... Onun için biz son derece yakın şekilde Türkiye ile siyasi ve diplomatik olarak çalışı- yoruz. Türkiye, çok başarılı, G-20 içinde 16-17. en büyük ekonomiye sahip. Türkiye’nin başarısında 3 te- mel etken var; Türk halkı ilk ola- rak, özgürlük, demokrasi, serbest piyasa ve teşebbüsü seven bir halk. İkinci etken Mustafa Kemal Ata- türk. Sadece Türkiye’nin 20. yüz- yılının lideri değil, bir örnek oluş- turarak herkesin lideri oldu. Hit- ler, Lenin, Stalin, Mao gibi lider- lerin diğer halklara hücum eden li- derler oldu. Oysa, Türkiye çok farklı bir siyaset izledi. Atatürk’ün ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesi günümüzde de çok önemli. Üçün- cü etken, Türkiye’nin uluslarara- sı toplumla, özellikle de Batı top- lumuyla olan ilişkilerinde yatı- yor... Son krizde finans durumu çok sağlam kalabildi. Çünkü IMF ile anlaşma bir istikamet verebildi.” Türk Hava Yolları Genel Müdürü Doç. Dr. Temel Kotil, kampanyanın tanıtıldığı toplantıda mil programlarının çok meşhur hale geldiğini ve yolcuların memnun olduğunu belirtti. Avea ile konuştukça THY’den mil kazan Ekonomi Servisi - Avea ve Türk Hava Yollarõ’nõn (THY) birlikte hayata geçirdiği kampanyayla, THY Miles&Smiles üyeleri, Avea ile faturalarõnõn her 1 lirasõ için 5, her bir kontör için 1 mil kazanacak. Avea abonesi Miles&Smiles üyeleri, THY Avea Mil Programõ’na kaydolup faturalarõ veya yükledikleri kontör karşõlõğõnda bonus mil kazanõrken, milleriyle de kontör ve dakika alabilecek. Her kontör için 1 mil Bir yõl boyunca devam edecek kampanya kapsamõnda ödenen fatura miktarõ 50 lira ve üzerinde olan aboneler, faturalarõnõn her 1 lirasõna 5 mil, 150 ve üzerinde kontör yüklemesi olan aboneler ise yükledikleri her kontör için 1 mil kazanõyor. Öte yandan Miles&Smiles üyeleri kendileri veya başkalarõ için Avea’dan 15 mil karşõlõğõnda 1 kontör, 40 mil karşõlõğõnda 1 dakika alabiliyor. Kampanyadan tüm faturalõ, faturasõz bireysel ve kamu aboneleri faydalanabiliyor. Avea Üst Yöneticisi Erkan Akdemir, kampanya tanõtõm toplantõsõnda, Avea THY Mil programõ sayesinde Avea abonesi olan Miles &Smiles üyelerinin, konuştukça bonus mil kazanõrken kazandõğõ Miles&Smiles milleriyle de kontör veya dakika alabileceklerini belirtti. Miles&Smiles’a 2 milyon üye Türk Hava Yollarõ Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Temel Kotil de mil programlarõnõn çok meşhur hale geldiğini söyledi. Avea ve THY işbirliğinden kazanõlan millerin sadece THY’de kullanõlmayacağõnõ, AnadoluJet, Jetairways ve Star Alliance üyesi havayollarõnda da kullanõlabileceğini ifade eden Kotil, “Miles&Smiles projemizin şu anda 2 milyonun üzerinde üyesi var. İyi bir sayımız var. İnşallah burada yolcularımız uçtukça Avea’dan da ilave konuşma kazanacaklar. Ben de Avea kullanıcısıyım, dolayısıyla bir sürü mil kazanmış olacağım. Bu bir sinerjidir. İki kurumun amacı vatandaşımıza daha iyi ürün getirmek, teşvik edici olmak. Bunun sonucunda en çok bundan bizim patronumuz olan müşterilerimiz mutlu olacaklardır” dedi. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER İşkembeden Atma... İşler sarpa sarıp sorunlar yumağı çığ gibi büyürken, cepheleşme kızışıp bilgi kirliliği katlanırken gerek siyaset, gerekse uzman gazeteci, yorumcular cephesinde sözü dinlenen olarak kalabilme uğruna işkembeden atma dürtüsü giderek egemen oluyor... Darbe senaryoları üzerinden atılıp tutulanlar üzerinde söz söylemek haddim değil. Ancak Genelkurmay Başkanı, Başbakan, muhalefet parti liderlerinin söylediklerini okuma adına otorite olarak konuşanları dinlerken, bu konulara ilişkin sıfır istihbarat bilgimle, sadece gazetecilik tanıklıklarından yola çıkarak “İşkembeden atmak ancak bu kadar olabilir” dediğim anlar, saptamalar öylesine sıklaştı ki... Konular, gündem, avcılık palavraları gibisinden zararsız, şaka kaldırabilecek içerikli olmadığı için isyanım, bizi gerçekleri göremez boyutta çarpık yönlendirme, sonuç olarak ülkemiz geleceği, insan haklarımız, demokrasimiz için yarattıkları tehdit boyutlarından. Siyasi çıkarlarını ülkemizin, halkımızın çıkarlarının üstünde tutan siyasilerimize ahlak dersi verecek gücümüz olamaz. Hiç değilse profesyonel geçinen, iyi niyetle görüş ortaya attığına inanan gazetecilerimiz bir ucundan da olsa gazeteciliğin etiği, kriterlerini biraz anımsamaya çalışsalar. Hani bugünlerde çok sık ağızlarına aldıkları Uğur Mumcu’nun “bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaya kalkışmama” uyarısının anlamını düşünerek konuşmaya çalışsalar... Geçmiş yıllardan çok daha ağır geçen Ankara ayazında, ölümüne, bir alana sıkışmış olarak sokakta direnen TEKEL işçilerinin yarattıkarı vicdan rahatsızlığı tartışılmaz. Kimseler bir çare bulunmalının ötesinde bir girişle söze giremiyor. Başbakan Erdoğan, sorumlu bakanları kendi icraatlarına karşı duran bütün örgütlenmelere, direnme odaklarına verdikleri hırçın tepkiyle, daha doğrusu direnmeyi kırmaya yönelik olarak yaptıkları saldırgan, acımasız çıkışlarla giderek daha antipatik olmanın ötesinde, direnenleri bilemiş, desteği arttırmış oldular. Bugün Başbakan’la sendikacılar arasında yapılacak görüşme böylece gündeme geldi. Dün görüşme aşamasında çözüme yönelik arayışları içeren haber ve yorumlar yapılıyordu. Çalışma Bakanı 12 bin işçinin iş akitlerinin uzatılmasının söz konusu olamayacağını, iş akitlerinin feshinin yasal hüküm olduğunu açıklayarak pişmiş aşa su kattı... Hükümete yakın aslında direnişi istememiş kimi arabulucu sendika liderlerinin “TEKEL işçilerinin iş akitlerinin süresini birkaç ay uzatın, işçiler evlerine, işyerlerine hele bir dönsünler, sonrasına bakılır...” telkinlerini suya düşürdü gibi. Aslında Bakan, kuru hukuk tekniği içinde yalan söylemiyordu, TEKEL işçilerinin iş akitleri ay sonunda zaten sona eriyordu. İşçiler de bunu çok iyi bildikleri için, daha önceki özelleştirmelerde denenmiş çözüm yollarından biriyle çalışma haklarının devamı yolunda çözüm üretilmesini istiyorlardı... Tek Gıda-İş yönetimi aracılığı ile yapılan görüşmelerde, kamunun her işletmesinde, her işe “evet” denileceği duyurulmuştu. TEKEL işçileri uzayda yaşamıyorlar; çimentolar, madenler, ORÜS Sümerbank’lar, et kombinaları, süt fabrikaları, şeker işletmeleri.. bölgelerindeki kamu işletmelerinin bir bir satılmasıyla, bölgelerinde çalışılacak fabrika kalmadığını biliyorlar... Özelleştirmelerle Cumhuriyetten bu yana yaratılmış kamu değerleri sadece ucuza peşkeş çekilmedi, çok değerli fabrika, sosyal tesis alanları ile birlikte yağmalandı. Özelleştirme, fabrikaların verimli işletildiği el değiştirme olmadı. Öyle olmadığı için zaten siyasi iktidarlar, en son Erdoğan hükümetleri çok yaygın olarak işletmeleri özelleştirirken, olması gerektiği gibi işçisi ile birlikte özel sektöre devretmedi. İşçiyi kendi üzerine aldı. Başka kamu işletmelerine özlük haklarını koruyarak taşıdı. Nasılsa ortalama kıdem yılları yüksek işçiler emeklilikle birlikte eritiliyordu. Zaten TEKEL işçisi kendisine bu hakkın verilmemesi karşısında isyan bayrağını kaldırdı. Burada Tek Gıda-İş Sendikası yönetimine, sendikacılığın böylesine kirlendiği, moral değerlerini yitirdiği bir süreçte TEKEL işçisine sahip çıkma erdemi nedeniyle ayrıca teşekkür etmek gerek. Kendi üyeleri derseniz yanılırsınız. Kâğıt üstünde, bugün için öyle. Aslında özlük hakları korunarak bir başka kamu işletmesine alındıklarında, dağıtıldıklarında yasal düzenimize göre Tek Gıda-İş üyelik kimliklerini yitirecekler. Sadece ve sadece özlük haklarının korunması çırpınışı bu. Kim bilir hangi işletmede, hangi koşullarda bir iş bulma arayışı bu. İşçilerin sendikal, örgütlenme haklarının dibe vurduğu bir süreçte, işçilerin yılların emeği, birikimi sonucu kazanılmış özlük haklar arayışlarını kırmak için Erdoğan hükümeti neden bu kadar direniyor? 12 bin işçiye nerede iş bulacak?Sorgulaması kuyruklu yalan. Hükümetin bu sayıların üstünde kimi işletmelere yeni işçi alacağı gerçeği de ortada. Erdoğan hükümetinin derdi siyasi yükümlülük.. Yaptığının yanına kâr kalması politikalarının kırılması noktası... soner@cumhuriyet.com.tr Bakan Şimşek: Yüzde 3.5’ten çok büyürüz Nisandaki karşõlõklõ ziyaretlerin ardõndan ticaretin arttõrõlmasõ için çalõşmalarõ hõzlandõrdõklarõnõ belirten Büyükelçi Jeffrey, enerji ortaklõklarõnõn yanõ sõra turizme odaklandõklarõnõ da kaydetti. “Ticari ve ekonomik ilişkilerin arttõrõlmasõ da yetmez. Jeostratejik ilişki kurmalõyõz” dedi. TAİK Başkanõ Haluk Dinçer, ABD’nin Türkiye Büyükelçisi James Jeffrey onuruna verilen yemekte yaptõğõ konuşmada Barack Obama’nõn nisan ayõn- daki Türkiye ziyaretinde ortak ideal ve değerlere dayalõ bir model ortaklõktan söz ettiğini anõmsatarak “Başkan Obama, görevdeki ilk yılında Türk li- derleriyle ayrı ayrı dört kez bir araya geldi. Türkiye ile ABD arasındaki politika ko- ordinasyonu Cumhurbaşkanı Özal’ın aramızda olduğu yak- laşık 20 yıl önceki döneme çok benzer bir şekilde yürütülme- ye başlandı” diye konuştu. Dinçer, Obama’nõn sonradan meşhur olan ortak ideal ve de- ğerlere dayalõ ‘model ortaklık’tan söz ettiğini anõm- satõrken, bu konuda ne kadar kararlõ olduğunu gösterdiğini belirtti. Dinçer, görüşmelerden sonra çizilen yeni “çerçeve me- kanizma”nõn ticari ilişkiler ve yatõrõmlarõ arttõrmak, her iki ül- kede yeni istihdam fõrsatlarõ ya- ratmak açõsõndan yararlõ olaca- ğõnõ kaydetti. TAİK BAŞKANI DİNÇER: ‘MODEL ORTAKLIK’TA KARARLI İLERLİYORUZ TÜRKÇE KONUŞTU ATATÜRK’Ü ÖVDÜ- Türk-Amerikan İş Konseyi’nin Başkanı Dinçer, ABD’nin An- kara Büyükelçisi Jeff- rey’ye Türk-Ameri- kan ilişkilerine katkı- larından dolayı teşek- kür etti ve plaket sun- du. Jeffrey, Türkçe olarak yaptığı konuş- masının son bölümün- de Atatürk’ten övgüy- le söz ederken, “Bü- yük adam Mustafa Kemal yalnızca Türk- lerin değil, hepimizin lideridir. Çünkü hepi- mize örnek oldu” ifa- delerini kullandı.