24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Jean-JacquesRousseaudan 'Emile' Rousseau'yu yeniden okumak Cenel olarak toplumsal-tarihsel-kültürel bir varlık olarak nitelediğimiz insanı ve onun gelişim sürecini bilgi-deneyim eşliğinde anlamaya çalışan Rousseau'nun söylemi, günü- müzde birincil gündem maddesini oluşturan eğitimi anlama açısından son derece kışkır- tıcı görünüyor. Kendimizi, kendimizle, eylemlerimizle, arzularımızla, isteklerimizle, değerlerimizle, gereksinimleri- mizle olan ilişkilerimizi; başka insanlarla, dünyayla, doğayla, bilgiyle olan ilişkilerimizi yozlaşmadan anlamak için bir kez daha Rousseau'yu, Emile'\ okumak gerekiyor, elbette cinsiyetçi tutumunu ayraca (paranteze) alarak. O BetÜI ÇOTUKSÖKEN (*) "(...)mesleğinizden başka bir şey bilmivorsanız cahilin birisi- nizdir.'M) I m ^ ir filozof olarak insan- I 3 dünya-bilgi ilişkisini sor- I ~"\ gulayan Jean-Jacques Ro- ^ -* usseau, felsefe tarihinin en etkileyici öznelerinden biridir. "Philosophia-paideia" özdeşliğini anıtsal nitelildi Emile ya da Eğitim Üzerine (2) başlıklı yapıtında ölümsüzleştiren Rousseau -dünya ve bilgiyle olan ilişkisi çerçevesinde- in- san gerçeğinin ya da insanlık durumu- nun peşine düşünmenin ne denli keyifli bir iş olduğunu bize sadece bu kitabıyla değil, tüm yapıtıyla duyumsatır ve aynı keyfe bizi de ortak eder. Rousseau tüm büyük filozoflar gibi okurunu heyecan- landırır, kışkırtır. Eğitimin alabildiğine önem kazandığı, insanı "kendisi" kılanın eğitim olduğu- nun her geçen gün daha iyi anlaşıldığı günümüz dünyasında Rousseau'yu yeni- den düşünmek, bizi, insan dünyasının özeti olan gerilimli ilişkilerin ortasına bir kez daha atar. Yaşadıklanyla, karşı- laştıklanyla eğitim yoluyla edindiği kav- ramları arasındaki çelişkinin tuzağında "kendisi" olmaya çalışan özneler için Rousseau bir "özgürlük" limanı gibidir. İNSANIN GELİŞİMİNİ EĞİTİM ARACILIĞIYLA İZLEMEK insanı bütünlüğü içinde kavramaya çahşan; böylece, bir bakıma Kant'tan da önce felsefi antropolojinin yolunu açan Rousseau, insanın çevreyle, doğayla olan ilişkisini Stoalı tutumuyla, tavrıyla sürekli olarak gündemde tutar. Doğaya, dünyaya ilişkin yaklaşımıyla, Stoalılarla Rousseau arasında bir köprü işlevini üstlenen, çığır açıcı Francis Bacon'ın "homo minister et interpres" (gözle- yen/gözetleyen/gereken gözetimleri ya- pan, hizmet eden ve yorumlayan insan) belirlemesi, onda coşkulu bir sesle bir kez daha, hem de çok güçlü bir biçimde dile getirilir. Bir çocuk masumiyeti, saf- lığı içinde oynayan doğayı (natura lu- dens), doğal çevreyi, dünyayı gözlemle- mek ve ona uygun davranmakla ancak özgürleşebilen insan, Emile'm ana doğ- rultusunu oluşturur. Doğayı gözlemle- yerek, gözetiıni ve bakunı altında tuta- rak, doğanın hizmetkârı olarak özgürle- şen, "kendisi olan insan" örüntüsü, Emile de sürekli olarak göze çarpar. Philosohpia perennis'in güçlü etkisiyle insan-dünya-bilgi ilişkisini sorgulayan Rousseau, sık sık Eskiçağ filozoflarını, S AYFA 10 Descartes'ı, Locke'u anımsatır. Yaşadığı zamanın tinine uygun bir biçimde Ay- dınlanma-romantizm geriliminde söyle- mini kuran Rousseau, belki de insan dünyasındaki eylemliliğin kaynağını, in- sanın gereksinimleriyle, arzularıyla, is- tekleriyle, değerleri arasındaki yalpala- mada, gelgitlerde bulur. insanı, insanm gelişimini eğitim aracı- hğıyla izlemeye, kavramaya çalışan Ro- usseau, insan-doğa ya da insan-dünya ilişkisini en ince ayrıntısına kadar, de- ğişme, ilerleme kategorisinin eşliğinde araştırmayı dener; felsefi antropoloji ka- dar, gelişme psikolojisinin de yolunu açar. "insan doğuştan iyidir" anasavıyla her türlü gerilimi çözümlemeye çalışan Rousseau, sürekli olarak yargıda bulun- ma yetisinin önemine değinir ve bu tu- tumuyla "algı yargısı", "deney yargısı" ayınmını yapan, yargıgücünü öne çıka- ran Kant'ın yolunu açar. Bu yol açma eylemi, katı usavurmalar aracılığıyla de- ğil, yaşamın içinden, hatta yer yer bir çocuk saflığı ve masumiyeti içinde, gör- gül (empirik) olana, yalm olana verilen ağırlıkla okura, tartışmacılara ulaşır. Emile'm ikinci kitabındaki şu anlatım, bu saptamayı hakh çıkarmaktadır: "îd- rakin içine giren her şey duyulardan geldiğinden insanm ilk düşünme yetisi duyumsal bir akıldır; entelektüel aklm temeli budur: bizim ilk felsefe hocaları- mız ayaklarımız, ellerimiz, gözlerimiz- dir" (s. 251) Dünyaya uzanışta duyula- rm önemini her şeyin üstünde tutan Ro- usseau, insanı özeÜikle, duyulara dayalı yargıda bulunma gücü bağlammda et- kin bir özne olarak değerlendirir: "Du- yuları çalıştırmak onları sadece kullan- mak demek değildir, bunlar aracılığıyla doğru biçimde yargılayabilmek, deyim yerindeyse hissetmeyi öğrenmektir; çünkü biz sadece öğrendiğimize doku- nur, onu görür ve işitiriz" (s. 262) Duyumlayan, algılayan, düşünen, akıl yürüten, usavuran, değerlendiren bir varkk olarak insan, duyumlarıyla olan ilişkisinde kendini ele verir bir bakıma. Duyuların/ duyumların sıradüzeninde (hiyerarşisinde) dokunma duyusunun uzamı hepimizde şaşkınlık uyandıracak kadar geniştir. Dokunma duyusu açısın- dan bakıldığmda beden tümüyle bir du- yu organıdır ve her türlü gerçekliğe uza- nışın aracı ortamıdır. Rousseau'nun de- yimiyle "Dokunma duyusu biz uyanık- ken sürekli faaliyet içindedir; bedenimi- zin her tarafına yayılmıştır, hiç uyuma- yan bir bekçi gibidir, rahatsız olabilece- ğimiz her şeyi haber verir bize. Bu duyu sürekli etkin olduğundan deneyler ara- cılığıyla daha çabuk gelişir ister istemez, dolayısıyla bu duyuyu özel bir biçimde eğitmemize gerek yoktur" (s. 263-264: Rousseau'nun bu saptamalarında, doğa- kültür). DOĞANIN KİTABINI OKUMA Rousseau'nun bu saptamalarında, do- ğa-kültür gerilimini, doğadan yana çö- zümlemeye/çözmeye çalışan tavrmı gö- rürüz. insan; doğayla olan ilişkisi hesa- ba katılarak eğitilecek, bu yolla aynı za- manda özgürlüğünü kazanacaktır; baş- ka bir deyişle, yargıda bulunma gücünü Jean Jacques Rousseau'nun "Emile" adlı yapıtının 1762deyayımlanan İlkbaskısında yeralan Ikicalışma kullanmış olacaktır. Düşünme eğitimi- nin temeline duyuların eğitimini, özel- likle görme duyumuna ilişkin eğitimi koyan Rousseau, bu yolla ancak bağlan- tıların, farkhlıklarm ve benzerliklerin farkma varılabileceğini ileri sürer. Tam da bu noktada "düşünme sanatı" bir- denbire "görme sanatı"na dönüşür; "düşünme eğitimi" de "görme eğitimi" oluverir. Deneyim kazanma süreçlerinin bir toplamı olan eğitimde açık seçikliğin önemine değinen Rousseau, "doğanm kitabmı okuma" izleğini her şeyin üs- tünde tutar. Ona göre yetişmekte olanın "aklı dilinde değil beynindedir (...) bel- leğinden çok yargılama yetisine güve- nir" (s. 309). Bu satırlar her şeye yöne- lik dağınık bir ilgiyle oraya bur'aya sav- rulabilme tehlikesini kendi içinde barm- dıran Rabelais'nin "pantagruelizm"ini (bir devin iştahıyla her şeyi bilmeye ça- balama) bilinçlice aşmamızı sağlayacak; Montaigne'i de anımsamak koşuluyla, bizi Kant'ın Aydınlanmacılığına götüre- cektir. Zayıflıklarıyla, arzularıyla gücü ara- smda salmıp duran insanın akıl-otorite ikilemini aşarak aklmı kullanma cesare- tini göstermesi, özgürleşmenin de (emansipasyon) yolunu açar. Bu nokta- dan sonra insan sadece bilen varlık ol- mayacak, aynı zamanda açık seçiklik il- kesi eşliğinde eyleyen varlık da olacak- tır: "Şunu unutmayın ki benim eğitimi- min esprisi çocuğa çok şey öğretmek değildir, onun beynine sadece doğru ve açüc seçik bilgiler yerleştirmektir. Hiç- bir şey biîmemesi hiç önemli değildir benim için, yeter ki yanılma- sm.. .benim kafasına ger- çekleri yerleştirmeye çalış- mamm nedeni sadece öğ- renebileceği yanlış şeyler- den uzak tutmaktır onu" (s. 327). Emile'de "bilmek"le "yapmak" arasındaki geri- limli ilişkinin serüvenini buluruz aynı zamanda. Rousseau'ya göre önemli olan; çocuğa, yetişecek olana yargılannızı dayat- mak, ezberletmek değil, tam tersine onun kendi yargılarının oluşmasma ya da kendi yargılarını oluş- turmasına yardımcı ol- mak, bunu gerçekten sağ- lamaktır. Elbette yetişe- cek olana, eğitim süreçle- rine etkin olarak or- tak edilecek olana, C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 0 2 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear