18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
[email protected] SAYFA CUMHURİYET 11 ŞUBAT 2010 PERŞEMBE 16 KÜLTÜR CMYB C M Y B PANEL “Kuruluşlarının 49 ve 43. Yılında Türk Solunun İkizleri (TİP VE DİSK)” Oturum Başkanı: Sönmez TARGAN 68’liler Birliği Vakfı Başkanı Konuşmacılar: Tarık Ziya EKİNCİ Eski TİP Diyarbakır Milletvekili Yusuf Ziya BAHADINLI Eski TİP Yozgat Milletvekili Prof. Dr. Ercan EYÜPOĞLU Yıldırım KOÇ Araştırmacı - Yazar Serpil GÜVENÇ Araştırmacı - Yazar TARİH : 13 Şubat 2010, Cumartesi Saat : 14.00 YER : ARMADA OTEL, Cankurtaran, Sultanahmet-İSTANBUL İLETİŞİM: 0532 325 85 90 - 0532 414 10 68 - 0532 522 91 53 BİRLİĞİ VAKFI Kültür Servisi - Altõdan Sonra Tiyatro toplu- luğunun yeni sahnesi Kumbaracõ50’nin, Vakit ga- zetesinin kõşkõrtõcõ haberlerinin hemen ardõndan “bazı eksikliklerinin belirlendiği” gerekçesiy- le Beyoğlu Belediyesi’nce kapatõlmasõnõn üzeri- ne, bu haberlere hedef olan Özen Yula’nõn ‘Ya- la Ama Yutma’ adlõ oyununun ekibi bir basõn açõklamasõ yaptõ. “Vakit gazetesi, oyunumuz hak- kında yanlış bilgiler içeren; oyunun yazarını, ekibini ve oynanacağı Kumbaracı50’yi hedef gösteren yayınlar yapmıştır” denilen açõklamada, “Kumbaracı50’nin ‘Yala Ama Yutma’ ekibiy- le ilişkisi sahnesini açmaktan öteye gitme- mektedir. Ancak ne yazık ki tıpkı bizim gibi teh- ditler aldılar” ifadelerine yer verildi. Mekânõn açõl- masõ halinde bile oyunu, mekânõn varoluşunu sür- dürebilmesi adõna orada oynamayõ istemeyecek- lerini söyleyen ekip, “Oynamıyoruz, çünkü oy- natmıyorlar!” diyerek, güvenlik açõsõndan oyu- nun zorunlu olarak zamanõ ve mekânõ belirsiz bir şekilde ertelendiğini dile getirdi. TİYATRO VE SİNEMA OYUNCULARIN’DAN TEPKİ Tiyatro Eleştirmenleri Birliği ise Beyoğlu Belediyesi ve Vakit gazetesini ağõr bir dille eleş- tiren bir basõn açõklamasõ yayõmladõ. “Evrak ek- sikliğini fark etmek için aylardır aklınız ne- redeydi? Bu işin içinde ‘Yala Ama Yutma’nın olduğu Beyoğlu Belediyesi’nin de inkâr ede- meyeceği açık bir gerçektir” denilen açõkla- mada, “Topkapı Sarayı’ndaki İdil Biret kon- seri öncesi ‘mini etekli kõzlarõn servis ettiği şa- raplarõ içecekler’ tevatürünü yayarak konse- rin provoke edilmesinin bu kere de Kumba- racı50’de tekrarlanmaması için basiretsiz yönetimin aldığı tedbirden başka bir şey de- ğildir” ifadelerine yer verildi. Öte yandan, tiyatro ve sinema oyuncularõ da sah- nenin kapatõlmasõna tepki gösterdiler. TOBAV Genel Başkanõ Tamer Levent, Cum- huriyet Ankara Bürosu’na yaptõğõ açõklamada şun- larõ söyledi: “Bugün ülkede sanatõn değeri yeteri kadar an- laşõlamadõğõ için herkes sanata müdahale etmeyi kendisinde hak görüyor. Yaşanõlan son olayda be- lediye, kendince politik bir karar almamak adõna böyle bir çözüm üretmiş. Ancak sansür çözüm ola- maz. Bu insanlarõ, özellikle tiyatrocularõ “salak” yerine koymak anlamõna geliyor. Tiyatro bugüne kadarki faaliyetlerinde sorun yaratmamõş da şim- di mi sorunlu oluyor? Siz bu ülkede demokrasi var diyeceksiniz, ardõndan insanlarõ, tiyatrocularõ ap- tal yerine koyacaksõnõz. Son dönemde yaşanan san- sürler, demokrasi alanõnda yetkin olmayan be- yinlerin ürettiği entrikalardõr.” Tiyatro ve sinema oyuncusu Altan Erkekli gö- rüşlerini şöyle açõkladõ: “Tiyatro sanatõna karşõ, özellikle ilerici, yurt- sever tiyatro yapanlara karşõ her zaman iktidar- larca sansür uygulanmak istenmiştir. Ankara Sanat Tiyatrosu (AST) kökenli olduğum için ön- ceki iktidarlardan bu yana sanata yapõlan sansürleri bilirim. Biz AST olarak, 12 Mart ve 12 Eylül dö- nemlerinde de sansürle çok mücadele ettik. Za- ten yönetimler böyledir. Ruhsatlarõ bahane eder- ler. Kapatõrlar tiyatroyu. Belediyeler, alõşveriş mer- kezlerine, camilere sahip çõktõklarõ gibi tiyatro- larõna, operalarõna, heykellerine de sahip çõksa. Çünkü bir kent tiyatrosuyla, operasõyla, heykel- leriyle, kõsaca sanatla güzeldir. Şimdi siz İstan- bul 2010 Avrupa Başkenti diyeceksiniz. Havai fi- şeklerle kutlamalar yapacaksõnõz ama tiyatroyu mühürleyeceksiniz. Utanõyoruz.” ‘SANATTA SANSÜR YENİ DEĞİL’ Sinema oyuncusu Kadir İnanır, “40 yõldõr söy- lüyorum. Sanatta sansür yeni değil. Biz çektiğimiz filmlerde yõllarca sansürle boğuştuk. Filmlerimiz yasaklanmak istendi yõllarca. Bilinen bir gerçek var ki kültür ve sanata asla gerekli ilgi gösterilmedi, gösterilmiyor. Çünkü sanat ve kültürle insanlar ay- dõnlanõrsa, onlarõn istediği toplum yaratõlamaz” der- ken; tiyatro oyuncusu Genco Erkal da bu olaya bütün yüreğiyle karşõ çõktõğõnõ söyledi: “Sanatta sansür asla kabul edilemez. Henüz oy- nanmamõş bir oyunu, ne olduğu bile belli olma- yan bir oyun sansüre uğruyor. Bu doğmamõş bir çocuğu öldürmek gibi bir şey. Ayrõca bu oyun, söz konusu tiyatroda konuk olarak sahnelenecekti. O tiyatroda bambaşka oyunlar sahneleniyor. Birçok insan ekmek parasõ kazanõyor o tiyatrodan. Her- hangi bir uyarõ yapmadan oyunu engellemek ka- bul edilemez. İsyan ediyorum.” GÜNER YÜREKLİK BERLİN - Uluslararasõ Berlin Film Fes- tivali (Berlinale), bu akşam Berliner Palast sinemasõnda düzenlenecek törenle ve ar- dõndan Çinli genç yönetmen Wang Quan’an’õn “Tuan Yuan” adlõ filminin gösterimi ile başlayacak. Berlinale’de 10 günlük maratonda 17 ül- keden 20 film ‘Altın Ayı’ için yarõşõrken, di- ğer yan bölümlerde 400 kadar film seyirci ile buluşacak. Türkiye, Berlinale’de de bu yõl üç filmle temsil ediliyor. Semih Kap- lanoğlu’nun “Bal”õ yarõşma bölümünde, Reha Erdem’in “Kosmos”u Panorama’da ve Tayfun Pirselimoğlu’nun “Pus”u da Fo- rum’da gösterilecek. Venedik ve Cannes ile birlikte dünyanõn en saygõn üç şenliğinden biri olan Berlin Film Festivali’nin 60 yõllõk geçmişine göz atacak olursak, Türkiye’nin hatõrõ sayõlõr bir yere sahip olduğunu görürüz. Türkiye, fes- tivalin ilk kez düzenlendiği 1951’den baş- layarak her iki yõlda bir temsil edildi, çok sa- yõda ödül aldõ. Türkiye, şimdiye kadar 42’si uzun, 9’u kõsa metrajlõ filmle, 60 fes- tivalden 34’ünde temsil edildi. Büyük ödül için 10 kez yarõşmaya alõndõ. Bu 10 yarõş- mada 2 Altõn Ayõ, 4 Gümüş Ayõ ödülü al- dõ. Türk sinemasõnõn Berlin Film Festiva- li’nde bugüne kadar aldõğõ toplam ödül sa- yõsõ ise 15’i buluyor. BERLİN FİLM FESTİVALİ’NDE 17 ÜLKEDEN 20 FİLM ALTIN AYI İÇİN YARIŞIYOR AltõnAyõ,‘Bal’õsevecekmi? Özen Yula’nõn oyunu ‘Yala Ama Yutma’nõn sahneleneceği Kumbaracõ50’nin Beyoğlu Belediyesi’nce kapatõlmasõna sanat dünyasõndan tepki yağõyor Bu sansürü kimse yutmadı Kültür Servisi - Bizans imparatorlarõnõn izlediği araba yarõşlarõ, Osmanlõ sultanlarõnõn izlediği oyunlarõ ve şenlikleriyle, tarih içinde birbi- rini izleyen uygarlõklara göre farklõlaşan kültürel yaşam biçimlerine sahne olmuş Hippodrom ya da Atmeydanõ, 16 Şubat’ta Pe- ra Müzesi’ndeki “Hippodrom / Atmeyda- nı: İstanbul’un Tarih Sahnesi” sergisiyle yeniden kurgulanõyor ve çevresindeki yaşam gözler önüne seriliyor. Küratörlüğünü Ek- rem Işın’õn, bilimsel danõşmanlõğõnõ ise Brigitte Pitarakis ve M. Baha Tanman’õn yaptõğõ sergi, 4. yüzyõldan arkeolojik bulgu- lar, mimari çizimler, resimler, fotoğraflar ve gündelik yaşam objeleriyle kentle ilgili bir bellek yolculuğu sunuyor. Sergide, Paris Lo- uvre Müzesi’nden Cluny Müzesi’ne, İstan- bul Arkeloji Müzesi’ne, Topkapõ Sarayõ’ndan İslam Eserleri Müzesi’ne, özel koleksiyon- lara, farklõ yerlerden bir araya getirilen önemli eserlerin ilk kez bu kapsamda sergi- lenmesi de ayrõ bir önem taşõyor. Sergi 18 Ni- san’a kadar görülebilir. Oyunu oynayacak ekip, “Oynamıyoruz, çünkü oynatmıyorlar!” derken, Tiyatro eleştirmenleri Belediye’yi ağır bir dille eleştirdi. TOBAV Başkanı Tamer Levent, kapatma kararının tiyatrocuları salak yerine koymak anlamına geldiğini vurguladı. Genco Erkal da “İsyan ediyorum” dedi. Görsellik tarihimiz sırt sırta Kültür Servisi - Mekân ve sergileme tasarõmõ konusunda hizmet veren Terminal’in kurucusu ve Genel Müdürü Akõn Nalça’nõn 2003 yõlõnda başlattõğõ yayõn projesi Akõn Nalça Kitaplarõ bir “ikiz kitap” yayõmladõ: Uğur Tanyeli’nin kaleme aldõğõ “Türkiye’nin Görsellik Tarihine Giriş” ile Ali Taptık’õn fotoğraflarõndan oluşan “İstanbul’u Resmetmek”. Birbirini tamamlayan bu iki çalõşma, aynõ gövdeyi sõrt sõrta paylaşõyor; “Türkiye’nin Görsellik Tarihine Giriş”te kuramsal olarak söyleneni, “İstanbul’u Resmetmek”, görsel belgelerle anlatõyor. Türkiye’nin ‘Görsellik Tarihi’ni inceleyen kitapta, “Dünün görselliğini minyatürden ibaret sananlara da, çağdaş görselliği güzel veya sorunlu çevre fotoğraflarından ibaret görenlere de” farklõ bir resim gösterme çabasõnda. 19. yüzyıl edebiyatı e-kitapta Kültür Servisi - British Library bünyesinde bulunan 19. yüzyõla ait 65 binden fazla eser, Amazon adlõ internet sitesinin ürettiği Kindle aleti aracõlõğõyla internetten e- kitap olarak ücretsiz indirilebilecek. Microsoft’un desteğiyle hazõrlanan projeyle telif hakkõ süresi geçmiş eserlerin okuyuculara kolayca ulaştõrõlmasõ hedefleniyor. British Library’nin sõradaki hedefi ise 20. yüzyõlda yazõlmõş ve telif süresi sona ermiş eserleri de bu koleksiyona katmak. Semih Kaplanoğlu’nun “Bal” filmi Berlin’de Altın Ayı için yarışıyor. Reha Erdem’in “Kosmos”u Panorama bölümünde, Tayfun Pirselimoğlu’nun “Pus”u da Forum’da gösterilecek. Bal Pera Müzesi’nde ‘Atmeydanõ’a yolculuk Kasa Galeri’den 10. yaş sergisi Kültür Servisi - Sabancõ Üniversitesi Kasa Galeri 10. yaşõnõ, 1999’dan bu yana düzenlenen 51 sergiye katõlan 139 sanatçõnõn eserlerinin yer aldõğõ bir sergi ile kutluyor. Aralarõnda Sarkis, Yoko Ono, Alev Ebüzziya, Osvaldo Romberg gibi sanatçõlarõn çalõşmalarõnõn da bulunduğu sergi yarõn açõlõyor. Kasa Galeri’deki sergilerden sorumlu Sabancõ Üniversitesi öğretim üyeleri Selim Birsel ve Erdağ Aksel ile galerinin yöneticisi Aslõ Çetinkaya ise 10. yõlõ nedeniyle Kasa Galeri’nin macerasõnõ anlatan bir anõ kitap hazõrladõ. Sergi 3 Mart’a kadar görülebilir. ‘Kayıp Sembol’ü Sony buldu Kültür Servisi - Dan Brown’un “yazdõğõm kitaplar arasõnda en sinematografik olanõ” dediği ‘Kayõp Sembol’ün film haklarõnõ Sony Pictures satõn aldõ. Filmin senaryosu için anlaşõlan isim Steven Knight olurken, filmin yönetmenliğini serinin ilk iki filmine de imza atan Ron Howard üstlenecek. ‘Kayõp Sembol’ün başrolünde yine Tom Hanks’in yer almasõ bekleniyor. Borusan Müzik Evi’nde arp konseri Kültür Servisi - Türkiye’nin tanõnmõş uluslararasõ arp sanatçõsõ Şirin Pancaroğlu, bugün saat 19.30’da, Borusan Müzik Evi’nde bir konser verecek. 30. sanat yõlõnõ kutlamaya hazõrlanan Pancaroğlu, arpõn alõşõlageldik romantizminin ötesinde her türlü müzikal düşünceyi ifade edebilecek güçlü bir çalgõ olduğunu göstererek, yorum yeteneği ve çok yönlü müzisyen kişiliği ile günümüz bestecilerinin kendisi için yazdõğõ yapõtlarõ arp repertuvarõna kazandõrdõğõ gibi, arpla daha önce denenmemiş değişik buluşmalara da kapõ açtõ. Üç Harfli Kelime: Aşk Kültür Servisi - Siren Yayõnlarõ, Neil Gaiman, Leonard Cohen, Ursula Le Guin, Hari Kunzru, Margaret Atwood, Douglas Coupland, Jeanette Winterson ve Jonathan Lethem’in de birçok yazarõn birer öyküsüyle yer aldõğõ “Üç Harfli Kelime: Aşk” adlõ bir kitap yayõmladõ. Sõla Okur’un çevirisiyle sunulan kitaptaki öyküleri bir araya getiren Joshua Knelman ve Rosaling Porter. ‘İşte Baş İşte Gövde İşte Kanatlar’ Kültür Servisi - Ankara Devlet Tiyatrolarõ’nõn sahneye aktardõğõ; Sevim Burak’õn “İşte Baş İşte Gövde İşte Kanatlar” adlõ oyununun prömiyeri önceki gün yapõldõ. Türk edebiyatõnõn aykõrõ seslerinden biri olan Burak’õn, küçük yaşlarda evinden veya yurdundan alõnarak bir evde yaşayõp çalõşan, emekleri ve vücutlarõ sömürülen iki kadõnõn hikâyesi üstüne kurulu bu oyununu İskender Altõn yönetiyor. Funda Gökgücü ve Elvin Beşikçioğlu’nun rol aldõğõ “İşte Baş İşte Gövde İşte Kanatlar”; 14, 23, 26 ve 28 Şubat’ta Stüdyo Sahne’de izlenebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle