18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 ŞUBAT 2010 PERŞEMBE 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI Kürtler ve Bütünleşme Konulara gayet sağlam bir fikirle/duruşla ve gerektiğinde bilgiyle yaklaşan sevgili Ali (Sirmen) diyecek ki; bak ne yazıyor hâlâ, ekonomik gelişmişlikle etnik kimlik arasında doğrudan bir ilişki olsaydı, Belçika’da Flamanlar ayrılık istemezdi, kaç kez yazdım bunu... (Belçika’da Valonlar daha yoksul, biraz daha solda, önceleri onlar ayrılığı dillendiriyordu... Ama sonra tersine döndü, zengin ve tutucu Flamanlar bu defa Valonlardan ‘kurtulmak’ istedi... Ama bunlar güçsüz istekler...) Yine de konuya gireceğim! Şüphesiz, etnik kimliklerin, hele dili ve tarihsel bir geçmişi varsa, bağımsız devlet olma isteği her zaman söz konusu olabilir; bu istek koşullara göre zayıftır veya güçlüdür. Bu açıdan, Ali Sirmen genel olarak doğru olan bir görüşü savunuyor. Bu Kürtlerin dağınık olduğu bölgedeki gelişmelere bağlı olarak, Türkiye Kürtleri için de güncel; hele bunca yıl süren silahlı savaştan ve Irak’ta Kürt devletine doğru önemli bir adım atıldıktan sonra, çok daha güncel... Ancak, ayrılmak, şüphesiz ki bir mutlaklık içermez. Kimlikler yan yana da yaşıyor. Özellikle birbirlerini destekleyerek, birbirleriyle ortaklaşarak, paylaşarak... Ve sonuçta iç içe bir hayat sürebiliyor. Ama konumuz bu değil. Soruyu şöyle soralım: Ekonomik geri kalmışlık Kürt ayrılığını körüklüyor mu? Bence evet. Kürt silahlı terör hareketinin o bölgede bu kadar uzun süre tutunabilmesinin temel nedenlerinden biridir, bölgenin insan, kültür, ekonomik ve temel altyapılar bakımından geri kalmışlığı. Bölgenin bu coğrafi ve sosyal özellikleri uzun süreli “kırsal savaş” için koşulları oluşturdu. Bu açıdan, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’nun, Türkiye ile iyi bir bütünleşmişliğinden bahsedemeyiz. Kürtler, “bütünleşmek” için Batı’ya göç etmek zorunda kaldı! Ancak bu göçün de başarılı olduğunu söyleyemeyiz. Ülkenin kötü iş koşulları (dünyanın 17. büyük ekonomisiyle övünüyoruz), Kürtlerin önemli bir kesimini gettolaştırdı. (Yoksul bölgelerde yoğunlaşmış yaşam.) Gettolaşmalar bütün dünyada, her çeşit yeraltı ve terör ekonomisine hizmet eder. Kürtlerin yoğun olduğu bölgelerde ekonomik ve sosyal bütünleşme de olsaydı, Kürt kimliği hareketi şüphesiz ki olurdu. Ancak, oyun alanı ve zemini dar olurdu. İşi, aşı, gücü olan yaygın Kürt yerleşimi içinde bu hareket o kadar kolay tutunamazdı... Burada “askeri güç”ün büyüklüğü ve etkililiği, görülüyor ki ikincil bir önem taşıyor! Dahası, bu gücün yanlış kullanımı, Kürt kimliğine destek bile verebiliyor! Bu bağlamda, bölgede ekonomik yatırımlar, insanları iş ve ekmek sahibi kılmak, ayrılıkçılığın bulacağı zeminin iyice daraltılması açısından da önemli.. İnsanların önemli bir kesimi sadece Kürt oldukları için çağdışı ekonomik ve sosyal ilişkiler içine terk edildiklerini düşünüyorlar! Şüphesiz, devlet devlet, siyaset siyaset olabilseydi eğer, o bölge, o insanlar vatanın bir bölümüyse, zaten Kürtlerin yaşadığı koşulları iyileştirmek zorundasın... Siyaset, iktidar(lar), bölgenin Türkiye ile bütünleşmesi açısından -ekonomik ve sosyal- aslında pek bir şey yapmıyor. Tersine, örneğin çocukların kısmen de olsa zorunlu eğitime katılmaması için hoşgörülü davranıyor! Ekonomik yatırımları ise serbest piyasa ekonomisine bırakmış durumda! Teşviklerle bunu gerçekleştirebileceği gibi bir düş içinde... Oraya ancak biraz gözünü karartmış, bölgedeki düşük işgücünü iyice sömürmek ve rekabette bu yolla üstünlük sağlamak niyetindeki çok az patron gidebilir. Böyle durumlarda, devlet, bölgede ekonomik KİT’leri devreye sokabilir! İyi yönetilecek, vatansever insanların elinde, çeşitli sektörlerde kamu işletme teşebbüsleri, bölgenin ekonomik, insani ve sosyal entegrasyonu için büyük işler başarabilir! Bölgede imam/din/küçük avantalar dağıtmakla ve Kürt siyasetini tutuklamakla bu işi çözebileceğini sanan, dahası bundan bile umudunu keserek salt siyasi pazarlıklarla Kürt meselesine yaklaşan aymazlar var iktidarda! Yürütme Kurulu, Danõştay’õn sembolik katsayõ farkõnõn yürütmesini durdurmasõnõn ardõndan toplantõ yaptõ YÖK karara itiraz edecek KEPCO’dan nükleer ziyareti ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Güney Kore Elektrik Şirketi Üst Yöneticisi Kim Sang Su başkanlõğõndaki heyet, dün Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanõ Taner Yõl- dõz’õ ziyaret etti. Heyet, daha sonra Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanlõğõ Müsteşarõ Metin Kilci başkanlõğõndaki heyet ile de toplantõ yaptõ. Toplan- tõda Sinop’ta inşa edil- mesi planlanan nükleer santral için reaktör sağla- ma konusunda görüşme- ler yapõldõğõ öğrenildi. Çetin Emeç adına özel ödül İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gaze- teciler Cemiyeti, 20 yõl önce öldürülen gazeteci Çetin Emeç adõna ödül verecek. Türkiye Gaze- tecilik Başarõ Ödülleri kapsamõnda haber da- lõnda ödül alan gazete- cilere Çetin Emeç Özel Ödülü verilecek. Otobüse molotoflu saldırı İstanbul Haber Ser- visi - İstanbul Malte- pe’de bir İETT otobüsü- nü durduran maskeli ki- şiler, otobüse molotof- kokteyli attõktan sonra kaçtõ. Otobüsün ön kõs- mõ alev alõrken, çevrede- ki yurttaşlar yangõna müdahale etti. Şoförün yolcularõ tahliye etmesi- nin ardõndan gelen itfai- ye ekipleri yangõnõ kõsa sürede söndürdü. PKK’li 3 öğrenci tutuklandı İZMİR (AA) - İz- mir’de önceki gün patla- yõcõ madde ile yakalanan ve terör örgütü PKK üye- si olduklarõ iddia edilen üniversite öğrencileri S.S. (20), K.Ö. (23) ve S.S. (24), tutuklama tale- biyle mahkemeye sevk edildi. Zanlõlar, çõkarõl- dõklarõ nöbetçi mahke- mece tutuklandõ. İstanbul’da trafik kazası: 1 ölü İstanbul Haber Ser- visi - Yenibosna Değir- menbahçe Caddesi’nde seyreden Sezai Karade- mir (39), aracõn hâkimi- yetini kaybederek İlhan Tekaltõ idaresindeki TIR’a arkadan çarptõ. TIR’õn altõna giren oto- mobilin arka koltuğunda oturan Naim Öksüz (41) olay yerinde öldü, sürü- cü Karademir (39) ve arkadaşõ Zati Bakar (38) ise hastaneye kaldõrõldõ. Kapani-Savcı Ödülü konusu İstanbul Haber Ser- visi - Aybay Hukuk Araştõrmalarõ Vakfõ, “Kapani-Savcõ İnsan Haklarõ İnceleme Ödülü” 2009-2010 inceleme ko- nusunu “Avrupa İnsan Haklarõ Sözleşmesi” ola- rak belirledi. Yarõşmaya 2010 mezunlarõ dahil hu- kuk, siyasal bilgiler ve idari bilimler araştõrma görevlileri ve öğrencileri ile hâkim ve avukat staj- yerleri katõlabilecek. “www.aybay. org.tr” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YÖK, aralarõnda imam hatiplilerin de bulunduğu meslek liselilerine üniver- siteye girişte avantaj sağlayan sembo- lik katsayõ uygulamasõnõn yürütmesini durduran Danõştay’õn kararõna 15 Şu- bat’ta itiraz edileceğini açõkladõ. YÖK, sõnav tarihlerinde ise herhangi bir de- ğişiklik olmayacağõnõ bildirdi. YÖK Yürütme Kurulu, Danõştay’õn sembolik katsayõ farkõnõn yürütmesini durdurmasõnõn ardõndan, dün toplantõ yaptõ. YÖK Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’õn başkanlõğõndaki Yü- rütme Kurulu toplantõsõna 8 yürütme kurulu üyesinin tamamõ katõldõ. Top- lantõda Danõştay’õn kararõnõn ardõn- dan izlenecek yol haritasõ ile alterna- tif formüller ele alõndõ. Danõştay İdari Dava Daireleri Kuru- lu’na yapõlacak itiraz hakkõnda da yü- rütme kurulu üyeleri görüş alõşverişin- de bulundu. Toplantõda bazõ üyeler Danõştay’õn verdiği yürütmeyi durdur- ma kararõnõ dikkate alarak hukukun üstünlüğü ilkesinin zedelenmemesi ve yargõ kararlarõnõn uygulanmasõ gerek- tiğini ifade ederek “Yargı kararının uygulanmaması gibi bir şey söz ko- nusu olamaz” görüşünü belirttiler. Toplantõnõn ardõndan YÖK’ten yazõ- lõ açõklama yapõldõ. Sõnava girecek öğ- rencilerin endişe etmemesi gerektiği be- lirtilen çõklamada, YÖK’ün 21 Temmuz 2009 tarihinde birbirine bağlantõlõ bir- çok unsurdan oluşan biçimde yüksek- öğretim girişe ilişkin yeni bir sistem ge- tirdiği anõmsatõldõ. Yeni sistemin temel felsefesinin aynen korunacağõ belirtilen açõkla- mada, “Kurulumuz bu husustaki uz- manlığının ve anayasal yetkisinin bi- lincinde olup, sorumluluğunu müd- riktir” denildi. Yargõ kararõna konu olan hususun yalnõzca yeni sistem içinde farklõ bir anlamõ olan katsayõ oranlarõ ile ilgili kõsmõ olduğu ifade edilen açõklama- da, şöyle denildi: “Tekrar işaret etmek ve öğrenci- lerimizi temin etmek isteriz ki, yeni sistem yürürlüktedir, gerekleri ye- rine getirilecektir. Hukuka aykırılı- ğına dair esasa ilişkin bir hüküm ve- rildiği takdirde yeni sistemin ge- rekleri çerçevesinde kurulumuzca yapılacak düzenleme takdir edile- cektir. Hukuk devletinin bir gereği olarak yargı kararlarının bağlayıcı- lığı hususu tartışma konusu değildir. Ancak yine hukuk devleti olmanın bir gereği olarak yargı merciilerinin de kararlarına, belli bir katsayıyı ka- bul ederek kurulu bu oranı uygula- maya zorlama anlamı ve kapsamı yüklemek yetkisi ve imkânı da bu- lunmamaktadır.” ‘Kesin hüküm oluşturmaz’ Açõklamada, “Danıştay’ın ret ka- rarları bir kesin hüküm oluştur- madığı gibi, Danıştay’ın ret karar- ları ile oluşmuş bir kazanılmış hak da yoktur” denildi. Açõklamada, es- ki sisteme dönüşün hukuken ve fiilen mümkün olmadõğõ belirtildi. Açõklamada şunlar kaydedildi: “Ka- rarda eski ve yeni katsayı oranları- nın kaç puan fark oluşturduğu nok- tasında maddi hataların da bulunu- yor olması, bilimsel ve teknik hu- susların Danıştay tarafından anlaşı- lamadığı ve bir ön fikir ile değerlen- dirme yapıldığı kanaatini uyandır- maktadır. Her halükârda kurulu- muz, bir iptal kararı verilmesi ha- linde dahi, katsayı oranlarını belir- lemeye dair yetkisini bilimsel veriler ışığında kullanacaktır. Kurulumuz anayasal temeli olan yükseköğretim ve giriş sınavı bakımından, hizmet ge- reklerine uygun düzenleme yetkisi- ni, herhangi bir vesayeti ve hukuka aykırı bir zorlamayı kabul etme- den, kullanma kararlığındadır.” Yürütme Kurulu toplantõsõnõn ardõn- dan açõklama yapan YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Yekta Saraç, Danõştay’õn kararõna 15 Şubat’ta itiraz edecekleri- ni söyledi. Saraç, sõnav tarihlerinde şu anki koşullar itibarõyla herhangi bir değişiklik olmayacağõnõ kaydetti. YÖK, Danõştay’õn kararõna 15 Şubat’ta itiraz edileceğini açõkladõ. YÖK, sõnav tarihlerinde ise herhangi bir değişiklik olmayacağõnõ bildirdi. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlõğõ’nda (KGDM) mevcut yasalardaki sözleşmeli personel esas- larõna bağlõ olmaksõzõn, İçişleri Ba- kanõ’nõn onayõyla, “müsteşarlık müşaviri” unvanõyla en fazla 10 söz- leşmeli personel çalõşabilecek. TBMM Genel Kurulu’nda, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlõ- ğõ’nõn Teşkilat ve Görevleri Hak- kõnda Yasa Tasarõsõ’nõn 1. bölü- münde yer alan ilk 9 madde kabul edildi. Tasarõnõn “danışma birim- leri” başlõklõ maddesinin müsteşar- lõk müşavirliğini düzenleyen hükmü, hükümetin verdiği önergeyle de- ğiştirildi. Kabul edilen önergeye göre, terörle mücadele alanõnda özel bilgi ve ihtisasõndan yararlanõlmak üzere, Devlet Memurlarõ Yasasõ ve diğer yasalarõn sözleşmeli personel çalõştõrõlmasõ hakkõndaki usul ve esaslarõna bağlõ olmaksõzõn, İçişleri Bakanõ’nõn onayõyla en çok 10 “müsteşarlık müşaviri” unvanõyla sözleşmeli personel çalõşabilecek. Personelin sözleşme usul ve esasla- rõ, müsteşarlõk tarafõndan tespit edi- lecek. Kanuna ekli cetvelde belirle- nen tavan ve taban ücretleri arasõn- da kalmak üzere, müsteşarõn teklifi ve Bakan’õn onayõyla, aylõk brüt sözleşme ücreti ödenecek. ‘Kazanılmış hak olmayacak’ Müsteşarlõkta sözleşmeli perso- nel olarak istihdam edilenler için belirlenen esaslar çerçevesinde, ik- ramiye ve teşvik ikramiyesi öde- nebilecek. Bu şekilde çalõştõrõlma, sözleşme bitiminde kamu kurum ve kuruluşlarõnda herhangi bir pozis- yon, kadro açõsõndan kazanõlmõş hak oluşturmayacak. ADALET BAKANI ERGİN ‘Mahkemekararı eleştirilebilir’ ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Adalet Bakanõ Sa- dullah Ergin, Danõş- tay’õn katsayõ kararõ- na tepki gösterdi. Ergin, katõldõğõ bir televizyon progra- mõnda, YÖK’ün ya- pacağõ işlemlere ken- disinin karar verece- ğini, mahkeme karar- larõnõn da eleştirilip değerlendirilebilece- ğini söyledi. İdarenin her türlü eylem ve iş- leminin yargõ deneti- mine tabi olduğunu anõmsatan Ergin, “Yargı organının ya- pacağı denetim, hu- kukilik denetimidir. Danıştay’ın son ka- rarları, adeta bir ye- rindelik havası, at- mosferi oluşturu- yor” dedi. Bakan Ergin, yü- rütmesi durdurulan 0.13-0.15 aralõğõnda- ki katsayõ kararõnõn kendisine göre uygu- lanmasõnõn artõk mümkün olmadõğõnõ da belirterek YÖK’ün yapacağõ farklõ dü- zenlemeler olabilece- ğini kaydetti. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün anayasa değişikliği- ne ilişkin sözlerinin bundan sonra mevcut parlamentonun ana- yasa değişikliği ya- pamaz gibi yansõtõl- dõğõnõ, bunun yanlõş olduğunu belirten Er- gin, parlamentonun son güne kadar ana- yasa yapma yetkisine sahip olduğunu söy- ledi. Ergin, anayasa değişikliğinin belli teknik ve şekil şartla- rõnõn olduğunu, Av- rupa Birliği ile yapõ- lan müzakerelerin tõ- kandõğõ noktalar bu- lunduğunu anlattõ. Ergin, yapõlan bazõ yasa değişikliklerinin Anayasa Mahkeme- si’nce anayasal daya- nağõ olmadõğõ gerek- çesiyle iptal edildiği- ni, Türkiye’nin ulus- lararasõ belgelerle mü- kellefiyet olarak yük- lendiği konularda ya- sal düzenleme yapõl- masõna ihtiyaç duyul- duğunu kaydetti. Bakan Ergin, “Danõştay’õn son kararlarõ, adeta bir yerindelik havasõ, atmosferi oluşturuyor” dedi. KGDM’deki müsteşar müşavirleri yasalardaki usullere bağlõ olmaksõzõn çalõşabilecek Bakan’a personel atama yetkisi Adliye binasõ kullanmadan eskidi! Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından 29 Mayıs 2003 tarihinde hizmete açılan yeni adliye binası henüz eskimeden ihtiyaca ya- nıt vermediği gerekçesiyle başka bir yere taşınacak. Adana Büyükşehir Belediye Meclisi en yeni adliye binasının Tarım İl Müdürlüğü’ne ait narenciye bahçesine ya- pılması için imar değişikliğine gitti. Merkez Yüreğir ilçesi sınırları içinde, Kozan yolu üzerinde yer alan bahçenin içerisinde yüz- lerce portakal, mandalina ve greyfurt ağacı bulunuyor. (Fotoğraf: YUSUF BAŞTUĞ) OKAY, YÖK’ÜN TUTUMUNU ELEŞTİRDİ Kanuna karşı hile olmaz ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, YÖK Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’õn, Danõştay’õn ilk kararõ sonrasõnda “Hukukun arkasından dolanaca- ğız” dediğini anõmsatarak “Danış- tay, hukukun arkasından dolanı- lamayacağını kararıyla teyit etti. Kanuna karşı hile olmaz. Ortada bir yargı kararı var. Bu kararı okuyacaksın, o kararıçerçevesin- de çözüm üreteceksin” dedi. YÖK Başkanõ’nõn yeniden bir iti- raz süreci başlatacağõnõ belirten Okay, “Öğrencilerimizi mağdur eden bizzat YÖK Başkanı’dır. Yargı kararları ortaya çıktıktan sonra işin ideolojik tarafına ba- kılmaz. Yargı bu kararı verdi. Bunu hepimiz içimize sindirece- ğiz” diye konuştu. MHP yasa önerisi hazırlıyor MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ise Danõştay’õn katsayõyla il- gili kararõnõn “kabul edilemez” ol- duğunu belirterek, üniversiteye gi- rişte tüm liselere “eşit katsayı” uy- gulanmasõnõ öngören yasa önerisi hazõrladõklarõnõ bildirdi. Vural, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn “imam hatip mezunu olduğum için mi böyle yapılıyor” eleştirisi- ne de tepki gösterdi. VEKÂLETEN ATAMAYA TEPKİ DEÜ’de istifa depremi HİCRAN ÖZDAMAR İZMİR - Dokuz Eylül Üniver- sitesi Tõp Fakültesi’nde görev sü- resi sona eren Dekan Prof. Dr. Hakan Abacıoğlu’nun yerine vekâleten atama yapõlmasõna, de- kanlõk yönetim kurulu üyeleri is- tifayla yanõt verdi. DEÜ Rektörü Prof. Dr. Meh- met Füzün, fakültede dekan ada- yõ belirleme seçimi yapmayarak, göreve Tõbbi Patoloji Anabilim Dalõ öğretim üyesi Prof. Dr. Tü- lay Canda’yõ vekâleten atadõ. Şubat ayõnda yapõlmasõ gere- ken seçimleri rektörlükten öğre- tim üyelerine gönderilen yazõ doğrultusunda nisan ayõnda ger- çekleştirileceği bildirildi. Önceki gün yapõlan dekanlõk yönetim kurulu toplantõsõnda üyeler Prof. Dr. Serpil Salaçin, Prof. Dr. Barış Baklan, Prof. Dr. Ahmet Ömer İkiz, Doç. Dr. Çimen Olguner, Doç. Dr. Bü- lent Kılıç ve Yard. Doç. Dr. Ay- lin Özbek istifalarõnõ Canda’ya sundu. Canda’nõn yönetiminde dün gerçekleştirilen toplantõda ise is- tifalarõn ardõndan boşalan dekan- lõk yönetimine, seçimlerin nisan ayõnda gerçekleştirilmesi koşu- luyla tõp fakültesi yönetim kurulu üyeleri atandõ. İçişleri Bakanı Atalay. [email protected] İstanbul Haber Servisi - Ka- dõköy Belediye Başkanõ Selami Öztürk, Türkiye’nin en beğenilen İlçe Belediye Başkanõ seçildi. Öztürk “Başarının kendisinin değil, belediye çalışanlarının ve Kadıköylülerin olduğunu” be- lirtti. Beşiktaş Belediye Başkanõ İsmail Ünal da “ilk 10 ilçe” lis- tesinde 3. sõrada yer aldõ. Avrasya Kamuoyu Araştõr- malarõ Merkezi AKAM’õn 14-30 Ocak tarihleri arasõnda yaptõğõ Türkiye Geneli Siyasi Perfor- mans Ölçümleme Araştõrma- sõ’nda Kadõköy Belediye Başkanõ Öztürk, Türkiye genelinde “En Beğenilen 10 İlçe Belediye Baş- kanı” sõralamasõnda yüzde 79.4 oy oranõyla birinci sõrada yer al- dõ. Büyükşehir Belediye Başkanlarõ Tablosu’nda da Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanõ Prof. Yılmaz Büyükerşen yüzde 73.8 oy oranõyla bi- rinci sõrada yer aldõ. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanõ Aziz Kocaoğlu’nun yüzde 71.2 oy ora- nõyla ikinci olduğu araştõrmada, İstanbul Bü- yükşehir Belediye Başkanõ Kadir Topbaş yüz- de 31.0 oy oranõyla 15 nci sõrada yer alabildi. En beğenilen Başkan Öztürk AKAM’DAN ARAŞTIRMA SelamiÖztürk.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle