25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Avrupa Komisyonu Yüksek Temsilcisi ve Başkan Yardımcısı Catherine Ashton, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Margot Wallström tarafından ortaklaşa kaleme alınmıştır. Cinsel şiddet günümüzde savaşın bir aracı haline geldi. Kurbanlarının çoğunu her yaştan kadınlar, çoğunlukla da genç kızlar oluşturuyor. Bunun sonucunda istenmeyen gebelikler, HIV enfeksiyonu ve damgalanma sorunları ortaya çıkıyor. 1990’lardaki Bosna savaşında 20 bin ila 50 bin kadının tecavüze uğradığı tahmin ediliyor. Onlarca yıldır süregelen savaştan yorgun düşmüş Liberya’da her 4 kadından 3’ü cinsel şiddete maruz kalıyor. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin Güney Kivu bölgesinde her gün 40 tecavüz vakası bildiriliyor. Ancak, kadınlar yalnızca kurban değil, aynı zamanda çatışmaların önlenmesi ve sürdürülebilir barışın tesis edilmesinde aktör olarak da görülmeliler. Avrupa Birliği ve NATO, 27 Ocak’ta Brüksel’de birlikte ev sahipliği yapacakları konferansla birlikte bu konuya daha fazla eğilmek ve savaşta cinsel şiddetin sona erdirilmesi, kadınların güçlendirilmesi ve istikrarın sağlanmasında kadınların oynadıkları rolün vurgulanması amacıyla atılacak somut adımları belirlemek istiyor. Bu konuda, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin kadın, barış ve güvenliğe ilişkin 1325 sayılı kararının yanı sıra uluslararası toplumun bu alandaki çabalarını koordine etmek üzere yeni bir BM Özel Temsilcisi atanmasına ilişkin ve bir dizi BM kararından oluşan sağlam bir yasal çerçeve bulunuyor. Fakat ne yazık ki bu kararların uygulamaya konulmasında sorunlar yaşanıyor ve daha fazla ülkenin yükümlülüklerini yerine getirmesi için asker ve sivil çalışanların toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda eğitilmeleri başta olmak üzere daha fazla çaba harcanması gerekiyor. Lizbon Antlaşması’nın kabul edilmesi AB’nin dış projelerinde toplumsal cinsiyet hedeflerinin güçlendirilmesi için yepyeni bir fırsat sunuyor. Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği’nin oluşturulması, 2005 yılından bu yana AB’nin hem askeri hem de sivil kriz yönetimi çalışmalarına, toplumsal cinsiyet boyutunun tam anlamıyla entegre edilmesini amaçlayan AB politikasını yapılandırmaya yardımcı olabilir. Örneğin EULEX Kosova’nın çalışmalarını kararlılıkla yürüten bir İnsan Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Birimi ve EUFOR TCHAD/RCA’in de toplumsal cinsiyet alanında eğitimler veren bir toplumsal cinsiyet danışmanı bulunuyor. AB’nin dış yardımlarına toplumsal cinsiyet boyutları da eklenerek örneğin kadınların barış müzakerelerine katılmaları destekleniyor. NATO, ortağı olan ülkelerle birlikte politika ve programlarını gözden geçiriyor ve diğer uluslararası aktörlerle işbirliğini geliştirme olanaklarını inceliyor. Çok kısa bir süre önce NATO strateji komutanlarınca 1325 sayılı kararın NATO tarafından yürütülen tüm operasyonlarda uygulanmasına yönelik bir askeri direktif yayımlandı. Afganistan’da görev yapan üst düzey komutanlara yardımcı olmak üzere toplumsal cinsiyet konusunda uzmanların atanacağı danışmanlık pozisyonları oluşturuldu. Sahada ise uzmanlaşmış kadınlardan oluşan ekipler, NATO güçleriyle yerel halk arasında karşılıklı güveni oluşturmada büyük başarı elde etti. Halihazırda gereken kapasitelerin oluşturulması ve toplumsal cinsiyet bakış açısının uygulamalara yansıtılması bağlamında NATO tarafından yapılması gereken çok iş var. 27 Ocak günü düzenleyeceğimiz konferansın ilerleme için itici bir güç oluşturmasını umuyor ve bekliyoruz. AB ve NATO tarafından yürütülen tüm operasyonların kadın, barış ve istikrara ilişkin BM kararlarına uygun olduğundan ve yeterli düzeyde eğitim, öğretim, izleme ve değerlendirme mekanizmasıyla desteklendiğinden emin olmak istiyoruz. Bu yılın sonunda 1325 sayılı kararın kabulünün 10. yıldönümüne doğru yaklaşırken ve gelecekte gerçekleştireceğimiz işlerimizde, kadının güvenlik konusundaki rolünün önemini vurgulamaya devam edeceğiz. Güvenlik anlayışımız geleneksel askeri güvenlik anlayışının ötesine geçmelidir. Sonuçta, kadının hak ve sorumluluklarını küresel ölçekte geliştirmedikçe dış politika hedeflerimizin büyük bir çoğunluğu başarılamayacak ve başardığımızı düşündüklerimiz ise sürdürülebilir nitelikte olmayacaktır. Küresel güvenliğe yönelik ciddi bir tehdit teşkil eden kadının marjinalleştirilmesi sorunuyla sadece ve sadece birlikte çalışırsak, uluslararası düzeyde, bölgesel düzeyde ve sivil toplumla birlikte mücadele edebiliriz. CMYB C M Y B DÜZ ÇİZGİ ÜMİT ZİLELİ İnsan Zekâsına Hakaret!.. Televizyon muhabiri, mikrofonu uzatıp sordu: - “Balyoz Darbe Planı”nda faydalanılması hedeflenen 137 gazeteci arasında adınız geçiyor, ne diyorsunuz? Gülümseyerek yanıtladım: - Gerçekten çok komik! Ama dehşet verici bir yanı da var; ya diğer grupta toplanan 36 “gazeteci” arasında yer alsaydı adım, işte o zaman utancımdan yerin dibine geçerdim!.. The Taraf’ın yayımladığı iki liste de gerçekten çok komikti… Örneğin, “faydalanılacak gazeteciler” listesinde yer alan isimlerden Prof. Süheyl Batum, 2002 yılında hiçbir gazetede yazı yazmıyordu, kendisine sordum, “o tarihte beni ailem ve öğrencilerim dışında hiç kimse tanımıyordu. Yazı yazmaya da 2004 sonunda başladım” yanıtını verdi, iyi mi?.. Örneğin, Yılmaz Özdil, o tarihte daha yazı yazmak bir yana, yazı işleri elemanıydı, üstüne üstlük işsizdi!.. Bunlar “düzmecenin” insanı kahkahalara boğan komedi kısmı.. 36’lık listede adı geçen Cengiz Çandar, “Balyoz Darbe Planı”nın, ortalığa saçılan diğerleriyle karşılaştırıldığında çok vahşi ve çok fantastik göründüğünü bu nedenle içinde bir sürü hata barındırmasının doğal olduğunu belirtiyor. Bu mantıkla bakınca her şey kolaylaşıyor tabii!.. Zaten Çandar da aynı doğallıkla, “söz konusu 137 isim arasında yaklaşık 100 ismi bana sorsalar bir askeri darbe yönetiminin ‘faydalanılabilir’ isimleri arasında sayabilirdim” diyebiliyor!.. Geriye kalan yaklaşık 40 isim ne oluyor diye soracak olursanız, bu kalem sahibine göre, “o kadar kusur kadı kızında da olur...” - İnsanın midesi bulanıyor… Gelelim, “Balyoz Darbe Planı”nın “pes” dedirten en vahim noktalarına… The Taraf, 5000 sayfalık darbe planının 2002 sonlarında, yani seçimlerin hemen ardından hazırlandığını ileri sürüyor. Plandaki şu satırları okuyalım: -Toplumsal muhalefet sindirilmiş, muhalif basın, ekonomik ve mali denetim tehdidi ile susturulmuştur… Utanmazlığa bakın!.. O tarihte daha Tayyip Erdoğan henüz milletvekili bile değildi. AKP, henüz iktidara gelmişti.. Yukarıda söylenen baskılar bu tarihten en az 5 yıl sonra başladı!.. Aynı planda hangi bürokratların tutuklanacağı, hangi valilerin görevden alınacağı da listeler halinde hazır olduğu ileri sürülüyor. O tarihte AKP hükümeti henüz bir tane bile bürokrat, vali atamış değildi!.. Utanmazlık o dereceye vardırılmış, o denli “çalakalem” eklemeler yapılmış ki; örneğin darbeye destek verecek sivil toplum örgütleri arasında Türkiye Gençlik Birliği (TGB) de sayılıyor. Düzmeceyi 12 Eylül Bayrak Harekâtı şablonu üzerinden yedirmeye çalışan işbirlikçi yanaşmalar, TGB’nin kuruluş tarihinin 2006 olduğunu da atlamışlar doğal olarak!.. 36’lık listede, pek seviştiği arkadaşlarının yanında adını görememenin acısıyla olsa gerek, yargıçlığa soyunan Hasan Cemal, “Balyoz, bal gibi bir darbe planıdır. Ak Parti’yi hedef alan bir darbe planıdır… güldürmeyin insanı, zekâsıyla da oynamayın” diyor. Yukarıda sıralanan palavralar ışığında bir kez daha okusun, belki biraz olsun utanır… - Balyoz, AKP’yi düştüğü çukurdan kurtarmak için kotarılmış ve utanmaz yanaşmalarca servis edilmiş kocaman bir düzmecedir, işte o kadar!.. Bir Yurtsevere Mektup (XLV) Sevgili kardeşim Balbay, bir de “Balyoz”umuz oldu, gözümüz aydın!.. AKP iktidarının sallanmakta olduğunu gören dış efendiler ve içerdeki hizmetkârları, müthiş bir zamanlamayla yeni bir darbe planı daha doğuruverdiler!.. Ama o kadar zavallı, o denli kaba, öylesine dökülen bir plan ki, biraz aceleye geldiği anlaşılıyor!.. Kendileri de farkına varmış olacak ki, “12 Eylül darbesini esas almış”, “aslında 2000’den itibaren tasarlanmış” türünden sayıklamalara başladılar bile.. Ama bu çırpınışlar, bu ahlaktan yoksun düzmece planlar da kurtaramayacak onları… Hüsamettin Cindoruk’un dediği gibi, bürokratlarıyla, işbirlikçileriyle birlikte en ağır biçimde yargılanacaklar… Seni ve tüm yurtseverleri, dışarıdaki milyonlar adına büyük bir özlem, öfke ve dirençle kucaklıyorum. e-posta: umitzileli@gmail.com AB ve NATO Kadın, Barış ve Güvenlik KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com HAYAT EPİK TİYATROSU MUSTAFA BİLGİN hetiyatrosu@mynet.com 28 OCAK 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 15 Bülent Arıç, kozmik patatesleri ne yapsın? Kozmetiğe çevirsin! Diktatör Necati Yıldırım: “Recep, İsmet İnönü’ye diktatör demiş. Dilinin altındaki baklayı çıkarınca sıra Atatürk’e gelecek!” Köle Kemal Öncü: “Recep, ‘Milletimize efendiliğe değil, köle olmaya geldik’ demiş. Keşke biz köle olaydık Recep; gemiciklerimiz, villacıklarımız olurdu!” Suikast Ahmet Önen: “Resmi davette Recep’e lağım sulu yemek yedirilmesi niye suikast girişimi olarak soruşturulmuyor!” YağmurDeniz Hükümet yok ki darbe olsun! TÜRKİYE’DE hükümeti devirmeye yönelik bir darbe girişimi olmadığını ve olamayacağını söylüyor Hilmi Kayıhan, “Ortada darbe marbe yok; alçakça devam eden bir savaş var” diyor: “Büyük Ortadoğu Projesi ile ordumuz arasında geçen ölümüne bir savaş söz konusu. Recep, projenin eşbaşkanı olduğunu defalarca açıkladı. Recep’in başında olduğu hükümete rahatlıkla Büyük Ortadoğu Projesi hükümeti diyebiliriz. Bu durumda, darbe yapılacak bir hükümetimiz yok! Projenin temsil ettiği irade, milletimizin değil emperyalizmin iradesi. Türk ordusu da bu iradeye direniyor. Herkes aklını başına alsın, ona göre konuşlansın: Ortada darbe marbe yok, alçakça yapılan bir savaş var. Kozmik odaya giren yargıç değil, Büyük Ortadoğu Projesi. Bunun en büyük kanıtı ordumuzun planlarını değiştirmesi. Açın haritaları bir bakın; yabancıların eline geçmedik liman mı kaldı, girilmedik tersane mi; kurum, kuruluş, ekonomi mi kaldı? İşgal bu değilse, nedir; söyler misiniz? Bunu Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti yapabilir mi? Sözün özü: Büyük Ortadoğu Projesi, ABD’nin Türkiye’yi parçalama projesidir. İktidarda Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti yok, o makamı işgal etmiş Büyük Ortadoğu Projesi’nin hükümeti var. Projenin ordusu olmayı kabul etmediği için orduya karşı ilan edilen savaş sürüyor!” Nazi Almanyası’nda papaz Martin Niemöller’in günlüğünden: “Önce sosyalistleri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü ben sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü sendikacı değildim. Sonra Yahudileri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü Yahudi değildim. Sonra beni almaya geldiler; benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.” EY halkım, uyan artık! Türk Silahlı Kuvvetleri’ni senin gözünden düşürmek için açılan tezgâhı ve şerefsizce yürütülen oyunları gör artık. Bu pis tezgâhı açanların seni aptal yerine koyduğunu da anla artık. İşte son örnek: Balyoz planı! Dönek oğlu dönek Ahmet Altan ve ekibine geçen gün servis edilen plan neydi? Kaos ortamı yaratmak için Fatih Camisi ve Beyazıt Camisi askerler tarafından bombalanacak; binlerce kişi öldürülecek; 100 binlerce kişi stadyumlarda gözaltına alınacak. Dönek oğlu dönek Ahmet’in, Taraf gazetesinde yayımladıklarını ertesi gün gazetelerde ve televizyonlarda gerçekmiş gibi tekrarlayarak ve gerçekmiş gibi yorumlar yaparak askeri yerin dibine soktular. Ey halkım... Şimdi diyorlar ki, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı’nın, “Balyoz Darbe Planı”yla ilgili soruşturma başlattığı ve Taraf’ın kendisine teslim ettiği belgeleri incelenmek üzere Emniyet’e teslim ettiği kaydedildi. Ey halkım... Seni daha fazla aptal yerine koymalarına izin verme! İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “Balyoz Darbe Planı”yla ilgili soruşturma başlatacağı üfürmesine inanma, velev ki soruşturma başlatılsın asla sonuç alınacağını sanma. Çünkü... İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’nin ve İstanbul Cumhuriyet Özel Yetkili Savcılığı’nın “Balyoz Darbe Planı” denen “tezgâh”tan yaklaşık bir yıldır haberi var. Çünkü... Darbe planı dedikleri “tezgah”, Ergenekon dalgasının üçüncü iddianamesinde yer alıyor. Şu sıra, Ergenekon’da sansasyonel bir tutuklama olmadığı için Kayserilinin eşeği boyayıp babasına satması gibi, iddianamenin içinden bir DVD’yi alıp millete yutturuyorlar. Ey halkım gözünü dört aç, bu şerefsizce tezgâh karşısında bir an önce uyan. Perşembenin gelişinin çarşambadan belli olması gibi dönek oğlu döneklerin “Balyoz”dan sonra iddianamede bekleyen “Alev”, “Atak” ve “Yarasa” darbe planlarını gündeme getirileceğini şimdiden anla. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik her yeni saldırı üzerine Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Bağbuğ’un da, Başbakan’la yaptığı özel görüşmeden sonra biraz asabiyet biraz mahcubiyet içinde konuşmaya çalışacağını unutma! Uyan SESSİZ SEDASIZ (!) HARBİ SEMİH POROY HAYVANLAR İSMAİL GÜLGEÇ BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Osmanlõ döne- mindeki düğün ve eğlence törenlerinde sunulan seyirlik oyunlarda bir dans biçimi. 2/ Tümör... Görkem, gösteriş. 3/ Umman’õn plaka imi... Yaklaşõk 75- 90 cm’lik eski bir uzunluk ölçüsü. 4/ Çapraz düğmeli, ipek ya da sõrma iş- lemeli bir tür kõsa yelek. 5/ Özbekistan’õn plaka imi... Ensiz... Çemberin çevre- sinin çapõna oranõnõ gös- teren sayõ. 6/ Göz değme- si... Maden külçelerinin eritilip arõndõrõlmasõ. 7/ Amonyaktan türeyen ve bileşiminde azot bulunan organik bileşik... “İskoç çoban köpeği” de deni- len, uzun tüylü bir köpek cinsi. 8/ Koca... Bir fõndõk cin- si. 9/ Kum, çakõl ya da mõcõrla yapõlan ve buldozerle sõ- kõştõrõlan yol. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Türk müziğinde küçük bir usul. 2/ Kale hendeği... Gu- rur, kibir. 3/ Kemiklerin yuvarlak ucu... “Çünkü” anlamõnda kullanõlan bağlaç. 4/ Dört köşe yelkenlerin yüzeyini kü- çültme işi. 5/ Eli işe yatkõn, becerikli... Eski dilde ev... Ata- sözlerine dayanan didaktik Çin şiiri. 6/ Bakõş, bakma... Söz, laf. 7/ “Tanrõ kabul etsin” anlamõnda kullanõlan sözcük... Posta paketi. 8/ Rütbesiz asker... Kaz, ördek, güvercin gi- bi hayvanlarõn yavrularõnõn civcivlikten sonraki durumu. 9/ Dengeli, kararlõ duruma getirilmiş olan. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 H A C A M A T M Ü N V İ K A Y E S İ N E K K A Y N A N E M O N Ü S K Ü R E G A H A K İ N T A K A L A İ N İ B İ T E R M O S O D P E S E B Z E 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle