Katalog

VİTRİNDEKİLER ¥ ne de 1918 yılındaki ikinci işgal konusunda söyledikleri çok sınırlı. Hemen hemen tümü İranlı görevliler, özellikle de Kargozar denilenler tarafından kaleme alınmış. Diğer belgeler ya İran hükümeti, Dışişleri Bakanlığı, İran’ın İstanbul sefirinin imzasını taşıyor ya da yabancı ülke hükümetlerinin İran’ın diplomatik girişimlerine verdikleri cevaplardan ibaret. bulamayan kitapların, böylesine çalışmalarla okurlarına ulaşmasını da sağlıyor. Birçok yetenekli sanatçının yok sayılarak, devre dışı bırakıldığı dünyada bu türden yapıtların gerekliliği de daha çok anlaşılıyor. Yetenekli sanatçıların unutulma tehlikesinin önüne geçmek için bu çalışma da önemli bir yer tutuyor. Kimlikler Lütfen/ Derleyen: Gönül Pultar/ ODTÜ Yayıncılık/ 478 s. Gönül Pultar’ın titiz çalışmasıyla ortaya çıkan bu derleme, okura bir durma ve düşünme olanağı yaratıyor. Cumhuriyet kurulmadan önce ve kurulurken yürütülen kültürel kimlik arayışlarını ve bunların yeniden müzakeresini irdeledikten ve o süreçte ortaya çıkmış olan meseleleri okura hatırlattıktan sonra; kültürel kimliğin, genetik, etnik, dinsel, dilsel ve ulusal boyutlarıyla olduğu kadar, mekânda ve metinde temsiline de odaklanıyor. Değişik disiplin ve uzmanlık alanından gelen otuz Türk ve yabancı bilim adamı, hiçbir ideoloji yüklenmeksizin kaleme aldıkları makalelerde okuru düşündüren ve onların ufuk açan yorumlar getiriyorlar. Alevîlik ve İslâm Fanatizmi/ Yusuf Ziya Bahadınlı/ İnsancıl Yayınları/ 208 s. Yazar bu kitapta, Aleviliği ve kökeni Bâtınilik’i anlatıyor. Bâtınilik’in bin yıllık nasıl bir sosyalizan yol izlediğini ve Anadolu’da kendini nasıl bulduğu da kitabın konuları arasında. Anadolu’ya gelerek akıl ve insan bağlamına oturuşunun yanında, Ebu Müslim, Babek, Karmat, Hsan Sabbah, Baba İshak, Bektaş Veli gibi BâtınîAlevi büyüklerinin de yaşam hikâyelerine de yer veriyor. Bir yanıyla ‘aleviliğin manifestosu’ da sayılabilecek yapıt, İnsancıl Yayınları tarafından okuyucuya sunuluyor. Ergenekon ve AKP Arasında Sıkışan Sol/ Kemal Okuyan/ Yazılama Yayınevi/ 224 s. Kemal Okuyan, Ergenekon davası sürecinin, kontrgerilla yapılanmasının tasfiyesi ile ya da demokratikleşme ile bir ilgisinin olmadığını ısrarla vurguladığı yazılarını, sıcak gelişmelerin yaşandığı günlerde basında çıkan çeşitli haber ve yazılara da yer vererek, bir araya getirdi. Okuyan, Ergenekon operasyonunun Türkiye’deki büyük dönüşüm planının parçası olduğunu düşünenlerden. Bu planın Cumhuriyet’i tasfiye etmek gibi bir hedefi olduğunu ileri sürüyor yapıtta ve AKP’nin her tür toplumsal direnci ortadan kaldırmak için çok büyük kaynakları seferber ettiğini vurguluyor. Fuat Edip Baksı HayatıSanatıEserleri/ Yasemin Mumcu Ay/ Kendi Yayını/ 168 s. Türk edebiyatında gölgede kalmış; hayat hikâyesi, kişiliği, sanatçı yönü ve eserleriyle gün ışığına çıkarılmamış, üzerinde yeterince araştırma ve çalışma yapılmamış kişilerden biri Fuat Edip Baksı. Bu çalışma, gün yüzüne çıkarılmamış, eserleri hakkında yeterince bilgi sahibi olunmamış yazarlardan Fuat Edip Baksı’yı değişik yönleriyle ele almak ve derinlikli bir kişi olsa da tanınmayan bu yazarı Türk okuruna tanıtmayı amaçlıyor. Rorschach: Bütünleyici Sistem/ A. Kadir Özer/ Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi/ 246 s. Klinik Psikoloji, psikoloji biliminin en eski uzmanlık alanı. Gücünü, gelişme evrelerinde psikolojik değerlendirmelerde kullanılmak üzere geliştirilen testler üzerine inşa etmiş. Bu gücü, bilimsel sağlamalara tabi tutarak geliştirdiği psikoterapi yaklaşımları ile pekiştirmiş. Klinik psikolojide uzmanlaşmış bir psikoloğun en belirgin, ayırt edici iki özelliği: psikolojik değerlendirme ve psikoterapi becerileridir. Gelişmiş nice ülkede, genelde psikoloji ve özelde klinik psikoloji layık olduğu çağdaş ve meşru yeri almış. “Rorschach: Bütünleyici Sistem”, özellikle klinik pskolojide mesleki bir gelecek kurgulayan öğrencilerin yanı sıra, araştırmacılara ve klinik psikologlara da katkı sağlamayı hedefliyor. Mihenk Taşı/ Edith Wharton/ Çeviren: Özlem Sığırtmaç/ Altın Bilek Yayınları/ 122 s. “Mihenk Taşı”, saplantılı ve iddialı bir aşkın kabul edilmezliklerle dolu halinin derin bir ifadesi. Aşkta korkmanın, gerçeklerden kaçmanın ve dürüstlükten ödün vermenin maliyetini ortaya koyuyor ve okurun gözlerinin içine bakıp, “Korkusuzca sevin!” diyen Bayan Aubyn’in, aşkındaki korkularını kendisinden nasıl da uzağa taşıyabildiğini gösteriyor. Glennard, hayranlık duyulacak çekiciliğiyle, iki farklı kadında izler bırakırken, yaşamının dersini de Aubyn sayesinde Alexa’dan alıyor: “Bir kadını en mutlu eden şey, sahip olduklarını sevdiği insana verebilmenin huzurudur.” Kırık Bir/ Tarık Güney/ Kanguru Yayınları/ 112 s. Tarık Güney, yeni, kendine özgü bir dil yaratan ve bu yeni dille yaşamı yorumlayan bir yazar. Bu kitap, bir ilk yapıt olmasının yanında, insanları sevgiyle gözlemleyen, onları iyikötü, güzelçirkin ayırmadan, bazen bir davranış psikolojisi, bazen bir bilinç akışı içinde anlatan öykülerden oluşuyor. Kişilerini ötekileştirmeden ve toplumu açıklayan bu öyküler, Türk öykücülüğünün sağlam geleneğinin izlerini taşıyor. Kalpzaman Yeşilçam/ Hüseyin Alemdar/ Heyamola Yayınları/ 150 s. Heyamola Yayınları’nın desteğiyle, İstanbul’un kırk semti, kırk farklı edebiyatçıyazar tarafından kaleme alındı. Okurla aynı zamanda buluşan bu kırk kitabın arasında bulunan “Kalpzaman Yeşilçam”, Hüseyin Alemdar tarafından kaleme alındı ve kitapta zamanın Yeşilçam’ı konu edinilmiş. Değişik edebiyatçı ve yazarlar tarafından kaleme alınan bu kırk kitabın bir diğer önemi ise İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti çalışmalarına armağan olarak hazırlanması. ? SAYFA 37 İttihatTerakki ve Rumlar 19081914/ Hasan Taner Kerimoğlu/ Libra Kitap/ 540 s. II. Meşrutiyet döneminin en önemli siyasal aktörü İttihat ve Terakki Cemiyeti, bir yandan meşrutiyetin temellerini sağlamlaştırmaya çalışırken, bir yandan da kendi politikalarını, ‘Osmanlılık’ üst kimliğini öne çıkararak imparatorluktaki unsurların bağlılıklarını güçlendirmeyi hedefler. İttihatçıların bu politikasına karşı en sert muhalefeti ise Rum cemaati yürütür. Bu kitapta, II. Meşrutiyet’ten Birinci Dünya Savaşı’na kadar olan süreçte, İttihatçıların Rumlara yönelik politikaları ve Rumların yapılan yeniliklere karşı gösterdiği tepkiler incelenirken, Yunanistan’ın Osmanlı Rumları üzerindeki etkisi ortaya koyuluyor. Ayrıca, Birinci Dünya Savaşı öncesi iki ülke arasında yarıda kalan nüfus mübadelesi projesi de kapsamlı bir şekilde ele alınıyor. Yer Yara Kabuğu/ Mustafa Ergin Kılıç/ Yasakmeyve Yay./ 54 s. “abla kalk çocukluğumuzu düşürdüğümüz yere gidelim/ kendimize yeni birer çokluk bakalım/ ben bir adım misket sen bir adım dalya/ bugün nasıldı diye denizi soralım gemici halatlarına/ hadi ısır saat yapalım birbirimizin koluna/ zaman dursun biz gidelim/ ilk dostumuz çürümüş ahlatlar/ başkalarından kovulup bizde çöreklenen ağıtlar/ hatırlarsan sıkıldıkça dal kırardık/ yaraya yara sahraya sahra/ yeşil erik ve çağla bizde/ olur mu diye bekletirdik/ abla kalk süpürelim şu talaşları...” Mustafa Ergin Kılıç “Yer Yara Kabuğu”nda yeni şiirleriyle buluşturuyor okurlarını. Kuzeye Esen Rüzgar/ M. Halim Spatar/ Pencere Yayınları/ 250 s. M. Halim Spatar, “Kuzeye Esen Ilık Rüzgar”da, 1947’lerden bu yana gazete ve dergilerde çıkan müzik ve daha başka konularla ilgili yazılarını bir araya getiriyor. Eski yazılarını olduğu gibi, yenilerini ise sadece yazım düzeltmelerini yaparak yapıtına ekleyen Spatar, yazıların anafikirlerini değiştirmemiş. Spatar, yazılarını “diyalektik materyalizmin, Karl Marx’ın önemle vurguladığı bilimsel yöntem” uyarısına elinden geldiğince bağlı kalarak kaleme almış. Elimden Dilimden Yüreğimden/ Atila Er/ Babıali Kitaplığı/ 224 s. Atila Er, otuz iki kitap tanıtımı, üç söyleşi ve dört denemesiyle oluşturduğu yapıtını, Türk edebiyatının bu alandaki boşluğunu doldurmak için kitaplaştırıyor. Bu yapıt, bugünün medyasında bir türlü yer CUMHURİYET KİTAP SAYI 1038