Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KİTAPÇI A. Akal, M. Yener, Ç. Gündeş, N. Yılmaz Köpük Ülkesi Banu Bozdemir / Resimleyen: Gökçe Akgül / Beyaz Balina / Basım yılı: 2008 / 30s. / 79 Köpük kız, denizkızının avucundan fırlayıp da pet şişenin içinde girerse… Birbirine çarpan gemilerin etkisiyle pet şişe fırlayıp denize düşerse… Pet şişede tutsak olan Köpük Kız nasıl kaçsın, nasıl kurtulsun? Köpük kız kim, kötü adamlar da nerden çıktılar, diyecek şimdi okurlar... Biraz daha başa dönelim o zaman. “Uzak diyarların birinde, çok uzak bir okyanusun içinde bir Köpük Ülkesi varmış.” Kaybolmayan köpüklerin denizin dibinde kurduğu bu ülkede bütün köpükler çok mutlu yaşarmış. Ülkeye Pembe Köpük’ün gelmesiyle, ülkeyi kuran Köpük Baba ile birbirlerine âşık olur ve evlenirler. Çocukları, Köpük Kız ve Köpek Erkek doğar. Ülkede yaşam temiz ve huzurlu sürerken, Köpük Kız okyanusun üzerindeki dünyayı merak eder. Oysa “okyanusun üstünde pet şişe, karpuz kabukları ve naylon poşet gibi şeyler” dolaşmaktadır. Köpük Kız ülkeden çıkmaya ailesini razı edemez, bunun üzerine bir gün herkes uyurken kaçar. Köpük Kız’ın macerası, deniz kirliliğini konu alıyor. Denizin ne kadar kirli olduğunu keşfeden Köpük Kız, buna çare de bulacak mı acaba? Benim Minik Balığım Yazan ve Çizen: Ferit Avcı / Tudem Yayınları / 2008 / 28s. (47 yaş) Tudem Yayınları’nın 2007 Resimli Kitap yarışmasında mansiyon ödülü alan kitap, minik bir balığı anlatıyor. Balık minik ama o da ne! Her sayfada biraz daha büyüyor. Ne olacak şimdi? Sade bir öykü içinde, doğal yaşamı doğal ortamında korumanın gerekliliği hissettiriliyor çocuklara. Ferit Avcı’nin özgün çizimleri ile sevimli bir öykü... Kitabın hem yazarı hem çizeri olan Ferit Avcı, 2003’te İstanbul’dan ayrılıp Fethiye’de bir köyde yaşamaya başladı. Ancak resimlerden, çocuklardan ve çocuk kitaplarından hiç kopmadı... Sisin Sakladıkları Miyase Sertbarut / Tudem Yayınları / Kapak Resmi: Salih Mercanoğlu / Nisan 2005 / 214 s /Yaş Grubu: Belirtilmemiş / Tudem 2004 Edebiyat Ödülleri İkincisi. Karga, kargagiller (Corvidae) familyasından Corvus cinsini oluşturan, iri yapılı, düz gagalı, pençeli, tüyleri çoğunlukla siyah olan kuş türlerinin ortak adıdır. Daha büyük ve genellikle leş yiyici olanlarına kuzgun adı verilir. Kargalar, yüksek, rahatsız edici düzeyde garip sesleri, siyah renkleri, parlak SAYFA 32 Menekşe’yi Kim Çaldı? Timuçin Özyürekli / Resimleyen: Mert Bilek / Tudem Yayınları / 2007 / 61 s. Dalgaların Arasında ve Menekşe’yi Kim Çaldı adlı iki öykü var kitapta. Dalgaların Arasında isimli öyküde babasıyla beraber akvaryumcuları dolaşan, “kardeşim yerine koyacak kadar sevebileceğim bir balık istiyordum” (s.10) diyen bir çocukla tanışırız. Sonunda aranan balık bulunur, akvaryum ve akvaryum için gereken araç gereç satın alınır. Anne, baba ve çocuk balığı çok severler, ona iyi bakarlar. Balık günden güne büyür, akvaryuma zor sığmaya başlamıştır. Bir gece akvaryumun ısıtıcısı patlar, suyu donup buz tutar ve balık ölür. Çocuk ölü balığı bir “poşet” e koyar ve denize götürüp atar. Kitabın ikinci öyküsü Menekşe’yi Kim Çaldı’da, çocuklarını yitirmiş bir anne baba vardır. Eşi “istersen yitirdiğimiz çocuğumuzun yerine koyarsın” (s. 40) diyerek karısına kafes içinde bir kuş getirir. Kuşa Menekşe adını koyarlar. Günlerini onunla ilgilenerek geçirirler. Bir gün Menekşe’nin kafesini kuş havalansın diye portakal ağacına asarlar. Bir de bakarlar ki, kafesin yerinde yeller esmektedir, kafes çalınmıştır. Onlara mutluluk getirmiş olan Menekşe artık gitmiştir. Çocuklarının ölümünden sonra olduğu gibi, mutsuz yaşamlarına dönerler. Linda / Ailesi, kemikleri ve düşleri Aydoğan Yavaşlı / Resimler: Hilmi Şimşek/ Bulut Yayınları / 2006 / 68 s. (812 yaş) İlk baskısını 2002’de Etki Yayınları’nda yapan Linda, Bulut Yayınları’ndaki ilk baskısını 2006’da, ikinci baskısını 2007’de yapmış. Öyküde, bir köpeğin bakışıyla çevrenin algılanışı aktarılırken, bir yandan köpeklerin yaşam alışkanlıkları da iletiliyor. Linda, önce zengin bir ailenin köpeğidir. Ancak ailede onunla cisimlere olan düşkünlükleriyle mitolojiye ve sanata sıklıkla konu olmuşlardır. Kimi öykülerde akılsız hayvanlar olarak ele alınmalarına karşın bazı araştırmalar kuzgunun en zeki kuş olabileceğine dikkat çekmektedir. Özellikle, kuzgunların, köpekgillerle eşit zekâya sahip olduğu sanılmaktadır. Herhangi bir hastalık, yırtıcı hayvan saldırısı olmadığında, bir karganın ömrü 100 – 300 yıldır. Bilinen en yaşlı Amerikan kargası 290 yıl yaşamıştır. Kimi zaman korku ve gerilim kitaplarına, filmlerine konu olmuş ve pek sevilmeyen bu kuş türü, “Sisin Sakladıkları” isimli romanın da başkahramanlardan biri. İlay tıp doktoru olan annesiyle Ankara’da yaşayan bir genç kız. Annesi ve babası bir süre önce boşanmış. Tüm sene boyunca okul, dershane, İngilizce kursu arasında mekik dokuyan İlay, güzel bir yaz tatili düşlemektedir. Oysa annesi onun adına tüm planlamayı yapmıştır bile; İlay, bu yaşına dek hiç görmediği ve çok uzakta, Kars’ın bir köyünde yaşayan teyzesinin yanına gidecektir. Annesini ikna edemeyince babasından yardım ister. Ancak babasının yardımları bile işe yaramaz; İlay, Kutsiye Teyzesi’nin yanına, Kunduzlu köye gidecektir. Yıllardır aile içinde anlatılanlara göre garip, babasının deyimiyle “biraz çatlak” bir kadındır Kutsiye Teyze. Yıllardır köyde tek başına yaşayan, İlay’ın annesi Nilgün Hanım’la bile uzun zamandır görüşmeyen bu ziyaret biraz ürkütür genç kızı. İlay’ı ürküten başka bir şey de birkaç gündür gözlemlediği kargalardır. Kaç gündür oldukça garip görünüşlü kargalara rastlamaktadır. Kısa gagalı, kalın bacaklı kargalar uçmaktadır etrafta. Kargadan çok tavuğa benzeyen bu kuşlar sanki onu gözlemektedir. Tüm itirazlarına karşın teyzesinin yanına giden İlay’a yolculuğunda annesinin arkadaşı Sevim Hanım ve oğlu Fuat da eşlik eder. Başlarda oldukça sıkıcı olan yolculuk, kompartımanlarına gelen garip tavırlı bir yabancıyla az da olsa renklenir. Kısa sürede kaynaşan gençler Fuat ve İlay, bu adamın davranışlarından şüphelenirler. Böylece inanılmaz bir serüvene atılırlar. İlay’ın tren yolculuğunda başlayan heyecan ve sürprizler teyzesinin yanına ulaşınca artar. Hele teyzesi Kutsiye Hanım’ın arkadaşı olan Mavi Karga ile tanışınca… Bol ödüllü yazar Miyase Sertbarut’un kaleme aldığı “Sisin Sakladıkları” isimli roman, 2004 Tudem Edebiyat Ödülleri yarışmasında, roman dalında ikincilik ödülü almış. Son derece gerçekçi ve sürükleyici olan yapıtı, sadece gençlerin değil genetik bilimi ile ilgilenen her yaştan okuyucunun severek okuyacağına kuşku yok. Yazar, Serbarut’un akıcı Türkçesi, usta anlatım gücü ve dozunda bırakılmış heyecan unsuru da eklenince bir solukta bitiyor kitap ve okuyucuya “Neden bitti?” dedirtiyor… Bunca sözden sonra bize de sadece “iyi okumalar” demek düşüyor. ilgilenen olmadığı için mutsuzdur. Oysa daha sonra verildiği aile dar gelirli olmasına rağmen bütün bireyler onunla ilgilenir ve onunla oyun oynamaya zaman ayırır. Linda, bu aile ile yaşamaktan çok hoşlanır. “Ben onlara göre sarı kıvırcık tüylü, Kaniş cinsi bir köpektim. Bir şeyler verirlerse yiyor, vermiyorlarsa yemiyor, kendi halinde bir hayvandım işte!” Oysa Linda, bir yandan aileyi, bir yandan çevreyi tanımaya çalışan farklı bir köpektir... Ve gerçek aşkı Mayki’yi bulduğunda, onunla yepyeni maceralara doğru yol almaktan hiç korkmaz... Seçme Türk Masalları Bugünkü dile aktaran: Adnan Özyalçıner / Resimleyen: Mustafa Delioğlu / Büyülü Fener Yayınları / 2008 / 238 s. (9+ yaş) “Bir vardı bir yoktu”, sert cilt kapağı ve özenli tasarımıyla, çocuktan çocuğa kalacak bir kitap vardı. Bu kitapta, on üç masal vardı: Ağlayan Ayva Gülen Nar, Kahveci Güzeli, Billur Köşk, Tasa Kuşu, Zümrüdüanka Kuşu, Of Baba, Güreşçi, Allem Kallem, Genç Dev, Üç Köpek, Tüccarın Oğlu, Eşek Kafası ve Papağan. Masal dilinin alışılagelmiş “mişli” anlatımından farklı olarak, bu kitaptaki masallarda di’li geçmiş kullanılmış; bu da masallara farklı bir üslup kazandırmış. Masal sevenler ve sevdikleri masalları yıllarca bozulmadan, yırtılmadan saklamak isteyenler için bir hazine…? Aytül AKAL Dünya Çocuklarına Merhaba Sevgili yazarlar ve yayınevleri, dünya dillerine çevrilmiş çocuk ve gençlik kitaplarınızı bize de haber verir misiniz? (iletişim: sihirlidegnekcumhuriyet@gmail.com) Uçurtmam Bulut Şimdi Sevim Ak, Resimleyen: Behiç Ak, Can Sanat Yayınları, 2003 Mein Drachen Ist Jetzt Eine Wolke/Uçurtmam Bulut Şimdi Sevim Ak, Resimleyen: Behiç Ak, Anadolu Verlag, 2008 Türkçe Aslından Çeviren: Sabine Adatepe İlk baskısını 1987’de Readhouse Yayınları’nda yapan kitap, 2003’te Can Sanat Yayınları tarafından yayımlandı. Kitap, 2008’de Almancaya çevrilerek Anadolu Verlag tarafından Türk ve Alman çocuklarıyla buluşturuldu. ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 957