Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 4 HAZİRAN 2010 CUMA 18 KÜLTÜR kultur@cumhuriyet.com.tr CENNET BATIDA / Eden is West : Beyoğlu Beyoğlu, 12.15 - 14.30 - 16.45 - 19.00 - 21.15; İstinye AFM İstinyePark, 11.00 - 13.30 - 16.00 - 18.30 - 21.00 (Cuma, C.tesi 23.30). EV: AFM Fitaş Beyoğlu, 11.40 - 14.00 - 16.25 - 18.45 - 21.05 (Cuma, C.tesi 23.30); AFM İstinyePark İstinye, 11.15 - 13.45 - 16.15 - 18.45 - 21.15 (Cuma, C.tesi 23.45); AFM Forum İstanbul, 11.10 - 13.40 - 16.00 - 18.30 - 21.00 (Cuma, C.tesi 23.20); AFM Akmerkez Etiler, 10.50 - 12.50 - 14.50 - 16.50 - 18.50 - 21.00; AFM Atirus Büyükçekmece, 11.45 - 14.00 - 16.40 - 19.10 - 21.45; AFM Migros Beylikdüzü, 11.40 - 14.10 - 16.40 - 19.10 - 21.35; AFM Atlantis Kurtköy, 12.15 - 14.30 - 16.40 - 18.50 - 21.15; AFM Pendorya Pendik, 11.30 - 13.50 - 16.15 - 18.35 - 21.00 (Cuma, C.tesi 23.20); AFM Carrefour Ümraniye, 11.00 - 13.30 - 16.00 - 18.30 - 21.10 (Cuma, C.tesi 23.40); Bakõrköy Avşar, 11.15 - 13.15 - 15.15 - 17.15 - 19.15 - 21.15; Kavacõk Boğaziçi, 11.30 - 13.15 - 15.15 - 17.15 - 19.15 - 21.15; Altunizade Capitol Spectrum 14, 11.00 - 13.10 - 15.20 - 17.40 - 19.50 - 22.00 (Cuma, C.tesi 24.10); Levent Cinebonus (Kanyon), 11.30 - 14.00 - 16.30 - 19.00 - 21.30 (Cuma, C.tesi 24.00); Kadõköy Cinebonus (Nautilus), 11.30 - 14.00 - 16.30 - 19.00 - 21.30 (Cuma, C.tesi 24.00); Güngören Cinebonus (Kale), 11.15 - 13.15 - 15.30 - 17.30 - 19.45 - 21.45 (Cuma, C.tesi 23.45); Ümraniye Cinebonus (Meydan), 11.15 - 13.15 - 15.15 - 17.30 - 19.45 - 22.00 (Cuma, C.tesi 24.15); Bakõrköy Cinebonus (Capacity), 11.30 - 13.45 - 16.00 - 18.15 - 21.00 (Cuma, C.tesi 23.15); Esentepe Cinebonus (Astoria), 11.00 - 13.00 - 15.00 - 17.15 - 19.30 - 21.45 (Cuma, C.tesi 24.00); Kozyatağõ Cinebonus (Palladium), 11.30 - 12.30 - 14.45 - 15.45 - 17.00 - 19.15 - 21.30 (Cuma, C.tesi 23.00); Fatih Cinebonus (Historia), 11.00 - 13.00 - 15.15 - 17.30 - 19.45 - 22.00 (Cuma, C.tesi 24.00); Zeytinburnu Olivium Cinecity, 11.30 - 13.30 - 15.30 - 17.30 - 19.45 - 21.45 Cuma, C.tesi 24.00); Silivri Kipa Cinema Pink, 11.45 - 13.45 - 15.45 - 17.45 - 19.45 - 21.45 (Cuma, C.tesi 23.45); Bağcõlar Site, 11.30 - 13.30 - 15.30 - 17.30 - 19.30 - 21.30; Maslak TİM, 11.15 - 13.15 - 15.15 - 17.15 - 19.30 - 21.30. KOLLEKSİYONCU / The Collector : Altunizade Capitol Spectrum 14, 11.40 - 13.50 - 16.00 - 18.10 - 20.10 - 22.20 (Cuma, C.tesi 24.20); Ataköy Galleria Prestige, 12.00 - 14.00 - 16.00 - 18.00 - 20.00 - 22.00 (Cuma, C.tesi 24.00); Bahçelievler Metroport Cine Vip, 11.15 - 13.15 - 15.15 - 17.15 - 19.15 - 21.15 (Cuma, C.tesi 23.15); Bakõrköy Cinebonus (Capacity), 11.15 - 13.15 - 15.15 - 17.15 - 19.15 - 21.15 (Cuma, C.tesi 23.15); Bayrampaşa AFM Forum İstanbul, 12.00 - 14.20 - 16.30 - 18.50 - 21.20 (Cuma, C.tesi 23.30); Beylikdüzü AFM Migros, 11.30 - 14.00 - 16.30 - 18.45 - 21.25 (Cuma, C.tesi 23.45); Beyoğlu AFM Fitaş, 11.10 - 13.15 - 15.30 - 17.40 - 19.50 - 21.50 (Cuma, C.tesi 23.50); Fatih Cinebonus (Historia), 11.30 - 13.30 - 15.30 - 17.30 - 19.30 - 21.30 (Cuma, C.tesi 23.45); Kadõköy Cinebonus (Nautilus), 11.15 - 15.15 - 17.15 - 19.30 - 21.45 (Cuma, C.tesi 24.00); Kozyatağõ Cinebonus (Palladium), 11.15 - 13.15 - 15.15 - 17.15 - 19.15 - 21.15 (Cuma, C.tesi 23.15); Levent Cinebonus (Kanyon), 11.00 - 13.00 - 15.15 - 17.30 - 19.45 - 22.00 (Cuma, C.tesi 24.15); Maltepe AFM Carrefour Park, 11.30 - 14.00 - 16.15 - 18.40 - 21.20; Şişli Megaplex (Cevahir AVM), 11.30 - 13.30 - 16.15 - 18.15 - 20.10 - 22.00; Ümraniye Cinebonus (Meydan), 11.00 - 13.00 - 15.00 - 17.15 - 19.30 - 21.45 (Cuma, C.tesi 24.15); Yeşilköy Airport, 12.00 - 14.00 - 16.00 - 18.00 - 20.00 - 22.00 (Cuma, C.tesi 24.00). KOY / The Cove : Levent Cinebonus (Kanyon), 11.45 - 14.00 - 16.15 - 18.30 - 21.00 (Cuma, C.tesi 23.15). ÖLÜMCÜL TAKİP / The Chaser : Bakõrköy Cinebonus (Capacity), 11.15 - 13.45 - 16.15 - 19.00 - 21.30 (Cuma, C.tesi 24.00); Maltepe AFM Carrefour Park, 11.00 - 13.40 - 16.20 - 19.00 - 21.40; Kadõköy Cinebonus (Nautilus), 11.00 - 13.45 - 16.30 - 19.15 - 22.00 (Cuma, C.tesi 23.30); Şişli Megaplex (Cevahir AVM), 11.30 - 14.00 - 17.00 - 19.30 - 22.00; Ümraniye Cinebonus (Meydan), 11.00 - 13.45 - 16.30 - 19.15 - 22.00 (Cuma, C.tesi 23.30). YAŞAMAYA DEĞER / The Hedgehog : Altunizade Capitol Spectrum 14, 11.20 - 13.40 - 16.10 - 18.45 - 21.20 (Cuma, C.tesi 23.40); Caddebostan AFM Budak, 11.20 - 13.45 - 16.30 - 18.50 - 21.15 (Cuma, C.tesi 23.35); İstinye AFM İstinyePark, 11.30 - 14.00 - 16.30 - 18.50 - 21.20 (Cuma, C.tesi 23.45); Şişli Megaplex (Cevahir AVM), 11.00 - 13.10 - 15.20 - 17.30 - 19.40 - 22.00. ASLI SELÇUK H ollywood son yõllarda kollarõ sõ- vadõ, eski filmlerin yeni versi- yonlarõnõ gerçekleştirmeye yö- neldi. ‘Fame’, ‘Kurt Adam’, ‘Titanların Savaşı’, ‘Metrodan Kaçış’, ‘Robin Ho- od’, ‘Red Dawn’, ‘Tron’, ‘Karate Kid’, ‘Dracula’, ‘Nikita’, ‘Captain Blood’ bunlardan sadece birkaçõ. Dev endüstri elli eski projenin gerçek- liştirileceğini de açõkladõ, ortak noktalarõ ise yeniden çevirimler olmasõ. Korku kla- siği ‘Kuşlar’ (1963), Sam Peckinpah’õn ‘Köpekler’i (1971), Audrey Hepburn ye- rine Keira Knightley’li My Fair Lady (1964), Beatles’lõ The Yellow Submari- ne’in (1968) üç boyutlu versiyonu, İtalyan korku ustasõ Dario Argento’nun Suspi- ria’sõnõn (1977) Amerikan versiyonu sõ- radaki projeler. Liste uzayõp gidiyor, bu da akla ister is- temez şu soruyu getiriyor: Acaba Holly- wood sürekli iyi senaryo sõkõntõsõ mõ çek- mekte, epeydir söylendiği gibi yaratõcõlõ- ğõnõ mõ yitirdi ? Yoksa eski filmlerin hü- manist iletisine, sağlam yapõsõna mõ ge- reksiniyor? Sinema ve televizyon endüs- trisi geçmişini yaşatõp, koruma saplantõsõna girmiş gibi. Bilinen film adlarõna sõğõnmaksa yara- tõcõlõk açõsõndan sağlõksõz görünüyor, say- gõ duyulan ünlü yeniden çevirimlerin art- masõ kötüye mi işaret? İki binlerde bu ye- niden çevirim dalgasõ başladõ. Görkemli klasik ‘King Kong’u (1933) Peter Jackson 20. yüzyõla özgü anlatõm tekniğiyle 21. yüzyõl teknolojisini aynõ po- tada eriterek çekti. Ünlü felaket filmi Po- seydon Macerasõ (1972) 34 yõl sonra ye- niden yorumlandõ (Poseydon’dan Kaçõş, 2006). Bu tür çalõşmalar Hollywood’un ay- rõlmaz bir parçasõ oldu. EN KALICILAR İLK VERSİYONLAR Poseydon gibi kötü örneklerin yanõ sõ- ra ilkinden (1960) başarõlõ bir Ocean’s Ele- ven (Steven Soderbergh/2001) izledik. Soderbergh, Andrei Tarkovski’nin bi- limkurgu klasiği Solaris’in (1972) yeniden çevrimini (2002) yaptõ. Hollywood’da düşselliğin, yaratõcõlõğõn eksik olduğu dü- şünülebilir mi, oysa ki yeni bir proje üret- mektense eski bir filmin haklarõnõ almak hem kolay hem daha ucuz. Önceden iyi iş yapmõş bir filmin başa- rõsõ garanti demek. Üç kez çekilen Bir Yıl- dız Doğuyor’un dördüncüsü planlanõyor. Ayrõca bu bilinen film adlarõ izleyiciye gü- ven veriyor. Ekonomik açõdan bu çevirimler özgün projeden daha çekici, güvenilir. Son yõl- larda üretilen ‘Halloween’, ‘Soldaki Son Ev’, ‘Tepenin Gözleri’, ‘Teksas Katlia- mı’ düşük bütçeli fakat kazanç sağlayan ye- niden çevirimler. Altmõşlarõn, yetmişlerin filmleri de gün- deme getirilerek teknolojik açõdan bir görsel şölene dönüştürülüyor. Bu yeni pazarlamanõn başõnda ‘Titanların Sava- şı’, ‘Barbar Conan’, ‘Kötü Ruh’, ‘Kar- ga’, ‘Gerçeğe Çağrı’, ‘Maymunlar Ce- hennemi’, ‘Kehanet’ geliyor. Hollywo- od yabancõ sinemalarõn gerilimlerini, ko- medilerini satõn alõyor. Bu filmleri hiç bilmeyen Amerikalõ iz- leyici onlarõ özgün yapõmlar sanõyor. Bryan Singer, Excalibur’u (1981), Joel ve Ethan Coen, True Grit’i (1969), Todd Haynes, Mildred Pierce’i (1945), Michel Gondry, The Green Hornet’i (1940) uyarlamaktalar. Yeniden çevirimler, devam filmleri, TV dizileri, çizgi romanlar, Hollywood için te- cimsel garantiyi sağlama alan çekici kay- naklar fakat sinema tarihinde en kalõcõlarsa ilk versiyonlar. Eskifilmlerinçekiciliği Moonstruck (Ay Çarpması) Yön: Norman Jewison Oyn: Cher, Nicolas Cage /1987, 98 dakika, Tiglon. John Patrick Shanley’in özgün senaryosundan çe- kilen romantik komedi, sõradõşõ bir İtalyan ailesi- nin ilişkilerini mizah ve dram arasõnda gezinerek aile, sevgi, mutluluk olgu- larõnõ başarõyla anlatõyor. Kõrklarõna yaklaşan dul mu- hasebeci Loretta bir daha sevmediği biriyle evlenme- me kararõ almõştõr. Erkek arkadaşõ Johnny’nin evlenme önerisini kabul eder fakat Johnny ölüm döşeğindeki annesini görmeye Palermo’ya gider. Loretta, Johnny’nin erkek kardeşi Ronny’yle tanõ- şõnca ona âşõk olur, kendini suçlu hisseder. Amerikan Film Enstitüsü’nün 100 komedi- si arasõnda yer alan yapõm, kadõn oyun- cu (Cher), yardõmcõ kadõn oyuncu (Olympia Dukakis) özgün senaryo Oscar’larõnõ kazandõ. A Fish Called Wanda (Wanda Adında Bir Balık) Yön: Charles Crichton Oyn: John Cleese, Jamie Lee Curtis /1988, 103 dakika, Tig- lon. John Cleese’in özgün senar- yosundan yapõlan komedi, İn- gilizlerle Amerikalõlar arasõn- daki sevgi-nefret çekişmesini eğlenceli bir biçemde aktarõyor. Londralõ gangster George mücevher dükkânõ soy- mayõ planlar. Bu soygun tasarõsõnõ başarõy- la gerçekleştirmek içinde Amerikalõ üçkâ- ğõtçõ güzel Wanda’yla tetikçi sevgilisi Ot- to’yu Londra’ya çağõrõr. Wanda’yla Otto, George’u polise verip elmaslarla kaçmaya girişirler. Tutuklu George’un savunmasõnõ ünlü avukat Archie yapa- caktõr ama Archie, para- ya, yabancõ dillere düş- kün Wanda’yla tanõşõnca işler sarpa sarar. Ameri- kan Film Enstitüsü’nün 100 komedisi içinde bulu- nan, Kevin Kline’a yar- dõmcõ erkek oyuncu Os- car’õnõ getiren filmi John Cleese’in yorumlarõyla iz- leyebilir, eğlenceli bilgiler edinebilirsiniz. ALPER TURGUT “B iri Bizi Gözetliyor” muadili bir “Ev”, yarõşmacõlar, özü bõrakõp, sözde bir kimlik ile kendini ispat etmeye didiniyor, her şey sahte, milyonlarca gö- zün önünde -röntgencilik desek ağõr mõ kaçar?- sahnelenen ve izleyenlerin kötü bir şaka gibi oy yağdõrdõğõ bir garabet. Ama zor, her dem oyu- nu bozar. Silahlõ külahlõ adamõn biri çõkar, can- lõ yayõnda evi basar. Ve yalan, bir anda gerçe- ğe dönüşür. Ev adlõ film hakkõnda olumsuz dü- şüncelerim vardõ ve çõtam hayli düşük sevideydi. Ancak yapõm, önyargõlarõmõ kõrdõ, çõtayõ yük- seltti. Evet; “Oyunu kimin başlattığı değil, ki- min bitirdiği önemlidir”. ELEŞTİREL YAKLAŞIM... Alper Özyurtlu ve Caner Özyurtlu’nun ya- zõp yönettiği Ev’in başrollerinde Deniz Celi- loğlu, Kerem Atabeyoğlu, Alpay Atalan, Gülçin Santırcıoğlu, Funda Eryiğit ve Şükran Ovalı var. Konuk oyuncular ise Okan Bayülgen, Oğuz Haksever, Özge Ulusoy, Ece Üner ve Burak Törün. Özel hayatlarõ, kirli bir çamaşõr gibi ortaya seren TV formatõna karşõ getirilen, geliştirilen eleştirel yaklaşõm, filmin en büyük artõsõ... Ba- ğõrõş çağõrõş biraz kulaklarõ tõrmalasa da şid- detin dozu için tam kõvamõnda diyebiliriz. Özellikle zeki, anarşist ve oyunbozan bir tipe hayat veren Deniz Celiloğlu, harika bir iş çõ- karmõş. Ev, rehin alõnan yaşamlara dair, ama asõl rehineler kim? Oyunu kuranlar mõ, oyuna da- lanlar mõ, oyuncak olanlar mõ, ekran başõndakiler mi? Yanõt belli; muğlak değil asla, açõk, apaçõk. “En İyi Belgesel Film” dalõnda Oscar’õ ku- caklayan “Koy” (The Cove), Japonya’daki yu- nus katliamõ üzerinden insanlõğa, insanlõğõmõ- za sert bir darbe indiren kalburüstü bir belgesel. 5 Haziran Cumartesi Dünya Çevre Günü’nde NTV Yeşil Ekran’õn katkõlarõyla beyazperdeye taşõnan Koy için yegâne itirazõm, salt suçlunun Japon balõkçõlar olarak gösterilmesine... Aslõn- da tek masum yunuslar ve bizler, vahşi doğaya savaş açmaya yeltenen insanoğullarõ hepten suç- luyuz. Koy, kaçõrõlmamalõ. “Yaşamaya Değer” (Hedgehog), sevdayõ kilitleseniz, kapõlar ardõnda tutsanõz ne çõkar?.. Kapõcõ bir kadõn, burjuvalar, Uzakdoğulu bir cen- tilmen, intihara meyilli bir kõz çocuğu... Bu film, mizah ile trajediyi harmanlõyor ve yüreğimiz- den yakalamasõnõ çok iyi beceriyor. Muriel Barbery’nin çoksatar romanõ “L’Elé- gance du Hérrison”dan uyarlanan Yaşamaya Değer, bir apartmanda hayat buluyor; yaşam ve ölüm, yalnõzlõk ve sevda arasõnda mekik doku- yanlar, eninde sonunda rastlaşõyorlar. İşte ka- çõş yok, alt veya üst sõnõf, zengin ya da fakir, çocuk ile yaşlõ, kesişiveriyor hayatlar. Kitap kurdu, huysuz ve içedönük kapõcõ kadõn ro- lündeki Josiane Balasko, resmen döktü- rüyor. Togo Igawa ve küçük oyuncu Ga- rance Le Guillermic de karakterlerine cuk diye oturuyorlar. Yaşamaya Değer, ka- ramsar ve ağlatma görevini üstenen bildik filmlerden değil, hatta hayat dolu... Peki, üzmüyor mu? Haliyle üzüyor ama bir yan- dan da gülümsetmeyi deniyor. Mutlaka izleyin. Güney Koreliler, tartõşmasõz sinemaya yeni bir soluk katõyor, “Ölümcül Takip” de (Chugye- ogja) “helal” diyebileceğimiz sayõsõz örnekten sadece biri. Yönetmen Hong-Jin Na, kadõn satõcõsõ gad- dar bir pislikten, 12 saat içinde insana dönüşen bir adamõ anlatõyor. Seri katil çõkõşlõ, çok sert, tempolu, adrenalin takviyeli ve öyküsü sağlam... Zaten Hollywood da zaman kaybetmeden filme el atmõş; esinlenmeden, kopyalamadan, yeniden çevirmeden rahat edemiyor ki adamlar. Es geçmeyin, Ölümcül Tuzak, polisiye tutkunlarõ için kaçõrõlmaz bir fõrsat. ‘Ev’,‘Koy’veelbette‘YaşamayaDeğer’ SİBEL ÇORBACIOĞLU Kültür Servisi - İlk kez düzenlendiği 2001 yõlõnda, bir Anadolu şehrinde caz festivali yapmanõn mümkün ya da gerekli olup olmadõğõ tartõşmalarõnõ beraberinde getiren ve “gerçekleştirilmesi mucize” denilen Afyonkarahisar Caz Festivali, 10. kez mucizesini hayata geçiriyor. Afyon’un ve Anadolu’nun ilk ve en uzun soluklu caz festivali olan Afyonkarahisar Caz Festivali, Hüseyin Başkadem önderliğinde 4-12 Haziran tarihleri arasõnda cazseverleri bir araya getirecek. Bugün açõlõş ve ödül töreni ile başlayacak Afyon Jazz’õn açõlõş konserini “Burçin Büke Trio” yapõyor. Konserde Burçin Büke’ye, akustik basta Volkan Hürsever ve davulcu Deniz Dündar eşlik edecek. “Fenomen”, “Proje Chet Baker”, “Ceyda Köybaşıoğlu” ve “Assunta Mano” gibi yerli ve yabancõ pek çok caz sanatçõsõnõ bir araya getiren festivalde bu yõl da Prag’dan sanatçõlar festivale destek oluyor. ÇEK MÜZİSYENLER... Tohumlarõ 2005 yõlõnda atõlan iki şehir arasõndaki sanatsal ve müzikal dostluk, “S.O.I.L”, “Martin Brunner Trio”, “Inner Spaces” ve “Lukas Kytnar Quartet” gibi Çek müzisyenlerin festivale katõlõmõyla perçinleniyor. Festivalde konserlerin yanõ sõra çok sayõda kültür-sanat insanõnõn katõlacağõ okul söyleşileri, atölye çalõşmalarõ, sergiler ve belgesel gösterimleri gibi etkinlikler de yer alacak. Festivalin gelenekselleşen karikatür ve fotoğraf sergileri ise “Aykut Uslutekin Caz Fotoğrafları Sergisi”, Aydın Doğan Vakfı katkõlarõyla gerçekleştirilecek “Aydın Doğan Karikatür Ödülleri Sergisi” ve Filiz Ural caz resimleri sergisiyle devam edecek. Gazetemiz çizerlerinden karikatürist Kamil Masaracı’nõn karikatür sergisi de festival boyunca Ali Çetinkaya Tren Garõ’nda gezilebilecek. 10. Afyon mucizesi AFYONKARAHİSAR CAZ FESTİVALİ BUGÜN BURÇİN BÜKE TRIO İLE BAŞLIYOR Kültür Servisi - Gelenekselleşen Kuzguncuk Yaz Okulu sergilerinin beşincisi yarõn Kuzguncuk’ta Harmony Sanat Galerisi’nde saat 14.00’te açõlõyor. Kuzguncuklularõn ürettiği Şilebezi giysilerin satõşa sunulacağõ serginin geliriyle Yaz Okulu’nun giderleri karşõlanacak. Kuzguncuklu sanatçõlarõn gönüllü olarak eğiticilik görevini üstlendiği Yaz Okulu 21 Haziran’da başlayõp 5 hafta sürecek ve 23 Temmuz’da bitecek. Yaz Okulu ve haftada bir yapõlacak kent ya da müze gezisiyle çocuklarõn eğlenirken yaratõcõlõk, beceri ve tarih bilinçlerinin geliştirilmesi amaçlanõyor. 2006’daki ilk Yaz Okulu Sergisi için yastõk kõlõfõ üreten Kuzguncuklular, 2007’de bez bebek, 2008’de bez çanta, 2009’da da şal üretmişlerdi. (www.yazokulumuz.com - 0 216 553 21 67) Yaz okulu sergisi Kuşlar Koy YaşamayaDeğer ÖlümcülTakip KingKong