25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
CMYB C M Y B 6 MAYIS 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 13dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Flamenko Diplomasisi… Washington’da Türkiye’nin BMGK’de İran’a yönelik yaptõrõmlara destek vereceği beklentisi oluştu ABD’nin ‘evet’ beklentisi ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD yönetimi içinde Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde İran yaptõrõmlarõna açõk destek ve- receği beklentisinin doğduğu ileri sürüldü. Was- hington kulislerine yansõyan bilgilere göre ko- nuya hâkim Türk yetkilileri Türkiye’nin diplo- matik çabalarõna İran’õn olumlu yanõt vereceği konusundaki kuşkularõnõ ABD tarafõna iletti. Gözlemciler Türkiye’nin BM Güvenlik Kon- seyi oylamasõnda kullanacağõ oyun “sembolik öneminin” ve olasõ bir “çekimser” oyun An- kara-Washington hattõndaki ilişkilere olum- suz etkilerinin farkõnda olduğuna dikkat çekti. Tüm bunlara ek olarak ABD Başkanõ Barack Obama’nõn 24 Nisan’da “soykırım” terimini kullanmamõş olmasõ göz önüne alõndõğõnda Ankara’nõn BM’de “evet” oyu vermesi güçlü bir olasõlõk olarak değerlendiriliyor. Öte yandan Rusya ve Çin’i ikna etmeye ya- kõn olduğunu savunan ABD tarafõnõn ise ge- çici üyeler Lübnan ve Brezilya’nõn “hayır” oyu vermesine ses çõkarmayacağõ ancak Tür- kiye’nin çekimser oy kullanmasõnõ 60 yõllõk müttefikinden gelen bir “ret olarak algõlaya- cağõ” görüşü de egemen. ‘İran konusunda iki farklı çizgi’ İran konusunda AKP hükümetiyle Dõşişleri Bakanlõğõ diplomatlarõ arasõnda görüş ayrõlõğõ olabileceğine yönelik bilgileri değerlendiren Ekonomi ve Dõş Politika Araştõrmalar Merke- zi (EDAM) Yönetim Kurulu Başkanõ Sinan Ül- gen, diplomatik değerlendirmelerde “İran’ın Türkiye’yi bu krizi çözen ülke konumuna sokmak istemeyeceği” görüşünün öne çõktõğõnõ ifade etti. Washington’da Cumhuriyet’e ko- nuşan Ülgen, Türkiye ve İran’õn bölgede güç- lü ve zaman zaman da rekabet içinde olan iki ülke olduğu göz önüne alõndõğõnda İran’õn Türkiye’ye bu konuda itibar kazandõrmaya hevesli olmayacağõnõ söyledi. Ülgen, “Dolasıyla Türkiye’nin iyi niyetli çabalarının sonuç ver- meyeceği bir girişim uğruna Batı ile ilişki- leri bozmaya gerek olmadığı” görüşünün var olduğuna dikkat çekti. Ülgen ayrõca uluslararasõ basõna İran’õn nük- leer programõ konusunda “dedikodudan ibaret” şeklinde açõklamalarda bulunan Baş- bakan Tayyip Erdoğan ile diplomatik de- ğerlendirmeler arasõnda da farklar bulundu- ğunu kaydetti. ABD’nin diğer ülkelerle birlikte üzerinde çalõştõklarõ yaptõrõm paketini Ankara’ya ilet- mesini bekleyen Türk tarafõ ise son anda Was- hington’un “ister beğen ister beğenme” tu- tumuyla bir öneri getirmesini kabul etmeye- cek. Gözlemciler paketin içeriğine yönelik pa- zarlõklarõ dõşlamayan Türkiye’nin oylamada “evet” demesi konusunda “neden olma- sın” ifadesini kullanõyor. Rusya ve Çin’i ikna etmeye yakın olduğunu savunan ABD tarafının, geçici üyeler Lübnan ve Brezilya’nın “hayır” oyu vermesine ses çıkarmayacağı ancak Türkiye’nin çekimser oy kullanmasını 60 yıllık müttefikinden gelen bir “ret olarak algılayacağı” görüşü egemen.  İran konusunda AKP hükümetiyle Dışişleri diplomatları arasında görüş ayrılığı olabileceğine yönelik bilgileri değerlendiren EDAM Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Ülgen, diplomatik değerlendirmelerde “İran’ın Türkiye’yi bu krizi çözen ülke konumuna sokmak istemeyeceği” görüşünün öne çıktığını ifade etti. NÜKLEER ARABULUCULUĞA “PRENSİPTE” EVET Ahmedinejad Brezilya’yõ seçti Dış Haberler Servisi - İran Cumhur- başkanõ Mahmud Ahmedinejad’õn, nük- leer yakõt değişimi konusunda Birleşmiş Milletler’in (BM) girişimiyle başlatõlan görüşmelerin canlandõrõlmasõ amacõyla Brezilya’nõn arabuluculuğunu “prensipte” kabul ettiği bildirildi. Türkiye’nin de ara- buluculuğa talip olduğu biliniyor. İran’õn yarõ resmi Fars haber ajansõnõn, İran Cumhurbaşkanlõğõ’ndan yapõlan açõk- lamaya dayandõrdõğõ habere göre Ah- medinejad, Venezüella Devlet Baş- kanõ Hugo Chavez’le yaptõğõ ko- nuyla ilgili telefon görüşmesi sõra- sõnda kararõnõ iletti. Habere göre, Ahmedinejad varõlacak bir anlaş- mayla ilgili teknik sorunlarõn İran’õn başkenti Tahran’da tartõşõlmasõ gerektiğini de söy- ledi. BM Güvenlik Konse- yi’nin geçici üyesi olan Bre- zilya ve Türkiye, nükleer faaliyetlerinden dolayõ İran’a yeni yaptõrõmlar uy- gulanmasõna karşõ çõkõyor ve sorunun diplomatik yol- lardan çözülmesini isti- yor. İran, Batõlõ ülkeler arasõnda, nükleer yakõt ta- kasõna ilişkin müzakereler- den sonuç çõkmamasõ üzerine uranyum zen- ginleştirme işlemini başlatmõştõ. BM merkezinde 3 Mayõs’ta başlayan Nükleer Silahlarõn Yayõlmasõnõn Önlenmesi Anlaşmasõ’nõ (NPT) gözden geçirme top- lantõlarõnõn açõlõşõna katõlmak üzere New York’ta bulunan Ahmedinejad, düzenlediği basõn toplantõsõnda, Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan ve Brezilya Devlet Başkanõ Lula da Silva’nõn İran’õ ziyaret edecekle- rini ve nükleer yakõt değişimi konusunu ele alacaklarõnõ söyledi. AA’nõn haberine göre de, NPT göz- den geçirme toplantõsõna katõlan Dõş- işleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, İran’õn nükleer faaliyetleriyle ilgili olarak Brezilya Dõşiş- leri Bakanõ Celso Amorim ile görüştü. BM, geçen ekim ayõnda İran’õn düşük oran- da zenginleştirilmiş uran- yumu Rusya ve Fransa’ya göndermesini ve araştõrma reaktöründe kullanabile- ceği nükleer yakõt olarak geri almasõnõ teklif etmiş- ti. İran ise takas işleminin sadece kendi topraklarõnda ve eşzamanlõ olarak yapõl- masõnõ istiyor. Son gün bebek sevdiler İngilizler, 5 yıl aradan sonra bugün sandık başına gidi- yor. Ülkedeki üç büyük siyasi partinin liderleri, İşçi Par- tisi lideri Gordon Brown, Muhafazakâr Parti lideri Da- vid Cameron (solda) ve Liberal Demokrat Parti lideri Nick Clegg (üstte) dün seçim kampanyalarının son gü- nünde ülkenin çeşitli yerlerinde seçmenlerle buluştu. Üç lider bol bol kameralara gülümsedi, el sıkıştı ve bebek sevdi. Küresel mali krizden en çok etkilenen ülkelerden biri olan İngiltere’de seçim dönemi geçmiş yıllarda görül- meyen seviyede ilgi gördü. Mevcut anketler, hiçbir siyasi partinin tek başına iktidar olacak çoğunluğu elde edeme- yeceğini, koalisyon hükümetine gidileceğini ve İşçi Parti- si’nin 13 yıllık iktidarının sona ereceğini ortaya koyuyor. Son anketlere göre Muhafazakâr Parti yüzde 35 oy ora- nıyla önde gidiyor. Onu, İşçi Partisi yüzde 30, Liberal Parti yüzde 24 oy oranıyla takip ediyor. MADRİD- Madrid’de önceki gece benzersiz bir müzik yolculuğu yaşadım. Paco de Lucia ile Neşet Ertaş ezgileri arasında iki saat boyunca gittim geldim. Endülüs yorumuyla icra edilen hakiki bir “flamenko” eşliğinde buram buram Anadolu… ile İber Yarımadası arasında Akdeniz’i boydan boya kat ettim. Büyükelçi Ender Arat ve zarif eşi Ayşe Arat’ın TC büyükelçilik rezidansında, İKV-Real Elcano Enstitüsü’nün ortaklaşa düzenlediği “AB-Türkiye- İspanya ilişkileri” konferansı vesilesiyle verdikleri davette, bizlere içi dolu bir müzik ziyafeti çeken Öykü ve Berk’ten söz ediyorum… Sözlerde olmayan ‘gizem’ Konser öncesinde akıcı İspanyolcası ile “Biz Türk’üz ama aynı zamanda kendimizi ‘Endülüslü’ hissediyoruz!” diyen Berk; “Bu iki kültürün zira paylaştığı çok şey var” dedi ve ekledi: “Tıpkı flamenko gibi Türk müziğinin de sözlere dökülmeyen, sözlerde karşılık bulmayan bir gizemi var. Buraya, İspanya’ya bizi o gizem getirdi. Müslümanlık, Hıristiyanlık, Yahudilik... üç büyük dinin barış içinde bir arada yaşayabilmiş olduğu tek coğrafya -yeryüzünde- Endülüs ve Anadolu’dur. Bu birlikteliğin flamenko müziğinde yarattığı, bugün dünyada çok ihtiyaç duyulan bir ‘barış’ mesajı var. O mesajı biz Anadolu’dan gayet iyi tanıyor ve biliyoruz. Bunun için bugün buradayız…” Şapo! Bundan daha dolaysız, daha etkili, daha sahici bir “diplomasi” olabilir mi? Doğrudan yüreğe hitap eden bir müzik ve müziğin diplomasisi… Berk’in solo gitar fasıllarında kendinizi damardan Sevilla sokaklarındaki bir “flamenko kulübünde” hissediyorsunuz… Sonra Öykü’den cıvıl cıvıl “Evlerinde lambaları yanıyor/ Göz göz olmuş/ Ciğerlerim yanıyor!” türküsünün -flamenkoya uyarlanmış- sözlerini duyunca... hoop, bir çırpıda Anadolu topraklarına ışınlanıyorsunuz… Türkiye’nin küreselleşen genç kuşağı Türkiye’nin işte böyle genç, farklı ve bambaşka, yeni bir küreselleşmiş kuşağı var… Öykü ve Berk, o kuşağın tipik temsilcileri… Özgüvenleri tam. Kendilerini İstanbul’da, Sıvas’ta, Mardin’de, Trabzon’da ne kadar iyi ifade edebiliyorlarsa; Madrid’de de o denli rahat ve özgün şekilde ifade edebiliyorlar. Gezmiş, görmüş, seyahat etmişler. Ve okumuşlar… Öykü İTÜ’de, Berk Bilgi Üniversitesi’nde eğitim almış. Yalnız Öykü ve Berk değil… Madrid çıkartmasının her vesilesiyle, Türkiye’nin bu yeni kuşağının temsilcileriyle karşılaştım. Konuşmacı olarak davet edildiğim konferansın benim için en “keyif verici” yanı bu oldu. Madrid’de üç aylık kısa bir araştırma için bulunan (gene şakır şakır İspanyolca konuşan!) İKV’nin uzman yardımcısı İlke Toygür örneğin, bu kuşağın “akademik” temsilcilerinden biri… Büyükelçilikteki genç diplomatlar… Real Elcano Enstitüsü’yle İKV’nin birlikte düzenlediği toplantıyı izlemeye gelen İspanya’daki öğrenciler; hepsi bu küresel kuşağın mensupları… Cordoba’da lisansüstü eğitim alan genç sosyolog Aslı Öcal örneğin… Toplantı arası kendisiyle doğrudan Türkçe sohbet etmemiş olsam, rahatlıkla İspanyol sanırdım. Öylesine bir dil hâkimiyeti sergiliyor… Dünyayla daha barışık bir ülke Sonuçta bir yabancı dil değil mi… amma uzun ettin, demeyin… ’80’lerin tamamını nerdeyse İspanya’da geçirmiş biri olarak -iki ülke arasında erişilen bu “diyalog düzeyini” görmek- benim için hoş bir “kültür şoku” oldu… Benim İspanya’da bulunduğum yıllarda, büyükelçilikte İspanyolca konuşan Türk diplomatları parmakla gösterilirdi. Bugün tersi söz konusu. ’80’ler İspanyası ile Türkiye… Akdeniz’in iki uç yakasındaki iki dünya arasında öylesine aşılmaz kopukluklar ve kapanmaz mesafeler vardı ki… İspanya tam o sıralarda diktatörlüğün uzun gecesinden fırlayıp dünya ve demokrasi ile buluşmaya koşarken; Türkiye ’80 darbesinin zifiri karanlığına giriyordu… Bırakın İspanyolca dil dökmeyi; Madrid’e tayini çıkan diplomatlar, bitmek tükenmek bilmeyen o “Bu darbe de neyin nesi?” sorgulamaları karşısında kaçacak delik arıyor, meramlarını en fazla “kuş dili” ile anlatabiliyorlardı. İspanya’dan bakıldığında, 2010 Türkiye’si; dünyayla çok daha barışık bir ülke. Ah bir de... kendi içinde barışık olabilse… Madrid toplantısı hakkında söylemek istediğim daha çok şey vardı. Ama uçağa yetişmek zorunda olduğum için onlar da başka bir yazıya kalacak. ROMA (AA) - İtalya’nõn eski başbakanlarõndan Mas- simo D’Alema, devlet televizyonu Rai3’te canlõ yayõnda, Başbakan Silvio Berlusconi’ye ait Il Giornale gazete- sinin genel yayõn yönetmeni yardõmcõsõ Alessandro Sal- lusti’ye sunturlu bir küfür savurdu. Salusti’nin “Sizin başkalarına vaaz vermeye hak- kınız yok” sözü üzerine D’Alema, “Sallusti, Tabii si- ze bu iş için para ödüyorlar ama lütfen sözlerinize dikkat edin” diye konuştu. D’Alema, gazetecinin “Bana kimsenin para ödediği yok” yanõtõna, “Tasa- lanmayın bir ödül verirler size. En azından birkaç genç kız gönderirler” dedi. Sallusti’nin “Genç kızla- rı sizin adamlarınız, Puglia’da rüşvet olarak kulla- nıyorlardı Sayın Başkan!” sözleri karşõsõnda sinirle- rine hâkim olamayan D’Alema, “Yok, yok, genç kız- lar sizin başbakanınıza, işvereninize gidiyorlardı. S..... gidin başımdan, anladınız mı?” diye konuştu. nilgun@cumhuriyet.com.tr D’ALEMA CANLI YAYINDA KÜFRETTİ ( EPA/REUTERS)Ahmedinejad. TE EKKÜR E im Halise APAYDIN’ın geçirdi i kardiyoloji ve ortopedi operasyonlarında bizi yönlendiren Prof. Dr. Ümit ÖZYURDA’ya bni Sina Hastanesinde ortopedi operasyonunu gerçekle tiren Prof. Dr. Hakan KINIK’a Dr. Mahmut KALEM’e Dr. Mert KARADUMAN’a Dr. Mehmet ÇAVU ’a Dr. Abdullah MERTER’e Hem ire Jale ÖZDEM R’e ve tüm ekibe Kardiyoloji’den Uzm. Dr. Menek e GEREDE’ye Uzm. Dr. Aydan Ongun ÖZDEM R’e Dr. Seyed Sıamak AGHDAM Dr. Re ad BAHAR’a Hem ire Fatma TEZOL ve tüm ekibine sonsuz te ekkürler TAL P APAYDIN İngilizce’yi İngilizce kaynaklardan öğrenin... Westminster University ve Premier College sertifikalarına sahip, London School of Business Administration’da master yapmış, ÖĞRETMENDEN, BRITISH ENGLISH ? Gramer, konuşma, derslere yardımcı, sınavlara hazırlık ? İş İngilizcesi (Business English) ve İngilizce iş görüşmelerine (Interview) hazırlık Bahariye-Kadıköy / İstanbul 0532 701 80 41 (0216) 418 94 51 TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI İSTANBUL ŞUBESİ GENEL KURUL İLANI Türkiye Gazeteciler Sendikasõ İstanbul Şubesi’nin Olağan Genel Kurulu 23 Mayõs 2010 günü 10.00-17.00 saatleri arasõnda İstanbul, Eminönü, Cağaloğlu, Türkocağõ Caddesi No: 1 Kat: 2’deki Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Konferans Sa- lonu’nda aşağõdaki gündemi görüşmek üzere 2821 sayõlõ Sendikalar Yasasõ’nõn 10. maddesi gereği üye usulü ile yapõlacaktõr. Gerekli yasal çoğunluk sağlanamadõğõ takdirde ikinci toplantõ 30 Mayõs 2010 günü aynõ yer ve saatte yapõlacaktõr. İlgililere ve üyelerimize ilanen duyurulur. TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI YÖNETİM KURULU GÜNDEM : 1 - Açõlõş ve yoklama, 2 - Başkanlõk Divanõ oluşturulmasõ, 3 - Saygõ duruşu, 4 - Yönetim ve Denetleme Kurullarõ Raporlarõnõn okunup, görüşülmesi, 5 - Yönetim ve Denetleme Kurullarõnõn ibrasõ, 6 - Dilekler, 7 - Şube Yönetim, Denetleme ve Disiplin Kurullarõ ile Sendika Genel Merkez Ge- nel Kurul Delegelerinin seçimi, 8 - Kapanõş. (Basõn: 29658) ANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ (22.) İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2008/2710 Es. Satõlmasõna karar verilen gayrimenkulün cinsi, kõymeti, evsafõ, satõş şartlarõ: Ankara İli, Keçiören İlçesi, Atapark Mahallesi, Atapark Caddesi 1282. Sokak’ta 5 kapõ No’lu, Tahir Burak Apartmanõ’nõn bulunduğu yere rastlayan, imarõn 31623 ada, 5 parselini teşkil eden, 1200 m2 arsa üzerine inşa edilen, 55/1200 arsa paylõ, zemin kat 5 No’lu; antre, salon, 3 oda, mutfak, banyo, duş yeri, tuvalet ve 2 adet balkondan müteşekkil, toplam net (faydalõ) 125,00 m2 kullanõm alanlõ mesken vasõflõ taşõnmaz, bir borçtan dolayõ açõk arttõr- ma suretiyle satõlacaktõr. Gayrimenkulün geniş evsafõ dosyada mevcut bilirkişi raporunda açõklanmõştõr. TAKDİR OLUNAN KIYMETİ: 90.000,00-TL. 1- Satõş 28.06.2010 günü saat 09.45’ten 09.55’e kadar Ankara Adliyesi Mezat Salonu’nda açõk arttõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edilen kõymetin % 60’õ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa mecmuunu ve satõş ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõ- cõ çõkmaz ise en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla, gayrimenkul 08.07.2010 günü saat 09.45’ten 09.55’e kadar Ankara Adliyesi Mezat Salo- nu’nda ikinci arttõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada da bu miktar elde edilmemiş ise gayrimenkul en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak üzere arttõr- ma ilanõnda gösterilen müddet sonunda en çok arttõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin % 40’õnõ bul- masõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geç- mesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmaz ise satõş talebi düşecektir. 2- Açõk arttõrmaya katõlmak isteyenlerin takdir edilen kõymetin % 20’si nispetinde nakit pey akçesi (TL) ya da bu miktar kadar milli bir bankanõn ke- sin ve süresiz (dosya numarasõ belirtilerek) teminat mektubunu vermeleri gerekmektedir. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediği takdirde kendisine 10 gü- nü geçmemek üzere mehil verilebilir. Alacaklõ VARLIK YÖNETİM ŞİRKETİ olduğundan işbu satõş işlemi KDV’den istisna tutulmuştur. İhale damga vergisi, alõcõ adõna tahahkuk edecek 1/2 tapu harcõ satõn alana ait olacaktõr. Birikmiş emlak vergisi borçlarõ, tellaliye resmi ile satõcõ adõna tahakkuk ede- cek tapu harçlarõ satõş bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim giderleri ihale alõcõsõna aittir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla, diğer ilgililerin, varsa irtifak hakkõ sahipleri de dahil olmak üzere bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ, faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile 15 gün içinde müdürlüğümüze bildirmeleri gerekir. Aksi takdirde, haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça, pay- laşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4- Taşõnmazõ satõn alanlar, ihaleye alacağõna mahsuben iştirak etmemiş olmak kaydõyla, ihalenin feshi talep edilmiş olsa bile, satõş bedelini derhal ve- ya İİK’nun 130. maddeye göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadõr. 5- Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayõ vermezse ihale kararõ fesholunarak, kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiş olduğu bedelle almaya razõ olursa ona, razõ olmaz veya bulunmaz ise hemen arttõrmaya çõkarõlõr. Bu arttõrma ilgililere tebliğ edilmeyip yal- nõzca satõştan en az yedi gün önce yapõlacak ilanla yetinilir. Bu arttõrmada teklifin İİK 129. maddede ki hükümlere uymasõ şartõyla taşõnmaz en çok art- tõrana ihale edilir. İhalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedelle son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerüt faizinden müteselsilen sorumludur. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme gerek kalmaksõzõn icra müdürlüğünce tahsil olunur. 6- Şartname ilan tarihinden itibaren müdürlüğümüzde herkesin görebilmesi için açõk olup, masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönde- rilebilir. 7- Satõşa iştirak etmek isteyenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2008/2710 Es. sa- yõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. (İİK m.126)(*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 30118
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear