03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

... KISA KISA ... KISA KISA ... KISA KISA ... KISA KISA ... KISA KISA ... Ortadoğu egemenliğini sürdüren Romalılarla ilgili çarpıcı bir anlatımla başlar: “Aşağıdaki eski bir Musevi metni Musevi ve başka Ortadoğu halklarının Roma imparatorluk yönetiminin faydalarını ve zararlarını nasıl gördüğünü açık bir biçimde anlatmaktadır. Bölüm 2’nci yüzyılda üç hahamın konuşmalarından alınmıştır: Haham Yahuda dedi ki ‘Bu insanların (Romalılar) eserleri ne de güzel. Pazarlar, köprüler, hamamlar yapmışlar.’ Haham Yose sessiz kaldı. Haham Simeon Bar Yohai yanıtladı: ‘Tüm yaptıklarını kendi gereksinmeleri için yaptılar. Fahişelerini yerleştirmek için pazaryerleri, kendilerini güzelleştirmek için hamamlar, vergi toplamak için köprüler yaptılar.’ Yahuda konuşmalarını yetkililere anlattı ve yetkililer şu kararı verdiler: ‘Bizi öven Yahuda övülsün. Sessiz kalan Yose Seforis’e sürgün edilsin. Bizi suçlayan Simeon idam edilsin.” (s. 35) Bu anlatım Ortadoğu halklarının Roma imparatorluk yönetiminin yarar veya zararlarını nasıl gördüğünü açık bir biçimde yansıtması bağlamında ilginçtir. Aslında bu yaklaşım salt Roma için değil tüm imparatorluklar için geçerli bir içerik taşır: Bütün bu uygarlık ürünleri insanlık için mi, kendileri için mi yapılmıştır? Bilindiği gibi Ortadoğu dünyadaki en eski uygarlık bölgelerinden biridir. Ancak Prof. Lewis bu bölgenin, diğer Çin, Hint örneği eski ve görkemli uygarlıklardan belirgin bir şekilde farklı iki özelliği olduğunu belirtiyor. Bunlardan biri çeşitlilik, diğeri de süreksizliktir. Eski Çin ile günümüzdeki Çin’in kültürel boyutları hemen hemen aynıdır. Oysa Ortadoğu coğrafyasında Helenleşti rilme, Romalılaştırılma, Hıristiyanlaştırılma ve İslamlaştırılma süreçlerinde yaşanan büyük değişiklikler, eski Ortadoğu kültür ve geleneklerinin yok olmasına neden olmuştur. Bir başka söyleyişle Ortadoğu’nun yazılı kültürü ortadan kalkmış, kültürlerin uç uca eklenmesi süreci gözlenmemiştir. MODERN ÇAĞIN BAŞLANGICI Kitaptaki ilginç bölümlerden biri de Ortadoğu’daki modern çağın başlangıcının, Batı emperyalizminin etkisiyle ortaya çıkıp yayılması ve yol açtığı değişikliklere yöneliktir. Ancak Prof. Lewis bu etkinin başlangıcı için üç farklı tarih kabul etmektedir: 1798’de Fransız ordusunun Mısır’a girmesi. Rusya’nın Osmanlı İmparatorluğu’na imzalattırdığı Küçük Kaynarca Antlaşması ve 1683’te Türklerin Viyana kuşatmasındaki son bozgunu. Görülen o ki, bu yayılmacı politikalar sonucunda Batı dünyasının Ortadoğu’ya yönelik maddi ve teknik katkıları söz konusu olmuş, ancak sanat, edebiyat, bilim ve felsefe alanlarında bu coğrafyaya fazla bir şey verilmemiştir. Zaten verilse bile Müslümanlar –o gün için ve hatta zaman zaman günümüzde– bu dünyadan gelecek düşünceleri kabul etmezlerdi. Batı dünyasının Ortadoğu’ya yönelik sosyoekonomik etkinliği zamanla artmaya başlamış ve buna koşut olarak büyük değişimlere tanık olunmuştur. Toprak mülkiyeti sistemi başta olmak üzere, ticaretle ilgili şartlar, bilim ve teknoloji ve askeri eğitime verilen önem bölgedeki değişimin dikkat çeken boyutlarıdır. Batı dünyasının verdiği ve fakat Ortadoğu’nun kabul etmedikleri de artık kendini göstermeye başlamıştır. Bu büyük değişimden Nuruosmaniye Camisi de pay almış, Osmanlı İmparatorluk camisinin süslemelerinde ? Abdullah TEKİN rtadoğu terimi Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, İran, İsrail, Katar, Kıbrıs, Kuveyt, Libya, Lübnan, Mısır, Suriye, Suudi Arabistan, Türkiye, Umman, Ürdün, Yemen Arap Cumhuriyeti ve Yemen Demokratik Halk Cumhuriyeti’ni kapsar. Bölgenin çekirdeğini Müslüman Arap dünyası oluşturur. Tarihin akışı içinde sosyoekonomik yapısında eşitsizliklerin, petrolün varlığına karşın yoksullukların, ayaklanmaların ve savaşların eksik olmadığı bir bölge.. Günümüzde bile her gün onlarca kişinin öldüğü ya da öldürüldüğü; din, mezhep, ırk farklılıklarının savaşlara neden olduğu gizemli coğrafya. Prof. Dr. Bernard Lewis “Ortadoğuİki Bin Yıllık Ortadoğu Tarihi” adlı kitabında bu stratejik bölgeyi anlatıyor. İsminden de anlaşılacağı gibi kitap Hıristiyanlığın ortaya çıkışı döneminden günümüze uzatılacak 2000 yıllık bir çerçeveyi içeriyor. Princeton Üniversitesi’nde Yakındoğu profesörü olarak görev yapan Bernard Lewis bu tür bir çerçeve oluşturmada iki amaç güttüğünü belirtiyor. Birincisi, İslamiyet öncesi Arabistan ile Bizans ve Pers imparatorluklarını ayrıntılı olarak yansıtmak. İkincisi, günümüzdeki Ortadoğu ile bölgenin tarihi belge ve anıtları aracılığıyla eski uygarProf. Bernard Lewis Ortadoğu coğrafyası lıklar arasında köprü kurmak. için şunları söylüyor: Prof. Lewis kitabın hazırlanışıyla “Lübnan’da iç savaş ilgili olarak “Özellikle ekonomik, sırasında yaşananlar toplumsal ve en önemlisi kültürel ta tüm bölge için bir örnek teşkil edebilir. Tıpkı rih üzerinde durdum. Bu bakış açıgeçmişteki gibi yeni bir sıyla çağdaş kaynaklardan yararlanHaçlı Seferi yaratacak dım. Tarihçiler, seyahatnameler, belyeni bir cihat geler, yazıtlar, zaman zaman da öykübaşlatabilirler. Belki de ler ve şiirlerden alıntılar yaptım”dikendileriyle, komşularıyla ve dış yor. (s. Vii) dünya ile bir barış Kitap 5 kısımdan oluşuyor. 1’inci yapmak için birleşerek kısım “Giriş”, 2’nci kısım “Geçmiş”, daha tatmin edici, 3’üncü kısım “İslamiyet’in Doğuşu ve zengin ve özgür bir Yükselişi” 4’üncü kısım “Kesitler”, yaşam için maddi kaynaklarıyla birlikte 5’inci kısım ise “Modern Çağ” başlımanevi kaynaklarını da ğını taşıyor. Bu kısımlara ek olarak paylaşabilirler. Modern Notlar, Kaynakça, Kronoloji, Haritaçağların bu zor lar, Fotoğraflar ve Dizin yer alıyor. döneminde Ortadoğu O İtalyan Barok stilinin izleri gözlenmiştir: Prof. Lewis 18’inci yy sonlarından 20’nci yy ortalarına dek Ortadoğu’da yüz elli yıl süren Batı etkisi ve egemenliğinin çok önemli değişikliklere neden olduğunu belirtir. (s. 357) Esas büyük değişim yeni düşüncelerin içinde gözlenmeye başlar: Avrupa’dan ithal edilen yeni milliyetçilik ve yurtseverlik düşünceleri özgürlük kavramıyla birleşince millet ve ülke söylemleri dinin yerine geçip gücünü artırıyordu. Nitekim başta laik sonuçları olmak üzere tehlike muhalefetsiz kalmaz ve Osmanlı sultanı eşitlik ve özgürlük konuşmalarının serbestçe yapılması karşısında bir bildiri yayımlamakta gecikmez: “Fransızlar.. Cennetin ve dünyanın Tanrısının birliğine inanmazlar.. Tüm dinleri terk etmişlerdir.. Onlar kıyamet ve hesaplaşma günü, cezalandırma, imtihan, soru ve yanıt olmayacakmış gibi davranırlar.. Onlar tüm insanların insanlık açısından eşit olduklarına inanırlar; hiç kimsenin bir üstünlüğü olmadığını ve herkesin kendi ruhundan ve yaşamından sorumlu olduğunu savunurlar. Bu boş inançları ve saçma düşüncelerinden hareketle yeni kanun koymuşlardır. Şeytan’ın söylediklerini yaparak, dinin temellerini yıkmış, yasaklananları yasal yapmış, tutkulu arzularına ulaşmış, tüm insanları günahlarına ortak etmeye çalışmış, dinler arasında nifak tohumları ekmiş, krallar ve devletler arasına fesat sokmuşlardır.” (s. 371) ÜÇ HEDEF Fransız Devrimi’nin getirdiği yeni boyutlar Ortadoğu ülkelerini de etkiler ve özellikle Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Hıristiyan azınlık kendilerine üç ayrı hedef seçer: Osmanlı devletinde yaşayan Müslüman çoğunlukla aynı haklara sahip olmak. Bağımsız, en azından kendi ulusal toprakları üzerinde özerk olmak. Bu ulusların eski sistemde sahip oldukları özellikleri ve ayrıcalıkları devam ettirme ve uygulama, eğitim sistemlerini kendi dillerinde denetim altına alma ve kendi farklı kültürlerini sürdürme haklarını korumaktı. Prof. Lewis Ortadoğu coğrafyası için şu düşüncelerini sergileyerek kitabını noktalar: “Lübnan’da iç savaş sırasında yaşananlar tüm bölge için bir örnek teşkil edebilir. Tıpkı geçmişteki gibi yeni bir Haçlı Seferi yaratacak yeni bir cihat başlatabilirler. Belki de kendileriyle, komşularıyla ve dış dünya ile bir barış yapmak için birleşerek daha tatmin edici, zengin ve özgür bir yaşam için maddi kaynaklarıyla birlikte manevi kaynaklarını da paylaşabilirler. Modern çağların bu zor döneminde Ortadoğu halkları ve devletleri en doğru kararı ancak kendileri verecektir.” (s. 452) ? Ortadoğuİki Bin Yıllık Ortadoğu Tarihi/ Bernard Lewis/ Çev. Selen Kölay/ İstanbul, Arkadaş Yayınları, 2oo6/ 488 s. ROMALILAR Kitap bu coğrafyada uzun zaman SAYFA 22 halkları ve devletleri en doğru kararı ancak kendileri verecektir.” ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 894
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle