19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 HAZİRAN 2010 CUMA 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Filistin Davasının Şampiyonu Olamayız [email protected] İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN [email protected] SP Genel Başkanõ Kurtulmuş, İsrail’in saldõrõsõndan önceki süreçte pek çok hata yapõldõğõnõ belirtti ‘Hükümetin ihmali var’UTKU ÇAKIRÖZER ERDEM GÜL ANKARA - Saadet Partisi (SP) Genel Başkanõ Numan Kurtul- muş, İsrail’in Gazze’ye yardõm gö- türen gemilere saldõrõsõ ve iç siyasi gelişmeler konusunda çarpõcõ açõk- lamalarda bulundu. Kurtulmuş, ola- yõn öncesinde ve baskõna kadar ge- çen operasyon sürecinde hükümetin ciddi ihmal ve zaafõnõn bulunduğu- nu belirterek “Başbakan olsaydım derhal TSK’ye ait gemilerle İs- rail’e gidip yaralı ve esirleri kur- tarmak için fiili müdahalede bu- lunurdum” dedi. SP lideri Kurtulmuş, gazetemizi ziyaret ederek İsrail olayõ başta ol- mak üzere sorularõmõzõ yanõtladõ. Kurtulmuş’un açõklamalarõ şöyle: Türkiye’nin gözüne baka baka saldırdılar  İsrail ilk kez Türk devletine karşõ doğrudan, gözünün içine ba- ka baka saldõrõda bulunmuştur. Türkiye’nin yapmasõ gereken, sal- dõrõnõn olmayacağõ koşullarõ yarat- maktõ. Yardõm konvoyuna TSK’ye ait iki gemi eşlik etseydi İsrail ko- lay kolay Türk ordusuna müdaha- le edemezdi. Olayõn öncesinde ve baskõn anõna kadar olan süreçte hü- kümetin ihmal ve zaaflarõ var. Şu yapõlabilirdi, Türkiye bu konvoyun gittiği bölgede belki de gemileri bu- lundurabilirdi, böyle bir donanma bulunabilirdi. İsrail ‘vuracağız’ diyor bizimkilerden ses yok İsrail’in gemilere müdahale edeceği belliydi. Türkiye’nin bütün üst düzey yöneticilerinin ülke dõ- şõnda olduğu belli. Ondan önce kal- kõp Başbakan ‘bu gemiler yolda, dokunursanız başınıza iş alırsınız’ diye açõklama yapmadõ. Hükümet- ten bir tane demeç yok. İsrail açõk- ça ‘vuracağız’ diyor. Türkiye’den bir kelime cevap yok. İlk kez başbakan olmak istedim  Aşağõ yukarõ ben 1.5 yõldõr ge- nel başkanõm, ilk kez başbakan olmayõ bu kadar istedim. Yapõlacak şey derhal TSK’nin gemileriyle gidilip tutuklanan Türk gemilerini ve vatandaşlarõmõzõ kurtarmak için fiili olarak müdahale etmek olurdu. Bunun yapõlmasõ gerekirdi. İsrail çok saldõrgan, şõmarõk, utanmaz davranõyor bunlar doğru. Ama der- hal İsrail Büyükelçisi’nin ‘persona non grata’ ilan edilerek gönderil- mesi gerekirdi, hâlâ gönderilme- miştir. En azõndan bu süreçler so- nuçlanana kadar diplomatik ilişki- lerin askõya alõnmasõ gerekirdi. Türkiye’nin ticari ve askeri anlaş- malarõnõn bu işler düzelene kadar iptal edilmesi beklenirdi. En büyük endişelerimizden birisi; bu gemi- lerde İsrail delilleri yok edecektir, derhal uluslararasõ bir heyetle bu ge- milerin kontrol altõna alõnmasõ sağ- lanabilirdi, sağlanamamõştõr. One minute’un gereği  Sayõn Başbakan’õn Davos’taki ‘one minute’ çõkõşõ çok doğruydu. Ama ondan sonra ‘one minute’õn icabõnõ yerine getireceksiniz. İki tane somut diplomatik olay oldu. Uluslararasõ Atom Enejisi Kuru- mu’nun toplantõsõnda ‘İsrail’in nükleer silahı var mı yok mu’ tar- tõşmasõnda Türkiye çekimser kaldõ, Numan Kurtulmuş Erdoğan’õn Davos’taki ‘one minute’ çõkõşõnõn arkasõnõ getiremediğini belirten SP Genel Başkanõ Numan Kurtulmuş, “İsrail ilk kez Türk devletine karşõ doğrudan, gözünün içine baka baka saldõrõda bulunmuştur. Türkiye’nin yapmasõ gereken saldõrõnõn olmayacağõ koşullarõ yaratmaktõ. Olayõn öncesinde ve baskõn anõna kadar olan süreçte hükümetin ihmal ve zaaflarõ var’’ dedi. İsrail’in aleyhine oy kul- lanmadõ. Ama daha ağõ- rõ geçtiğimiz 27-28 Ma- yõs’ta OECD’nin üyeli- ğini veto etmedi. Türki- ye veto etseydi üye ola- mayacaktõ. Türkiye çok komik açõklama yaptõ, ‘İsrail’i yanımıza al- dık ki kontrol edelim’ diye. Şimdi İsrail bakõ- yor Türkiye hem ‘one minute’ diyor ama on- dan sonra iki tane çok önemli uluslararasõ olay- da İsrail lehinde oy kul- lanõyor. Arınç’tan öğrendik  Davos’tan sonra İs- rail’le Anadolu Kartalõ tatbikatõ iptal edildi ama şimdi Sayõn Arõnç’õn söylediklerinden anlõ- yoruz ki bu arada 4 tane daha askeri tatbikat an- laşmasõ yapõlmõş. İsra- il’le bu kadar problem- leriniz varken bu anlaş- malarõ niye yaptõnõz? İskenderun saldırısı  Çok ciddi bir şaibe var, endişeler var. 30 yõldõr Deniz Kuvvetle- ri’ne saldõrmayan PKK şimdi niye saldõrmõş? Ortada ciddi bir İsrail olayõyla bağlantõ olma ihtimali var. Genelkur- may’õn da bunu araştõr- masõ lazõm. Başkanlık sistemi  Prensip itibarõyla başkanlõk sistemini de- mokrasinin en ileri an- lamõnda yaşatõlacağõ bir sistem olarak görüyo- ruz. Ancak Türkiye’de başkanlõk sisteminden önce anayasõmõz, TBMM İçtüzüğü, siya- si partiler ve seçim ya- salarõ mutlaka değişti- rilmelidir. Eğer bunlar yapõlmadan bugünkü şekliyle bir başkanlõk sistemine geçilirse bu halkõn oyuyla bir dikta- törlük kurmak olur. ‘ALEVİ AÇILIMINA SABOTAJ’ AKP’de Oktay’a gözaltı sıkıntısı Eski Bakan Seyfi Oktay’õn gözaltõna alõnmasõnõ, “Alevi açõlõmõna karşõ komplo ve sabotaj” diye eleştiren AKP’li İbrahim Yiğit, Bakanlardan da tepki göstermelerini istedi. Yiğit, Başbakan Erdoğan’õn ardõndan bakanlar Günay ve Çelik’le de operasyona yönelik eleştirilerini paylaştõ ve harekete geçmelerini istedi. ERDEM GÜL ANKARA - Eski Ada- let Bakanõ Seyfi Ok- tay’õn Ergenekon soruş- turmasõ kapsamõnda gözaltõna alõnmasõnõn AKP içinde yarattõğõ sõ- kõntõ büyüyor. AKP’nin Alevi kökenli İstanbul Milletvekili İbrahim Yi- ğit, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn ardõndan Kültür ve Turizm Baka- nõ Ertuğrul Günay ve Alevi açõlõmõnõ yürüten Devlet Bakanõ Faruk Çelik’e Oktay’õn gözal- tõna alõnmasõndan duy- duğu rahatsõzlõğõ iletti. Yiğit, Oktay’õn gözal- tõna alõnmasõna tepkisini ilk olarak Güney Ameri- ka gezisinden dönen Baş- bakan Erdoğan’a aktardõ. Yiğit, “Alevi toplumu içinde saygı ve simge bir isim olan ve bizim Alevi çalıştaylarımıza en ciddi katkıları yapan seyfi Oktay’ın bu şe- kilde gözaltına alınma- sı rahatsız edici. Bu göz- altının bizim Alevi açı- lımımıza yönelik bir komplo ve sabotaj ol- duğu konusunda kuş- kularım var” diyerek Erdoğan’dan olayla ilgi- lenmesini istedi. Erdo- ğan ise Türkiye’ye yeni döndüğü için olayla ilgi- li bilgisinin bulunmadõ- ğõnõ, ancak Yiğit’in tespit ve kaygõlarõyla ilgilene- ceğini söyledi. Yiğit, daha sonra ra- hatsõzlõğõnõ Kültür ve Tu- rizm Bakanõ Ertuğrul Gü- nay’la paylaştõ. Yiğit, Oktay’õn hem saygõn Al- evi kişiliği hem de eski bakan olmasõ nedeniyle gözaltõna alõnmak yerine ifade vermeye davet edi- lebileceğini, ancak göz- altõ biçiminin AKP’nin açõlõmlarõna yönelik dar- be niteliği taşõdõğõnõ söy- ledi. Günay da Oktay’õn gözaltõna alõnmasõndan kaygõ duyduğunu belirt- ti. Yiğit son olarak Alevi açõlõmõnõ yürüten Dev- let Bakanõ Faruk Çelik’le konuyu paylaştõ. Yiğit, Oktay’a yönelik gözaltõ ve biçimlerine mutlaka tepki gösterilmesini iste- di. Bakan Çelik de, ko- nunun yargõda olmasõna karşõn Alevi açõlõmõ kap- samõnda Oktay’õn çalõş- taylara katõlarak çok önemli ve olumlu katkõ- lar yaptõğõnõ, bu anlamda insani olarak gerekirse kendisini ziyaret edip geçmiş olsun dileklerini iletebileceğini söyledi. Oktay, Ankara’da ifade verecek İstanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ Engin, dosyanõn Çolakkadõ’ya verildiği haberlerini yalanladõ. Avukatlarõn başvurusu üzerine Oktay’õn ifadesinin Ankara’da alõnmasõna karar verildi İstanbul Haber Servisi - Erge- nekon soruşturmasõ kapsamõnda es- ki Adalet Bakanõ Mehmet Seyfi Ok- tay’õn avukatlarõnõn yaptõğõ başvu- ru üzerine Ankara’da ifadesinin alõnmasõna karar verildi. Eski Bakan Oktay ve çoğunluğu avukat olan 7 kişi hakkõndaki “Er- genekon sürecinde adil yargıla- mayı etkilemeye teşebbüs” iddia- sõyla başlatõlan soruşturma sürüyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ Aykut Cengiz Engin, dosyanõn- savcõ Zekariya Öz’den alõndõğõ yönündeki haberlerin doğru olma- dõğõnõ söyledi. Engin, Oktay’õn ifadesinin alõnmasõ işleminde İs- tanbul Cumhuriyet Başsavcõ Veki- li Turan Çolakkadı’nõn da hazõr bulunacağõnõ kaydetti. Engin, so- ruşturmayõ Savcõ Öz’ün yürüttüğü- nü dile getirerek “Soruşturmayı yürüten savcının ismi, cismi önemli değil” dedi. Ergenekon soruşturmasõnõ sürdü- ren özel yetkili savcõ Zekeriya Öz, dosyada eksiklikler bulunduğu ve ta- mamlanamadõğõ gerekçesiyle ek gözaltõ süresi alõrken İstanbul Cum- huriyet Başsavcõlõğõ’nõn bundan ha- beri olmadõğõ ortaya çõktõ. Seyfi Oktay’õn avukatõ Şeyho Saya, ek gözaltõ süresini savcõ Ze- keriya Öz’ü aradõğõnda öğrendi. Ek gözaltõ süresinin ne zaman ka- rara bağlandõğõnõ soran Saya’ya, Öz “Gece alındı” yanõtõnõ verdi. Oktay’õn avukatlarõ ile ikinci kez görüşen Öz, Oktay’la ilgili ifa- de verme, gözaltõ ve gözaltõ kara- rõnõn kaldõrõlmasõ gibi tüm yetkileri Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ’nõn vereceğini, Oktay’la ilgili so- ruşturma evrakõnõn Ankara’ya gön- derildiğini söyledi. Yüksek tansiyon nedeniyle İbni Sina’da tedavi gören eski Adalet Bakanõ Seyfi Oktay’õ arayan An- kara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, ifa- deyi kendilerinin alacağõnõ ve ifa- de için ne zaman gelebileceğini sor- dular. Seyfi Oktay, tedavisi ta- mamlanõnca Ankara’da savcõlõğa gi- dip ifade verecek.Seyfi Oktay Avukatlara yapılan uygulama kabul edilemez İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İzmir Ba- rosu Yönetim Kurulu Başkanõ Özdemir Sökmen, Ergenekon operasyonu kapsamõnda eski Adalet Ba- kanõ Seyfi Oktay ve avukat Mehmet Cengiz’in gözaltõna alõnmasõyla ilgili, “Meslektaşlarımız hakkındaki uygulama kabul edilemez” açõkla- masõnõ yaptõ. Açõklamada, İskenderun’daki aske- ri birliğe ve Gazze’ye yardõm götüren gemiye İs- raillilerin saldõrmasõna da tepki gösterildi. İnsan haklarõ savunucusu Dr. Alparslan Berk- tay da yaptõğõ açõklamada, “Büyük Atatürk’ün ba- rış cenneti yaptığı Ortadoğu’yu cehenneme çe- viren ABD emperyalizminin Obama’sına Barış Ödülü verebilenler, onun bölgedeki tek nükleer tehlike olan yandaşı İsrail’e de İnsan Hakları Ödülü verebilirler. İnsan haklarının en büyük düşmanı emperyalizm Ortadoğu’ya çöreklen- miştir. İnsanlık utanmalıdır!” dedi. Kanımca İsrail ile Türkiye ilişkilerini uçurumun kenarına getiren olaylarda en fazla zarar gören de yine bu iki ülke. Türkiye bir süredir politikasını Filistin davasına endekslemiş durumda. Daha doğrusu, politikamız Filistin’e mi, yoksa Hamas’a mı endeksli, bunu kestirmek güç. Türkiye’de sürekli ileri sürülen bir sav var: - Filistin demek Hamas demektir. Hamas’ın terör örgütü olduğunu belirtenlere karşı ileri sürülen sav da ilginç: - Hamas Filistin halkının seçilmiş temsilcisidir. Bu savı büyük coşkuyla kabul ediyoruz. Hiç düşünmüyoruz ki, dünyanın pek çok yerinde PKK terör örgütüdür dediğimiz zaman bize şu cevabı veriyorlar: - PKK Kürt halkının temsilcisidir. Hamas’ın terör örgütü olduğu savından yukarıdaki gerekçeyle vazgeçersek, PKK’nin durumunu nasıl açıklayacağız? Türkiye son zamanlarda dış politikası büyük çelişkilerle dolu bir ülke haline geldi. Bırakalım bir yana Hamas sorununu, ama acaba dış politikamızı Filistin’e endekslemek bir yabancı gazetenin ileri sürdüğü gibi Filistin davasının şampiyonu olmak ne kadar doğrudur dersiniz? Arap ya da İslam ülkeleri içinde, Türkiye gibi Filistin davasının şampiyonluğuna soyunmuş herhangi bir devlet var mı? Ulusal bir dava olan Kıbrıs sorununda göstermediğimiz, belki de gösteremediğimiz demek daha doğru olacak, kararlılığın fazlasını Filistin davasında neden gösteriyoruz? Filistinliler ile Kıbrıs Rumlarının yakın ilişkilerini de göz önünde bulundurarak bu sorunun yanıtını vermekte yarar vardır sanırım. Türkiye Arap ülkelerinin kenar mahallelerinde uluslararası statüye tahvili mümkün olmayan bir popülaritenin dışında ne kazandı son olaydan? Mavi Marmara gezisi ile ambargoyu zorlamak, bize İsrail’in dangalaklığı, korsanlığı, kana susamışlığı yüzünden daha pahalıya mal olmadı. Yoksa gemilerin kara sularına girmesine izin verip insanları oradan yoluyla yöntemiyle uzaklaştırmış olsaydılar İsrailliler, şimdi sorular bambaşka noktalarda odaklanıyor olacaktı. Kabul etmemiz gerekir ki, olay tam bir fiyaskodur. Hiçbir ciddi devlet kendi dış ilişkilerini adı hayır derneği olan bir kuruluşun ipoteğine bırakmaz, velev ki, amaç gerçekten halisane olsa bile. Türkiye böyle bir yolu benimseyerek hem itibarını hem güvenilirliğini kaybetmiş, hem de vatandaşlarının canını koruyamamıştır. Bundan sonra da “insani yardımlar” devam edecek mi? İHH yeni gemiler alacak mı? Gazze’ye yeni seferler düzenlenecek mi? Gelecekte Türkiye’nin dış politikası bir kez daha İHH’nin ipoteği altına girecek, onun istediği şekilde yönlendirilecek mi? Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu tür seferlere izin verecek mi? Yoksa “can güvenliğiniz tehlikeye düşer” diye bu seferleri yasaklayacak mı? Ya da izin verecek ise bu gemilerin yanlarına can güvenliklerini güvenceye almak için refakat verecek mi? Böyle bir refakatin verilmesinin bir Türk-İsrail savaşını göze almak olduğunun yöneticilerimiz farkındalar mı?Türkiye, Filistin yüzünden İsrail ile savaşı göze alacak mı? Kamuoyu koparılan bunca gürültü dindikten sonra Filistin davasının şampiyonluğunun ülkeye çok şey kaybettireceğini, bu maceraya ise salt desteği kalmayan iktidara dış maceralar ve popülizm yoluyla biraz daha kan vermek için atılındığını tabii ki anlayacaktır ve bu durumda da soracağı hesap ağır olacaktır. İZMİR BARO BAŞKANI SÖKMEN: CMYB C M Y B kan hastaly?ynyn habercisi olabilir... Lenfoma hakkynda bilgi için www.thd.org.tr Gece terlemesi, nedensiz ate?, kilo kayby ve a?rysyz bezeler Erken Tany Tedavide Yüksek Ba?ary DEMOKRAT PARTİ’DE MUHALEFET GERİ ADIM ATTI Başkanseçimiertelendi AYŞE SAYIN ANKARA - Demokrat Parti, 19 Haziran’da yapõlacak olan “ola- ğanüstü kongre”nin, “genel baş- kan seçimli” yapõlmasõndan “seçim arifesinde parti içinde bölünmeye yol açacağı” endişesiyle vazgeçti. Olağanüstü kongrede sadece Yar- gõtay’õn uyarõsõ doğrultusunda tüzük değişikliği Genel İdare Kurulu ve Yüksek Haysiyet Divanõ üyeliği se- çimi yapõlmasõ karara bağlandõ. DP’nin geçen ay yapõlan GİK toplantõsõnda, Genel Başkan Hü- samettin Cindoruk liderliğindeki partinin, beklenen çõkõşõ yapamadõ- ğõ gerekçesiyle Rize Milletvekili Mesut Yılmaz’õn başõnõ çektiği ANAP kanadõ, haziranda Yargõ- tay’õn uyarõsõ nedeniyle, tüzük de- ğişikliği için yapõlmasõ planlanan ola- ğanüstü kongrenin “genel başkan seçimli” yapõlmasõnda õsrar etmişti. Partide bölünme olacağõ endişesi taşõyan DP yönetimi, Yõlmaz ekibi- nin de geri adõm atmasõ üzerine, bir- kaç gün önce düzenlenen Merkez Karar Kurulu ve il başkanlarõ top- lantõlarõnda, olağanüstü kongrede “genel başkan seçimi”nden vaz- geçilmesi ve 13-14 Kasõm’daki ola- ğan kongreye Cindoruk’un liderli- ğinde gidilmesini karara bağladõ. Kõlõçdaroğlu’ndan ziyaret CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Ergenekon” soruşturması kapsamında göz- altına alınan ve yüksek tansiyon nedeniyle İbni Sina Hastanesi’nde tedavisi süren eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ı ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, “Morali ye- rinde. Adalet Bakanlığı yaptı ama bugün karşılaştığı olayları gerçekten ka- bul etmek pek kolay değil” dedi. Hastaneden ayrılırken Kılıçdaroğlu’nu, yurttaşlar alkışlarla uğurladı. Oktay’ın bugün anjiyo olacağı öğrenildi. (AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle