Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 3 HAZİRAN 2010 PERŞEMBE
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
İktidar ve İsrail
Eğer şu sıralarda PKK terörü yeni cinayetler
işlemediyse, son bir hafta içinde 12, son iki
ayda 19 olayda 34 şehit verdi güvenlik güçleri!
(*) İktidarın ve Allahüekber diye yollara düşen
ve İsrail’e savaş açılmasını isteyen İslamcıların
tepkilerinin yüzde birini bile anımsamıyoruz!
Kendi terör sorununu ve yurttaşlarının
güvenlik sorununu çözemeyen bir iktidar, İsrail
karşısında esip gürledi! Şüphesiz İsrail’in
uluslararası sulardaki haydutluğu (**), işlediği
cinayetler ve Gazze’de uyguladığı ambargo
karşısında Türkiye’de kimse tepkisiz kalamaz.
Ancak iktidarın şiddet dozuna bakacak
olursak, içeride siyasi parsa toplama amacı
açıkça görülüyor: Filistin’de İslamileştirme
politikasının uygulayıcısı Hamas’la iktidar
arasında müthiş doku uyumunu biliyoruz.
İkincisi, Saadet Partisi ile rekabet!
Önümüzdeki seçimler için Saadet’in, İsrail’e
karşı dini cihad silahıyla, AKP içindeki
köktendinci oyları çekmeye çalıştığı
varsayılabilir. İki din politikasının bir tür
kapışmasını da yaşıyoruz, denebilir!
Recep Bey bu oyları bakalım kaptıracak mı?
Ayrıca, esip gürlemeyi bir yıl boyunca nasıl
sürdürecek, seçmen kaybını ve CHP’nin
yükselişini, dış politikada yükselen bir
hamaset ile nasıl önleyecek?..
Hukuk ve Ergenekon
Ergenekon savcıları, birden hareketlendi!
Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay gözaltına
alındı! İddia, mahkemeye baskı yapmak için
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeleri
içinde lobi faaliyeti sürdürmek! Ayrıca İşçi
Partisi’nin avukat yöneticisi Mehmet Cengiz
de, yine benzer iddia ile gözaltında.
Gözaltı gerekçesi tam şöyle: “Yargı camiası
üzerinde hâkimiyet kurarak yargı adaletini
engellemek ve böylece baskı altına alarak
Ergenekon örgütünün istekleri doğrultusunda
hareket ettirmeye çalışmak.”
Sanırım Ergenekon şemasında yeni bir
yönetici kadro daha açılmış oldu!
Seyfi Bey’e belki de şemada
“Ergenekoncuların hukuku ele geçirme
faaliyetlerinin lideri” gibi bir yer açılır!
Ne de olsa Seyfi Bey bakan düzeyinde,
daha alt düzeylerde bir “görev tanımı” ayıp
olur!
Burada dikkat çekmek istediğimiz nokta, bu
hukukçu operasyonunun, anayasa değişikliği
paketinin Anayasa Mahkemesi’nde ve
referandum yolunda olduğu zamana denk
getirilmesi!
Yüksek yargıyı kötülemeye ve gözden
düşürmeye yönelik bir kampanya açılması için
uygun zaman mı? Kim bilir!
Anayasa değişikliğinin özü ve esası, Yüksek
Yargı ve Anayasa Mahkemesi!
İktidar, değişiklik kabul edilirse, buralara
yapacağı atamalarla, yüksek yargıyı tam ele
geçirecek ve hukuk meselesini kökünden
çözmüş olacak!
Yeni tutuklama dalgası, iktidara yardım mı?
Balbay Bizimleydi!
Gazeteci örgütleri çok iyi bir iş yaptı ve
“Tutuklu Gazetecilere Özgürlük Platformu”
oluşturdu. Geç kalmış ama sevindirici bir
girişim! Tutukluluğun açıkça cezalandırmaya
dönüşmesi, vicdanın kabul edebileceği bir
durum değil. Tuncay Özkan ve Mustafa
Balbay “Bizi tutuksuz yargılayın..” diyor.
Pazartesi gecesi İSTANBUL CUMOK’un yaz
buluşması vardı. Onur konuğumuz tabii ki
Balbay’dı! Balbay kendisini Silivri’de sanıyor
olabilir, ancak akşam bizle beraberdi!
İnsanın nerede bulunduğu, salt fiziksel bir
olgu değil. Olayın bir de duyumsanma yönü
var! Okurlar, Balbay’ı yanlarında hissettiler,
onunla şakalaştılar, yanaklarını öptüler!
Saçlarını okşadılar!
(*) Ordu, güvenlik güçleri gizli olmadıkları için,
açık hedeftir. Tamam, ancak terörün hedefi
olduklarına göre, çok özel bir koruma belki de
teröristler kadar gizli bir koruma yapısı
geliştirilmesi gerekmez mi?
(**) Bazı okurlar “İsrail, Türkiye’nin Arap
dünyasında soyunduğu lider ve kurtarıcı rolü
vurdu ve hiç heveslenmeyin sizi nasıl vuruyorsam
yeni umudunuzu da öyle vururum, mesajını
verdi” diyor. Arap dünyasını biz mi
kurtaracağız!!!
Hakkâri’de Işõklõ ve Kavşak’ta konuşlandõrõlmõş askeri birliğe açõlan ateş sonucu 4 asker yaralanmõştõ
BDP Genel Başkanõ Selahattin Demirtaş, Kürt sorununun diyalogla çözülmesi gerektiğini söyledi
‘Gerekirse Kandil’e giderim’
Yaralõ asker şehit olduYurt Haberleri Servisi - Hakkâri’nin Çu-
kurca ilçesinde önceki gece askeri birliğe te-
röristlerce açõlan taciz ateşinde yaralanan 3 as-
kerden Onbaşõ Fatih Gökkaya, şehit düştü.
Hakkâri’nin Çukurca ilçesine bağlõ Işõklõ ve
Kavşak bölgelerinde konuşlandõrõlmõş aske-
ri birliğe, PKK’li teröristlerce önceki gece ta-
ciz ateşi açõlmasõ sonucu 4 asker yaralandõ.
Hakkâri Asker Hastanesi’nde tedavi altõna alõ-
nan askerlerden komando Onbaşõ Fatih Gök-
kaya tüm müdahalelere karşõn kurtarõlamadõ.
Şehit onbaşõ Fatih Gökkaya için Hakkâri Dağ
ve Komando Tugay Komutanlõğõ’nda tören
düzenlendi. Gökkaya’nõn cenazesi toprağa ve-
rilmek üzere memleketi Aksaray’õn Hõrkatol
köyüne gönderildi. Bölgede çõkan çatõşmada
1’ i kadõn 2 terörist öldürüldü.
Şehidin Aksaray’daki baba evine acõ ha-
berin ulaşmasõyla ağõtlar yükseldi. Sağlõk gö-
revlilerinin müdahale ettiği şehit annesi
Kıymet Gökkaya, evinde sağlõk görevlile-
rinin kontrolü altõnda tutulurken gözyaşõ
döken baba Osman Gökkaya, oğlunun bir haf-
ta önce yanlarõnda olduğunu söyledi. Gök-
kaya, “Oğlum 10 günlük izne gelmişti. İzin
süresi dolunca birliğine geri döndü. Dön-
düğünde ise telefonla aradı. ‘Baba ben bir-
liğime teslim oldum. Yarõn operasyona çõ-
kacağõz’ demişti” dedi. Şehit Onbaşõ Fatih
Gökkaya’dan geriye izne gelmeden önce ai-
lesine gönderdiği fotoğraflar ve bir fotoğra-
fõn arkasõna yazdõğõ şiir kaldõ. Şiirde, “Dağ-
lara çizmişler resmimi. Komando koy-
muşlar ismimi. Belki bir gün geri döne-
mem diye, göndermişler sana resmimi.
Dağlarda çiçekler solduğu zaman, göklerde
bulutlar dolduğu zaman, yağmurla sel do-
lup aktığı zaman, inan ki bir gün bir ta-
nem, ben ağlıyorum o zaman” yazõsõ dik-
kat çekti. Şehidin cenazesi Aksaray Uluca-
mi’de ikindi vakti yapõlan törenin ardõndan
Aksaray Şehitliği’nde toprağa verildi.
Hatay’õn İskenderun ilçesinde 6 askerin şe-
hit olmasõ üzerine başlatõlan operasyonlar yo-
ğunlaştõrõldõ. Hatay Valisi Mehmet Cela-
lettin Lekesiz, “Asker ve polisimiz te-
yakkuzda. Koordineli bir şekilde hareket
ediliyor. Operasyonlar kapsamlı olarak
sürüyor” dedi. Lekesiz, İkmal Destek
Komutanlõğõ’na yeniden taciz ateşi açõldõ-
ğõ iddialarõnõ yalanladõ.
Siirt’in Eruh ilçesi yakõnlarõndaki Çõrav Da-
ğõ’nda arazi aramasõna çõkan güvenlik güçleri
ile teröristler arasõnda ise sõcak temas sağ-
landõğõ, ormanlõk alana doğru kaçan terö-
ristlerin yakalanmasõ için operasyonlarõn
sürdürüldüğü bildirildi. Bölgeye Skorsky
helikopterlerle komandolar indirildiği, terö-
ristlerin bulunabileceği derin vadilerin ise he-
likopterlerle bombalandõğõ ifade edildi.
UTKU ÇAKIRÖZER
AYŞE SAYIN
ANKARA - PKK’nin eylem-
lerinin ve askeri operasyonlarõn
yoğunlaştõğõ son dönemde, “Ge-
rekirse tankların önüne yatarız”
diye başlattõğõ “canlı kalkan”
eylemleriyle ile dikkat çeken BDP
Genel Başkanõ Selahattin De-
mirtaş, akan kanõn durmasõ ve
Kürt sorununun “diyogla” çö-
zülmesini sağlamak için gerekir-
se “Kandil’e gidebileceğini”
açõkladõ.
Meclis’te anayasa değişikliği
görüşmeleri sürerken ABD’ye gi-
den ve üst düzey hükümet yetkili-
leri ile de görüşen Demirtaş, bu ül-
kedeki temaslarõ, bölgede kanõn
durdurulmasõna dönük eylemleri,
CHP’deki yönetim değişimi ko-
nularõnda Cumhuriyet’in sorula-
rõnõ yanõtladõ:
- Son dönemde bölgede çatış-
malar yoğunlaştı, son İskenderun
olayı yaşandı. Bu gelişmeleri na-
sıl değerlendiriyorsunuz?
- Hükümet bu işin ne kadar far-
kõnda bilemiyorum. Anlatmaya
çalõşõyoruz ama hükümet anla-
maktan çok uzak, çatõşma riski
yokmuş, olur, ufak tefek şeyler ge-
çiştirilir gibi bakõyorlar. İki aydõr
BDP’nin yaptõğõ çağrõlarõ duyma-
dõ hükümet.
-Ama hükümet arayış içinde
görünüyor; Cemil Çiçek, Was-
hington’a gitti örneğin...
- Ama işte bu askeri seçenek ara-
yõşõ gibi geldi bana. Çözüm arayõ-
şõnõ araya sõkõştõrarak, “Dağdan in-
meye mecbur ederiz” gibi bir
yaklaşõm. Bence Türkiye kamuo-
yuna yansõyanlardan çok daha va-
him durum. İskenderun olayõ ile bir
tartõşma başladõ ama bu sefer çok
ciddi, o nedenle de kaygõlarõmõz
çok büyük. Bölgedeki askeri ha-
reketlilik, operasyon hazõrlõğõ, bu-
na karşõ işte PKK’nin yan hazõr-
lõklarõ, yaptõklarõ açõklamalar, iç ka-
muoyunun kaldõrabileceğinin çok
ötesine sarkabileceğini görüyoruz.
Yani her gün birkaç İskenderun
olabilir. Biraz önce KCK’nin, Mu-
rat Karayılan’õn bir açõklamasõ
düştü. “Ateşkes bizim açımız-
dan anlamını yitirmiştir. Ateş-
kesin sona ermesinde sorumluluk
hükümetindir” diyor. Uzun sü-
redir, her şeye rağmen “ateşkesi
bozduk” demiyordu. “Aktif sa-
vunma, pasif savunma, meşru sa-
vunma” diyordu. Fakat bu başka
bir şeydir artõk. Hükümet bunun ne
kadar farkõnda bilemiyoruz.
-Kırılma nerede başladı, nasıl
gelindi bu noktaya?
Bence yerel seçimler sonrasõnda
başlamõştõ bu kõrõlma. Hükümet kõ-
rõlmayõ derinleştirmek için ne ge-
rekiyorsa yaptõ.
- İlk kez Kürt sorununun bu
kadar açık tartışıldığı bir or-
tamda, etnik temelli çatışmanın,
gerginliğin tırmanmasını neye
bağlıyorsunuz?
Bunun birçok nedeni var, ama
bence bunun sorumluluğunu halka
yüklememek lazõm. Kürt milliyet-
çileri ile Türk milliyetçileri bunu
yapõyor, diye işin içinden çõka-
mazsõnõz, mesele o kadar basit de-
ğil. Birincisi Kürt sorunu, Kürt ol-
mayanlara doğru dürüst anlatõla-
madõ. Belki biz de doğru üslubu
kullanamadõk. Fakat devletin ken-
disi de, diğer hükümetler de anla-
tamadõ. Dolayõsõyla Türkiye top-
lumunun önemli bir kõsmõ, Kürt so-
runu dediğimiz meseleyi bilmi-
yor, daha yeni yeni tanõmaya baş-
lõyor. Peki, kimin aracõlõğõyla ta-
nõmaya çalõşõyor? Sağ, muhafaza-
kâr, bu işi hakikaten, demokratik-
leşme çerçevesinde çözmeyi özüm-
sememiş bir parti aracõlõğõyla ta-
nõyor.
Türkiye toplumu bunu dõşlaya-
rak, çözüm bulabilecek noktadan
çõkõlmõş durumda. Bu nedenle
CHP’nin, MHP’nin bu konuda ik-
nasõ ile mümkündür. Kürtleri kan-
dõrarak çözüm buluruz diyorsanõz
olmaz, Kürtler var, MHP, CHP var,
AKP de var. Bunlar uzlaşarak ya-
şamak zorundadõr.
-İskenderun olayını siz nasıl
analiz ettiniz?
İsrail’in parmağõ var filan di-
yorlar, ben çok doğru bulmuyorum.
Başka bağlantõ kurmak lazõm. Çün-
kü aylardõr örgüt bunun sinyallerini
veriyor, açõklamalar yapõyor. “Ben
her yerde eylem yapabilecek
güçteyim” diyor. “Ben silah da bı-
rakırım ama bu iş görüşmeyle
olur, Başbakan gelsin konuşsun.
Bizimle konuşmuyorsa, Öcalan’la
konuşsun diyor. O da olmuyor-
sa, sivil toplum örgütleriyle ko-
nuşsun, ama mutlaka konuşsun,
silahları nereye bırakacağımızı
konuşsun” diyor. Ama hükümet
bu konuda, ne gizli diplomasiyi iş-
letebiliyor, ne uluslararasõ dene-
yimleri kullanõp farklõ müzakere
yöntemleri kullanõyor, ne iki tara-
fõ rahatsõz etmeyecek yöntemi dev-
reye sokuyor.
-“Parti binalarımız barış mer-
kezleri olacak” dediniz, ama bu
toplum tarafından pek öyle al-
gılanmıyor...
Evet bize karşõ muazzam bir
önyargõ var. Biz Yüksekova’da, Li-
ce’de canlõ kalkan eylemleri yap-
tõk, “BDP yine PKK’ye canlı
kalkan olmaktan vazgeçmiyor”
diye yazõldõ. Halbuki böyle bir
amaçla da yola çõkmadõk. Orada as-
kerlerin önüne geçtik ve o çocuk-
lar ölmesin dedik.
Operasyonlara karşı “canlı
kalkan eylemi” yaptınız, PKK’ye
yönelik de de böyle eylem planı-
nız var mı?
Daha güçlü barõş politikasõ orta-
ya koymak durumundayõz. Böyle-
si dönemlerde genelde demokratik
siyasal alan geri plana düşer, tõrnak
içinde “siner.” Biz böyle olmasõ-
na izin vermeyeceğiz. Şunda da ka-
rarlõlõk göstereceğiz: En kritik nok-
tada, en üzerimize gelinen nokta-
da, en çok baskõ altõnda olduğumuz
dönemde bile ben çõkõp Kandil’e
gidebilirim, bu süreci durdurabil-
mek için. Hükümet onun önünü
açar mõ bilmiyorum ama bu şekil-
de Kandil’e gidersek, bir devlet me-
sajõ götürmek isterim. Ama buna
rağmen yapmazlarsa, ben, “Siya-
sete mutlaka bir şans verilmeli,
ölümler acıdır, durdurabilmek
için bir destek istiyoruz” derim.
Devlet aklı devreye girmeli
Diyalog meselesini bence Tür-
kiye’nin olgun bir şekilde tartõşmasõ
lazõm. O kanala girdikten sonra iş
çok kolaylaşacak. Sadece AKP bu
işi beceremez, sonu “açılım”a ben-
zer. Dolayõsõyla devlet aklõnõn bu-
rada devreye girmesi lazõm. Devlet
aklõnõn içinde CHP de vardõr, MHP
de vardõr, devreye girmesi lazõm.
Ve Biz Türkiye toplumu olarak, et-
nik çatõşmayõ önleyecek, bölünmeyi
önleyecek ortak güce sahibiz de-
mesi lazõm. Mesela Başbakan çõk-
sõn Diyarbakõr’a gitsin işte bu dö-
nemde. Ben bu işi barõş içinde, di-
yalogla çözmek istiyorum desin.
Burada bu açõklamayõ yapsõn, “Biz
akan kanı durduracağız, diya-
logla, müzakereyle çözeceğiz”
desin. İlla PKK ile ellerinde bond
çanta ile oturmalarõ gerekmiyor.
Murat Karayılan’la Başbakan
masaya otursun demiyoruz, ama
Başbakan tek başõna da masaya
oturmasõn. Masanõn iki tarafõnda da
ben olacağõm demesin. İki tarafõn-
da bõrak aydõnlar da olsun, BDP de
olsun, başkalarõ da olsun. Tabii
Öcalan’õn bu süreçten çekilmesi de
önemli.
-Abdullah Öcalan devreden
nasıl çıktı?
Öcalan ben yokum diyor, PKK
de bunu kabul ediyor. Bu şu de-
mektir: Öcalan devrede değilse,
PKK ile yani Kandil ile devlet tam
karşõ karşõyadõr. Ve ikisinin de
kullandõğõ tek şey vardõr, o da silah.
Öcalan devredeyken, devlet de ör-
güt de Öcalan üzerinden mesajla-
şabiliyordu.
Kemal Kılıçdaroğlu rüzgârını
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Valla, o rüzgâr daha bizim oralara
ulaşmadõ. Ulaşmasõ da çok kolay
görünmüyor ama ben hakikaten
isterim bir muhalefet partisi olarak,
ana muhalefet partisinin sosyal de-
mokrat kimliğe bürünmesini.
- Baykal’ın siyasetten böyle
devre dışı bırakılmasını nasıl
değerlendirdiniz?
Bir siyasi liderin bu şekilde,
gayri ahlaki bir yöntemle siyaset dõ-
şõ bõrakõlmasõ kabul edilebilir bir
şey değil. Siyaseten rakiplerinizi,
mutlaka sandõkta devre dõşõ bõ-
rakmalõsõnõz. Bunun dõşõnda hiçbir
yöntem ahlaki bir yöntem değildir.
- Amerika ziyareti nasıl geçti, na-
sıl bir izlenim edindiniz?
Türkiye’nin tõkandõğõ noktada-
larda ABD tõkanmõş değil. Bu
meselenin terör olmadõğõnõ biliyor
Amerikalõlar. Türkiye’ye bence
daha fazla şunu dayatacak Ame-
rika: Bu mesele terör meselesi de-
ğil. Bunu açõkça bize ifade etme-
diler ama biz bu mesajõ aldõk. Bu
bir terör olayõ değil, sosyal, siya-
sal bir olaydõr diyorlar. Mesela
Amerika bu olaya “şiddet” diyor.
Terör ile şiddet arasõndaki farkõ bi-
liyor. Terör şiddetin bir yöntemi-
dir, türüdür, o da şiddettir ama sõrf
terör yapmak için şiddeti kullanan
örgütle başka şekilde mücadele
edilir ama şiddeti siyasal amaçlarõ
için kullanan örgütle başka şekil-
de mücadele edilir.
Demirtaş gündemdeki konularla ilgili Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı. (NECATİ SAVAŞ)
Bölgede kanõn durdurulmasõna dönük eylemleri
konusunda Cumhuriyet’in sorularõnõ yanõtlayan Selahattin
Demirtaş, “Çözüm AKP ile olmaz, ‘devlet aklõ’ devreye
girmeli: CHP ve MHP ikna edilmeli” dedi.
SERTAÇ EŞ
ANKARA - Emekli Tuğgene-
ral Ali Er, bölücü terör örgütünün
eylemlerinin tõrmanmasõnõn
“mevsimsel” nedenlerden değil,
Ortadoğu’daki gelişmelerden kay-
naklandõğõnõ dile getirdi. Terör ör-
gütünün eylemlerini geniş bir
alana yaymaya çalõştõğõna dikkat
çeken Er, “Doğrudan askeri te-
sisler ve polis tesisleri hedef
alınıyor. Türkiye, İran’a sert
güç kullanmaya hazırlanan
ABD’yle işbirliğine zorlanıyor”
değerlendirmesini yaptõ.
Son iki ayda giderek tõrmanan
ve Türkiye’nin beklenmedik böl-
gelerine yayõlan terör konusunu
değerlendiren emekli Tuğgeneral
Ali Er, gelişmelerin Ortado-
ğu’daki gelişmelerden ayrõ düşü-
nülemeyeceğine dikkat çekti.
ABD ve İsrail’in İran’a yönelik
yumuşak güç yerine sert güce yö-
nelik işaretlerin netleşmeye baş-
ladõğõnõ anlatan Er, bu kapsamda
nükleer kapasiteli üç İsrail de-
nizaltõsõnõn Basra Körfezi’ne gön-
derildiği bilgisinin sõzdõrõldõğõnõ
vurguladõ. Er, “Özellikle top-
lumsal barış ve ulusal sabır li-
mitlerinin test edilircesine bö-
lücü terör örgütünün inisiyati-
fi ile gerçekleşen saldırılar, stra-
tejik bir plan için güvenlik or-
tamının şekillendirilmesi ema-
relerini vermektedir” değer-
lendirmesini yaptõ.
İran’a yönelik olasõ harekâtta,
Türk hava sahasõnõn ve toprakla-
rõnõn kullanõlmasõna iktidar ve
muhalefetin izin vermesinin ola-
sõ olmadõğõnõ anlatan Er, eylem-
lerin Türkiye’yi ABD ile işbirli-
ğine zorlama amacõ taşõdõğõnõ sa-
vundu. Eylemlerin doğrudan as-
ker ve polisi, güvenlik kuvvetle-
rinin tesislerini hedef aldõğõnõ be-
lirten Er, hükümetin terörle mü-
cadelede hiçbir önlem alamadõğõnõ
kaydetti. Er, “Eylemlere mev-
simsel artış gözüyle bakılma-
malı. Devletin kurumları hedef
alınarak devletlik otoritesi ve
asayişi sağlamadaki başarısı sı-
nanıyor. Bu süreçte Türkiye’nin
ABD’ye direnme gücü zayıfla-
tılmak isteniyor. ABD’yle iş-
birliğine zorlanmaktadır” dedi.
E. TUĞGENERAL ER
‘Eylemler
mevsimsel
değil’
Emekli Tuğgeneral Er,
terör saldõrõlarõnõn
Ortadoğu’daki
gelişmelerle bağlantõlõ
olduğunu savundu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Irak’õn kuze-
yindeki bölgesel yönetimin lideri Mesud Bar-
zani, temaslarda bulunmak üzere dün Türki-
ye’ye geldi. Barzani, Ankara’ya gelişinde Esen-
boğa Havaalanõ’nda herhangi bir açõklama yap-
madõ. Barzani’ye ziyareti sõrasõnda bölgesel yö-
netimin Eğitim Bakanõ Sefin Dizayi ile Sanayi
ve Ticaret Bakanõ Sinan Çelebi eşlik edecek.
Mesud Barzani’nin temaslarõna bugün ilk ola-
rak Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu görüş-
mesiyle başlamasõ ve Davutoğlu ile Barzani’nin
ortak basõn toplantõsõ düzenlemesi bekleniyor.
Gündem terörle mücadele
Dõşişleri, ziyarete ilişkin yaptõğõ açõklamada
“Barzani’nin ülkemizde gerçekleştireceği te-
maslarda, başta terör örgütüyle mücadele
olmak üzere, Irak ve IKBY ile ilişkilerimizin
daha da geliştirilmesine yönelik olarak atıl-
ması gereken adımların ele alınması öngö-
rülmektedir” dedi. Barzani’nin ayrõca Cum-
hurbaşkanõ Abdullah Gül ve Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan tarafõndan kabul edilmesi de
bekleniyor. Yarõn Ankara’daki Arap ülkelerinin
büyükelçileriyle bir araya gelecek Barzani’nin
daha sonra İstanbul’a geçmesi, Türkiye’den ise
pazartesi günü ayrõlmasõ öngörülüyor.
[email protected]
BarzaniAnkara’da
Hakkâri Çu-
kurca’daki ta-
ciz ateşinde şe-
hit olan Onba-
şı Fatih Gökka-
ya Aksaray’da
uğurlandı. (AA)