23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
D eğinmeler MUSTAFA ŞERİF ONARAN Türkçenin öyküsü H er ulus kendi diliyle övünür. çünkü kül- türüntemelidildir. Farsçamn görkemine ina- nan Iranlılann neden Türk- çe bilenin işi rast gider" di- ye bir atasözü olduğunu hep merak etmişimdir. "Türk Dili" dergisinde çalış- tığım 1970li yıliarda Fuat Bozkurt'un "Horasan Cün- lüğü" başlıklı yazısı yayım- lanmıştı. Cezi izlenlmlerini, Iran'daki Türkçelerin özel- likleriyle değerlendiren bir yazı. Iran, yaklaşık bin yıl kadar Türklerin egemenli- ğinde kalmış bir ülke. Dağı- nık Türk köyleri, Farsçamn etkisiyle yapı değişikliği ge- çiren Türkçeler var. Fuat Bozkurt Doğu Selçukçanın bir kolu olan Horasan Türk- çesi'ni aynca ele alıyor, bu dilin özelliklerini belirtiyor- du. Fuat Bozkurt'un günlü- ğü "Türkçe bilenin işi rast gider" iran atasözünün önemini de düşündüren bir yazı (TÜRK DİLİ. Horasan Cünlüğü,şubati976). Eski Türk Dil Kurumu günlerimizden tanı- dığım Fuat Bozkurt, kendi yaşama serüveni içinde, uzun yıllar yurtdışında kaldı. Halen Akdeniz Üniversitesi'nde Türk Dili ve Edebi- yatı" profesörü. Fuat Bozkurt'un "Kültür Tarihi"ni de içine alan geniş bir çalışma alanı var. Basılı 20 ki- tabı olduğu halde yazariar sözlüğünde, kültür adamlan ansiklopedisinde adının unutulması yazıklanacak bir durumdur. Böyle sözlükler- de nice gereksiz kişiler önemsenirken, ger- çek yazarlann bulunmayışını nasıl açıklamalı? Bir yazar kendini değil de, yaptığı işi önemsiyorsa, adının öne çıkıp çıkmamasına pek aldınnaz. Ama Türkçe öğrenimi söz ko- nusu olup da alışılmış yöntemleri değiştiren bir çalışmaya girişmişseniz, adınız ilgi uyan- dıracaktır. "TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE YENİ BİR YÖNTEM" Dilin yapısını öğreten dilbigisi kitaplan, 1921 'de çıkan Jean Deny'nin Türk Dili Grameri"ne dayanıyordu. Daha sonra yazı- lan Tahsin Banguoğlu, Muharrem Ergin, Haydar Ediskun, Tahir Nejat Gencan gibi dilbilimcilerin kitaplan "birbirinin gölgesi" olan kitaplardı. Fuat Bozkurt "Türkçenin içinden çıkmış kurallan" değerlendirerek, göstergebilim ça- lışmalanndan yararlanarak, dönüşümlü dilbil- gisi akımlannı ele alarak Türkçenin yapısını inceliyor (TÜRKİYE TÜRKÇESİ, Türkçe Öğretiminde Yeni Bir Yöntem, Kapı Yayın- lan, 2010). 20-28 Mart 2010 tarihleri arasında IV. Ankara Kitap Fuarı B-ıı standında sizleri bekliyoruz 'Hukuk ve Siyaset' Prof.Dr. Anıl ÇEÇEN Yargıtay Onnraal Başmmrcun Vjural SAVAŞ Prof.Dr. Çetin YETKİN İmaaGSMeri Prof.Dr. Çetin YETKtN PrafJDr. Şahin FtÜZ _ f.Dr. Çetin YETKİN Prof.Dr.ŞahinFtLİZ VnnlSAVAŞ HfimflMElDAKOÖLÜ Vurmî SAVAŞ DANOĞLC Fuat Buzkurt'un incelemesinde sözcükle- rin anlamlan değil, işlevleri önem kazanıyor. 'Türkçenin sonağırlıklı bir dil oluşu göz önünde tutularak" eklerden başa doğru bir akış izleniyor. Böylece Türkiye Türkçesi'nin öyküsü, söz- cüklerin işlevleriyle anlam kazanacak. Fuat Bozkurt incelemesini iki bölümde ele alıyor. Birinci bölüm "Sesten Tümceye" dilin yapı özelliklerini, Ikinci bölüm "Anlatm" özelliklerini belirtiyor. Türkçenin gücüne inanan bir yazann özleş- me diline özen göstermesini doğal karşıla- nm. Ancak geniş okur topluluklannı ilgilendir- mesi gereken bir kitapta alışılmış sözcüklere de yer verilmeliydi. örnekse "Devinim" bölü- mü, "fiirin özelliklerinin daha iyi anlaşılması için, eski karşılıklan gösterilerek anlatılmalıy- dı. Böylece yeni bir görüşe okurlar daha ko- lay alıştınlabilirdi. Bir düşünceyi, birimden bütüne geçerken sözcüklerin birbiriyle ilişkisini arayarak değer- lendirmek, böylece düşünce düzeneğini ör- mek dilin yapısını anlamayı kolaylaştıracaktır. Fuat Bozkurt dilin yapısını devinim, gös- tergeler, sözce, süreç, söyleyiş biçimlerfy- le ele almakta; sesten yazıya geçerken tüm- ce yapısının özelliklerini anlatmakta, Türkçe- nin söz varlığıyla anlam katmanlannı açıkla- maktadır. SÖZLÜ ANLATIM Dilimizin yapısal özelliklerini iyi bilemeden anlatım olanaklarını nasıl kavrayacağız? Genellikle yazariar, sözlü anlatımla yazılı anlatımın özelliklerini iyi bilmez. öğre- nim koşullannda anlatım özellikleri be- lirgin bir iz bırakmasa da, yazann yete- neğine göre, biçem özelliği kazanması- na yardımcı olabilir. Fuat Bozkurt, Türkiye Türkçesi" ki- tabında, Türkçenin öyküsünü belirtir- ken "anlatım özellikleıf'ne geniş yer ayırmış. Sözlü anlatımda günlük konuşma ile tartışmalann yer aldığı toplu görüşme- ler, konuşmacının yeteneğine göre önem kazanır. Gene de dağınık bir söyleşi ile düzenli bir konuşmanın sınır- larını iyi çizmek gerekir. Belli bir amaca yönelik düzenli ko- nuşmalann aynntılan üzerinde duran Fuat Bozkurt, özellikle tartışmalarda yöneticinin görevlerini şöyle sıralıyor: "Tartışılacak konuyu bilmek, Tartışma süresini sınırlamak, Tartışmanın uyumlu bir yolda geliş- mesini sağlamak, Herkesin söz hakkını kullanmasına özen göstermek, Konuşulanlann dinlenmesini sağla- mak, Tartışmanın yoğunlaştığı noktalan belirterek nasıl bir sonuca vanldığını açıklamak." özellikle televizyon izlencelerinde tartışmalann belli bir sıkıdüzen içinde geçmediği, bir söz dalaşına dönüştüğü düşünülürse, tartışmayı yönetenin tatlı- sert bir tutumla, olumlu bir çerçeve çiz- mesi beklenir. Ister bilimsej, ister isyasal olsun, de- ğişik toplugörüşmeleri tartışma anlayışı içinde değeriendirmek, her birinin özel- liğine göre değişik bir tutum takınmak gerekecektir. özellikle tartışma yöneticisinin konu- yu iyi bilmesi, her konuşmacının anlat- tıklanna yorum getirmesi, konunun da- ğılmasını önleyerek bütünlük sağlama- sına yardımcı olması uygun düşebilir. YAZILI ANLATIM Türkçe öğretiminde Yeni Bir Yöntem" üzerinde duran Fuat Bozkurt özellikle "Yazılı Anlatm"a geniş yer ayırmış. Bir dili yapısal özellikleriyle bilmek yetmez. Bir yazann ilgi alanındaki anlatıma göre nasıl bir biçem oluşturması gerektiği önemlidir. Fuat Bozkurt önce şiire yer vermiş. Neden özellikle şiir önemlidir? Fuat Bozkurt diyor ki; "Yazın tarihçilerine, eleştirmenlere ve kimi kuramcılara göre tüm yazınsal yaratılar şiir- den doğar. Çünkü insanoğlu günlük konuş- ma dilinin sözcüklerine büyülü bir anlam yük- lemeyi, günlük konuşma dilini yüceltmeyi gerçekleştirmesiyle ilk şiiri yaratır." Aynca şiir, bir yazara sözcük tutumunu öğ- retir. Edebiyat söz savurganlığını kaldıramaz. Şiir yazmak yetmez. özenli bir şiir çözüm- lemesiyle bir ozanın emeğini değeriendirmek gerekir. Fuat Bozkurt şiirde yoruma varmanın özel- likleri üzerinde duruyor ama, bu işin özel bir beğeniyle, bir derin görü'yle ilgili olduğuna değinmiyor. Kuşku yok ki ozanın imge oluşturması, şii- rin özüyle bütünleşen biçim kurması, kendi sesini bulması aranan özelliklerdir. Şiiri çö- zümlemesini bilen eleştirmenler bunlan açık- layarak sıradan okuriara görmeyi öğretebilir. Her ne kadar edebiyatın en geniş alanını şiir kaplasa da, dilin yapısal özellikleri en çok düzyazıda gösterilebilir. Fuat Bozkurt buna "Düzsöz" diyor. Bu başlık altında yazıda aranması gereken özellikeleri aynntılanyla belirtmeye çalışıyor. Bu özellikler düşünsel, kurgu, anlatım açısından ele alınıyor. Fuat Bozkurt romanı ayn tutarak, yazılı an- latımın değişik alanlannı inceleme konusu yapıyor. Öykü, anı, anı-portre, özyaşamöy- küsü, yaşamöyküsü, gezi, deneme, söyle- şi, köşe yazısı, söylence, makale, eleştiri, mektup, günlük, röportaj gibi konular ayn ayn ele alınarak belirgin özellikleriyle anlatılı- yor. Belki aynntılan üzerinde durulan bu konu- larda biçem özelliği gösterdiği için aynlan, ama iç içe düşünülmesi gereken konular da var. Gene de ayn ayn öğrenmek, kendi anla- yışımıza göre yeniden düzenlemek söz konu- su olabilir. BİR YAZARIANLAMAK Fuat Bozkurt'un anlatım özelliklerini değer- lendirdiği yazariar kendilerine göre bir yoi çi- zebilir. 0 yola emek verirken biçimini geliştir- mek olanağını da bulabilir. Anlatım alanlanndan birini, ömekse köşe yazısını ele alalım. Hertiangi bir yazar belli bir sınır içinde kişisel görüşlerini yazarken söyle- şi tadındaki denemeyi biçem edinebilir. O bi- çemi günlük gibi, mektup gibi de sürdürebi- lir. Yazılı anlatımın değişik biçimleri bir roman- da daha kolay kullanılabilir. Ama bunlann her birini Fuat Bozkurt'un anlatması yazariığı meslek edinmiş kişiler için bile yol gösterici bir özellik taşımaktadır. Türkçenin öyküsü" yapısal özelliklerin- den anlatım olanaklanna kadar geniş bir ala- nı kapsamaktadır. Deneyimli bir yazann bile bu kitaptan öğrenecekleri var. Ama daha çok, yazar olmaya özenenler Türkçe'yi bu ki- taptan öğrenebilir. Günümüzde "Yaratocı Yazarlık Çalışma- lan" düzenleyen kuruluşlar var. Bir yazann yeteneğini neyin tetiklediği bilinemez. Ama en azından dilin gücün öğrenmesi gerekir. Fuat Bozkurt'un Türkçe öğretiminde Yeni Bir Yöntem" çalışması en azından Türkçe'nin gücünü gösteren bir araştırma. Yazılı anlatım alanlanndaki ömekler de usta yazariardan seçilmiş. Fuat Bozkurt'un araştırmasından yararla- narak "Yaratıcı Yazarlık Çalışmaları"na da ışık tutulabilir. Buna gerek kalmadan her okur Türkiye Türkçesi"ni bu kitaptan öğre- nirken kendindeki gizilgücü kavramaya çalı- şır. Yazar olmaya özenmek iyidir ama bir ya- zan anlamaya çalışmak daha önemlidir. Türkçenin Öyküsü" bir yazan anlamayı ko- laylaştıracaktır. Fuat Bozkurt'un çalışması okuduklannı de- ğeriendirmesini bilen okuriannı bekliyor. • Bu sayfayta iletişim kurabilmek için dergilehnizi ve kitaplannızı aşağıdaki adrese gönderiniz: MustafaŞetifOnaran Hekimköy Sitesi 20. Sok. No: 8 06800 Ümitköy-Ank. Tel.: (0312) 235 9111-236 23 46 SAYFA 26 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 0 4 7
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle