11 Haziran 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Tohumculuk alanı da piyasaya teslim Bununla da yetinilmemekte, alt birliklerden oluşturulacak Hakem Kurulu, birlik üyeleri ile üçüncü kişiler arasında çıkacak ihtilafların Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı çözümünde yetkili kılınmaktadır. Burada "üçüncü kişi" diye anılan, geniş anlamda üreticidir. Böylece itkisel üretim materyali olan tohum, bir şirketler, üretim – sertifikasyon ticaret ve piyasa ülkenin tarım sektörü için stratejik öneme denetimi ile egemenlikleri altına alarak tekelleştikleri sahiptir. Bu bağlamda, tohum üretim ve tohumculuk sektöründe, sözleşmeli üretim ile dağıtımını çokuluslu şirketlerin tekeline tohumluklarını ürettirdikleri ve/veya kusurlu tohum bırakan ülkelerin, bağımsız bir tarım satarak zarara uğrattıkları tarım üreticileri, çiftçiler sektöründen söz edebilmeleri olanaksızdır. ve köylüler üzerinde yargı yetkisini de kullanır "AB Uyum Paketi" içinde gündeme gelen duruma gelmektedirler. 35 inci madde ile yabancı "Tohumculuk Kanunu", tohum alanından kamuyu tüzel kişilerin yetkililerine de Birlik / alt birlik çekerek sektörü tümüyle çokuluslu şirketler ve organlarına seçilme hakkının tanındığı onların yerli taşeronlarının egemenliğine terk etmeyi düşünüldüğünde, Türkiye’de, hakem yetkisinin, amaçlıyor… yabancılar eli ile kullanılabileceği ortaya Kanun ile Türkiye’de, Tarımsal Araştırma Genel çıkmaktadır. Müdürlüğü (TAGEM)’e bağlı Enstitülerin tarımsal Tohumculuk Kanunu'nun içerdiği en tehlikeli arge faaliyetleri sonucunda, Tarımsal İşletmeler hüküm ise, çeşit’in; ".. geleneksel ve/veya Genel Müdürlüğü (TİGEM)’e ait çiftliklerde tohum biyoteknolojik yöntemlerle geliştirilmiş olan genetik üretip, ucuz fiyatlarla ve zamanında üreticiye yapı" olarak tanımlanması ve tescile tabi ulaştırma şeklinde işleyen kamusal sistem "demode" kılınmasıdır. ilan ediliyor; devlet bir yaşamsal Türkiye’ye her yıl, 2 milyon alandan daha çekilerek, yabancı tona yakın genetiği değiştirilmiş şirketler ile onlara taşeronluk (GDO’lu) mısır, soya, pamuk ve edenlere yeni kar alanları kolza hiçbir denetime tabi olmadan yaratılıyor. girmekte; yem rasyonlarına Çoğu alanda olduğu gibi bu katılmakta, işlenmekte ve 800 alanda da, yıllardır TAGEM ve çeşidin üzerinde ürün olarak TİGEM’lere kaynak tüketici sofrasına ulaşmaktadır. aktarılmayarak, teknik Hükümet, "Ulusal elemanlarla oynanarak Biyogüvenlik Yasası" nı üç yıla kurumların içi boşaltılmış ve yakın süredir çıkarmayarak, ithalat sektör özelleştirmeye lobilerinin rahat çalışacağı bir hazırlanmıştır. Günümüz ortamı hazırlamaktadır. Tüketicinin Türkiye’si, sebze tohumluğunda tükettiği ürünün GDO’lu olup % 90’ın üzerinde dışa olmadığını etiket üzerinden görme bağımlıdır. Sertifikalı hububat hakkını bile tanımayan, bu tohumluğunun ise ancak % 25’i alandaki AB uygulamalarından söz üretilebilmektedir. bile etmeyen bu felsefe, şimdi çok Aslında özel sektör, sebze, tehlikeli bir adım daha atma mısır, ayçiçeği gibi yabancı peşindedir. Tohumculuk Yasası, Türkiye’nin genetiği değiştirilmiş tohumlarla döllenen tohum piyasasının Türkiye’de üretimi ve dağıtımı işgal edilmesine olanak tanıyor. karlılığını çoktan fark etmiş yasak olan GDO’lu tohumlar, durumdadır. Bu bağlamda yasalaştırılmakta ve ülkenin GDO özellikle Hollanda, İspanya ve İsrail kökenli ile işgaline ortam hazırlanmaktadır. Artık yabancı kusurlu tohumluk nedeniyle zarara uğrayanın zarara firmalar, yerli ortaklarıyla Türkiye’de tohum üretip şirketler, gen kaynağı olan ülkemizde, herhangi bir uğradığının tespitinde ispat yükü zımnen üreticiye pazarlamakta ya da doğrudan ithal ürün satış ağı tohumumuzu, biyoteknolojik yöntemlerle devredilmekte, böylece tazminat alma hakkı baştan oluşturmaktadırlar. Yerli çeşitlerimizin neredeyse kazandırdıkları bir özelliği gerekçe göstererek önemli ölçüde sınırlandırılmış olmaktadır. tamamının kaybolmasına neden olan bu süreçte, patentleyebileceklerdir. Yine kanunun "yetki devri" başlıklı maddesi ile; örneğin bir kg. domates tohumu 18 – 20 bin dolar Tüm Avrupa’daki bitki çeşidine yakın bir sayıda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, tohumluk üretimi, fiyatla satılmakta ve üreticinin sömürü düzeyi olmak üzere, 3 bini endemik toplam 13 bin bitki sertifikasyonu, ticareti ve piyasa denetimi giderek artmaktadır. Yabancı ve yerli aracıların çeşidine sahip olan Anadolu coğrafyası, gen bankası alanlarındaki yetkisini, tohumculuk faaliyeti ile etkisiyle, üreticinin eline geçen gelirden yaklaşık 5 niteliğindedir. GDO işgali, biyolojik çeşitliliğimiz uğraşan alt birlikler tarafından kurulacak Türkiye kat fazla fiyatlarla domates tüketen tüketicinin "eski üzerinde büyük bir tehdit oluşturacak, çiftçinin Tohumcular Birliği’ne süresiz olarak devretme domateslerin tadını arama" düzeyinde kalan tohum ayırma hakkı da elinden alınmış olacaktır. hazırlığı yapmaktadır. yakınmaları, üretici ve tüketici dayanışmasına Türkiye’de giderek gerileyen sektör ve artan Böylece, üretim yapanın kendisini denetlemesi yönelik anlamlı bir sonuç üretmemektedir. kırsal yoksulluk gerçeği, tohumculuk alanında yeni gibi akla ve kamu yararına aykırı bir hüküm, Yasa Buna karşılık buğday gibi kendine döllenen bağımlılık ilişkileri kurmayı değil; genetik maddesi haline getirilmeye çalışılmaktadır. Ayrıca ürünlerde, ıslah çalışmalarının çok uzun zamana potansiyeli bu denli zengin olan ülkemizde, üreticiye Birlik, tohumlukların kalite güvencesinin sağlanması gereksinim göstermesi nedeniyle, bu alanda özel zamanında, ucuz, kaliteli ve yüksek verimli, çevreye için sistem oluşturmak, tohumluk üretim sektör faaliyeti, yüksek verimli tohum çeşitlerini uyumlu, hastalık ve zararlılara dayanıklı tohumluk sözleşmeleri düzenlemek gibi yetkilerle ithal edip pazarlama esasına dayanmaktadır. Bu temin etmeyi, yerli çeşitlerimizi inat ve ısrarla donatılmakta, sermayenin üreticiyi ezeceği yeni bir tohumlar da, çevre koşulları ve genetik açılmanın bir koruyup geliştirmeyi gerekli kılmaktadır. yapı, aradan kamu çıkartılarak oluşturulmaktadır. sonucu olarak kısa sürede verim, kalite ve hastalık – Gökhan GÜNAYDIN B zararlılara dayanıklılık özelliklerini yitirmekte, bu tabloya eklenen sulama yatırımı eksikliğinin de etkisi ile ülke, AB ortalamasının 1/3’ü verim düzeyiyle buğday üretimi gerçekleştirmektedir. Kırsal alanda açıkça yaşanan bu gerçekler görmezden gelinerek hazırlanan bu kanun, Türkiye’nin tohum üretim gücünü tümüyle kırarak, alanı, üretici üzerinde egemenliğini ilan edecek bir yapıda çokuluslu şirketlere açmaktadır. Dün "devlet sucukçuluk mu yapar" diyerek Et ve Balık Kurumu (EBK)’nu tasfiye eden; bunun sonucunda hayvancılık sektörünü çökerten ve bu telaşla kalan EBK işletmelerini yeniden çalıştırma çabasına giren zihniyet; şimdi de adeta; "devlet tohumculuk mu yapar ?" demektedir. Kamu tohumculuk yapar, yapmalıdır. Tohumculuk işinden kamunun çekilmesi, kanunda öngörülen ve üretici yaşamını perişan edecek aşağıdaki düzenlemelerin yaşama geçmesine neden olur; Kanunun "Tazminat" başlıklı maddesinde, 20
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle