Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
OKUYUCU MEKTUBU Cumhuriyet Tarım Hayvancılık Eki Atatürk Bulvarı 125/4 06640 ANKARA email tarimhayvancilik@cumhuriyet.com.tr Askeri garnizonlar bile susuz kalabilir Köyleri zor günler bekliyor Sait Beyhan ÇINGI (Emekli Köy Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı) Bakanlık projemize kredi versin S .S. Bahadın kasabası, Salur, Gümüşkavak ve Muallı Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi 22 Mart 2002 tarihinde kurularak 1 Nisan 2002 tarihinde tescil edilmiş ve 9 Nisan 2002 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak resmiyet kazanmıştır. Bahadın beldesi ve Salur Köyü, Gümüşkavak Köyü ve Muallı köylerinden 50 kişi tarafından kurulan süt hayvancılığı projesi için bakanlığa müracaat edilmiştir. Kooperatifimiz bu köylerin toplamının 160 bin dönüm arazi üzerine kurulu bir coğrafyaya sahiptir. Hayvancılık için son derece elverişlidir. 200 adet süt ineği için bakanlığa 20 Mayıs 2002 tarih ve 603081390 sayılı yazımız ile müracaat etmemize rağmen şu ana kadar bir sonuç elde edilmemiştir. Bizlerden sonra kurulan kooperatiflere kredi çıkması bizleri derinden üzmüştür. Üç senedir umudumuzu yitirmeden bakanlıktan gelecek olumlu gelişmeyi beklemekteyiz. 2005 yılı projesinde kooperatifimizin olmadığını bizzat Destekleme Genel Müdürlüğü’nden öğrenmiş bulunmaktayız. Ayrıca şunu da açıklıkla ifade etmeliyiz ki: 2002 tarihinde kurulmamız ve proje için müracaatını yapmamıza rağmen bizlerden sonra kurulan kooperatiflere kredinin çıkması bizlerin aklına siyasi ayrıcalığı getirmektedir. Bizler de bu ayrıcalığın bizlere ve insanlığa hayır getirmeyeceğine inanarak tüm imkanlarımızla bu ayrıcalığın ortadan kalkmasını ve kooperatifimize en geç 2006 yılında kredimizin çıkmasını hükümetimizden ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan talep etmekteyiz. Başbakanımızın hayvancılığa ve tarıma desteği artırdığını beyanlarından sonra kredimizin çıkmaması da düşündürücüdür.Bizler ayrıca Bahadın, Salur, Gümüşkavak ve Muallı Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi olarak mevcut projemizle Avrupa Birliği’ne de müracaatta bulunmayı düşünüyoruz. S.S. Bahadın Kasabası, Salur, Gümüşkavak ve Muallı Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi adına Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Karabulut 985’te kurulan Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü (KHGM), Köye Yönelik Hizmetler Kanunu ile 20 yıl sonra kapatıldı. Böylece, AKP iktidarının sonuçlarını düşünmeden ben yaparım olur mantığıyla çıkardığı kanunlara bir yenisi eklendi. KHGM’nin kapatılmasının yanlış olacağı, en azından hizmetlerin aksamaması için yeni düzenlemelerin beklenmesi gerektiği AKP’nin kendi göreve getirdiği bürokratlarca ve bazı diğer devlet kurumlarınca defalarca belirtildiği halde Başbakanlık Müsteşarı Sayın Ömer Dinçer’in dayatmaları ve söz dinlemez tutumu sonucu KHGM kapatıldı. Önce KHGM neler yapardı, bir onlara göz atalım: Köye yönelik alt yapı hizmetleri (yol, içme suyu, kanalizasyon), yurtiçi ve yurtdışı göçmen ve göçebeler ile yerleri kamulaştırılanların şehirsel ve kırsal iskanı, tarımsal alt yapı hizmetleri (arazi tesviyesi, toplulaştırma, toprak muhafaza çalışmaları, toprak analizleri ve gübre tavsiyeleri, yer altı ve yerüstü kaynakları ve göletlerle tarımsal sulamalar ve tarımsal araştırmalar), askeri garnizonların içme ve kullanma suyu temini, tarım topraklarının tarım dışı kullanımıyla ilgili etüt ve analizler, tüm bunlara ilaveten (yazılı görevi olmamasına rağmen) afetlerde kurtarma faaliyetleri. Şimdi, belirli bir sıra takip etmeden KHGM’nin kapatılmasıyla bu hizmetlerde ne gibi aksaklıklar olacak bir de ona bakalım: KHGM yol çalışmaları kapsamında yol hafriyatı, stabilize kaplama, asfalt kaplama, kar mücadelesi hizmetlerini kendi makine, ekipman ve işçileriyle yapardı. Şimdi bu işler ticaret yönetimine terk edilerek birilerine rant sağlanacak. 100 YTL ’ye yaptırılan 300 YTL ’ye yaptırılacak. Üstelik kar mücadelesinde büyük problemler doğacaktır. Mahalli idareler bu işleri şimdiki kadar sağlıklı yürütemeyecektir. İçme suyu hizmetlerinde büyük maliyet artışları olacaktır. Örnek olarak kendi makinesiyle yapılan sondajı müteahhide yaptırmak en az 4 misli pahalı olacaktır. Ayrıca bir arıza durumunda KHGM ekiplerince giderilen işlerin yaptırılması uzun zaman alacaktır. Askeri garnizonların içme ve kullanma suyu temini köye yönelik hizmet olmadığına göre bu işleri kim yapacak? KHGM askeri garnizonların içme ve kullanma suyu temini işlerinin (kaynak temini, depo, izale ve dağıtım hattı, sondaj, motopomp montajı,kuyu temizliği, arıza giderme vb.) tamamını iki kuruluş arasındaki protokolle yapıyordu. Bir arıza anında gideriliyordu. Sanırım, yeni düzenlemeler yapılıncaya kadar binlerce askerimizin yaşadığı garnizonlarımızı susuz günler bekliyor. Yıllardır çiftçi topraklarının analizleri ve gübre tavsiyeleri KHGM tarafından yapılıyordu. 19 bölge müdürlüğünün tamamında bu tahlilleri yapacak laboratuar ve deneyimli personel mevcuttu. Her ilde laboratuvar ve deneyimli personel olmadığına göre bu işte aksayacak yanlış fazla gübre kullanımı sonucu milyarlar çöpe atılacak, hatta ürün kayıpları olacaktır. Yanlış gübre kullanımı sonucu, son günlerde bazı ürünlerdeki nitrat fazlalığı gibi sağlık problemleri doğacaktır. Tarım topraklarının tarım dışı kullanılması Türkiye’nin en büyük problemlerinden biridir. Bu konuda rapor vermek toprakları gerektiğinde tahlil etmek, yapılan itirazları değerlendirmekte KHGM’nin görevleri arasında idi. KHGM kapatılırken bir çok husus gibi bu konuda dikkate 1 alınmamıştır. Yıllardır tarım topraklarını talan etmek için bekleyen aç kurtlara gün doğmuştur. Gelelim tarımsal hizmetlere: KHGM şu ana kadar ana görevi sulama olan DSİ’ nin yarısı kadar (1 milyon 300 bin hektar) alana sulama hizmeti götürmüştür. DSİ debisi 500 lt/saniyenin altındaki sulama hizmetlerini yapmadığına göre ve sulanabilecek arazilerin en az yarısı da bu su kaynakları vasıtasıyla sulanacağına göre bu topraklar susuz kalmaya devam edecektir. Bu işlerin mahalli idarelerce yapılması mümkün değildir. Çünkü genellikle havza bazında çalışma gerekebilir. 81 ilin mahalli idaresi aynı güçte değildir, hatta sulama ihtiyacı olan illerin büyük bir kısmının gelir düzeyi çok düşüktür, üstelik her ilde bu projeleri gerçekleştirecek teknik eleman da mevcut değildir (Şimdiye kadar bu konuda bölge ve genel müdürlük elemanları gerekli desteği veriyordu). Arazi toplulaştırma çalışmaları da KHGM tarafından DSİ ile işbirliği içerisinde yürütülüyordu ve DSİ neredeyse yatırımın yarısına yaklaşan kamulaştırma ödemelerinden kurtuluyordu, yeni kamulaştırma kanunu da göz önüne alınırsa yeni baraj ve sulama projelerini neler bekliyor acaba: GAP yöresi başta olmak üzere büyük küçük tüm alanların tarla içi geliştirme işlemleri başta kapalı drenajlar olmak üzere KHGM tarafında yapılıyordu,bu şekilde trilyonlar harcanarak sulamaya açılan alanlar çoraklaşmadan kurtarılıyordu, yeterli ödenek verilmemesi sonucu GAP yöresinde binlerce Ha alanda çoraklaşma başlamışken bu konunun tamamen sahipsiz bırakılması bir cinayettir. 17 Ağustos depremi başta olmak üzere tüm afetlerin ilk kurtarıcıları ordumuzla beraber KHGM olmuştur. Büyük depremin hemen 5 saat içinde Sakarya Valisi, konutundan valilik makamına Köy Hizmetlerinin açtığı yoldan ulaşmıştır. Enkaz kaldırma kurtarma operasyonları için ilk saatten başlayarak afet yöresine makine ve personel organizeli şekilde sevk edilmiş; kurtarma faaliyetlerinin yanı sıra çadır kentlerin alt yapısı yapılmış, yolları açılmış, içme ve kullanma suları temin edilmiştir. Kosova savaşı sonrası yurtdışından olan ani göçte Kırklareli Gazi Osman Paşa Göçmen Misafirhanesi (Gece 22.30’da teşkilata haber verilmesini takiben 2 saat içerisinde ekipler yollanarak) Kırklareli Valiliği’nin ve ordumuzun desteğiyle hemen hazır hale getirilmiş çadırların alt yapısı yapılmış 3 gün içerisinde sondaj yapılarak su temin edilmiş, kanalizasyonlar yapılmış, duşlar ve tuvaletler, çamaşırhaneler hazır hale getirilmiş ve ülkemiz Birleşmiş Milletler’in takdirini kazanmıştır. Bu yılın bütçesi yapılmış olup,16 marttan sonraki harcamalar için ödenekler illere yollanacaktır. 2006’dan sonraki bütçeler nasıl yapılacaktır? İçişleri Bakanlığında teknik bir ünite bulunmamaktadır. İhale edilmiş işlerin gelecek yıllar ödeneği nasıl belirlenecektir? AKP acaba işine gelen işe, işine gelen müteahhide mi ödenek yollayacaktır? Ödenek için kimler hangi kapılarda bekleyecektir? Mevsimlere göre bölgeler arası araç ve iş makinesi rotasyonu nasıl yapılacaktır? Her özel idare yedek parça ithalatını stoklamayı, ikmali nasıl gerçekleştirecektir? Özetle, KHGM’ yi kapatmak işlenen bir cinayettir. Bunun acısını başta köyde yaşayanlar ve Türk tarımı acı bir şekilde çekecektir. Sokrates ölüme giderken seni haksız yere öldürüyorlar diye ağlayan karısına ‘‘Haklı yere öldürseler daha mı iyi olurdu’’ demişti. Haksız yere kapatılma biz eski ve yeni KHGM çalışanlarının acısını azaltmıyor. Bu haksız icraatı yapanların ‘‘mahkemei kübraya kalmadan’’ hesap vereceklerini bilmek tek teselli kaynağımız oluyor. 29