04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

r çoğanca ay nlatmak tekeründe, içekler aydınya başeren çalışıyla asi saüşüncenlendi. imci, unucuyaşaarı kanlaonra kipıtlakların, merak dır. Biminerlea umukatkısı lül döaklaştıantılar an biri nsan sorak en leri kaak o zor urdu. muza arda bir biçimi nlattığı orunluzgü biesin okurun mını; , biçimlü koayan Batı dei, faorunlamünde apılmarıyla karır. kleri, dare, yargını in pları mımıza Gerçeadlı 6 nır. “İngüne çalışmae ilerlerici, den bir lli’nin ışındaunun yküleca ezilel bir e her görerih çada ilgibitmiş klayıp vurguü aydınr.” Tayleyen ? 1141 ? ğuşundan başlayarak tarih öncesi yolculuğuna çıkarız. Düşüncenin ve dilin evrimini, Eskitaş Çağı’nı, yazılı tarihin başlangıcını, Yenitaş devrimini, sanatın, dinin, sınıflı toplumların, tarih biliminin doğuşunu, tarihsel materyalizmin tarihe yaklaşımını ve tarihçinin görevinin ne olduğunu içeren “Giriş” bölümünden sonra, “Eski Doğu” bölümünde Mezopotamya halklarının, Eski Mısır’ın, Anadolu’nun, Fenike ve Filistin’in, İran’ın, Hint’in, Çin’in tarihini; “Yunan” bölümünde Ege dünyasının, Arkaik ve Klasik Yunan’ın, Isparta ve Atina’nın, Med savaşlarının ve klasik Yunan uygarlığının tarihini; “Roma” bölümünde İlkel İtalya’dan başlayarak Roma Cumhuriyeti’nin, Roma fetihlerinin, Roma’nın çöküşünün, Roma’da monarşinin, imparatorluğun ve uygarlığının tarihini okuruz. Tanilli, 1985’te 19. yüzyılda altın çağını yaşayan Fransız edebiyatının simge adı, ölümsüz bir bilge olan Victor Hugo’nun yaşamını aktardığı, Victor Hugo Bir Dehanın Romanı adlı çalışmasını sunar. Yaşamöykü kitaplarına uygulanan yöntem açısından en doğru olan bir yöntemle, “Yaşadığı yüzyıl ve toplum fırtınalarla doludur. Yaşamını ve eserini de bu fırtınalar olgunlaştırdı” diye başlayarak anlattığı Hugo’nun yaşamını 19. yüzyıl Fransası’yla birlikte aktarır okuyucuya. Hugo’nun yapıtlarının listesini, geniş bir kaynakçayı ve yazdıklarından seçme parçaları da içeren yapıt, Tanilli’den ölümünün 100. yılında Hugo’ya armağandır. 1986’da Yüzyılların Gerçeği…’nin 2. cildi yayımlanır. Tanilli, “Batı’da bir noktadan sonra, burjuvazinin ve laik düşüncenin fetihlerine başladığı, Doğu’da ise aklın ve bilimin saltanatını sürdürdüğü” yepyeni bir ortaçağ anlatır bu kitapta. “Karanlıklar Çağı” olarak bilinen, ama bu tanımlamanın yalnızca Batı için geçerli olduğunu söyleyen Tanilli, ortaçağı; “Köleci Düzenden Feodaliteye” bölümünde Batı ve Doğu Roma, Asya’nın yerlileri ve göçebeleri, İslamın başlangıçları, Avrupa’nın Alacakaranlığı, Yakındoğu ve Asya’daki gelişmeler; “Feodal Avrupa, İslam Türk ve Moğol Asya” bölümünde Avrupa’nın yenilenişi, İslamBizans Mücadeleleri, Moğol Avrupa ve Feodal Avrupa; “Modern Avrupa’nın Kaynakları” bölümünde Feodal Avrupa, Osmanlı gücünün oluşumu, Avrupa’daki yeni gelişmeler başlıkları altında inceleyip anlatır. Feodal düzenden kapitalizme, buluşlar, sömürge fetihleri, Rönesans, Reform, Almanya’da köylüler savaşı, mutlak monarşiler başlıklarıyla 16. yüzyılı ve İngiltere’de burjuva devrimi, Fransa’da mutlakiyetin doruğu, öteki Avrupa devletleri, Avrupa kültürü başlıklarıyla 17. yüzyılı anlatan Yüzyılların Gerçeği…’nin 3. cildi 1987’de yayımlanır. Aynı yıl, “Türkiye’de demokrasi için faşizme karşı savaşanlara” adanan Nasıl Bir Demokrasi İstiyoruz? yayımlanır. 12 Eylül çıkışında bir demokrasi bildirgesi sayılabilecek yapıtta, “nasıl bir demokrasi?” sorusuna verilecek yanıtın, “yurtseverliğimizin ve insan yanımızın denek taşı” olduğunu savunur. Türkiye’deki demokrasi kavgasının temel doğrularının altını bir kez daha çizerken ülkemiz demokrasisinin sorunlarını irdeler ve aydınlığa doğru yürüyeceği inancını bir kez daha vurgulayarak çalışmasını şu cümlelerle bitirir: “Türkiye’de demokratlık ırkçı, şoven, milliyetçi duygulardan arınmayı; her türlü düşünce ve örgütlenme hakkına saygılı, çok boyutlu ve tutarlı bir demokrasi için ödünsüz mücadele vermeyi gerektiren alabildiğine zor bir görevdir; zor olduğu kadar onurlu bir görev de. Aydınlar, başta sizler bu göreve sahip çıkınız.” Tanilli 1988’de yayımladığı Dünyayı Değiştiren On Yıl’da, Aydınlanmanın beşiği olan Fransız devrimini ayrıntılarıyla yorumlayıp Aydınlanma felsefesinin kökenlerini araştırır. Nasıl Bir Eğitim İstiyoruz? ise eğitimin anlamından başlayarak ülkemiz deki eğitimin her türlü sorununa ilişkin düşünceler içeren bir eğitim bildirgesi olarak can alıcı ve temel bir sorunumuzu gündeme taşır. Klasik Osmanlı eğitiminden Cumhuriyetin laik eğitim anlayışına, Köy Enstitülerinden laik eğitimin nasıl darbelendiğine eğitimimizin bir tarihini sunduğu çalışmasında eğitimin demokratikleştirilmesi zorunluluğunu vurgular. 1989’da yine iki kitap sunar Tanilli. Yüzyılların Gerçeği…’nin 4. cildinin, Aydınlıklar Avrupası bölümünde bilim ve felsefe, teknik, Avrupa’nın birliği, çeşitli devletler ve aralarındaki çatışmalar, ulusal uyanışlar; Aydınlıklar Avrupası ve Dünya bölümünde OkyanusyaAsya ve Afrika, Osmanlı İmparatorluğu, Amerika’daki Avrupalılar; Fransız Devrimi bölümünde devrimin güçleri, kurucu meclis devrimi, konvansiyon devrimi, direktuar ve Napolyon dönemi, yeni bir çağın eşiğinde başlıkları altında 18. yüzyıl dünya tarihini aktarır. Fransız Devriminden Portreler, aynı yılın ikinci kitabıdır. Aydınlanma devriminin beşiği olan Fransız devriminde devrimin akışını belirleyen kişilikler üzerinde ayrıntılı bilgiler edinme gereksinmesini karşılamak için sunulan çalışmanın ilk bölümünde geniş olarak Robespierre anlatılır. Öteki Portreler başlıklı bölümde ise Mirabeau, Marat, Danton, Babeuf, Condorcet, La Fayette gibi unutulmaz Fransız devrimcileri; Fouche, 16. Louis, Marie Antoinette, Napoleon Bonaparte gibi kişiler, Sankülotlar, kadınlar, bilginler, sanatçılar geçit yapar. ÇAĞDAŞLAŞMA İÇİN AYDINLANMA İslam Çağımıza Yanıt Verebilir mi?, Tanilli’nin 1991’de yayımlanan kitabıdır. Dinsel bağnazlığın iyice yoğunlaştığı ülkemizde Tanilli, aydın duyarlılığıyla laiklik ve din sorununu işlediği bu yapıtında, “Türkiye gibi Aydınlanma yolunda nice menzillere erişmiş; akılla bilimi tek yol gösterici olarak benimsemiş ve öyle olduğu için de laik ilkeleri kabul etmiş bir ülke” için demokrasinin bir parçası olan “laik düzen”in vazgeçilmezliği üzerinde durarak, “Türkiye’nin 150 yılı aşmış Aydınlanma hareketinin bütün değerlerinin tehlikede” olduğunu söyleyip ekler: “Toplumda aklın ve bilimin öncülüğü, insan hakları ve demokrasiye yönelişin başta gelen koşuludur ve çağdaşlaşma için Aydınlanmadan başka bir yol da yoktur.” Yapıt, yakın dönemin bu can alıcı sorununa dikkatleri çekmeyi, uyarma görevini başaran bir yapıt olur. 1994’te, “Şeriatçı bağnazlığın 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta yaktığı ve nice hoşgörüsüzlüğün başka yerlerde kıydığı insanların anısına...” özgürlükler, akıl, adalet, insan hakları, hoşgörü için; karanlıkçılığa, bağnazlığa, yobazlığa karşı mücadeleye adanmış bir yaşamın sahibi; bir “davaya bağlı” aydın tipinin ilk örneği olan Voltaire’in yaşamını düşünceleri ve yapıtlarıyla ele aldığı Voltaire ve Aydınlanma adlı çalışmasını sunar. Yüzyılların Gerçeği…’nin 5. cildinde (1997), gelişen Avrupa, yeni bir güç olan ABD, Latin Amerika’nın kurtuluşu, Avrupa ve Amerika’daki savaşlar, bilimleri keşifleri göçler, nüfus artışları, tarım ve sanayideki dev atılımlar, kömür ve çelik, buhar çağında ulaşım ve iletişim, Batı’da kapitalizm, emperyalizmin doğuşu, sömürge imparatorlukları, kentleşme ve uygarlık, ulus devlet, sosyalizm, demokrasiler, Doğu Avrupa, Balkan devletleri, Rusya gibi konu başlıklarıyla bir 19. yüzyıl tarihi olan çalışmasını Kuzey Kutbu’nda, Latin Amerika’da, Müslüman dünyada, Afrika ve Okyanusya’da, Hindistan ve Doğu Asya’da, Güney ve Güneydoğu Asya’da, Çin’de, Japonya’da yaşananlarla tamamlar. Aynı yıl yayımlanan Yaratıcı Aklın Sentezi: Felsefeye Giriş’te ise Felsefenin Anlamı’ndan sonra, İnsan nedir? bölümünde insanın ne olduğu, evrendeki yerimizin ne olduğu, insanın doğa ile ilişkisi, kültür, emekteki yaratıcılık, dilin gücü; Düşünmenin Diyalektiği bölümünde düşüncelerimizin kaynağı, algı, bellek, imgelem, bilinç, akıl, mantık; Gerçeklikle İlişkiler bölümünde bilim, teknik, sanat; Yaşama Anlam Vermek bölümünde din, ahlak, özgür ve birlikte yaşamak, mutluluk, aşk, çevre, kent, evlerimiz: Geçmişten Geleceğe bölümünde tarih, politika, hukuk, savaş ve barış, ütopya; Kendi Olmak bölümünde kimlik sorunu, kadın, eğitim konularını işleyen ve her konuyla ilgili okuma parçaları koyan Tanilli, çalışmasını Niçin ve Hangi Doğruları Arıyoruz? bölümüyle bitirir. Doğrunun gerçekliğin sıradan bir kopyası olmadığını, doğruların asıl kaynağının bilim olduğunu, doğrunun aklın ve deneyin çocuğu olduğunu söyleyen Tanilli, “İnsanın insanca yaşayacağı bir dünya. Aklın, bilimin, emeğin başköşeye oturtulduğu bir dünya. Eşitliğin, kardeşliğin sömürüsüz ve barışçı dünyası!” cümleleriyle içinde yaşadığımız gerçekliğin doğrularını sıralar. Felsefenin gerçeklikten kopamayacağını, asıl görevinin doğruyu aramak olduğunu söyleyen Tanilli çalışmasını şu sözlerle noktalar: “Felsefe... tarihin şu aşamasında, insanlığın bağlı bulunduğu ve yüzlerce yıllık çabaların dokuduğu temel ve evrensel değerlerin altını yeniden çizerek yol göstermelidir. Unutulmasın, bir yerde insanın kendisidir tehlikede olan...” Tanilli’nin genç kuşakların felsefe kültürlerini güçlendirmek için sunduğu bu yapıt, felsefeyle barışmak, felsefeyi sevmek, yaşamını anlamlı kılmak isteyenler için bir başucu kitabıdır. Küreselleşme gerçekliğinin dayatmalarıyla karşı karşıya olan ülkemiz insanları için anlamlı bir yapıttır. Akla ve bilime karşı koyan ırkçı ve dinci bağnazlığın, demokrasiye geçit vermeyen bir çeteciğin egemen olduğu ülkemizde aklına güvenen, kendi geleceğinin derdinde olan okurlarca mutlaka okunması gereken bir yapıttır. Voltaire’in Kandid ya da İyimserlik adlı kitabıyla Robert Mantran’ın Yayın Yönetmeni olduğu Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Tanilli’nin çevirdiği yapıtlardır. Osmanlı Devleti’nin doğuşundan yıkılışına kadarki iki ciltlik çalışma, geleneksel tarih anlayışının dışına çıkarak olayların nedenini araştıran, doğru tarih bilinci veren bir tarih olarak kitaplığımızı zenginleştirir. Öznel, taraflı, geleneksel bir geçmiş yoktur bu çalışmada. Menkıbelere, saray tarihçilerine, hayali bilgilere dayanmayan, bilimin ışıldağıyla yaklaşılan bir tarih vardır. ‘TANİLLİ TARİHİ’ Yüzyılların Gerçeği…’nin (1999) 6. ve son cildinde, Birinci Dünya Savaşı ve Avrupa’nın ikinci plana düşüşü, Sovyet Devrimi, faşizm, İkinci Dünya Savaşı, liberal dünya, Üçüncü Dünya’nın doğuşu, Latin Amerika, Güney ve Güneydoğu Asya, Kara Afrika, Müslüman Dünya, sömürgelikten kurtuluş, yeni sömürgecilik, bilim ve teknolojideki dev ilerlemeler, yüzyılın son çeyreği konularıyla 20. yüzyılın tarihi aktarılır. Her cilt sonundaki resimler, haritalar, planlar ve kaynakçayla tamamlanan “Tanilli Tarihi”yle keyifli bir tarih gezisine çıkarız. Tanilli’nin, tarihe, tarih bilincine çevirdiği ışıldağın ışıkları bitmez. 1997’de yayımlanan Türkiye’de Aydınlanma Hareketi: Dünü, Bugünü, Sorunları adlı yapıt 2526 Nisan 1997’de yapılan Strasbourg Sempozyumu’nun kitaplaşmasıdır ve “Server Tanilli’ye Saygı” kitabı olarak sunulur. Konusunu Tanilli’nin belirlediği sempozyumdaki İrene Melikof, İlhan Selçuk, Paul Dumont, Hüseyin Batuhan, Bülent Tanör, İlber Ortaylı, Louis Bazin, Ahmet Oktay’ın ve diğer katılımcıların Türkiye Aydınlanmasının çeşitli sorunlarına ilişkin bildirileri Aydınlanmamızın dününü, bugününü, yarınını merak edenler için doyurucu temel bilgilerle doludur. Tanilli, 2000’li yıllarda İnsanlığı Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?, Strasbourg Yazıları, Değişimin Diyalektiği ve Devrim: Marksizm Üzerine Yeni Düşünceler, Çağdaşımız Victor Hugo, Ne Olursa Olsun Savaşıyorlar: Kadın Sorununun Neresindeyiz?, Din ve Politika: “Laik” Barışın Dostları ve Düşmanları adlı kitaplarla aydınlık ışıklarını çoğaltır. 1979 Cavit Orhan TütengilSosyal Bilimler, 1994 Çağdaş Hukukçular DerneğiÇağdaş Hukuk İçin Emek, 1997 Mülkiyeliler Birliği VakfıRüştü Koray, 1999 Orhan Apaydın Demokrasi ve Barış Vakfı, 2005 Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, 2006 Sertel Gazetecilik Vakfı ödüllerinin sahibi olan Tanilli, 1999’da TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı Onur Yazarı ilan edilir. Alpay Kabacalı, Çağına ve Halkına Sorumlu Server Tanilli adlı kitabıyla uygarlık ve Aydınlanmanın günümüz Türkiyesi’ndeki bilgesi Server Tanilli’yi yakından tanımak isteyenlere ayrıntılı bir kaynak sunar. Aydınlığımız, 29 Kasım 2011’de aramızdan ayrılan Tanilli Hoca’ya şükran borçludur. ? SERVER TANİLLİ KAYNAKÇASI apıtları: Uygarlık Tarihi (1972), Anayasalar ve Siyasal Belgeler (1976), Devlet ve DeY mokrasi (1981), Yüzyılların Gerçeği ve Mirası: İnsanlık Tarihine Giriş (1–1984, II– 1986, III–1987, IV–1989, V–1997, 6–1999), Victor Hugo Bir Dehanın Romanı (1985), Na sıl Bir Demokrasi İstiyoruz (1987), Dünyayı Değiştiren On Yıl (1988), Nasıl Bir Eğitim İstiyoruz? (1988), Fransız Devriminden Portreler (1989), İslam Çağımıza Yanıt Verebilir mi? (1991), Voltaire ve Aydınlanma (1994), Yaratıcı Aklın Sentezi: Felsefeye Giriş (1997), Türkiye’de Aydınlanma Hareketi: Dünü Bugünü Sorunları (1997), İnsanlığı Nasıl Bir Gelecek Bekliyor? (2000), Strasbourg Yazıları (2000), Değişimin Diyalektiği ve Devrim: Marksizm Üzerine Yeni Düşünceler (2001), Çağdaşımız Victor Hugo (2002), Ne Olursa Olsun Savaşıyorlar: Kadın Sorununun Neresindeyiz? (2006), Din ve Politika: “Laik Barışın Dostları ve Düşmanları (2008). Çeviri: Voltaire’den Kandid ya da İyimserlik (1994), Robert Mantran’dan Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (11992, II1995). Hakkındaki Kitap: Alpay Kabacalı, Bir Uygarlık İşçisi Server Tanilli (1999; Çağına ve Halkına Sorumlu Server Tanilli adıyla, Gürer Yayınları, 2008). (Server Tanilli’nin tüm yapıtları Cumhuriyet Kitapları’nda yayımlanmaktadır) CUMHURİYET KİTAP SAYI 1141 29 ARALIK 2011 ? SAYFA 17
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle