22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

k. İskender’den ‘Galileo’nun Pergeli’ Yaşadığım yerde irice bir molekülüm Galileo’ya göre dünya dönüyordu, herkes için dururken. küçük İskender ise onun pergelini almış, bu yüzyıla taşımış; bazen ölçüp biçiyor, bazen olmadık anda saplıyor. Galileo’nun Pergeli, küçük İskender’in aforizmadeneme üçlemesinin üçüncü kitabı. Ë Deniz DURUKAN kadar hoşsunuz ki, sizinle uygunsuz bir pozisyonda yakalanmak isterdim” diyor k. İskender Galileo’nun Pergeli’nde. “Uygunsuz pozisyon” yabana atılacak bir laf değil. Belki de k. İskender’i yorumlamada, sıralamanın en başında yer alacak bir olgu bu. Hayata karşı aldığı tavırda, pozisyonu; genel bakışın algısıyla her zaman uygunsuz olmuş bir adam. Bir nevi ötekileştirilmiş (gerçi o, “ötekileştirme” kelimesine pek prim vermiyor sanki, vara yoğa kullanıldığı için olabilir mi?). Buna karşın diğeri olmanın sancısına gururla da sahipleniyor k. İskender. Ancak bir şartla; kendisini ayırıyor, dışında kalanları o da diğerleştiriyor: “Diğerlerinin gerçeği sizin sinin ise cennet olması gibi (s. 76). Ama gölgeyi es geçiyor, aslındaki karanlığına çekiyor okuyucuyu. Elbette bunu yaparken Jung’ın arketiplerinden olan kişinin en karanlık, en derin psişeni diye ifade ettiği gölgeyi bir anlamda temize çıkarıyor. Ya da gölgesiyle yüzleşiyor, ıslah ediyor. Gölge ise kendi suretinizi terk etmeden peşinizi asla bırakmayacaktır. “Herkes gölgesine kavuşmayı bekler yani ölmeyi” diye okumuştum bir yerde. k. İskender’in cennet olarak yorumladığı gölgesi, (kendisinin veya insanın) gerçek doğasının olduğu yer, “bu dünya üzerinde değil” algısını oluşturuyor. O nedenle sakınıyor gölgeden. Işığın karanlıkla kesiştiği bir yerde duruyor k. İskender bu kitapla; hem ışığı kapatıyor hem de karanlığı bozuyor. Çünkü biliyor “hayat ölümle tedavi edilir”, iyilik kötülükle, cesaret ise korkuyla… Galileo’nun Pergeli’nde korku önemli bir unsur. Evet, k. İskender hem kendinin hem de toplumun ve bireyin korkularına göz atıyor. Ancak buradaki korkunun tezahürü daha çok insanın bilmediği veya kendinden farklı olana karşı gösterdiği tahammülsüzlüğün bir dışa vurumu olarak yansıyor. İnsanın bildiği doğrulardan şaşma olasılığı veya eleştirdiği şeylere kayma eğilimine karşı küçük İskender “O yalanlarınızla oluşturulamıyordur; diğerlerine yeni alışmışken daha da diğerleştirilmeye çalışılanlar enikonu yeryüzü aritmetiğinin, yeryüzü muhasebesinin vazgeçilmezleridirler oysa…” Eğer öteki kendisiyse, öyle olması gerekiyorsa da teslim olmuyor, aşktan başka hiçbir şeye. Ne ölüme ne de yaşama sığınıyor. Arada kalmanın ham halini çoktan aşsa da, bazen o sıkışmışlığın, arada kalmışlığın ya da anlaşılamamanın edebiyatını artistik bir bakışla yediriyor satırlarına. “Asla takdir edilmedim; ne ailem, ne eleştirmenler, ne arkadaşlarım. Yazdıklarım da okunmadı asla, okunur gibi yapıldı…” örneğinde olduğu gibi sık sık bir iç döküşle karşılaşıyoruz. Bir yanda kendini çok seven adam izlenimini verirken, diğer yanda kendini çok severmiş gibi görünen adam buluyoruz karşımızda. Aslının cehennem olması, gölge geliştirdiği savunma mekanizmasında yatan asıl unsurun “korkularımız” olduğunu ifade ediyor k. İskender. Dolayısıyla şairin aforizmalardan oluşan bu yeni kitabına Galilelo’nun Pergeli başlığını seçmesi hayli manidar. Galileo’nun “dünya yuvarlaktır ve güneşin etrafında dönüyor” düşüncesini ileri sürmesiyle yaşadığı dönemdeki toplum, özellikle de din adamları tarafından neredeyse ölümle yargılanmasına neden olacaktır. Ama sonrasında af dileyerek ve günahkâr olduğunu kabul ederek ölümden kurtulan (ama özünde fikrinden vazgeçmeyen) Galileo’yla bir anlamda kendisini özdeşleştiren yazar, ya da kendisinden yola çıkarak, işi kişiselleştirmeden bakarsak; toplumun algısından farklı bir algıyı taşıyan herkesin aynı derecede aforoz edilme riskini taşıdığını işaret ediyor. Şairin tüm külliyatına baktığımızda kendi karanlık ve gerilimli duygularını en sert sözcüklerle, dizelerle ifade etmesi ve çokça da tepki çekmesi, kendisinin karanlık olmasından çok insanoğlunun ne kadar kirli ve tehlikeli olabileceğine işaret etmesiyle ilgili. Bu anlamda kışkırtıcı bir üslup ve duruş sergiliyor tüm kitaplarında. O karanlık ve uğursuz bulunan tüm yanlarını büyük bir cesaretle ifşa ediyor ve biliyor: “İnsan vücudunun da çekmeceleri var: Sır denilen şeyi oraya kaldırma, bulurlar.” ? Galilelo’nun Pergeli/ k. İskender/ Sel Yayıncılık/ 80 s. Tahir Musa Ceylan’dan ‘Yarım Adamın Aşkları’ Şiir ve denemeleriyle de tanıdığımız Tahir Musa Ceylan’ın üçüncü romanı Yarım Adamın Aşkları yayımlandı. İlginç ve özgün bir roman. Kendisini hızla okutan, akıcı, sürükleyici bir anlatımı var. Aşk romanı çağrışımıyla özgün olmayabileceği düşünülebilir ancak roman aşkın ötesinde ruhsal ve felsefi derinlikler içeriyor ve okuyucuyu yoğun biçimde aşk, insan, varoluş ve ölüm üstüne düşündürüyor. Bir eksiklik senfonisi Ë Yusuf ALPER arım Adamın Aşkları, günümüz İstanbul’unda, kanıksandığı gibi, ölümü çok sıradan bir olay olarak sunarken borderline bir genç kadının cinsel yaşantısını yetkin biçimde betimliyor. Tahir M. Ceylan’ın çok zengin bir gözlem gücü olduğunu söyleyebiliriz. Onun ya Y nında geniş bir sözcük dağarcığı ve derin bir kişilik sergileyen kadınları. Selim’in liği ile insana ilişkin kültür birikimi oldubir zavallı olarak bütün insan ilişkileri ğunu da söyleyebiliriz. Kırsal olandan ka çok iyi bir gözlemcinin gözüyle veriliyor. sabaya ve büyük kente uzanan yaşantılar Amir memur, kadın erkek vb. dan yansıyan düşünceler, konuşmalar, İlk sevgili Nehir, kokusu olmadığı gesözcükler. Böylesi bir zenginlik çok az ya rekçesiyle onu hırpalar, aşağılar. O tipik zarda bulunabilir. İçinde yaşadığı toplubir borderline olarak betimlenmektedir. Serseri mayın gibi dolaşan, tehlikeli yermu onların sözcükleriyle anlatıyor. Ceylerde olmadık insanlarla asla insani ilişki lan’ın romanı bu özelliğiyle yazınımıza kurmaksızın makine, robot gibi sevişen bir katkı olarak görülmeli. Ece Ayhan’ın bir genç kız. Romanın insani derinlikleri “kötülük toplumunda yaşıyoruz” düşüncesini romanla ortaya koyuyor. Ayrıca in nasıl incelikle verebildiğine ilişkin birkaç alıntı yapalım: sanı tüm derinlikleriyle verebilmesi de … “Terliyorum, ama kokmuyorum. çok önemli. Kötüler toplumunun iyileri nasıl köşeye sıkıştırdığını, ezdiğini çok güzel betimliyor yazar. Kadın erkek ilişkileriyle ilgili de çok ilginç ayrıntılar sunuyor. Yazarın Dostoyevski’yi, Yusuf Atılgan’ı çok sevdiğini söyleyebiliriz. Çağdaş bir Dostoyevski her halde böyle borderline, yetersiz, yarım insanları, böylesine kötülükleri de yazardı. Atılgan da yazmıştı. Romandaki karakterler oldukça başarılı bir biçimde veriliyor. Kötü olmaya çalışan ancak beceremeyen zavallı yarım adam Selim ve onun değişik, her biri ayrı Tahir Musa Ceylan (Fotoğraf: www.aylakbilgi.com) Hımm bunu bir eksiklik olarak görüyor musun? … ama bu dünyadaki en insani şey aslına bakarsan eksikliktir.” “Adamların kadınlar için uçsuz bucaksız harcama yapması, yıpranan erkekliği rüşvetle taşıtmaktan başka şey değildi… Ne nefreti yıkılıp giden adamlara nefret fazla gelir. ...Genellikle cebinde tek kuruş nakdi olmuyor, yemeğe gittiklerinde garsonun bahşişini Sumru veriyordu. Kadın adamı yıkmanın suçluluk duygusundan kurtulmanın yolunu bulmuştu.” Sonuçta adam ciddi bir kredi kartı borcuyla perişan edilecektir. Bir diyalogdan; …“ Özgüven tehlikeli bir şeydir, öldürebilir. Filozoflar ölmeye çalışır. “Saf bir özgürlük olarak insan” ve “Tam bir özgürlük nesnesi olarak para.” İntiharın eşiğindeyken yakalayan, benzer düşüncelerin genç kızı Nur onu tekrar yaşama döndürecek ve ilk kez güçlü ve kötü olmayı denemesine ortam hazırlayacaktır. Tabii tüm romanda zaman zaman ortaya çıkan müstahdem Yunus Efendinin tavsiyeleri, destekleri de romana çok şey katmış. Çok iyi bir gözlemcinin son derece zekice saptanmış insan ilişkilerine derinliğine ışık tutan anlatısı. Suya yazılan bir yığın ıvır zıvırın roman diye sunulduğu yazın dünyamızda Yarım Adamın Aşkları umarım hak ettiği ilgiyi görür. ? Yarım Adamın Aşkları/ Tahir Musa Ceylan/ Kanat Kitap/ 128 s. SAYFA 26 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1038
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle