Katalog

CMYB C M Y B 5 AĞUSTOS 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Sımsıcak bir yüreğin, çocuksu bir gülüşün içindeydin o gece Oktay Ağabey... Bilmem anımsıyor musun, 2007 yılının o Temmuz akşamını. Gökova Körfezi’nden gelen esintiyi, dolunayın çam ağaçlarının arasından denize düşüşünü. O gece masada dostlar vardı. Ayla Akbal, sen, İlhan Selçuk, Serdar Kızık, Hamdi Yücelen ve ben... İlhan Ağabey bir ara şöyle demişti: “Bu Hikmet hiç değişmeyecek, kafasının dikine yürüyecek, ödün vermeyecek... ” Ben gözlerimi denize çevirmiş bakıyordum... İlhan Selçuk devam ediyordu: “Hikmet, inatçıdır ama çizgisi hep aynıdır, hiç değişmemiştir... Oktay’la Hikmet birbirlerine çok benzerler, yüreklerinde bir çocuk vardır hep... ” Benim gönlümü almıştı... Yaşamdan, Cumhuriyet’in geçirdiği evrelerden, doğrulardan yanlışlardan söz etmiştik... İki gün önce bir ameliyat geçirdin Marmaris’te. Şimdi Akyaka’daki evindesin. Ayla Akbal’ı önceki gün ve dün aradım, “iyi haberlerini alınca” çocuklar gibi sevindim. Ben sana bu mektubu yazarken, nedense aklıma Alberto De Lacerda’nın dizeleri geldi: “Kim çaldıysa günlerimi, söyleyin ona gelsin alsın beni, götürsün ölümsüzlüğe. ......... Güzellik bir başka geceye salar köklerini ve bir başka günden doğar yeniden.” Ben bildiğin gibi kendi düşlerimle yaşıyorum, bir kıyı kasabasının kırılan sessizliği içinde dolaşıp duruyorum. Aslında bildiğin gibi gündem yoğun. Ben gündemi bırakıp senin insan sevgini, Ayla Akbal’ın sana sımsıkı sarılışını onun güzel gözlerinde görür gibi oluyorum. Ben senin “Suçumuz İnsan Olmak”, “Hiroşimalar Olmasın”, “Yalnızlık Bana Yasak” (Cumhuriyet Kitapları) kitaplarını, 16 yaşında ilk gözaltına alınıp çıktığım çocukluk günlerimde okumuştum. Sıradışılığı, aşkı, yenilmişlik duygusunu senin romanlarından, öykülerinden öğrenmiştim. İnsan bazen mutluluğu ve aşkı yakaladığını sanır... Bir bakar ki o mutluluk ve aşk uçup gitmiştir bir kuş gibi avuçlarından... Yaşam da öyle değil midir Oktay Ağabey? İlhan Selçuk’un ölümüne ne denli üzüldüğünü, Balbay’ın hapislik günlerini kendine dert edindiğini biliyorum... Bak şimdi Oktay Ağabey gözlerime... Benim yalan ve dolanla işim olmadığını, düşüncelerimin yalın, öfkelerimin kimlere karşı olduğunu iyi bilirsin... Sakın yaşamdan kopma, bak Ayla Akbal var yanında, sımsıcak yüreği ve gülen sevgi dolu gözleriyle... Biliyor musun, Akyaka’daki evinizin bahçesi ve bahçeye bakan o giriş yeri ve Ayla Hanım’ın nefis yemekleri... İlhan Ağabeyle olan o doyumsuz sohbetler; Azmakbaşı’nda Aziz Nesin, Melih Cevdet Anday’ın oturduğu sofralar. Kaç yıl geçmiş aradan hatırlamıyorum!.. Oktay Ağabey, yine güneş yerli yerinde... Ay doğacak yeniden... Şimal yıldızı parlayacak gökyüzünde. Anılardan kopup bugünü yaşamak, geleceğe bakmak, umutlarımızı çoğaltmak tek tesellimiz olacak. Bunlar zor görülse de, bir kuşatma altında olsak da yüreğimiz Aydınlanma Devrimi’nin getirdiği coşkuyla, emek-sermaye çelişkisini, sınıfsal mücadeleyi sürdürmekle geçmedi mi? Ali Sirmen, Erdal Atabek, Mehmet Kemal, sen ve ben, 12 Eylül faşizminin ne olduğunu en iyi bilenlerdeniz öteki arkadaşlarımızla... Aynı yıllarda gözaltına alınıp tutuklandık... Köşeye sıkışmış, çivilenmiş günlerimiz, yıllarımız oldu bizlerin. Hiç yılmadık, hiç ödün vermedik! İstersen Miroslav Holub’un şu dizelerini mırıldan kendi kendine yasemin kokuları arasında bir Akyaka akşamında... “Git kapıyı aç Sis olsa bile dışarda Dağılır ....... Git kapıyı aç İşlek karanlıktan başka, Oyuk rüzgârdan başka Hiçbir şey olmasa bile dışarda. ..... Git kapıyı aç Hiç olmazsa Esinti olur Taşın çiçek açma zamanıdır Oktay Ağabey... Bir süre sonra da senin yazı yazma zamanın olacak... Yaşamı kucaklayan sen, hüzünleri çoğaltan insan olma! Şöyle anılara dön istersen, Nadir Nadi, Berin Hanım, Uğur Mumcu, Ali Sirmen, sen ve ben Akyaka’da kıyıda dolaştığımız günlere dön... Akıt o yüreğindeki sevgi ırmağını... Bak kırlangıçlar kanat çırpıyor havada, yaşama, aşka ve şiire dair, bir şeyler anlatıyor hepimize. Seni seviyoruz, gözlerinden öpüp kucaklıyoruz Oktay Ağabey! POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Oktay Akbal’a Mektup... [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Parti meclisinde sert eleştiriler yöneltilmesine rağmen genel başkan yardõmcõlõğõna giden yol açõldõ Tekin CHP MYK’deAYŞE SAYIN ANKARA - CHP Parti Mec- lisi’nde, boş bulunan MYK üyeliğine, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun önerisiyle, eski İstanbul İl Başkanõ Gürsel Tekin seçildi. Genel Sekreter Önder Sav ve ekibinin “me- safeli” durduğu ve kongreden bu yana parti içinde “kriz”e dö- nüşen Tekin, 80 üyeli PM’de 76 üyeden 48’inin oyuyla MYK’ye seçilirken bazõ milletvekilleri- nin de sert eleştirileriyle karşõ- laştõ. Kõlõçdaroğlu’nun ilk MYK toplantõsõnda Tekin’i genel baş- kan yardõmcõlõğõna getirmesi bekleniyor. Kõlõçdaroğlu’nun başkanlõ- ğõnda toplanan CHP PM’de, Gürsel Tekin krizi, boş bulunan MYK üyeliğine seçilmesiyle çözüldü. Ancak, toplantõda ara- larõnda, Tekin’in “korucubaşı” diye eleştirdiği Mahmut Du- yan’õn da bulunduğu bazõ mil- letvekilleri, Tekin’e sert eleşti- riler yöneltti. Genel Başkan Kõ- lõçdaroğlu, olasõ bir riski önle- mek için PM toplantõsõ önce- sinde Genel Sekreter Önder Sav ile yaklaşõk 1 saat baş başa gör- üştü. Tekin ve ekibine “mesa- feli” duran Sav’la görüşme ne- deniyle, saat 10.00’da başla- masõ gereken PM toplantõsõ da 1 saat sarktõ. Toplantõda, Genel Sekreter Önder Sav, Genel Başkan Kõ- lõçdaroğlu’nun Tekin ile ilgili ta- lebine dikkat çekerek “Onun için Gürsel Tekin arkadaşı- mızın seçilmesine katkı sun- mamız gerekiyor. Arkadaş- larımız bu oylarını kullanır- ken bu sorumluluk içinde dav- ranmalı. Ancak Sayın Tekin de daha önce yaptığı bazı açıklamalarda bazı arkadaş- ları incitici açıklamalarda bu- lunmuştur. Sayın Tekin, in- cittiği, kırdığı arkadaşlardan özür dilemelidir” diyerek Te- kin’e destek istedi. Sav, Tekin konusunun medyada ve muha- lefet partilerince de malzeme ya- põldõğõnõ belirterek bunun önü- nün kesilmesi için krizin çözül- mesi gerektiğini ifade etti. Toplantõda söz alan Manisa Milletvekili Şahin Mengü, Gür- sel Tekin hakkõnda bir yolsuz- luk iddiasõyla ilgili mahkûmiyet kararõ olduğuna dikkat çekerek “Bu karar yarın Yargıtay’da onaylanırsa, parti açısından sancılı olur” diyerek Tekin’in aday olmamasõnõ istedi. Tekin ise hakkõnda verilen hapis ce- zasõnõn tamamen “siyasi ne- denlere dayandığı” savunma- sõnõ yaptõ. CHP’nin “Kürt sorunu ra- porunu” güncelleştirmek için parti içinde oluşturulan komis- yonda yer alan Genel Başkan Yardõmcõsõ Haluk Koç ve üye- ler Mahmut Duyan ile Meh- met Faraç, Tekin’in komis- yonda yer alan isimlere yönelik eleştirilerine tepki gösterdi. Du- yan, kendisi için “korucubaşı, korucubaşının oğlu” diyen Te- kin’in sözlerini eleştirirken ken- disinin korucu çocuğu olmadõ- ğõnõ ancak korucularõ destekle- diğini söyledi. Koç da daha ön- ce kendisini faşistlikle suçladõ- ğõnõ belirterek, “Bu partide fa- şist yok, böyle bir suçlamayı kabul etmiyorum” dedi. Faraç da, “Komisyon çalışmalarıyla ilgili parti içinde bilgisi ol- mayan arkadaşlar konuşu- yor. Bu da CHP’nin bu ko- nudaki çalışmalarını sabote ediyor” diye konuştu. Oylamadan sonra teşekkür konuşmasõ yapan Gürsel Te- kin, “Bundan sonraki süreçte parti sorumluluğumun gere- ğini yerine getireceğim, bun- dan önceki dönemde olduğu gibi yanlış anlamalara neden olacak açıklamalar yapma- yacağım” diyerek üstü kapalõ özür diledi. Öte yandan PM’den, geçen yõl partiden ihraç edilen Çiğli Be- lediye Başkanõ Metin Solak’a da “af” çõktõ. Geçen yõl Çiğli Belediye Başkanõ Ensari Bu- lut’un yaşamõnõ yitirmesinin ardõndan yapõlan olaylõ başkan- lõk seçiminde partisi CHP’nin adayõ Şeref Bektaş’a karşõ aday olan ve AKP’lilerin desteğiyle başkanlõğa seçilmesi üzerine partiden eski yönetim tarafõndan ihraç edilen Solak, Kõlõçdaroğ- lu’nun genel başkanlõğa seçil- mesinin ardõndan “af” talebin- de bulunmuştu. Kõlõçdaroğlu, PM toplantõsõnõn ardõndan ga- zetecilerin sorularõnõ yanõtladõ. “Toplantıda kriz yaşandı mı” sorusu üzerine Kõlõçdaroğlu, or- tada bir kriz ya da sorun olma- dõğõnõ belirterek, “Seçim ya- pıldı, mesele de bitti” dedi. Tartõşmalõ Parti Meclisi toplantõsõnda bazõ üyelerin sert eleştiriler yönelttiği ve Sav ekibinin de tepkili olduğu Gürsel Tekin, 76 üyeden 48’inin oyuyla MYK’ye seçildi. Oylamadan sonra teşekkür konuş- masõ yapan Tekin, “Bundan sonraki süreçte parti sorumluluğumun gereğini yerine getireceğim, bundan önceki dönemde olduğu gibi yanlõş anlamalara neden olacak açõklamalar yapmayacağõm’’ dedi. 1YIL İHRACI İSTENİYOR ‘Evet’çi Erdem disiplinlik oldu ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - CHP yö- netimi, 12 Eylül’de ana- yasa değişikliği paketi için yapõlacak referan- dumda “evet” oyu kulla- nacağõnõ açõklayan An- kara Milletvekili Eşref Erdem’i 1 yõl ihraç iste- miyle yüksek disiplin ku- ruluna sevk etti. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun baş- kanlõğõnda dün toplanan parti meclisi (PM) top- lantõsõndan, referandum- da “evet” oyu kullana- cağõnõ açõklayan Ankara Milletvekili Eşref Er- dem’e disipline sevk ka- rarõ çõktõ. Sabah gazete- sinde bir süre önce ya- yõmlanan röportajõnda, “evet” kararõnõ açõkla- yõnca parti yönetiminin tepkisini çeken Erdem’in açõklamalarõ toplantõda masaya yatõrõldõ. Top- lantõda, PM üyeleri Hik- met Çelik, Korkmaz Karaca ve Mehmet Sü- ne tarafõndan Eşref Er- dem’in disipline sevk edilmesi önerildi. Öneri- ye karşõ çõkan olmazken Grup Başkanvekili Ke- mal Anadol’un Erdem’in tavrõna tepki gösterdiği ve partiyi yõprattõğõ eleşti- risini yönelttiği bildirildi. Yapõlan oylama sonu- cunda Erdem’in 1 yõl ih- raç istemiyle yüksek di- siplin kuruluna sevk edil- mesi kararlaştõrõldõ. Genel Başkan Kõlõçda- roğlu, PM toplantõsõ çõ- kõşõnda gazetecilerin Er- dem’in disipline sevke- dilmesine ilişkin sorusu üzerine, “Parti meclisi- mizde 3 arkadaşımızın başvurusu üzerine baş- kanlık da dilekçeyi ka- bul etti. Oya sunduk, böyle bir sonuç çıktı. Burada yapacağımız fazla bir şey yoktu. Par- tinin önemli bir organı parti meclisi, böyle bir karar aldı” dedi. Genel Sekreter Önder Sav’õn, “ihraç istemiyle gelen dilekçenin çok ağır olduğunu, eğer uy- gunsa daha hafif yaptı- rım uygulanması” gö- rüşünü dile getirdiğini belirten Kõlõçdaroğlu, “Bu görüşü de oya sun- duk. Şu anda bu şek- liyle çıktı” dedi. ERDEM GÜL ANKARA - AKP, CHP’nin eski Ge- nel Başkanõ Deniz Baykal’a yumurta- lõ ve taşlõ saldõrõda bulunduklarõ suçla- masõyla haklarõnda 5 yõla kadar hapis is- temiyle dava açõlan AKP Van İl Başkan Yardõmcõsõ Arslan Yılmaz ile gençlik kollarõ üyeleri hakkõnda işlem yapmak için mahkeme kararõnõ bekleyecek. 2 Nisan 2010 tarihinde CHP il kon- gresine katõlmak için Van’a gelen Deniz Baykal’a kongrenin yapõlacağõ salonun yanõnda yumurtalõ ve taşlõ sal- dõrõda bulunulmuştu. Saldõrõ sonrasõ Baykal ve CHP’liler başta Van Mil- letvekili ve Genel Başkan Yardõmcõ- sõ Hüseyin Çelik olmak üzere AKP’li- leri suçlamõşlardõ. Çelik ise olayõn içinde kesinlikle AKP’lilerin bulunmadõğõnõ savunmuş, “AKP’li bir yumurta atan bulunur- sa parti olarak ilk biz gereğini yapa- rız” diye konuşmuştu. CHP ise saldõrõnõn soruşturulmasõ için yargõya başvurmuştu. Van Cum- huriyet Savcõsõ Cihat Gezmen, CHP’li- lerin başvurusu üzerine saldõrõyla ilgili 4 sayfalõk bir iddiana- me hazõrlayarak ön- ceki gün, 3’üncü As- liye Ceza Mahke- mesi’ne gönderdi. İddianamede arala- rõnda AKP üyeleri- nin de bulunduğu 16 kişi hakkõnda “Ka- mu görevlisine ha- karet ve suç işle- meye tahrik et- mek” suçlarõndan 3 aydan 5 yõla kadar ha- pis cezasõ istendi. İddianamenin hazõrlanmasõ üze- rine Hüseyin Çelik, Cumhuri- yet’e, “Bu aşamada parti olarak bizim bir işlem yapmamız söz konusu değil. Çünkü kararı biz değil yargı verecek. Dolayısıyla mahkeme kararını bekleyeceğiz. Mahkeme kararıyla eğer bizim partililer mahkûm olurlarsa, partililerden saldırıya şiddete ka- rışan olduğu tespit edilirse biz de parti olarak gerekli işlemi ya- parız” diye konuştu. Savcı Öz, Baykal için inceleme başlattı ANKARA/İS- TANBUL (Cum- huriyet) - Ergene- kon savcõsõ Zeke- riya Öz tarafõn- dan aralarõnda es- ki CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal’õn da ara- larõnda bulundu- ğu kişiler hakkõnda “adli yargılamayı et- kilemeye teşebbüs” sa- võyla inceleme başlatõldõ. Baykal hakkõndaki incele- meye CHP’den “sindirme amaçlı, deli saçması” tep- kisi geldi. Beşiktaş’taki İstanbul Ad- liyesi’ne girişi sõrasõnda bir gazetecinin “Deniz Baykal hakkında fezleke hazırla- dınız mı” sorusunu yönelttiği İstanbul Cumhuriyet Savcõsõ Zekeriya Öz, “Adil yargıla- mayı etkilemeye teşebbüs etme” iddiasõna ilişkin birçok kişi hakkõnda inceleme yapõl- dõğõnõ söyledi. Zekariya Öz, Bay- kal’õn milletvekili olmasõ nedeniy- le bu konudaki yasal prosedür in- celendikten sonra durumunun de- ğerlendirileceğini, şu anda hazõr- lanmõş bir fezlekenin söz konusu ol- madõğõnõ kaydetti. CHP’li TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Komisyonu üyesi ve İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, özel yet- kili savcõlarõn ve özellikle Ergene- kon savcõlarõnõn “yandaş medya” ve Başbakan kimi hedef gösteri- yorsa, inceleme başlattõğõnõ belirtti. “Bu süreçte kendilerine muhalif kimseyi dışarıda bırakmayacak- lar anlaşılan” diyen Ersin, “Bun- lar tamamen sindirme amaçlı operasyonlar. Özel yetkili mah- kemeler, savcılar iktidarın yandaşı oldular. Tamamen siyasi sonuç al- maya dönük operasyonlar yapı- yorlar” dedi. Yargõ bağõmsõzlõğõnõn iktidarõn umurunda olmadõğõnõ be- lirten Ersin, “Amaç CHP’yi sin- dirmek, susturmak. Bu tamamen CHP’ye yönelik sindirme ope- rasyonudur” diye konuştu. VAN’DA BAYKAL’A YAPILAN SALDIRI CHP’DEN TEPKİ: AMAÇ SİNDİRMEK Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Başkanı Baykam İstanbul Haber Servisi - Uluslar- arasõ Plastik Sanatlar Derneği Başka- nõ Bedri Baykam, 12 Eylül Anayasa değişikliği referandumuna ilişkin, “12 Eylül’ün siyasi hayatımızda yarat- tığı travmaları aşamamışken kapı- mızda 12 Eylül sivil faşizm dayatma tehlikesi belirmiştir” dedi. UPSD Yönetim Kurulu adõna açõklama yapan Baykam, demok- rasi, özgürlük ve düşünceyi ifade özgürlüğünün Türkiye’de son yõl- larda gözle görülür bir şekilde da- ralmaya başladõğõnõ anõmsattõ. Re- ferandumda halkõn önüne sunula- cak değişiklik paketinde, HSYK ve Anayasa Mahkemesi üyelerinin seçiminin belirli bir düşüncenin yandaşlarõ arasõndan yapõlabilme- sini sağlamasõnõn güçler ayrõlõğõ il- kesini tamamen ortadan kaldõraca- ğõnõ ifade eden Baykam, bunun de- mokrasi açõsõndan ölümcül bir ze- min hazõrladõğõnõ söyledi. Baykam UPSD olarak, sanat ortamõnõn, ay- dõnlarõn ve tüm halkõn 12 Eylül’de “diktatoryal heveslere hayır” di- yeceklerini umduklarõnõ ifade etti. ‘Faşist dayatmaya hayõr’ Gazeteci Gençağa Karafazlı ilk duruşmada serbest bırakıldı 410 gün sonra özgür ÖMER ŞAN RİZE - Suç örgütü kur- mak ve yönetmek iddiasõy- la geçen yõl tutuklanan Ri- zeli gazeteci Gençağa Ka- rafazlı, 410 gün sonra çõ- karõldõğõ ilk duruşmada serbest bõrakõldõ. Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahkemesi’ndeki ilk du- ruşmada “suç örgütü kurma ve örgüt lideri olma” iddialarõyla yargõlanan gazeteci Gençağa Kara- fazlõ, gazeteci-örgüt üyesi ilişkilen- dirilmesinden dolayõ utanç duydu- ğunu söyledi. Karafazlõ, “25 yıldır gazetecilik yapıyorum. Ulusal bir kanalın Rize temsilcisiyim. İd- dianamedeki suçlamalar- la hiçbir ilgim yok” diye konuştu. Mahkeme heyeti, tutuklu sanõklar Gençağa ve Musta- fa Karafazlõ, Cemil Yõlmaz ve Mahmut Yõlmaz’õn tu- tuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõlmasõna, Deniz Karafazlõ’nõn ise önceden bulunan cezalarõ nedeniyle tutukluluğunun devamõna, duruşma- nõn ise 30 Eylül’de yapõlmasõna ka- rar verdi. AKP’ye muhalif haberle- riyle tanõnan Karafazlõ, AKP Rize Milletvekili Ali Bayramoğlu hak- kõnda kaçak çay dosyasõ hazõrlamõş- tõ. Karafazlõ, birçok yolsuzluk ve kaçakçõlõk haberine imza atmõştõ. AKP, saldırganlar için yargıkararınıbekleyecek Gençağa Karafazlı.