18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Yalçın Tosun'la Anne, Baba ve Diğer ölümcül şeyler'e dair 'Hatırlamak istemedikçe daha çok , yüzleşilir geçmişle'Yalçın Tosun Anne, Baba ve Diğer ölümcül Şeylefte okurlarla buluştu. Tosun'un llk kftabı öykülerden oluşuyor. Kitaptaki öykülerde anne baba ve çocuk olan çekirdek aile üzerlnden aile hesaplaşmaları yapılıyor, geçmişe gidilip, hatırlan- mak istenmeyen olaylarla yüzleşiliyor. Tosun, aile blreylerinin, aile Içinde birey olma hallerine başka bir gözle bakıyor, çocukların aileleriyle yaşadığı mücade- leler üzerine eğlllyor. Aynı zamanda ögretim üyesi de olan ve aile hukuku üze- rine ders veren Yalçın Tosun'la edebiyat serüvenl ve yeni üzerine söyleştik. ErdemöZTOP I -w- lk kitabmız Anne, Baba m ve Diğer Ölümcül Şeyler . , m öykü türünde. öykü JL yazma sebeplerinizle başlayahm ilk olarak... Neden yazı- nımıza öyküyle girdi Yalçın Tosun? • Türü her ne olursa oİsun bir derdi varsa yazıyor ınsan, söyleye- cek yeni bir sözü olduğuna inandığı için yazıyor. En azından benim için böyle bu. Çoğu yazar, farklı kitaplarda da olsa dönerek hep aynı şeyi yazar hayadan bo- yunca. Ben de hayatımdaki 'ben' denilen sınırlan çizilmiş hapishancnin dışındaki oluşlann büyüsüne inandığım, yazarak başka mümkünlerin izinin sürebilecegimi sezdiğim için yazıyorum. Bir ihtimal yeni bir duyguyu yakalar ve yakalatınm diye yazıyorum. öyküyse, bunlara ek olarak, yazar tarafından özenle ölçülmüş boşluk- lanna ve sezdirdiklerine, okurun hayal gücüne yüklediklerine verdiğim önemden dolayı uzun zamandır üzerine düşündü- ğüm vc uğraştığım edebi tür. Öyküyle aramda sezgüerimle kurduğum bir ilişki var denebilir. "NE OLUP BİTİYORSA ÇOCUKLUKTA OLUYOR" - îş yaşamtnızda farklı bir meslektesi- niz. Hukukçusunuz. Bilgi Üniversite- si'nde Hukuk Fakültesi öğretim üyesisi- niz. Hep merak etmişimdir: Hukukla edebiyat nasıl bir arada yol alır? Benzeşti- ği yanlar var mıdır? • Edebiyatın ve hukukun buluştuğu en önemli nokta kanımca anlama ve yorum- lama çabası. Edebiyat bu çabalann kendi- sini konu alırken hukuk bunlardan örülü bir sistem kurar. Ancak her ikisi de farklı bakış açılan ve amaçlarla da olsa hayatı merkeze koyar •Öykülerinizegelecek olursak... Genel bir soruyla devam edelim: Anne, Baba ve ölümcül Şeyler 'deki öyküleri bir araya getirirken dertleriniz, mesclcleriniz neler oldu? -Anne, Baba ve Diğer Ölümcül Şeyler, beş senede yazılan öyküler içinden seçile- rek oluşturuldu. Görece uzun yazma sü- recine rağmen, öykülerdeki temel izleğin yoğunlaşmasında, esas derdimin ne oldu- ğu konusundaki hesapsız ve sezgici yakla- şımın yattığını sanıyorum. Ne olup biti- yorsa çocuklukta oluyor gibi gelmiştir hep bana. Sonra olanlar sanki biraz gölge- de kalır, yaşarken fark etmesek de. Bu ka- dar önemli bir dönemi damgalayan aile kurumunu seçememekteki yazgısallığa ve ailelerin körü körüne yüceltilmesine karşı SAYFA 4 yıllar içinde bende birikmiş tepkiler temel meselem oldu. Herkesin bÜdiği ama tek kelime dahı etmedıği istismarlar, karanlık odalardaki sandıklara kilitlenmiş sırlar, başta aile fertleri arasında olmak üzere aşılması gitgide zorlaşan iletişimsizlik so- runu, karşındakini dinlememekteki koyu ısrar, ınsanın kendini anlamasındaki zor- luğu yadsıyarak başkalarınca anlaşılmak için yırtınması diğer meseleler arasına so- kulabilir. - Aile kavratnı üzerine yazıyorsunuz özünde. Çekirdek ailenin fertleri öyküle- rinizin başkahramanları. Neden anne ve babanın hâkimıyetinde öyküleriniz? • Ailenin korkunç bir ycr olabilecegine inanıyorum. Bunun için illa büyük traje- dilerin de yaşanmasına gerek yok -kaldı ki yaşanıyor. Sanınm öykülerimde aile moti- finin, anne-baba-çocuk üçgeninde yaşa- nanlartn çoğun ürkütücü, rahatsız edici hatta ölümcül olmasının aile kurumuna bir başka gözle bakılabileceğine inan- mamdan geliyor. Görece daha masum gö- rünen ailelerde bile ciddi bunalımlar ve kimlik savaşlan verilebili- yor. Eşcinsel olduğu için ebeveynleri tarafından kapı önüne konabiliyor bir genç ya da şiddete maruz kalabiliyor. înanç- lar, tercihler, büyüme ve kendini bulma sürecinde kişinin verdiği savaşlar içinde, ailesiyle yaşadığı en temel mücadelenin belirleyiciliği beni düşün- dürmeye devam ediyor. - Biraz önce konuştuk gerçi; medeni hukuk dersleri de veriyorsunuz. Anlattığınız kurmacalar- da da aüevi ilişkiler anla- ohr. Bir ilişki kurabilir miyiz pratikte ha- şır neşir olduğunuz bir konunun kurguya da yansımış olmasında? - Medeni Hukuk içinde Aile Hukuku dersleri veriyorum. Ailenin neden önemli olageldiğinı açıklarken bugünkü hukuk düzeni içinde aileye bakışı anlatmaya çalı- şıyorum. Burada hakkaniyeti elden bırak- madan eşitlikçi ve zayıf durumda olanı koruyan bir bakış açısıyla bir farkındalık yaratmaya çahşıyorum öğrencilerimde. Şiddete uğrayan aile üyelerinden ya da is- tismara maruz kalan çocuklardan, kadın- lann ve çocukların geçmişteki ve bugün- kü durumlarından, toplumsal ahlak kav- ramından ve bunun muğlaklığından bah- sediyoruz. Sözünü ettığiniz ılişkinin olup olmadığına okurlann karar vermesi sanı- nm daha doğru olur. "YAKINIMIZDALAR DİYE İYİTANIDIĞIMIZI SANIYORUZ" - Yazınımızda geçmişle hesaplaşmalar hep baba üzerinden yapıhrdı. Sizin öykü- lerinizde işin içine anne Hgürii de giriyor. ölen, intihar eden aile bireylerigün gelip oğulya da kızlannın ka/şısma çıkıyor. Ne dersiniz? - Aslında anne-baba ve çocuklara ben- zer mesafelerden yaklaşmaya çalıştım bu öykülerde. Ama bunlar arasındaki ilişki- nin en azından uzunca bir süre eşitler ara- sı bir ilişki olmadığı ortada. Bu ilişkide te- mel sorun bu kadar yakınımızda olan in- sanlan bu kadar az tanımamız belki de. Yakınımızdalar diye iyi tanıdığımızı sanı- yoruz ve bu yanılgı içinde işleniyor tüm kabahatler ve cürümler. Söylenmemesi gerekenler böylece olmadık anlarda kusu- luyor ya da bazı sözcükler yutulduklan için zamanla kansere dönüşüyor. Bunlar yaşanırken oluşan yaralara çeviriyorum başımı, bu yaralan alanlara ve verenlere. Yakınımızdaki yabancılan ele alıyorum özede; anne, baba, çocuk ya da sevgili ol- j Yalçın Tosunun üzertade çalıstiOı iklncl Mta-1 bı bir öykü kttabı olacak.. ması bu açıdan fark etmiyor. - Yoksa bu türden hesaplaşmalar, sizin de içinde bulunduğunuz genç kuşak ya- zarlann temel dertlerinden mi? Eğer öy- leyse nedenini merak ediyorum tabii... - Kişinin kendisi ve ailesiyle hesaplaş- maları edebiyatın her zaman başat konu- lanndan oldu ve olmaya devam edecektir. Genç kuşak yazarlar adına konuşmam el- bette mümkün değil, ancak gitgide yalnız- laşan ve iletişim sorunlan yaşayan bireye yönelen metinlerin sayısında bir artış ol- duğunu gözlemlediğimi söyleyebilirim. - Bir önceki kuşak 12 Eylül'le, onun meydana getirdiği baskıcı yönetim şekliy- le, bireysel ve toplumsal haklartn özgür- leştirihnesi gibi aileden daha genel, tüme- varan bir konuyla uğraşülar... • Büyük bir apolitikleştirme sürecinden geçmiş bir kuşağın çocuklanyız. Yaşanı- lan çağın ve şartlann her şeye olduğu gibi edebiyata da bir etkisi mutlaka olmuştur, olacaktır. Ancak bireysel ve toplumsal olan üzerine de iyi düşünmek gerekir. Bi- reyden ya da aile ferderinden yola çıkıla- rak yazılan, onu ve sorunlannı merkeze koyan bir metin, toplumsal kaygılar taşı- yan metinlerden katbekat politik ve mu- halif olabilir. - Özünde anne ve babayla, ölümcül diğer şeyleri aynı noktada birleştiriyorsunuz... - Aynı noktada olmasa da, aynı yolcu- lukta diyebiliriz. Bu yolculuk kendini vc dolayısıyla dünyayı bir nebze daha iyi anlayabilme çabasından doğuyor. Bir şe- yin ölümcül olup olmadığının tayini de aslında içinde yaşanılan toplumun öcüle- ri ve yasaklarıyla belirleniyor çoğun. Kimsenin kimseyi dinlemediği dolayısıy- la anlamadığı bir toplumda anneler, ba- balar ve sevgililer, çocukken başkaları- nın kurbanlarıyken, büyüdüklerinde kendilerine yeni kurbanlar yaratmakta sakınca görmüyorlar. - Girişte alıntüadığınız Andre Gide de diyor: Senin için kendi ailen kadar, ken- di odan kadar, kendi geçmişin kadar teh- likeli bir şey yoktur." • Evet, Gide'in bu sözü bir anlamda Anne, Baba ve Diğer ölümcül Şeyler'in ruhunu tek bir cümleyle duyuruyor: Geç- mişten kurtulamasak da, onu taşırken dikkat etmek gerekır. AYAKLARI GEÇMİŞE TAKILANLAR - Kitaptaki diğer bir öyküde de, kahra- man şikâyet eder, ne gerek var bu kadar hatırlamakta diye? - Dediğim gibi, bu öyküler biraz da geçmişi unutmaya çalıştıkça ayaklan geç- mişe takılanlarla, kendini arama yolunda geçmişten neyi ne kadar beraberinde gö- türmek gerektiğiyle ilgili. Hatırlamak iste-' medikçe daha çok yüzleşilir geçmişle, bu- nu yaşam benim öykü kişilerime de -her- kese öğrettiği gibi- öğretiyon - Peki, bundan sonra nasıl devam ede- cek Yalçın Tosun 'un yazarhk serüveni? Roman ya da şiir var mı ileriprojelerinde düşündüğü örneğin? - Üzerinde çalıştığım ikinci kitabım da bir öykü kitabı olacak. Şiir yazıyorum ama yayınlamıyorum. Başka türlerde ürün verip vermeyeceğimi öngöremesem de özellikle öykünün izini hep süreceğimi biliyorum. • Anne, Baba ve Diğer Ölümcül Şeyler/ YalçtnTosun/YKY/88s C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 0 4 4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle