04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OKURLARA Luis Aragon’dan ‘Elsa’nın Gözleri’ TÜYAP 3. Adana Kitap Fuarı bu yıl 1217 Ocak 2010 tarihinde TÜYAP fuar alanında yapılacak. Altı gün boyunca yazar, gazeteci ve bilim insanları, düzenlenen etkinliklerle Adanalı kitapseverlerle bir araya gelecek ve kitaplarını imzalayacaklar. Sayfalarımızda Adana Kitap Fuarı etkinlikleri ve katılımcı yayınevlerinin adları yer alıyor. Adanalıların iyi bir kitap fuarı geçirmelerini diliyoruz. Paleontolog değilseniz veya genel kültüre, tarih öncesine özel ilginiz yoksa dinozorlar hakkındaki temel bilgilerinizi herhalde popüler kültürde son 1015 yıldır edindikleri yere borçlusunuz. Daha çok temel bilgiye ulaşmak ve bu bilgileri öyle hiç de sıkılmadan edinmek için usta çizer Mümtaz Arıkan’ın ‘Dinozor Kitabı’nı okumanızda fayda var. Arıkan, okurları renkli, yetkin çizimleri eşliğinde yalın bir bilgi bombardımanına tutuyor. Gamze Akdemir, usta çizer Mümtaz Arıkan ile Dinozor Kitabı’nı konuştu. İnsanoğlu Albert Camus’nün ölümünün üzerine elli yıl devirdi. Kitapları hâlâ okunuyor, kahramanları ve yaşamı tartışılıyor. Özellikle ahlak ve insan anlayışı, olup bitenlere belli ölçüde yön veriyor. Camus, “absürd” diyerek, başkaldırarak insanlığa seslendi; kendisinden geriye kalan eserleriyle seslenmeye de devam ediyor. Ali Bulunmaz, tüm yapıtları ve yaşamına dönük bir yazıyla Camus ile yeniden buluşmamızı sağlıyor. Bol kitaplı günler... Luis Aragon’u “Mutlu Aşk Yoktur” ve “Elsa’nın Gözleri” şiirleriyle tanırız. Onun şiirlerinde Elsa Triolet Fransa’yla adeta örtüşür. Elsa, Aragon’un şiirlerinden tanınıyor olsa da, o aynı zamanda yetenekli bir yazar ve çevirmendir. Aragon’un Elsa’nın Gözleri kitabında yer bulan şiirler, İkinci Dünya Savaşı sonrasında kaleme alınır. Kitapta Fransa’nın işgaline ve faşizme karşı direniş şiirleri de yer bulur. Elsa’nın Gözleri kitabının tamamını ilk kez Kırmızı Yayınları okura ulaştırıyor. ‘Gözyaşları birbirine benzer’ Ë Rozerin DOĞAN iir en çağdaş anlamıyla dopdolu bir yaşamın, acıların, mutlulukların dışa vurumudur. Bir parça kederli, her şeyi olduğu gibi gören, yaşam üzerine derin gözlemlerin ifadesidir çoğu kalemde. Tıpkı Luis Aragon’da olduğu gibi. Aragon; (3 Ekim 189723 Aralık 1982) şiirlerinin yanı sıra romanlar kaleme almış ve gazetecilik yapmıştır. Şüphesiz onun bir komünist olduğunu da eklemezsek onunla ilgili yazdığımız her şey eksik kalır. Gelmiş geçmiş en güzel aşk şiirini kim yazdı? Bu tartışılabilir ama; “Mutlu Aşk Yoktur” şiirinin dillere pelesenk olduğu yadsınamaz. İşte bu unutulmaz şiirin yazarı Luis Aragon’un Elsa’nın Gözleri adlı şiir kitabı okurla yeniden buluştu. Elsa’nın Gözleri, yazarın sevgilisine ve onun siluetinde Fransa’ya yazılmış şiirlerden oluşuyor. “Bu akşam paramparça oldu evren ansızın/ korsanların ateşe verdiği kayalıkta/ baktım deniz üstünde ışıl ışıl yanmakta/ Elsa’nın gözleri o gözleri Elsa’nın.” Bulup bulup yitirilen. Yitirdikten sonra tekrar bulunan. Aşkı bundan daha çok ne besleyebilir ki. 40 yıl süren bir aşk dile kolay. Belki de aşkın sihri buydu. Bulup bulup yitirmek. Yoksa 40 yıl nasıl sürerdi. Kim bu dizeleri yazdıran bir aşkın kahramanı olmak istemez ki. “Bu radyumu uranyum taşından elde ettim/ yaktım elimi onun yasak alevinde ben/ sen ey cennetim benim yüz kez bulunup yiten/ gözlerin Peru’m benim Hint’teki altın kentim.” FRANSIZ DİRENİŞİNİN SEMBOLÜ Aragon ve Elsa, bu ayrıcalıklı aşkın iki kahramanı, birbirlerini bulur. Elsa, devrimci fikirlerin egemen olduğu Rusya’dan kopup gelir. Aragon’la tanışır ve hayatının aşkını onda bulur. Aragon onunla tanıştıktan sonra Komünist Parti’ye üye olmakta geçikmez. İkisi de daha sonra Nazi karşıtı hareketin oluşmasında etkin rol oynayacaklar ve çok geçmeden Fransız direnişinin sembolü haline gelecektir. Bir yanda direniş türküleri, bir yanda sevdiğinin yeşil hareli gözleri Aragon’a o unutulmaz şiirler yazdırır. Elsa Triolet Moskova doğumludur. Genç bir kızken Mayakovski’den etkilenir. Fakat talihsizlik bu ya Mayakovski, Elsa’nın kız kardeşi Lili Brik’e âşık olur. Elsa da Fransız bir subayla evlenip kendini ve yüreğini sürgünlere yollar. Önce Tahiti, ardından da 1920’lerin hareketli Paris’ine gider. 1928’de, Montparnasse’ta Aragon ile tanışırlar. Tanışma o tanışma, bir daha hiç ayrılmazlar. 40 yıl süren bir aşkla ve Aragon’un şiirleriyle Elsa ölümsüzleşir. Aragon şiirle Ş 40 yıl süren bir aşkla ve Aragon’un şiirleriyle Elsa Troilet ölümsüzleşir. rinin yanına bir de Elsa’ya yazdığı şiirleri koyar. “Bu akşam paramparça oldu evren/ korsanların ateşe verdiği kayalıkta/ baktım deniz üstünde ışıl ışıl yanmakta/ Elsa’nın o gözleri o gözleri Elsa’nın.” Mayakovski’nin şiirlerini Fransızcaya ilk Elsa çevirir. Bir süre yaşadığı Tahiti’den, Viktor Shlovsky’e mektuplar yazar. Bu mektuplar Maxim Gorki tarafından çok beğenilir ve Rusça bir kitapta toplanır. Savaş sona ermek üzereyken, 1944’te “Le Premier Accroc Coute Deux Cents Francs” adlı öykü kitabıyla Fransa’nın prestijli edebiyat ödülü olan “Le Prix Goncourt”u kazanan ilk kadın yazar olur. MUTLU AŞK YOKTUR Elsa 1970 yılında bu hayattan ayrıldıktan sonra Aragon, eşinin çekmecelerini boşaltıp düzenler. Üzerinde yakın ve uzak çevrelerinden erkek isimlerinin bulunduğu bir liste bulur. Bunların Elsa’nın sevgilileri olduğunu düşünür. Bunu, mutlu aşk yoktur diye de değerlendirebilirsiniz: “Ya yırtık kalbimizden şu bizim baştan sona/ acı çiçeklerini kim gelip de sökecek.” “Gözyaşları Birbirine Benzer” şiirinde belirttiği gibi her aşkta gözyaşı vardır ve birbirine benzer: “Bu külrengi fayanstan meleklerin/ boğuk hıçkırıkların bu külrengi göğünde/ o Mayence günlerin anısı bende derin/ peri kızları vardı ağlayan Kara Ren’de/ (…)/ içtim kirazların ben o saydam içkisini/ fısıltıyla edilmiş tüm yeminleri içtim/ neydi kiliselerin sarayların görkemi Şu dünyadan haberim yoktu daha pek gençtim.” Elsa’nın Gözleri kitabında yer bulan şiirler, İkinci Dünya Savaşı sonrasında kaleme alınır. Kitapta Fransa’nın işgaline ve faşizme karşı direniş şiirleri de yer bulur. Sevdalılar dört yüz yıl bekleyip durdu öyle/ balık tutmaya çıkmış balıkçılar örneği/ tüm dört yüz yıl onlara dönük sözlerim şöyle/ hiçbir şey değişmedi aynı insan yüreği/ her zaman gölgeler var her zaman kötü günler/ bütün ıssız yollarda gövdemizin gittiği/ Fransa ile sevda aynı yaşları döker/ görülmez hiçbir şeyin şarkılarla bittiği.” Sevda ve Fransa. İkisi aynı gözyaşları döker. Tıpkı “Dünkerk Gecesi” şiirindeki şu dizeler gibi: “Fransa çekti gitti parça parça kendini/ ayağımız altında yırtık bir bez biçimi/ yosunlara karışır denizdeki ölüler/ papaz takkelerine benzer devrik gemiler.” ? Elsa’nın Gözleri/ Louis Aragon/ Çeviren: Hüseyin Demirhan/ Kırmızı Yayınları/ 228 s. TURHAN GÜNAY eposta: [email protected] [email protected] Louis Aragon (3 Ekim 189723 Aralık 1982) İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk?Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız?Yayın Yönetmeni: Turhan Günay? Sorumlu Müdür: Miyase İlknur?Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı?Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.?İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0(212) 343 72 64?Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL.?Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden/ Reklam Müdürü: Eylem Çevik?Tel: 0 (212) 25198 74750 (212) 343 72 74?Yerel süreli yayın?Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1038 SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle