29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

V TR NDEK LER ¥ iradesiyle yoktan mı var edildi, yoksa bizi kuşatan bu sistem kendini oluşturma ve dönüştürme potansiyelini içinde mi barındırıyor? Yaşam bir ilahi tasarım mı, yoksa o dinamik dönüşüm sürecinin evrensel bir ürünü mü? Mısır, Sümer, Minos ve Hint düşüncelerini buluşturan ortak zeminin ardında bir batık kıta trajedisi mi var, yoksa söz konusu yitik halka çok daha yakınlarda bir yerde mi aranmalı?” Eldem yeni kitabıyla okuyucularıyla buluşuyor. Dul Kadının Oğlu/ Ceyhan Altınyeleklioğlu/ Artemis Yayınları/ 560 s. Bazı Kadınlar/ Alice Munro/ Çeviren: Cem Alpan/ Can Yayınları/ 360 s. Kanadalı eleştirmenler tarafından ‘Bizim Çehov’umuz’ diye anılan Alice Munro, “Bazı Kadınlar”da on hikâyesini bir araya getiriyor. Öykülerin ortak noktası ise hemen hemen tüm kahramanların kadın oluşu. Munro’nun kadın kahramanlarına yaşattığı olayların ve duygulara yabancı olmadığını anlayacak okur. Bu kahramanların en çarpıcı ortak noktası, kendilerine dayatılan davranış kalıplarını, yerleşik düzenleri, koşullanmaları reddetmeleri. Yazarın farklı bir algıyla yazdığını hissettirdiği bu öyküler, karakterleri somut biçimde gözler önüne seren bir ortama yerleştiriyor ve yanlışı da doğru kadar cesur, tarafsız bir dille okuyucuya aktarıyor. “Bazı Kadınlar”, okuyucuyu öykü kahramanının kimliğine büründürüyor ve karakterin macerası okurla paylaşılan ortak bir deneyime dönüşüyor. Munro’nun bu öyküleri Cem Alpan’ın yetkin çevirisiyle okuyuculara sunuluyor. Yolgeçen Hanı/ Pınar Selek/ letişim Yayınları/ 400 s. “Yolgeçen Hanı”, Pınar Selek’in darbe sonrası yılların acılarını, tüm renk ve sesleriyle hayatın ve insanların canlılığına sarmalayarak anlatığı; gücünü, samimiyetinden ve doğallığından alan ilk romanı. Kimliklerinin peşine düşmüş dört gencin hikâyesini anlatıyor roman: Devrime olan inancını asla yitirmeyen ve bu uğurda sevdiklerini terk etmeyi göze alan Elif, hayatının anlamı müziği Fransa’da keşfeden Hasan, küçük bir mahallede masallarla kurduğu dünyasından ve annesiyle yaşadığı evden uzaklaşıp hayata tutunmaya çalışan Sema ve ailesine bakmak için ustası Artin’den zanaat öğrenen Salih… Bambaşka düşleri, hayatları ve dertleri olan bu dört genci buluşturan ve kaderlerinin kesişeceği bir mahalle ve herkesin yaşamından izler taşıyan, tanıdık olduğu kadar çarpıcı da olan karakterler bu cesur ilk romanda okuyucuların karşısına çıkıyor. Kendi Evine Varamamak/ Demir Özlü/ Sel Yayıncılık/ 94 s. “Geceyarısına doğru odama döndüğümde, yere, döşemenin üzerindeki halıya uzanarak yazmıyorsam, mutlaka o geniş, kiremit rengi masanın üzerinde yazıyordum: Gençlik yazıları... Korkulu düşler, kişinin derinden tatmadığı tensel aşkın verdiği ürperti imgeleri...” “Kendi Evine Varamamak” değerlendirme, yorumlama, algılama biçimiyle özgün bir yazarın, Demir Özlü’nün, tanıklıklarından beslenerek öykülere yansıyan ve hiç bitmeyen bir iç yolculuğu yansıtıyor okuyuculara. B, Bira/ Tom Robbins/ Çeviren: Aysun Babacan/ Ayrıntı Yayınları/ 102 s. “Bir varmış bir yokmuş, tam da şimdiki zaman içinde, bir gezegen varmış ve bu gezegende yaşayan canlı türü, insan denen iki ayaklı varlık her yıl otuz altı milyar galon bira içiyormuş.” “B, Bira”, ciddi konularda ciddi fikirler verirken eğlendirmeyi de çok iyi bilen bir yazarın kaleminden çıkmış: Tom Robbins. Hem çocuklara hem de yetişkinlere birayı anlatıyor bu kitap. Zeki bir kız çocuğu, bir de bu kızın şaşkın annesi, duyarsız babası ve çılgın amcası kitabın kahramanları. Çekici olduğu kadar yıkıcı da olabilecek yukarıdaki dört karakter bir araya gelir ve okuyucular “B, Bira”yla, gerçekliğin sınırlarına, çocukların yaman zekâsına ve biranın gerçek anlamına doğru bir yolculuğa çıkıyor. Alman Ekmeği/ Bekir Yıldız/ Everest Yayınları/ 82 s. Türkçe edebiyatın ustalarından Bekir Yıldız “Alman Ekmeği”nde Almanya’da çalışarak para kazanmak zorunda kalan Türk işçilerinin yaşamlarını gözler önüne seriyor. Kitapta, yıllar önce Almanya’da çalıştıktan sonra ülkesine dönmüş bir gurbetçinin gözünden anlatılıyor oradaki zorlu yaşam. Kendi geçmişinin acı tatlı anılarıyla harmanladığı gözlemlerini bu kez bir işçi olarak değil bir ‘Alamancı’, bir gurbetçi olarak ülkesinden uzak insanların yaşam savaşlarını sunuyor okuyuculara “Alman Ekmeği”nde Bekir Yıldız. Film/ Daniel Borden, Florien Duijsens, Thomas Gilbert, Adele Smith/ Çeviren: Yasin Kara/ NTV Yayınları/ 480 s. “Film”, yayınevinin ‘Başvuru Kitapları’ dizisi kapsamında okuyucuya sunulan ve ilgili herkesin herkesin elinin altında bulundurması gereken bir rehber. Sinema tarihini film üzerinden inceleyen bu rehber kitap, çekilen ilk filmden bugüne kadar uzatıyor dallarını. Lumière Kardeşler’den Quentin Tarantino’ya, Greta Garbo’dan Nicole Kidman’a, Hollywood’dan Bollywood’a kadar endüstriyi biçimlendirmeye yardımcı olan her şeye odaklanarak filmlerin gelişimini izletiyor okuyucuya ve sinematografik teknikler, yıldızlar ve yıldızlık müessesesi, film akımları, dünya sineması ve endüstrideki değişimler gibi başlıkları inceleyerek, filmin nereden gelip nereye gitmekte olduğunun tablosunu çiziyor. Kadınlar Mektebi/ Molière/ Çeviren: Bedrettin Tuncel, Sabahattin Eyüboğlu/ Türkiye ş Bankası Kültür Yayınları/ 90 s. Molière’in ünlü oyunu “Kadınlar Mektebi”; Bedrettin Tuncel ve Sabahattin Eyüboğlu çevirisiyle ‘Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi’ kapsamında okuyuculara sunuluyor. Oyunlarında insan gerçekliğini şaşılası bir derinlikle sergileyen Molière, yazdığı pek çok büyük komedya ile bugün hâlâ okunan yazarlar arasında. “Kadınlar Mektebi” Molière’in ilk büyük komedisi. Yapıtta, kadın erkek ilişkileri, eş seçimi ve evlilik, aşk ve gençlik konuları hassas bir duyarlılıkla ele alınıyor. Fatma Aliye – Bir Osmanlı Kadın Yazarın Doğuşu/ Ahmet Mithat Efendi/ Sadeleştiren: Bedia Ermat/ Sel Yayıncılık/ 118 s. Fatma Aliye, Osmanlı’nın son döneminde yaşamış önemli kadın yazarlardan biri. Bedia Ermat’ın günümüz Türkçesiyle yayıma hazırladığı kitap, onun doğumundan aile yaşamı içindeki ilişkilere, aldığı eğitimin içeriğinden yazar olarak ilk karalamalarına, evlilik hakkındaki düşlerden, evlilik gerçeği içinde bir kadın ve yazar olarak kendi ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 1106 Her şey, Tanrının Nuh’a emanet ettiği sekizinci sırrın kazındığı taşın binlerce yıl önce, Süleyman Tapınağından çalınmasıyla başladı. Binlerce yıllık Mason sırları, Süleyman Tapınağı’ndan çalınan kayıp taşın şifresi mi? Sır Taşı’nı bulan dünyayı ele mi geçirecek? Yoksa küresel felaketi mi tetikleyecek? Gerilim, sürekli devam eden oyunlar, gizem, aşk sarmalında kaliteli bir maceraya davet ediyor okuyucularını Ceyhan Altınyeleklioğlu bu romanında. İstanbul’dan Sofya’ya, Londra’dan Kudüs’e uzanan bu sır dolu serüven okuyucularla buluşuyor. Lâl/ Veysel Avşar/ sim Yayınları/ 442 s. “Çınar beni tanımadın mı? Çınar, suratına bakıp karanlıkta kim olduğunu çıkarmaya çalışırken yanındaki devam etti. Ben Hüseyin, Ticaret Bakanlığı’ndan Hüseyin, iş yeri temsilcisi... Çınar tanımıştı Hüseyin’i. Tam ağzını açacakken, ‘seni ben ihbar ettim’, sözü ile konuşmasını bitirdi Hüseyin.” Veysel Avşar romanı “Lâl”le okuyucularını şaşırtıcı bir kurgunun içinde dönen, tankların parçaladığı aileleri, yaşama tutunmak isteyen insanların çabalarını, mafya hesaplaşmalarını ve sıradışı bir aşkı anlatıyor okuyucularına. Mumya Köpek/ Enis Batur/ Norgunk Yayıncılık/ 116 s. “Hayvanların sesi var, ama sözleri yok. Varsa da söylediklerini, söylemeye çalıştıklarını anlamıyoruz, kaldı ki anlamaya da yanaşmıyoruz pek. ‘Ölen danalar karşısında sorumluluk hissetmeyen biri var mı?’ Bu soruya cevap verebilmiş değiliz henüz.” “Mumya Köpek”, Enis Batur’un hayvanla ilk kez bu kadar yakından göz göze geldiği bir metin. Batur kitapta onları anlayabilmek adına gözlerini kaçırmadan bakıyor bir türlü anlaşılmayan ya da anlamak istenmeyen o sessizliğe. Bizim Şeytan Marka Giymez/ Nazlı Ceren Argon/ Postiga Yayınları/ 200 s. Binlerce kişinin girme hayalini kurduğu konservatuar tiyatro bölümünden mezun olan Rüya Sude Tanıl, kendine kariyer olarak hedeflediği TV dünyasıyla tanışırken, karşısına ünlülerin menajeri Nimet Altan çıkar. Nimet bir menajerden fazlası ve Rüya’nın hayatında zamanla kâbusa dönüşecek bir yenmesi gereken bir fenomen haline gelecektir. Nazlı Ceren Argon, “Bizim Şeytan Marka Giymez” ile okuyucuların karşısına eğlenceli bir romantik komediyle çıkıyor. SAYFA 28 28 NİSAN 2011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle