24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Ken Light'tan 'Çağımızın Tanıkları' Kişisel tanıklıkları doğrultusunda dünyada neler olup bittiğini kendi gözlerinden ışık aracılığıyla kâğıda aktaran ve bir anlamda öykü anlatıcıları diyebileceğimiz belgesel fotoğrafçıları, farklı toplumsal katmanlardan gelseler de, serüvenleri birbirlerinden farklı olsa da, ortak noktaları toplumsal sorumluluk olduğu için, bizlere hayatımızın gidiş yönünü sorgulatmaya katkıda bulunmaya devam etmektedirler. Gördüklerini ışık aracılığıyla kâğıda aktaran öykü anlatıcıları gibi, bu kayHansel Mieth. Çift, ağır işlerde çalışıp naklarda buüç beş kuruşla hayatlarını sürdürmeye lunan pek çok çabalarken 1929 Büyük Bunalımı’nın bilgiye yeni getirdiği yoksulluğun fotoğraflarını çekanıtlar eklekerler. 1937 41 arasında Life'ta fotoğyerek yeni sorafçı olan Mieth, dergiden ayrılarak rulara ve yaHagel ile birlikte sosyal içerikli belgenıtlara da yol sel projelerine devam eder. 1950'lerde açarlar. Böylece siyasi, topadlarının kara listeye alınmasıyla çalışlumsal, iktisadi, kültürel, düşünsel vb. malarına ara vermek zorunda kalan tarihin ilgilendiği tüm alanların tarih çiftin son projeleri II. Dünya Savaşı yazımına katkıda bulunurlar. sonrası Almanya'sı üzerinedir. DoğSebastião Salgado belgesel fotoğrafçının işlevini, "Dünyada yaşanmakta olan her şey gösterilmelidir ve insanlar dünyanın diğer yerlerindeki insanların neler yaşadıklarını öğrenmelidir. İşte bir belgesel fotoğrafçının sahip olması gereken vektörel işlev de budur; insana diğerinin varlığını göstermektir" (s.112) diye açıklar. Salgado, bir anlamda yeryüzünde fotoğraflardan korunması gereken hiçbir insanın olmadığını düşünmektedir. 1968’deki askeri diktatörlük nedeniyle ülkesi Brezilya’yı terk eden Salgado, fotoğrafların sorunBir seks işçisinin kızı, Bombay. Dayanita Singh. ları ekonomik raporlardan daha iyi ifade ettiğine inanan bir iktisatçıdır. Nidukları yere geri dönerek viran olmuş tekim Salgado’nun özellikle Etiyopşehri ve bitkin düşmüş insanları fotoğya’daki açlık ile Brezilya’da altın maraflarlar. Mieth ve Hagel çifti bir andenlerinde köle gibi çalıştırılan insanları lamda kendi hayatlarını imgelerle kâğıanlatan fotoğrafları, açlık ve çalışma koda aktarırlar. Ne yazık ki, oturdukları şulları konusunda ekonomik raporlareve her an birileri gelir düşüncesiyle dan çok daha fazla etkili olmuştur. Bunegatifleri evde saklayamadıklarından rada da görüldüğü gibi fotoğrafın diğer pek çok çalışmaları kaybolur. Aslında bilgi kaynaklarından ayrılan en önemli kaybolan bir dönemin görsel tarihidir. özelliği, akıllarda yer eden güçlü görünJill Freedman’ın küçüklüğünde beltüler oluşturması ve açlık, sömürü, eşitleğine yer eden görüntüler, onun daha sizlik, adaletsizlik gibi kavramları gözüsonra fotoğrafçı olmasında belirleyici müzün önünde somut gerçekler haline bir rol oynar. Çocukken, her gün çıktıgetirmesidir. ğı çatı katında bulunan eski Life dergiSalgado gibi ülkesini terk etmek zolerindeki Auschwitz ve Dachau fotoğrunda kalan bir diğer belgesel fotoğraflarına bakıp bakıp ağlayan Freedrafçı ise Nazilerin artan baskıları nedeman, daha sonra bu fotoğraflarla Ameniyle Almanya'da kalamayan, 1929'da rika’nın güneyinde, üzerlerine köpekkendisi gibi fotoğrafçı olan erkek arkalerle saldırılan insan hakları aktivistledaşı Otto Hagel ile Amerika'ya gelen rinin dergilerde çıkan fotoğrafları ara sında benzerlikler olduğunu fark eder (s.3). Beyaz olan Freedman, 1968’de Martin Luther King’in öldürülmesinden etkilenip işinden istifa eder ve Yoksul İnsanlar Kampanyası’na katılır. Altı hafta boyunca gösterilerde yer alır ve çok sayıda fotoğraf çeker. Daha önce kabare dansçılığı ve reklam yazarlığı yapan Freedman, bu çalışmasının ardından belgesel fotoğraf dünyasına adımını atar. Freedman’ın belgeselci olmasında fotoğrafın, bilgi verirken aynı zamanda hiç beklemediğimiz bir anda bizi gerçek durumla yüzleştirmesinde ve duygularımızı harekete geçirmesindeki gücünü görmekteyiz. MÜLTECİ SORUNU "Umarım çalışmalarım dünyanın iyileşmesini sağlar. Fakat ben bu amacı bir bireyi kullanarak gerçekleştirmek istemiyorum. Bizim daha derinlerde yatan sorunlara ulaşmamızı sağlayan şey bireyin anlattıklarıdır. Genel olanı anlayabilmek, özel olana bakmakla mümkündür. Bunu yapmamda bana yardımcı olacak olan bireydir ve o da tam bunu yaparken insanlığa ne kadar büyük bir servet sunduğunu bilmelidir" (s.157). Bu sözler bir tesadüf sonucu çalışmasının yönünü değiştiren Fazal Sheikh’a ait. Babası Kenya’lı annesi Amerikalı olan Sheikh, 1992’de ? Muazzez PERVAN "Toplumsal belgesel fotoğrafçılık geleceğe geçmişten bir bakış açısı, mülksüzleştirilmişlere de bir ses sunar. Tüm yayınlanan fotoğrafların eğlence ve ünlüler dünyasını anlattığı, bireysel ifadenin büyük medya şirketlerince boğulduğu bir zamanda belgesel fotoğrafçılık bir çağa tanıklık etme sorumluluğunu üstlenmiştir. Elinde bir fotoğraf makinesi ve birkaç rulo film olan bir insanın hâlâ güçlü ve dayanıklı bir sese sahip olması beni hayran bırakıyor" (s.186). B u sözler, gerçekleştirdiği sosyal belgesel fotoğraf projeleri ile dünya çapında yankı uyandıran, 2002’de bir dizi etkinlik için ülkemize de gelen, "Çağımızın Tanıkları; Belgesel Fotoğrafçılar Anlatıyor" adlı kitabın ‘yazarı’ Ken Light’a ait. Ken Light’ın en önemli projeleri arasında; yasadışı yollarla Meksika’dan Amerika’ya geçen binlerce göçmenin inanılmaz yolculukları ile yaşam koşullarını incelediği, Mississippi Deltası’nda yaşayan siyahların yoksulluğunu ele aldığı ve Amerika’nın en büyük hapishanesi olan Texas’taki ölüm hapishanesinde infazlarını bekleyen mahkumların yaşamlarını gözler önüne serdiği çalışmaları sayabiliriz. Çağımızın Tanıkları’nda, Light’ın söyleşi yaptığı belgesel fotoğrafçılar arasından seçtiği yirmi iki fotoğrafçının, kendi hayatlarıyla, sıradan insanların yaşamlarıyla ve dünyayla kurdukları ilişki ve deneyimleri belgesel fotoğraf bağlamında ele alınmakta. Light, kitabına aldığı fotoğrafçılar arasında seçim yaparken tercihini, objektiflerini yalnızca toplumsal konulara çevirmekle yetinmeyip aynı zamanda aktivist de olan belgesel fotoğrafçılardan yana kullandığını ifade etmektedir. Işık aracılığıyla sürekliliğin bir anını dondurarak yaşama tanıklık eden belgesel fotoğraflar, bu farklı anlatımlarıyla, olgulara ve olaylara anlam vermemize, yaşadığımız yer ve zamanı kavrayabilmemize, dünyayı açıklayabilmemize aracılık ederler. Hatta sundukları bu kanıtlarla toplumsal tepkilerin doğmasında ve bazen de toplumsal koşulların değişmesinde rol oynarlar. Bunun yanı sıra çeşitli fotoğraf türleri gibi belgesel fotoğraflar da tanıklıklarıyla, yazılı ya da sözlü kaynaklarda rastlanmayan bilgileri aktarabildikleri SAYFA 20 Kenya körfezindeki Swahili topluluğunu belgelemek için Kenya’ya gider. Kenya’nın kuzeyindeki bir çölde küçük bir köy olan Kakuma’ya uğraması, onun mülteci sorununa eğilmesine neden olur. Uzunca bir süre "Afrikalı" ve "mülteci" sözcüklerinin ne kadar ağır sözler olduğunu düşündüm diyen Sheikh, haftalarca kamptaki mültecilerin fotoğraflarını çeker. Aşk konusunda fotoğraflar çeken Donna Ferrato da bir tesadüf sonucu ilgi alanını değiştirenlerdendir. 1980’li yılların başında gözlerinin önünde bir adamın karısını dövmeye başlamasıyla, kendini ev içi şiddete maruz kalmış insanları fotoğraflamaya ve bu şiddet kurbanlarına yardım eden bir kurum oluşturmaya adar. Ferrato da, Sheikh KİTAP SAYI ? CUMHURİYET 893
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle