Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 18 ŞUBAT 2010 PERŞEMBE
14 EMEK emek@cumhuriyet.com.tr
GÖRÜŞ
ATİLLA ÖZSEVER
4-C’den Esaret
Sözleşmesi’ne
TEKEL işçilerine dayatılan 4-C sözleşmesinin
yanında AKP’nin çalışma yaşamındaki gerçek yüzünü
ortaya koyan yeni bir gelişme daha oldu. Bu gelişme
şimdilik PTT çalışanlarıyla ilgili. PTT ve Ulaştırma
Bakanlığı tarafından hazırlandığı belirtilen yasa
taslağına göre, kurum bir anonim şirket haline
dönüştürülerek istihdam politikası da değiştiriliyor.
PTT AŞ adını alacak bu yeni oluşum, posta
hizmetlerinin özelleştirilmesinin ilk adımı.
PTT AŞ’de sözleşmeli olarak istihdam edilecek
personel, yasa taslağının 13. maddesine göre, ne 657
sayılı Devlet Memurları Kanunu’na, ne diğer
kanunlardaki sözleşmeli personel hakkındaki
hükümlere ne de 4857 sayılı İş Kanunu’na tabi olacak.
Yani AKP iktidarı, tüm mevcut yasal düzenlemelerin
dışında yeni bir statü icat ediyor. Yine 13. maddenin 4
ve 5. fıkralarında bu yeni statüdeki sözleşmeli
personelin çalışma koşulları için aynen şöyle deniyor:
“Sözleşmeli personele ilişkin işe alma, atama,
görevlendirme, terfi, disiplin, izin, görevden alma,
sözleşmenin sona erdirilmesi, ödenecek sözleşme
ücreti, gündelik, fazla çalışma ve diğer ücretlerle özlük
haklarının belirlenmesi hususlarında yönetim kurulu
yetkilidir. Yönetim kurulu, belirleyeceği usul ve esaslar
dahilinde sözleşmeyi yenileyip yenilememekte
serbesttir.”
Bu yeni statüdeki sözleşmeli personelin yanı sıra bir
yıldan az süreli ve kısmi zamanlı personel de
çalıştırılabileceği ve mevcut personelin de tabi
oldukları mevzuata göre çalışmalarına devam edeceği
belirtiliyor. Yeni statüdeki sözleşmeli personelin ücret,
çalışma koşulları, işe devamı ve işten çıkarılması
tamamen 5 kişilik PTT AŞ Yönetim Kurulu’nun
keyfiyetine bağlı bulunuyor. Üstelik bir devlet
kuruluşunda bu kadar keyfi ve çalışma koşulları
tamamen işverenin iki dudağı arasında olan bir
istihdam biçimine ilk kez rastlanıyor. Bir anlamda bir
“esaret sözleşmesi” söz konusu.
4-C uygulaması bile 657 sayılı Devlet Memurları
Kanunu’na tabi bir statü, ayrıca 11 ayda 22 günlük
ücretli izin söz konusu, yine yılda 30 günlük hastalık
izni var, işten çıkarılma halinde iş sonu tazminatı
ödenecek ve çalışanlar memur sendikalarına üye
olabilecek. PTT AŞ’de çalışacak sözleşmeli personel
için böyle hakların varlığı bile söz konusu değil,
tamamen işverenin keyfine bırakılmış durumda. Yani
yeni sözleşmeli personel istihdamı, 4-C’den bile daha
beter. Kuşkusuz 4-C’deki bu son iyileştirmeler TEKEL
işçilerinin mücadelesi sonucu oluştu, tabii orada da iş
garantisi yok, sözleşme sadece o yıl için geçerli.
Ancak yukarıda belirttiğimiz “esaret sözleşmesi”
konumuna gelmiş durumda değil.
Aslında AKP’nin çalışma yaşamı ile gerçek amacı,
bu yeni sözleşmeli personel statüsüyle daha net bir
biçimde ortaya çıkıyor. Güvencesiz, sendika hakkı
olmayan, sefalet ücretine razı bir emek kesimi
yaratılmak isteniyor. Onun için TEKEL işçilerinin
mücadelesi, çok, çok önemli…
atillaozsever@ttmail.com
BİRLEŞİK KAMU-İŞ’İN TAKVİMİ BELLİ OLDU BURSA’DA 1 GÜNLÜK AÇLIK GREVİ
Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikalarõ
Konfederasyonu, TEKEL işçilerine destek olmak
için oturma eylemi ve kitlesel basõn açõklamalarõ
yapma kararõ aldõ. Birleşik Kamu-İş, TEKEL
işçilerine destek olmak için konfederasyonlarõn
aldõğõ karara paralel olarak bir eylem takvimi
açõkladõ. Yapõlan yazõlõ açõklamaya göre, bugün
konfederasyona bağlõ sendikalar siyah zemin
üzerine beyaz yazõlmõş “TEKEL işçisinin
mücadelesi mücadelemizdir” pankartlarõ asacak.
Açõklamada, konfederasyona bağlõ sendikalarõn
ve şubelerin illerde kendi belirledikleri yerlerde
oturma eylemi ve kitlesel basõn açõklamasõ
yapmasõ öngörülürken, cumartesi günü saat
11.00’de de konfederasyon genel merkezi önünde
toplanarak saat 12.00’de Sakarya Caddesi’nde
işçilerle buluşulmasõ kararlaştõrõldõ. Ayrõca aynõ
günün gecesi sendikalarõn ve konfederasyonun
yöneticileri TEKEL işçilerinin çadõrlarõnõ
ziyaret edecek.
Bursa’da, 4 ayrõ konfederasyona bağlõ sendikalara üye 50 kişi, TEKEL
işçilerine destek olmak amacõyla 1 günlük açlõk grevi başlattõ. Türk-İş 8. Bölge
Temsilciği binasõnda toplanan grup adõna basõn açõklamasõ yapan Bölge
Temsilcisi Mehmet Kanca, TEKEL işçilerinin 16 Aralõk 2009 tarihinde iş
güvencesi ve özlük haklarõnõn korunmasõ için mücadeleye başladõğõnõ, bu
kapsamda onlara desteklerinin sonuna kadar süreceğini ifade etti. Kanca,
“eylemci dayanõşmasõnõn direnişini yükselteceğini” savunarak “İşte bu
dayanõşmanõn örneği olarak Türk-İş, DİSK, KESK ve Kamu-Sen
konfederasyon temsilcileri ve bazõ arkadaşlar, TEKEL işçilerine destek için bir
günlük açlõk grevini başlatmõş bulunmaktayõz” dedi.
Sağlık emekçisi:
Herkese güvence
CervantesEnstitüsü’nde
TEKEL’e destek işgali
İstanbul Haber Servisi - Sosyalist Demokrasi
Partisi (SDP) ve Toplumsal Özgürlük Platformu
üyeleri, TEKEL işçilerinin direnişine destek
amacõyla Tarlabaşõ’ndaki İspanyol Kültür
Merkezi olarak hizmet veren Cervantes
Enstitüsü’nü işgal etti. Toplam 35 gösterici,
gözaltõna alõnarak terörle mücadele şubesine
götürüldü.
TEKEL işçilerine destek amacõyla dün sabah
saatlerinde Cervantes Enstitüsü’ne gelen grup,
binadaki asansörleri kullanõlamaz hale
getirdikten sonra merdivenlere çeşitli engeller
koydu. 5 katlõ binanõn en üst katõndaki balkona
çõkan grup üyeleri, balkon ve camlara “TEKEL
kazanırsa, hepimiz kazanırız” ve “Sermayeye
karşı Tek-el, tek yumruk” yazõlõ pankartlar
asõp, İspanyolca ve Türkçe sloganlar attõlar.
Dev-Sağlık-İş’ten
ÇÜ’de eylem
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Devrimci
Sağlõk İş (Dev-Sağlõk-İş) Sendikasõ üyesi sağlõk
çalõşanlarõ Çukurova Üniversitesi Balcalõ
Hastanesi Poliklinikleri önünde oturma eylemi
ve bir basõn açõklamasõ yaptõ.
“Ne 4-B, ne 4-C, güvenceli çalõşma” , “Hasta,
hastane kapõsõnda ölecek” sloganlarõ atan sağlõk
çalõşanlarõ hükümeti istifaya çağõrdõ. Gurup
adõna basõn açõklamasõnõ okuyan, SES Adana
Şubesi Başkanõ Dr. Mehmet Antmen, “Sağlõk
ve sosyal hizmet emekçilerinin sonu da TEKEL
işçileri gibi olacak. Hükümetin ileriye dönük
planõ böyledir. Bizim işyerlerimizde de
hizmetler parça parça özelleştiriliyor,
güvencesiz çalõştõrma yaygõnlaştõrõlõyor.
Hükümet emekçisine dayatmalarla kendi
hazõrladõğõ formülleri kabul ettirmeye çalõşõyor.
Biz TEKEL işçileri gibi olmayacağõz. TEKEL
işçilerinin yanõndayõz fakat onlarõn uğradõğõ
haksõzlõklara başõmõza gelmeden karşõ
çõkõyoruz. TEKEL işçilerinin açtõğõ mücadele
yolundan sonuna kadar gideceğiz. Güvenceli iş
ve güvenceli ücret hakkõmõzdõr” diye konuştu.
İstanbul Haber Servisi - TEKEL işçilerine
destek amacõyla Türk-İş İstanbul Şubeler
Platformu, eylemin işçi sõnõfõ açõsõndan
önemine yönelik değerlendirme toplantõsõ yaptõ.
KESK’e bağlõ çeşitli sendikalar, alanlarda
AKP’yi protesto etti. Direnen TEKEL
işçileriyle dayanõşmalarõnõn artarak süreceğini
vurguladõlar. Tuzla Demokrasi Platformu da
ilçede Deri-İş Sendikasõ önünden Aydõnlõ
Meydanõ’na yürüyüş düzenleyerek TEKEL
barikatõnõ güçlendireceklerini belirttiler.
KESK’e bağlõ Sağlõk Emekçileri Sendikasõ (SES)
üyeleri dün örgütlü bulunduklarõ, Samatya’daki
İstanbul Eğitim ve Araştõrma, Okmeydanõ
Eğitim ve Araştõrma ile Şişli Etfal Eğitim ve
Araştõrma hastanelerinde ayrõ ayrõ eylemler
düzenlediler. SES üyeleri, “Sıra bize gelmeden
4-C’ye dur diyelim”, “Halkın kasası sende ise
halk için kullan, sermayeye peşkeş çekme”
dövizleri taşõyõp “Hükümet 4-C’yi al başına
çal”, “Ne 4-B, Ne 4-C herkese güvence”
sloganlarõ attõ. Samatya’daki İstanbul Eğitim ve
Araştõrma Hastanesi’ndeki eylemde konuşan
Sibel Can, TEKEL işçilerinin iki ayõ aşkõn
süredir özelleştirmenin sonuçlarõna, güvencesiz,
esnek çalõştõrõlmak istenmelerine karşõ
direndiklerini belirtti.
ANKARA/İSTANBUL - TE-
KEL emekçisinin Ankara Türk-İş
önündeki direnişleri 67. gününe
ulaşõrken destekler de devam edi-
yor. Ülkenin çeşitli kentlerinde ya-
põlan protesto ve eylemlerin yanõ
sõra yurtdõşõndan da destekler sü-
rüyor. Dün, CHP’li Kemal Kılıç-
daroğlu direnen işçileri ziyaret
ederken, Yunanistan Sol Hare-
ketler ve Ekoloji İttifakõ Partisi de
bir mektup göndererek eylemleri
desteklediklerini açõkladõ. Tek Gõ-
da-İş Sendikasõ’ndan alõnan bilgi-
ye göre, Yunanistan Milletvekili ve
Sol Hareketler ve Ekoloji İttifakõ
Partisi Sekreteri Panagiotis Lafa-
zanis görderdiği mektubunda gö-
rüşlerini “Sevgili TEKEL işçisi
kardeşlerim, Yunan parlamen-
tosunun ve Yunanistan solunun
üyelerinden biri olarak, mücade-
lenizle dayanışma içinde olduğu-
muzu bildirmek istedim. Mücade-
leniz, Yunanistan işçileri ve Yu-
nanistan solu için bir esin kayna-
ğıdır. Yaşasın TEKEL işçilerinin
direnişi” sözleriyle dile getirdi.
Sendikanõn geçen hafta bitirme
kararõ almasõna karşõn açlõk grevini
sürdürmek isteyen ve sayõlarõ 18 ile
21 kişi arasõnda değişen işçiler de dün
akşam saatlerinde açlõk grevi eyle-
mini sona erdirdi.
TEKEL işçilerine destek ziyare-
tinde bulunan CHP Grup Başkanve-
kili Kemal Kõlõçdaroğlu, “AKP mağ-
dur, mazlum olarak iktidara baş-
ladı. Arkasından mağrur oldu.
Şimdi zalim olmaya başladı” dedi.
Kõlõçdaroğlu, eyleme müdahale
etmeye hazõrlanan Ankara Valili-
ği’ni de “Sayın Ankara Vali-
si’ne sesleniyoruz; iktidarın oyu-
nuna gelip haklı bir eylemi bas-
tırmak veya dağıtmaya girişme-
yiniz. Girişirseniz bunun hesa-
bını sorarız” diyerek uyardõ.
‘İktidarın oyununa
gelmeyin’
CHP Grup Başkanvekilleri Kõlõç-
daroğlu ve Hakkı Süha Okay, Türk-
İş Genel Merkezi önünde eylemleri
devam eden TEKEL işçilerini ziya-
ret etti. Kõlõçdaroğlu, Tek Gõda-İş Ge-
nel Başkanõ Mustafa Türkel ile dü-
zenlediği basõn toplantõsõnda, Türki-
ye Cumhuriyeti tarihinde belki de ilk
kez, bir siyasal iktidarõn işçi eylemi-
ni kõrmak için her yola başvurduğu-
nu söyledi. Ay sonunda çadõrlarõn
kaldõrõlmak istendiğini hatõrlatan Kõ-
lõçdaroğlu, “Buradan Sayın Anka-
ra Valisi’ne sesleniyoruz; iktidarın
oyununa gelip haklı bir eylemi
bastırmak veya dağıtmaya giriş-
meyiniz. Girişirseniz bunun hesa-
bını sorarız. Hukuku bir baskı
aracı olarak kimse demokrasiler-
de kullanamaz, kullanmamalıdır.
AKP hukuku baskı aracı olarak
kullanmanın yolunu seçmiştir. TE-
KEL işçileri de bunlardan nasibi-
ni almakla karşı karşıyadır” dedi.
Öte yandan, İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanõ Kadir Topbaş da
TEKEL işçilerinin belediyelerde is-
tihdamõ önerisine ilişkin, “Şu an
kadrom yok ki, nasıl kadro aça-
cağım? Boş kadro olsa önce itfai-
yecileri alırım” dedi.
MURAT KIŞLALI
ANKARA - Tek Gõda-İş Sendikasõ, 4/C
aleyhine açtõğõ davada yürüt-
menin durdurulmasõnõ ana-
yasaya aykõrõlõk gerekçe-
siyle istedi. Sendikanõn da-
va dilekçesinde, konuya iliş-
kin Bakanlar Kurulu kara-
rõnda yer alan ve işçi-
lere 4/C kapsamõna geç-
mek için verilen 30
günlük süre şartõnõn
anayasaya aykõrõ oldu-
ğu belirtildi.
Tek Gõda-İş Sendi-
kasõ Avukatõ Gökhan
Candoğan tarafõn-
dan açõlan da-
vanõn dilekçesinde, iş akitleri 31 Ocak
2010’da feshedilen TEKEL işçilerine, Ba-
kanlar Kurulu’nun “Kamu Kurum ve Ku-
ruluşlarındaki Geçici Mahiyetteki İşleri
Yürütmek Üzere Geçici Personel İstih-
damı ve Bu Personele Ödenecek Ücret-
ler Hakkında Karar”õnõn 2. maddesi ge-
reği, fesihten sonra 30 gün içinde başvuru-
da bulunduklarõ takdirde, 4/C kapsamõna
geçme seçeneği verildiği anõmsatõldõ.
Dilekçede, Türkiye Anayasasõ’nõn
“Çalışma Hakkı ve Ödevi” başlõklõ
49. maddesinde “Çalışma, herkesin
hakkı ve ödevidir” hükmünün bu-
lunduğuna dikkat çekilerek, “Bir
idari karar olan anılan Bakanlar
Kurulu kararına dava açma süresi
60 gün olup, işçiler, pek çok yön-
den anayasa ve uluslararası söz-
leşmelere aykırı yönleri olan bu ça-
lışma ilişkisine karşı dava açma ve
geleceklerini belirleyecek karara var-
ma şansına da sahip olabilmelidirler” ifa-
desine yer verildi. 30 günlük sürenin 2 Mart
2010’da biteceği belirtilen dilekçede “Ulus-
lararası sözleşmeler çerçevesinde, ‘insan
onuruna yaraşõr’ iş hakkına sahip işçilerin,
pek çok açıdan temel çalışma normları-
na aykırı ve yöntem saptırması ile malul
bir statüde çalışmaya zorlanması, açık bir
hukuka aykırılık olmanın ötesinde, ça-
lışma hakkının kullanımının son derece
yetersiz bir süre ile sınırlandırılması se-
bebiyle, giderilmesi mümkün olmayan
zararlar doğması kaçınılmazdır” deni-
lerek yürütmenin durdurulmasõ istendi.
Bir dava daha
Öte yandan Tek Gõda-İş Sendikasõ, 657
sayõlõ yasanõn 4/C maddesiyle ilgili Bakanlar
Kurulu kararõndaki kimi hükümlerin ipta-
li için Danõştay’da dava açtõ. Sendika,
çağdaş normlara aykõrõ bu düzenlemelerin
yeniden ele alõnmasõ gerekliliğini ifade
ederek davanõn bu temelde açõldõğõnõ belirtti.
Yardõm
toplayanlara
ceza kesildi
Fransõz petrol şirketi To-
tal’in, Dunkerque kentindeki
rafineriyi kapatma ihtimali ne-
deniyle rafineride çalõşan iş-
çiler, idari bürolarõ işgal ettiler.
Avrupa’nõn 3. büyük petrol
şirketi Total’in, ülkenin kuze-
yindeki liman kenti Dunker-
que’de bulunan rafinerideki
bürolarõn, 150 kadar işçi tara-
fõndan işgal edildiği ve To-
tal’den, rafinerinin kapatõlma
ihtimaline ilişkin açõklama
gelmediği sürece bürolarõ terk
etmeme kararõ aldõklarõ belir-
tildi. Total, petrol ürünlerine ta-
lebin düşmesi nedeniyle geçen
yõl eylül ayõndan itibaren üre-
timi durdurduğu için kapat-
mayõ düşündüğü Avrupa’nõn
en büyük rafinerisindeki bü-
rolarõnõ işgal eden işçilerin sa-
yõsõnõn 30 olduğunu açõkladõ.
Yaklaşõk 600 kişinin istih-
dam edildiği rafineride çalõ-
şanlar, 12 Ocak’ta başlattõk-
larõ grevi sürdürürken Fran-
sa’da şirkete ait tüm rafine-
rilerdeki işçiler, Dunkerque
rafinerisinde çalõşan arka-
daşlarõna destek için dün ve
bugün greve gitti.
Total, bu ay başõnda rafi-
neyi kapatma kararõ alsa bi-
le buradaki çalõşanlara iş ga-
rantisi vereceğini ve bu ra-
finerinin kapatõlõp kapatõl-
mamasõ yolundaki son kara-
rõn haziran ayõna ertelendi-
ğini açõklamõştõ.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TEKEL işçile-
riyle dayanõşma amacõyla
Türkiye genelinde başlatõlan
“1 TL’ni TEKEL işçileri-
ne ver” kampanyasõ kapsa-
mõnda Tunceli’nin Hozat
ilçesinde Emek Partisi İl
Başkanõ Erdem Ulaş Çelik
ve sendikacõ Haydar Gü-
ler kumbara ile esnafõ do-
laşarak yardõm toplamaya
başladõ. Para toplamalarõnõn
yasal olmadõğõ gerekçesiy-
le polis tarafõndan gözaltõna
alõnan Çelik ve Güler, ‘Ka-
bahatler Kanunu’na göre
dilencilik yaptõklarõ gerek-
çesiyle 70 TL para cezasõ ile
cezalandõrõldõ. Çelik ve Gü-
ler serbest bõrakõlõrken es-
naftan topladõklarõ paralara
ise polis el koydu.
İşçilerin 30 günde karar vermeleri ölçülülük ilkesine aykõrõ
4/C anayasaya aykırı
(Fotoğraf: Cihan ORUÇOĞLU/Hakan KAYGUSUZ)
Avrupa da kaynõyor:
Total’de işgal ve grev
TEKEL emekçisine yurtiçi ve yurtdõşõndan destek yağarken, çadõrlarõ ziyaret eden Kõlõçdaroğlu da hükümeti eleştirdi:
AKPmağdurdu,zalimoldu
Bugün TEKEL’e yarın
şeker ve enerji işçisine...
Genel Maden İşçileri
Sendikası Genel Başka-
nı Ramis Muslu, “Bu-
gün TEKEL işçilerine
verdiğimiz desteği yarın
şeker ve enerji işçisine
de vereceğiz” dedi.
Muslu ve GMİS Genel
Merkez yöneticileri,
Türkiye Taşkömürü
Kurumu Karadon Mü-
essesesi’ni ziyaret ede-
rek TEKEL işçilerine
verdikleri destekten do-
layı maden işçilerine te-
şekkür etti. Muslu, ma-
denciler olarak müca-
delelerini kesintisiz sür-
dürmek zorunda ol-
duklarını söyledi. (AA)
Direnişlerine devam eden
TEKEL işçisine Yunanistan Sol
İttifak partisinden de destek
geldi. Emekçiler, açlõk grevine
son verirken, cumartesi günkü
eylemin yüksek katõlõmlõ olmasõ
bekleniyor.