Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 4 ŞUBAT 2010 PERŞEMBE 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI 12 Eylül Öncesine Bakın 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra, Nazlı Ilıcak ve Mehmet Barlas gibi bazı gazetecilerin, darbeyi destekler yazıları gün ışığına çıkartılıyor ve bugünkü tutumlarıyla kıyaslanıyor ya... Ertuğrul Özkök, bu yazarlara sahip çıktı ve 12 Eylül günü ilk tepkisinin “hayatım kurtuldu” olduğunu yazdı... 12 Eylül sabahı bu duyguyu, milletin belki de yüzde 90’dan fazlasının paylaştığı söylenebilir. Bunun üzerinde durmayacağım. Özkök yazısında şuna dikkat çekiyor: 11 Eylül’e bakmalıyız, sivillerin hiç mi kabahati yok, sivillerin basiretsizliğini tartışabilseydik o zaman, gerçek bir sivil toplumun başlama vuruşunu yapardık... ama nerede o aydın cesareti... aydın o gün bunu itiraf edemedi, bugün de yapılan hukuksuzlukları kamufle etme telaşı içinde... Çok doğru! 12 Eylül bir sonuçtur; 11 Eylül’e değil, 12 Eylül’e giden bütün bir süreci görmezsek ve esas bu ‘sivil’ sürecin siyasi partilerini, liderlerini ve politikalarını eleştirmezsek, aydından aydın çıkar mı?! Bu nedenle, 12 Eylül’den şöyle 3 yıllık geriye doğru gitmeli. Barlas’ın, Ilıcak’ın ve daha başkaları varsa, neler yazıp çizdiklerine bakmalı... Önemli olan budur, o zamanlar kamuoyu oluşturanlar, acaba askeri darbeye gittiği açık seçik olan süreci engellemek için ne yaptılar? Hangisi Demirelciydi, Demirel’in arkasındaydı ve politikalarına gaz veriyordu, kim bir yazar olarak eleştiriler yapmıyor ve doğruları söylemiyordu... Ben tembelim, birileri bu araştırmayı yapmalı. Eğer bir şeyler “arayıp bulacak”sak... Veya: Acaba Ecevit ve yandaşları ve solcu/aydın kesim, kitap yazarak ve pişmanlık belirterek bugün kolayca o dönemden ve darbecilikten yakasını sıyırdığını sanan Hasan Cemal’ler, acaba askeri darbe noktasına varılmaması için, sivil siyasette ne yaptılar? Oradan buraya savrulmak, bu ülkeye bir şey kazandırmaz. Böylesine güçlü savrulanlar, görüyoruz ki, tam öteki uçta başka tür bir “askerlik” yapmaya başlıyorlar! 10-20 yıl sonra ise “hayır” diyorlar; “O zaman ben yanlıştım, çök kötü şeyler yaptım, Allah canımı alsaydı da yapmasaydım.. kendimi ve doğruları buldum, şimdi söylediklerim gerçeklerdir!” Yaaa, demek öyle! Ama bakıyorsunuz yine büyük yanlışlıklar içindeler; “bugün de yapılan hukuksuzlukları” örtbas etme çabasındalar. Olguları, gerçekleri, olayları değerlendir(e)miyorlar. Bağımsız bir düşünce yapısı hâlâ geliştirememişler, kendilerini attıkları yeni kampta “hizmetlerini” sürdürüyorlar! Bunlardan ne yazık ki çok var! “Eski solcu” sıfatı işe yarıyor yeni kampta, para ve itibar yapıyor! Her zaman söylerim: Bizimkiler askerlerin nasıl ülkeyi kasıp kavurduklarına bakar salt. Evet 12 Eylül sonrası inanılmaz rezillikler yapıldı... Ama aynı rezilliklerin belki de daha fazlası, sivil siyasetçilerin yönetimi sırasında da yaşandı! Askeri darbe kötü, peki 12 Eylül öncesi sivil siyaset? O iyi mi? 12 Eylül öncesi, demokrasi, hukuk devleti dönemi miydi! Kâğıt üzerinde yazılanlara bakma, pratik hayata bak! Acaba, düşüncelerine bir kurt düşse, sivillerin berbat yönetimlerinin askerlere yol açıp açmadığını sorgulasalar, askerleri bu kadar vesayetçi kılanın neler olduğunu sorgulasalar... ...Bugünkü sivil iktidarın hukuksuzluklarını, otoriter bir yönetime gidişatını, şimdi de yargıya nasıl pençe attıklarını, ordu dahil, karşılarında, kendilerinin olmayan bir iktidar odağı bırakmamak için nasıl gözü kara gittiklerini... Acaba görebilirler miydi? Medya Notu: Habertürk gazetesi, 31 Ocak sayısında bir Doğan Medya haberi yaptı. Doğan Grubu, 4 milyarı aşkın vergi cezasının raporlarını hazırlayan Maliye Bakanlığı vergi kontrolörleri hakkında “hukuka aykırı ve kasıtlı hareket etmekle” tazminat davası açmıştı. Habertürk, vergi kontrolörlerini savunmak, onları kullanarak Doğan Medya’ya çatma amacı açık olan bir haber yaptı. Kontrolörler diyor ki: “Bizi bu tazminat davalarıyla baskı altına almak istiyorlar...” Dava zaten mahkemede! Ayrıca ertesi gün de, 700 milyonu aşkın bir cezayı mahkeme iptal etti! Tamam haber yap, ama etik davranışı bırakma. Habertürk’ün bu haberi Ciner’in hoşuna gitti mi bilmiyorum. Derim ki: Kimse intikam duygusuyla hareket etmemeli. Özellikle medyada, itibar kaybettiriyor. Başkaları emsal olmamalı!.. Hazır konu açılmışken: TEKE TEK programlarının ilan duyurusunda, iki değerli gazetecinin fotoğraf ve adlarını başta görüyoruz, ama bu programın gerçekleşmesine vesile olan araştırmacı, bilim insanı veya değerli konuğun adını büyüteçle arıyorsunuz... Mahkeme Aralõk 2008’den bu yana yapõlan şube müdürlüğü atamalarõnõn yürütmesini durdurdu MEB’e yargõ tokadõ MAHMUT LICALI ANKARA - Ankara 1. İdare Mah- kemesi, Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn (MEB) 12 Aralõk 2008 tarihinden bu yana yaptõğõ tüm şube müdürlüğü ata- malarõnõn hukuka uyarlõk görülmediği gerekçesiyle yürütmesini durdurdu. MEB, 12 Aralõk 2008 tarihinde yürürlüğe giren “MEB Personeli Görevde Yükselme ve Unvan De- ğişikliği”nde yapõlan değişiklikle ba- kanlõk içinde bazõ görevlerde bulun- muş olanlarõn MEB’e bağlõ merkez ve taşra şube müdürlüğüne sõnavsõz atan- masõnõn yolunu açmõştõ. Eğitim sendikalarõ değişikliği Da- nõştay’a taşõmõşlardõ. Danõştay 12. Dairesi de 12 Mayõs 2009 tarihinde söz konusu yönetmeliğin ilgili 25. mad- desinde yer alan şube müdürlüğü iba- resinin yürütmesini durdurmuştu. Yargı kararını uygulamadı Türk Eğitim-Sen, 5 ay boyunca Da- nõştay’õn yürütmeyi durdurma kararõ- nõ uygulamayan MEB hakkõnda An- kara 1. İdare Mahkemesi’nde dava aç- tõ. Danõştay kararõnõn uygulanmasõ ve yürütmesi durdurulan yönetmelik hükmü uyarõnca yapõlan tüm şube müdürü atamalarõnõn iptali istemiyle açõlan davadan usulsüz atamalarõ dur- duran bir sonuç çõktõ. Ankara 1. İdare Mahkemesi, Da- nõştay kararõ ile yürütmesi durdurulan hüküm kapsamõnda 12. Aralõk 2008 ta- rihinden bugüne kadar olan tüm şube müdürlüğü atamalarõnõn yürütmesinin durdurulmasõna karar verdi. Mahkeme kararõnõn gerekçesinde şu ifadelere yer verildi: “Danıştay 2. Dairesi’nin 12 Mayıs 2009 günlü ve E: 2009/602 sayılı yürütmenin dur- durulmasına ilişkin kararı uyarınca yönetmelik hükmünün yürürlüğe girdiği 12 Aralık 2008 gününden son- ra söz konusu yönetmeliğe göre ata- maları yapılan şube müdürlerinin atamalarının iptal edilmemesine iliş- kin kısımda, idari yargı kararlarının işlemin ilk yapıldığı tarihe kadar et- ki ve sonuçlarını doğuracak olması dolayısıyla da anılan tarihten sonra yapılan atamaların artık dayanağı- nın kalmaması dikkate alındığında hukuka uyarlık görülmemiştir. Açık- lanan nedenlerle, dava konusu işle- min 12 Aralık 2008 tarihinden iti- baren yapılan şube müdürü ata- malarına ilişkin kısmının yürütme- sinin durdurulmasına 21 Ocak 2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.” ‘Sınav yapılmalı’ Türk Eğitim-Sen Genel Başkanõ İs- mail Koncuk, MEB’in hukuka olan alerjisinin Danõştay’õn kararõnõ uy- gulamamasõyla bir kez daha ortaya çõktõğõnõ belirtti. Koncuk, MEB’in şu- be müdürlüğü sõnavõnõn bir an önce yapõlmasõ gerektiğini kaydetti. ÜMRANİYE’DE BULUNAN BOMBALARIN KAYITLARI Konuşmalar yeniden dinlenecek İstanbul Haber Servisi- Ergene- kon davasõnõn görüldüğü İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi, Yozgat Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’ndan 1998 yõlõ onuncu ayõndan 2002 yõ- lõ sonuna dek Yozgat Ceza- evi’nde kaldõklarõ belirtilen sanõklar Osman Yıldırım ve Semih Tufan Gülaltay ile il- gili infaz dosyalarõnõn birer örneklerini istedi. Ümrani- ye’deki bombalarõn yer aldõ- ğõ görüntü kayõtlarõna giren polislerin konuşmalarõ ise yeniden tutanak haline getirilecek. Mahkeme, birinci Ergenekon da- vasõnõn 133. oturumunda sunulan talepleri dün değerlendirdi. Ümrani- ye’de bir gecekondunun çatõsõnda bu- lunan bombalara ilişkin olay yeri in- celeme tutanağõ hazõrlayan polislerin kamera kaydõna yanlõşlõkla giren sesleri, tutuklu sanõk Oktay Yıldırım’õn talebi üzerine yeniden çözülecek. TÜBİ- TAK’in mahkemeye sundu- ğu raporda, polislerin, so- ruşturmanõn başõnda ‘Erge- nekon’ ifadesini kullandõk- larõna dair konuşma kaydõ yer almamõş, tutanağõ olay yerinde tutmadõklarõ ortaya çõkmõştõ. Mahkeme polislerin ko- nuşmalarõnõn olduğu CD’yi, Ankara Polis ve Jandarma kriminal labora- tuvarlarõna gönderme kararõ aldõ. BURSA (Cumhuriyet) - Bursa 1. Ai- le Mahkemesi, dinci Vakit gazetesi yaza- rõ Hüseyin Üzmez’in cinsel istismarda bu- lunmasõnõn ardõndan koruma altõna alõnan 15 yaşõndaki B.Ç’nin velayetini ailesine ve- rilmesine karar verdi. Ancak Bursa 1. Ço- cuk Mahkemesi’nin B.Ç’nin koruma al- tõnda tutulmasõna yönelik kararõ nede- niyle küçük kõzõn şimdilik ailesine teslim edilmeyeceği belirtildi. Bursa’da, Vakit gazetesi yazarõ Hüseyin Üzmez’in cinsel istismarda bulunduğu 15 yaşõndaki B.Ç’nin koruma altõnda tu- tulduğu Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esir- geme Kurumu (SHÇEK) tarafõndan vela- yetinin ailesinden alõnmasõ için açõlan da- va dün sonuçlandõ. Bursa 1’inci Aile Mah- kemesi, SHÇEK’in talebini reddederek B.Ç’nin velayetini ailesine verdi. Ancak Bursa 1. Çocuk Mahkemesi’nin B.Ç’nin koruma altõnda tutulmasõna yönelik kara- rõ nedeniyle küçük kõzõn şimdilik ailesine teslim edilmeyeceği belirtildi. SHÇEK ve Bursa Barosu’nun da 1. Aile Mahke- mesi’nin kararõna itiraz edeceği bildirildi. ŞAŞIRTAN KARAR BÇ’nin velayeti ailesine verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Sekreteri Önder Sav ile Mer- kez Valisi Ali Serindağ’õn görüşmesini haberleştiren dinci Anadolu’da Vakit gazetesi muhabiri Aslan Değirmen- ci’nin 2 yõl 6 aya, gazetenin Ankara tem- silcisi Serdar Arseven’in de 2 yõla ka- dar hapis cezasõna çarptõrõlmasõ istendi. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkeme- si’ndeki duruşmaya, Sav’õn avukatõ Ah- met Çörtoğlu katõldõ. Esas hakkõnda- ki görüşünü açõklayan cumhuriyet savcõsõ Fuat Hazer, deliller, dosya kapsamõ, so- ruşturma ve yargõlama aşamasõndaki bi- lirkişi raporlarõ dikkate alõnarak sanõkla- rõn atõlõ suçu işlediklerinin sabit olduğu- nu savunarak, Değirmenci’nin, “kişiler arasındaki konuşmaları kaydetmek ve basın yoluyla ifşa etmek” suçundan 8 aydan 2 yõl 6 aya, Arseven’in ise “ki- şiler arasındaki konuşmaları basın yoluyla ifşa etmek” suçundan 2 yõla ka- dar hapis cezasõna çarptõrõlmasõnõ talep et- ti. Yargõç Naile Gündoğdu Taş, dos- yanõn karar için incelemeye alõndõğõnõ be- lirterek duruşmayõ erteledi. CHP’Lİ SAV’IN DİNLENMESİ Vakit yazarları için hapis istemi Başbakan Yardõmcõsõ’nõn her konuşmasõ dakikalarca yayõmlanõyor TRT’nin Arõnç aşkõ FIRAT KOZOK ANKARA - TRT’den sorumlu Dev- let Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’õn neredeyse yaptõğõ her konuşma TRT ekranlarõndan da- kikalarca yayõmlanõyor. CHP Yalova Milletvekili Muhar- rem İnce, Başbakan Erdoğan’a Arõnç’õn göreve geldiği günden bu ya- na kaç kez TRT ekranlarõndan boy gösterdiğini sordu. Arõnç son olarak cumartesi günü TRT 1’de yayõmlanan “Zirvedekiler” adlõ programa konuk oldu. İlknur Üs- tündağ’õn hazõrlayõp sunduğu prog- ramda Arõnç’õn yaşamöyküsü ve si- yaset macerasõ ele alõndõ. Yakõnlarõ Arõnç’õ öve öve bitiremedi. Cumhuriyet’in TRT arşivlerinden derlediği bilgilere göre Arõnç’õn son 1 ayda katõldõğõ her program, yaptõğõ her konuşma TRT ekranlarõndan dakika- larca yayõmlandõ. 20 Aralõk’ta ve 29 Ocak’ta gerçekleştirilen Manisa İl Danõşma Kurulu toplantõlarõ TRT ek- ranlarõndan dakikalarca yayõnlandõ. Arõnç’õn 6 Ocak’ta gazetecilerin so- rularõna verdiği yanõtlar anõnda TRT 2 ekranlarõna yansõdõ. Arõnç’õn “10 Ocak Çalışan Gaze- teciler Günü” nedeniyle parlamento muhabirlerini ziyareti de TRT 2 ek- ranlarõndan canlõ yayõmlandõ. 17 Ocak’ta TRT 1’de yayõmlanan “Politik Açılım” programõna katõlan Arõnç, kendisine yönelik suikast id- dialarõnõ uzun uzun anlattõ. TRT Arõnç ajandasõnda 16 Ocak gü- nüne ise Arõnç’õn Kocaeli programõ damgasõnõ vurdu. Kocaeli Kasrõ Hümayun’da ger- çekleştirilen Basõn Onur Günü prog- ramõ TRT 2 ekranlarõndan “konuş- mayı merakla bekleyen” milyonlarca izleyiciye sunuldu. İnce’den Arınç soruları CHP’li İnce, Erdoğan’õn yanõtla- masõ istemiyle TBMM Başkanlõğõ’na sunduğu soru önergesinde, şu sorula- ra yanõt istedi: ? Arõnç göreve başladõğõ günden bu soru önergesinin yanõtlandõğõ güne ka- dar TRT’de hangi programlara konuk olarak katõlmõştõr? Bu programlarõn isimleri, yayõnlandõklarõ kanallar ve sa- atler nedir? ? Arõnç’õn katõldõğõ toplantõlarda yaptõğõ konuşmalarõn hangileri ne ka- dar süre ile TRT televizyonlarõndan canlõ olarak yayõmlanmõştõr? ? Arõnç’õn faaliyetlerine ve açõkla- malarõna haber bültenlerinde ve can- lõ yayõnlarda TRT kanallarõnda ne ka- dar süre yer verilmiştir? MAHKEME KARARI YARGITAY’CA ONANDI Erdoğan’ın tazminat istemine ret İstanbul Haber Servisi - Gaze- temiz yazarõ Deniz Som hakkõnda, gazetenin 30 Nisan 2008 tarihli sa- yõsõnda yayõmlanan “Da- mat” başlõklõ köşe yazõsõ nedeniyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn kişilik haklarõnõ ihlal ettiği iddia- sõyla açtõğõ davayõ reddeden mahkeme kararõ Yargõ- tay’ca onandõ. Erdoğan’õn Ankara 6. As- liye Hukuk Mahkemesi’nde açtõğõ 20 bin TL’lik manevi tazminat davasõ, 28 Ekim 2008’de karara bağlandõ. Mahkeme, Som’un köşe yazõsõnda Başbakan’õn özel yaşamõna müdahale etmediğini, eleştiri niteliği taşõdõğõnõ kaydetti. Başbakan’õn konumu itibarõyla diğer insanlardan farklõ olarak kamuoyu ve basõn tarafõndan yakõn takip edildiğini kaydeden yargõç, Başbakan’õn icraatlarõnõ ger- çekleştirirken ağõr eleştirile- re muhatap olmamak için ya- salar çerçevesinde dikkatli davranmasõnõn zorunlu ol- duğunu vurguladõ. Başbakan’õn avukatlarõnõn temyiz istemini ele alan Yar- gõtay 4. Hukuk Dairesi, de- lillerin değerlendirilmesinde bir isa- betsizlik görülmediği gerekçesiyle ret kararõnõ yerinde bularak onan- masõna hükmetti. İsmail Selçuk Çakõroğlu toprağa veriliyor Osman Yıldırım. Deniz Som. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, dün üniversite rektörleri ve YÖK üyeleriyle Çankaya Köşkü’nde öğle yemeğinde bir araya geldi. Gül, AKP iktidarı döne- minde “Her ile bir üniversite” sloganıyla kurulan üniversiteler hakkında de- ğerlendirmelerde bulunurken yeni kurulan üniversitelerin bulundukları şe- hirlerdeki liselerin devamı gibi olmaması gerektiğini söyledi. Üniversitelerin yerelleşmesine izin verilmemesi gerektiğini kaydeden Gül, üniversitelerin bu- lunduğu bölgelere hizmet etmesinin kalkınmayı hızlandırması açısından önemli bulduğunu, yeni renkler, çok daha üstün kaliteli eğitim öğretimi ve araştırmayı getirecek kurumlar olması gerektiğini kaydetti. (Fotoğraf: AA) Köşk’te rektörlere yemek Arınç hakkında tazminat davası İstanbul Haber Servisi - Barõş ve De- mokrasi Partisi (BDP) Milletvekili Emine Ayna, kendisini ima ederek ‘ya- ratõk’ diyen Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arõnç hakkõnda, kişilik haklarõ- na saldõrõda bulunulduğu- nu belirterek 10 bin TL’lik manevi tazminat davasõ açtõ. Ayna’nõn avukatlarõ tazminat dava- sõnõn yanõ sõra Eyüp ve Üsküdar cumhuriyet baş- savcõlõklarõna başvururak Arõnç hakkõnda iki ayrõ suç duyurusunda bulun- du. Arõnç’õn 3 yõla kadar hapis istemiyle yargõlan- masõ istendi. ‘Faili meçhul’ kazısı Yurt Haberleri Servisi - Yurtdõşõnda ya- şayan itirafçõ Yõldõrõm Beğler’in 2 işadamõnõn terör örgütü PKK’ye yar- dõm ettiği gerekçesiyle öldürülüp Habur Sõnõr Kapõsõ Atõş Alanõ mevki- sine gömüldüğü yönün- deki iddialarõn basõnda yer almasõnõn ardõndan soruşturma başlatan Di- yarbakõr Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, bölgede ka- zõ yapõlmasõnõ kararlaştõr- dõ. Yoğun güvenlik ön- lemleri altõnda 4 iş maki- nesinin akşam saatlerine kadar gerçekleştirilen ka- zõlarda bir bulguya rast- lanmadõğõ açõklandõ. İnsana saygı müzesi İZMİR / ANKARA (Cumhuriyet) - Bombalõ saldõrõ sonucu yitirdiği- miz gazetemiz yazarõ Uğur Mumcu’nun kõzõ Özge Mumcu, suikasta kurban giden gazetecile- rin eşyalarõnõn sergilene- ceği bir müze kurulmasõ fikrine destek verdi. Mumcu, müzede sadece suikasta kurban giden ki- şilerin eşyalarõ değil, fi- kirlerinin de yer almasõnõ önerdi. Konak Belediye Başkanõ Dr. Hakan Tar- tan, Abdi İpekçi’nin kat- ledilişinin 31. yõlõnda, kõ- zõ Nükhet İpekçi’nin fer- yadõna her kesimin des- tek vermesi gerektiğini belirterek ilçede İnsana Saygõ Müzesi’nin kurul- masõ için çalõşma başlat- tõklarõnõ bildirdi. Uzun tutukluluk ceza getirdi STRAZBURG (ANKA) - AİHM, sahte kimlik düzenlediği iddia- sõyla yaklaşõk iki yõl tu- tuklu kaldõktan sonra de- lil yetersizliğinden beraat eden Zehni Doğan’a Tür- kiye’nin 2 bini ma-nevi, bini maddi olmak üzere toplam 3 bin Avro tazmi- nat ödemesini kararlaştõr- dõ. Doğan’õn uzun tutuk- luluk dönemi gerekçesiy- le AİHM’ye yaptõğõ baş- vuru üzerine açõlan dava- da, tazminat hükmüne İn- san Haklarõ Sözleşme- si’nin özgürlük ve güven- lik hakkõnõn ihlal edilme- si gerekçesiyle varõldõ. Çapraz nakil kararı ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Sağlõk Bakanlõğõ Tedavi Hiz- metleri Genel Müdürlü- ğü, Ulusal Organ ve Do- ku Nakli Koordinasyon Kurulu’nun (UKK), akra- ba dõşõ nakillere ilişkin yeniden mevzuat oluştu- rulana dek çapraz nakil- lerle ilgili dosyalarõn UKK’de değerlendiril- mesine gerek olmadõğõna yönelik karar alõndõğõnõ açõkladõ. UKK’nin aldõğõ kararõ yazõyla organ nakli merkezlerine gönderdi. İstanbul Haber Servisi - 1961 Anayasasõ Kurucu Meclis Bilecik ili temsilcisi İsmail Sel- çuk Çakıroğlu, önceki gün yaşamõnõ yitirdi. Çakõroğlu, Karacaahmet Şakirin Camisi’nde bugün kõlõnacak öğle namazõnõn ardõndan Kara- caahmet Mezarlõğõ’nda toprağa veriliyor. Yük- sek orman mühendisi, avukat, 2. ve 10. devre Bilecik milletvekili, Çakõroğlu, Bilecik’in Bo- züyük ilçesinde 1921 yõlõnda doğdu. 1957’de Demokrat Parti (DP) Bilecik Milletvekili olan Çakõroğlu, DP’nin basõna yönelik baskõlarõ ne- deniyle partisinden istifa ederek CHP’ye geçti. 1960 ihtilaliden sonra, 1961 Anayasasõ’nõ ha- zõrlayacak Meclis’te Bilecik ilini temsilen ku- rucu üye olarak görev alan İsmail Selçuk Çakõ- roğlu, evli ve iki çocuk babasõydõ. 61 ANAYASASI KURUCU MECLİS ÜYESİ obursali@cumhuriyet.com.tr