18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
'Simya ve Simyacılar' ile 'Simya Sanatı ve Simyacılar' Kadim sanat ve uygulayıcılan Bir yıl arayla yayımlanan iki kitap; Simya ve Simyacılar \\e Simya Sanatı ve Simyacılar, eskilerin "ilmi-i simya" dedikleri gizemli alanla ilgili tarihsel perspektifin derinliklerinden günümüzün modern dünyasına uzanan gelişmeleri toplu biçimde izleme olanağı veriyor. Bir yanıyla kuşkuyu davet eden, öteki yanıyla bilim insanlarım da bu alanın sınırlarını tanımaya yönelten simyacılık, sanatı ve sanatçıları da kapsamına almış zaman zaman. Cerek üretilen malzemelerin gizemli karışımı açısından, gerekse düşünsel bağlamda, bu bilim dalı üzerine bugüne kadar bir hayli kitap yazılmış, her dönemde simyacılar ortaya çıkıp "ciddi" araştırmalar yapmışlar. Tek başına bu bile, insan merakını aşan sırlarla karşı karşıya oldugumuz dünyamızda bu sırları açığa vuran simyacıların laboratuvarlarında üretilmiş olan formüllerin de birbirini izleyen zincîrleme bir ağ yaratmış olduğunu göstermektedir. • KayaözSEZClN I i r j r urşunu ve başka maden- I / leri eriterek onların alaşı- l ^ k mından değerli taşlar el- -L. J ^ d e etmeye çalışmış olan laboratuvar simyacılan olsun, "fel- sefe taşı"nın peşindeki düşünsel simya uzmanlan olsun, bunların tümüne sırlann kapılarını zorlama gücünü veren şey, "bilinmezi bili- nir" yapmaktı. Kimi zaman yasaklandığı yerde yeni simyacıların ortaya çıkmasını özendiren ve kuşaktan kuşağa aktarılan bu yöndeki çalışmaların meraklı öykü- sü, biraz da insanoğlunun bilgilenme tutkusunun hikâyesi. Sean Martin, yazılı tarihin ilk dönemlerinden beri yaşadığı- mız hayatın içinde yer alan simyacdığın, Lao Tzu'nun hükümdarlığındaki Çin'den Mısır Krallığına, Iskender dö- neminden îslami fetih çağına kadar he- men her kültürde yerini koruduğuna değiniyor. Archibaid Cockren'e göre ise metallerin dönüşümünü keşfetmeye yö- nelik bu uğraş, çoğu zaman ortaçağın kar«nlık mekânlarını akla getirse de, simyacılık binlerce yıl boyunca çeşitli ırklardan ve iklimlerden mevki sahibi sayısız kültür insanına bütün yaşamları- nı adatan seçkin bir uğraş aslında. SİMYACILIĞIN ANLAMI Nedir simyacılık? Temel uğraş alanı Doğa (Physis) olan ve kimine göre bir "yanılgılar tarihi", kimine göre de "Tanrısal güçle özdeşleşmiş bir sanat." Bu sanatla ilgili en eski metnin, MÖ 300'de yazılmış olan sahte gümüş, altm ve kumaş boyası yapmaya dair 101 ka- dar tanım içeren "Leiden'in papirüsü" başhklı metin olduğuna değiniyor Sean Martin ve Batı'yı etkilemiş olan ilk sim- ya okulunun İse Helenistik Simya okulu olduğunu belirtiyor (s. 48). Simyacdığın yaydrnasında etken bir işlevi bulunan, konuyla ilgili kişilerin iştahını kabartan ve zamanla karaborsa oluşturan şey ise simyacılık hakkında bilgi veren elyaz- maları. Simyacılığa bir tür "sanat" nitelemesi- ni yakıştırmak, bu uğraşın yaratıcı bir özle dolu olduğu gerçeğine götürür bi- zi. Hele dönemlerindeki geçerli kuralla- ra uyum göstermeyen sanat tarihindeki aykırı sanatçı kimliklerini, örneğin Fla- man kökenli Bosch'u ya da güneyli Arc- himboldo'yu düşündüğümüzde, onları da sanatın "simyacı" ustalan arasında görmek hiç de yanıltıcı olmaz. Nitekim Sean Martin, kitabınm bir yerinde sim- yanın doğayı mükemmelleştireceği fikri- nin "hermetik" kökenli olduğuna vurgu yapıyor. Öteki hermetik sanatlar gibi simyanın da kökeninde Antikiteden gü- cünü alan bir dünya görüşünün izlerini taşıdığına değiniyor. Örneğin Rönesans SAYFA 8 döneminde büyük simyacılarm yetişmiş olması bir rastlantı değildi kuşkusuz. Balzac'ın çahşmala- rından Thomas Mann'ın eserlerine, Beuys ve Duc- hamp'm sanatından sayısız kitaplara ka- dar simya, edebiyatın ve sanatın pek çok alanmda kendine yer bulduğuna özellikle işaret ediyor yazar. Hatta ope- ranın ortaya çıkışında da ciddi bir payı olduğunun altını çiziyor. Ayrıca simya felsefesi ve Hermetik düfüncenin Röne- sans müziği üzerinde etkisi olduğu tar- tışma götürmüyor. (Ressamlar arasın- dan da simyacıların çıkmış olması elbet- te şaşırtmıyor bizi. Örneğin Hollandalı Van Dyck, sonra- dan patronu da olacak olan Sör Ke- nel'in Didby aracılığıyla simyacılığa ya- kın ilgi duymuştu.) Nereden geliyor simya sözcüğü? Gene Sean Martin'e gö- re, Grekçe sözlüğünü yazmış olor. an Suidas "kimia-ist" sözcüğü için "Mısır sanatmın bilgisine sahip olan kişiler" ta- nımını getirmekte. Nitekim bu tanım- dan yola çıkarak ve Sufîzm ile ilişkisini de göz önünde tu- tarak simyacdığın Doğu dünyasından kaynaklandığını özellikle ve hakb olarak belirtiyor ya- zar. Tarih kitapları, simyanın Arap dünyasına 7. yüzyd- da Halid bin Ve- üd'le girdiğini yaz- dığına göre, Arap dünyasında büyük bilim adamlarının yetiştiği aydınlan- ma döneminde simyacdara tanddık etmek sürpriz de- ğd. Nitekim Cock- Mrautnvtltı. 'Felsefe Tası'nın peşlnde tükenmeyen bir güç- le koşmak ve onu elde etmek, simyacıların or- tak amacıdır. ren de Haçlı seferleri sırasmda simyanm ls- panya'ya Araplar ara- cılığıyla geldiğine de- ğiniyor kitabında (s. 19). Cockren daha çok simya öğretderine yer verirken, bu arada önemli isimlere öykü- ler aracılığıyla değinirken, Sean Mar- tin'in kitabında Doğu ve Baü dünyasın- da isim yapmış simyacdara ağırlık verdi- yor. Bir bakışa göre "diplomasız bdgin" saydan simyacdar arasında ünlü bilim adamlarının da yer almış olması Uginç değd midir? Örneğin simya üzerine yazı- lan bulunan ve bu "sır"ın dostlan tara- fından aklanmış olan Newton onlardan biri. Optdc konusunda çok özel çalışma- larıyla tanınan bu bdgin, karanlığa giz- lenmiş olan doğa yasalarmı bulmaya ça- lışmış ve "daha derici görebdmesini" omuzlanndan baktığı devlere borçlu ol- duğunu itiraf etmekten kaçınmamıştı. Onun da aralarmda bulunduğu tanın- mış fizdc bdimcderinin bir bölümü sim- yacdarın arasmdan çdcmıştır Sean Mar- tin arasından çdc- mıştır Sean Mar- tin'e göre. Nitekim altının soyağacını sıraladığı kitabınm arka bölümünde Paracelsus, Trithe- mius ve Giordano Bruno gibi isimle- rin yanmda onların da adlan geçiyor. Bu arada simyacı yönü fazlaca bdin- mese de Dan Brown'un kitabıyla gündeme gelen Leonardo'yu anma- dan geçmiyor yazar. Shroud'un iddiası- na bakdırsa, ilk ya- ratıcdarının Tapı- nak Şövalyeleri ara- smdan çdttığı bili- nen fotoğraf deneyleriyle dgdi ayrıntı- lar, Leonardo'nun defterlerinde yer al- maktadır. Ayrıca cebir çalışmalarıyla d- gdi dk örnekler de simyacdarın araştır- malarma bağlanıyor. BÜYÜCÜLÜK DEĞİL Önemli bir olgu var ki, Cockren özel- ldde kitabınm çıkış noktasında onun al- tını çizmektedir: "Simya tlmi, okültizrn (gizlicddc), kimya ve din gibi konulan birbirinden ayrı ve bağımsız konular olarak ele almayıp kesin bir şçkdde ha- yatın ve tezahür dünyasınm birliğini ve bütünlüğünü deri sürer" (s. 73). Yaza- rın kanaatine göre, din, astroloji, majı ve mitoloji de dahü olmak üzere, simya- cddc bütün bu alanlan başardı bir şekil- de dişkdendirmiş ve tümünü bir tek "zuhur"un kısımları olarak göstermiştir. Plotinos'un "summetria"ya, yani par- çalann kendi aralarmda ve bütüne orarda sahip oldukları "kanondc" dişki- ye dayanan "güzel" kavramıylâ dgdi olarak Stoacı düşünürlerin tepkisini çe- ken görüşü, genellikle maddeye odak- landddarı varsaydan simyacdarı da dgi- lendirmişti. Gene onun "Enneade"da beürttiği imgenin doğasma ve statüsüne dişkin düşünceleri, hayal gücünün kul- landmasına ddckat çekmiş olan simyacı- lan düşündürmüş olmalıdır. Sean Mar- tin şöyîe diyor kitabınm bir yerinde: "Simyacı, küçücük evinde tek başına yaşayan, bir yandan boyalarını ve mal- zemelerini hazırlayan, bu malzemeleri de parlak, büyüleyici ve onu ölümsüz kdacak sanatmı yaratmak için kullanan ressama benzetebdiriz (s. 21). Simyacı- nın, bir eczacı ve hekim olarak çalıştığı gibi, güzelliğin sırları üzerine eğdmiş ol- duğunun göstergesidir bu sözler. "Felsefe Taşı"nın peşinde tükenme- yen bir güçle koşmak ve onu elde et- mek, simyacdarın ortak amacıdır. Bu ta- şı birçok kez görüp ona dokunduğunu öne sürenlerin çok olması, iddianın yay- gınlığmı göstermektedir. Kimine göre onun rengi safran tozuna benzemekte- dir; fakat toz haline getirilmiş cam gibi "parlak ve ağır" bir taştır bu. En saf al- tın ondan elde eddmektedir (Cockren- s. 47). Yazar, Helvetius'tan başlayarak bu taşın peşinde ömür tüketen simyacı- ların öyküsüne yer veriyor kitabında. Bu dci kitap, bir "kadim sanat" saydan simyacdığı, bdimsel çalışmalann tümüy- le dışında bir büyücü etkinliği olarak görmenin yanlışlığına tanık olmak iste- yenleri dgilendirecekür. • Simya ve Simyacılar/ Sean Martin/ Çeviren: Eylem Ç. Babaoğlu/Kalkedon Yayınlan/104 s. Simya Sanatı ve Simyacılar/ Archi- baid Cockren/ Çeviren: Murat Sağlam/ Mitra Yayınlan/124 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1041
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle