Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 21 MAYIS 2010 CUMA
6 HABERLER
TERÖR VE TOPLUM / MEHMET FARAÇ mfarac@cumhuriyet.com.tr - www.mehmetfarac.com
ANKARA - CHP yeni kadrolarla kurultaya
giderken Kemal Kılıçdaroğlu’nu salt iç
siyasetteki devinim değil, Türkiye’nin çok
önemli sorunları da bekliyor. Bunların
başında ülkeye 30 yılı aşkın süredir kaos
yaşatan Güneydoğu meselesi var. CHP
kurultayı için Ankara’da bulunan
Güneydoğulu il başkanları partinin bölgedeki
oy oranının yüzde 2’ye düştüğüne dikkat
çekerek Kılıçdaroğlu’nun yöre sorunlarını
bilen genç ve dinamik kadroları yönetime
almasını ve ciddi projeler üretmesini istediler.
Ortak görüş şu: CHP iktidarı için
Güneydoğu yeniden kazanılmalıdır!..
Artan terör olayları Güneydoğu sorununu
ne yazık ki giderek çıkmaza sürüklüyor.
AKP’nin “açılım” çabalarının fiyaskoya
dönüşmesi ise etnik siyaseti tetikliyor.
İşte bu yapı en çok CHP’yi darboğazda
tutuyor. Etnik bölücük ve gericilik
kumpasında sıkışan CHP örgütleri, parti
binalarını açık tutmakta bile zorlanıyor.
Yani Güneydoğu’da politika yapmak
batıdaki kadar kolay olamıyor. Bir CHP
yöneticisinin doğu kentlerinde tabanını
güçlendirebilmesi için feodaliteden gericiliğe,
terörden sosyal şiddete kadar bir dizi engeli
aşması gerekiyor.
Altyapı sorunları ise şiddeti tetikleyen, hatta
terörü dayatma yöntemi olarak kullananlar
tarafından istismar ediliyor. Eğitimden
sağlığa, tarımdan hayvancılığa kadar
onlarca sorunun kangrenleşmesi devlete
düşman bireyler yaratıyor. Devlet kuran
CHP işte bu kıskaçta giderek tıkanıyor!..
Bu ortamda kitleler ya etnik siyasete
yöneliyor ya da sandığa gitmiyor. CHP ise
statükocu bir düşman olarak görülüyor. Daha
5 yıl öncesine kadar bölgedeki oy oranı
yüzde 15 ile 25 arasında değişen CHP’nin
Doğu’daki kan kaybının durdurulması için
atılımlar yapması gerekiyor!
Yalnız bölgedeki 8 milyonu aşkın nüfus
değil, batı kentlerinde yaşayan 4 milyonu
aşkın Kürt kökenli yurttaş da sorunlarının
çözümü konusunda uzatılacak sıcak bir el
arıyor...
Bölgeyi bilen kadro şart...
Yani Kürt yurttaşlar sosyo-politik
sorunlarının çözümünde rotalarını
ararken, CHP’nin tek seçenek olması
gerekiyor.
İktidara yürümek için Kürtlerin
kazanılması zorunluluğu giderek
büyüyor.
Çare bölge insanını kucaklamakta...
Çare, tıpkı 1989’daki Kürt Raporu
gibi Doğu’nun sosyo politik sorunlarına
çözümler üretecek ciddi ve kapsamlı
projeler geliştirmekte...
Çare, bölgeden yetişmiş olan
Kemal Kılıçdaroğlu ve Gürsel
Tekin’in, Doğu ve Güneydoğu’yu çok
iyi bilen genç ve dinamik kadroları
yönetime almasında...
CHP birçok alanda olduğu gibi
Kadıköy’de oturup köy romanı yazma
hatasına düşmeden, uzman kadrolarıyla
bölgeye inmeli, yurttaştan sivil toplum örgütü
önderine, siyasetçiden bürokratlara kadar
toplumun her kesimine mikrofon uzatmalıdır.
Dün konuştuğum CHP il başkanları bu
kapsamda Kılıçdaroğlu ve ekibine çok
önemli çağrılar yaptılar:
Gaziantep İl Başkanı Hasan Öztürkmen:
“Yeni yönetim, Doğu ve Güneydoğu’yu
dışlamadığını göstermelidir. Bölgede sevilen,
yörenin kanayan sorunlarını çok iyi analiz
eden, çözüm üreten kişiler kesinlikle parti
yönetimine alınmalıdır. Güneydoğu’yu
kazanmak için acilen sosyo ekonomik
projeler de üretilmelidir.”
Şanlıurfa İl Başkanı Yusuf Köse:
“Kılıçdaroğlu mutlaka bölgemize de artılar
getirecektir. Kendisinin partiyi iktidara
taşıyacağına inanıyorum. Örgütümüzün de çok
çalışması gerekiyor. Biz parti olarak TRT 6’ya
karşı çıktık. Oysa halk bu kanal olmazsa başka
kanalları izlemek zorunda kalacaktı. Bizim bazı
konularda daha temkinli olmamız gerekiyor.
Özellikle Kürt sorununa daha ılımlı
yaklaşmamız gerektiğine inanıyorum. AKP 8
yılda bölgede taş üzerine taş koymadı. GAP’ın
bir an önce bitirilmesi için çözüm
üretilmelidir.”
CHP Mardin İl Başkanı Mehmet
Kılıçarslan: “Yeni yönetim Kürt sorununu
yerinde tespit edip akademik insanlarla
ve siyaset bilimcilerle çözüm
geliştirilmelidir. Sayın Kılıçdaroğlu
bölgeyi il il dolaşıp halkın ve sivil toplum
örgütlerinin gerçek taleplerinin ne
olduğunu saptamalıdır. Bölgenin en
önemli sorunu Kürt meselesidir.”
Güneydoğu gerçeğini görün...
Siirt İl Başkanı Mehmet Koyuncu:
“Kılıçdaroğlu rüzgârı Güneydoğu’yu çok
etkiledi. Bizim bölgemizde halk sığınacak
bir liman arıyor. Altyapı ve işsizlik sorunları
giderilmeli, üretimin arttırılması
sağlanmalıdır. Umarım yeni yönetim
Güneydoğu’ya yeni bir sayfa açacaktır.
Özellikle yatırım yapılırsa bölge insanının
Türkiye’ye bakış açısı değişir.”
Şırnak İl Başkanı Çınar Ökten:
“Kılıçdaroğlu’nun bizzat bölgeye gelip
dolaşması, CHP’nin Güneydoğu’ya bakış
açısını anlatması gerekiyor. Bölgede
küstürülmüş insanları partiye davet
etmeliyiz. CHP olarak ekonomi, eğitim ve
sağlık konusunda çözüm üretemezsek
bölgede fazla bir şey yapamayız. Habur Sınır
Kapısı o bölgenin can damarıdır. Sınır
ticaretinin kolaylaştırılması lazım. Tansu
Çiller döneminde uygulanan sınır ticareti,
DYP’ye oy patlaması yaşattı.”
Hakkâri İl Başkanı Mehmet Baş:
“Bölgemizin hassasiyetini en iyi siz
biliyorsunuz. Tarım ve hayvancılık bitti. Orada
halk yoksullaştı. Hakkâri’de devletin çaktığı bir
çivi yok. Hakkâri Türkiye’nin bir parçası değil
midir? Bölgede işsizlik ve bölünmüşlük sorunu
var. Oyumuz burada yüzde 25’lerdeyken
niye böyle olduk? Bunları sorgulamak
lazım. Türkiye’de beş bölge üzerinde siyaset
yapılıyor. Doğu ve Güneydoğu gerçeğini
görmeden bir şey yapılamaz.”
Muş İl Başkanı İsmail Adanur:
“Kılıçdaroğlu ekibi orada halkın elini tutmalı,
Kürtlere yakın olduğunu göstermelidir.
Özellikle devletin oradaki yatırımları
özelleştirme kapsamından çıkarılmalıdır.
Devlet destekli yatırımlar geliştirilmelidir.
Örneğin Muş gibi yerden devlet vergi
almazsa ne olur ki?.. Zaten devlet aldığı
verginin on katını sosyal yardımlaşma adı
altında dağıtıyor.”
Ulaşabildiğim CHP il başkanlarının
çığlıkları iki noktaya odaklanıyor: CHP
iktidara yürürken sosyo-politik projelerle
Güneydoğu’yu kazanmalıdır... Partinin
yeni yönetimi, bölgeyi çok iyi bilen
uzmanlarla güçlendirilmelidir.
Kılıçdaroğlu’na Güneydoğu Çağrısı: CHP İktidarı İçin Kürtler Şart!..
CHP’de üçüncü adam konumuna gelen Gürsel Tekin, yeni CHP’yi Cumhuriyet’e anlattõ
genel başkan yardõmcõsõ olacak.
- Yeni parti meclisinin belirleyi-
ci özelliği ne olacak?
- Genel çerçevede ciddi bir yeni-
leşme, gençleşme olacak. Kadõn ve
genç ağõrlõklõ bir parti yönetimi geli-
yor. Kõlõçdaroğlu ve CHP Türki-
ye’nin umudu olacaktõr.
- Hükümete hangi söylemlerle
yükleneceksiniz?
Onlarõ 3 Y ile vuracağõz. Yolsuzluk,
yoksulluk ve yasaklar. Yoksulluk
kader olmayacak. Yolsuzluk ve ya-
saklarõ da tarihe gömeceğiz.
- Yasaklarla neyi kastediyorsunuz
- Basõna yasak var. İlk kez bir
Başbakan “Şu gazeteleri almayın”
dedi. İş dünyasõna, bürokrasiye ve
farklõ düşünen herkese baskõ yapõlõyor.
AKP’nin yaptõğõ gibi “biz” ve “siz”
ayrõmõ olmayacak.
- Din ve cemaat meselesine bakı-
şınız nasıl olacak?
- Elbette ibadet özgürlüğü olacak
ama cemaat ilişkileri
çok doğru değil. İnanç-
lara saygõmõz olacak
ama inançlarõn siyaset
malzemesi edilmemesi
için de mücadele ede-
ceğiz.
- CHP’de parti içi
demokrasi de gelişe-
cek mi?
- Önümüzdeki süreç-
te bunun için gereken
mekanizmalar oluştu-
rulacak. Örneğin önse-
çim uygulamasõ kesin-
likle düşünülmelidir.
Geçmişte kõsmen bazõ
bölgeler için denendi
ama şimdi daha kap-
samlõ olacak. Ben ta-
bandan, sokaktan ge-
len biri olarak kesinlikle
buna taraftarõm.
- Demokratik olan blok liste mi,
çarşaf liste mi?
- Tabii ki çarşaf liste daha demok-
ratik. Tüzük mani olmasaydõ zaten
çarşaf olacaktõ. Önümüzdeki süreçte
çarşaf olmayacak anlamõ taşõmõyor.
En kõsa zamanda partide demokratik
bir sistemin açõlmasõ için bu değişik-
likler yapõlacaktõr.
- Kılıçdaroğlu’nun yolsuzluklar
dışında sosyal konuları, dış politi-
kayı bilmediği eleştirisi var?
- Kõlõçdaroğlu sosyal politika uz-
manõdõr. Dõş politikada ana çizgiler
nettir, değişmez. Bir insan her şeyi bi-
lemez ama donanõmlõ arkadaşlarõ-
mõz olacak. Kõlõçdaroğlu’nun ağzõn-
dan hiç ben çõkmaz. Hep “biz” der,
çünkü biz bir kadro partisi olacağõz.
Dõş politika, iç politika ve ekonomi-
de herkesin beklentisini tatmin edecek
büyük bir CHP fotoğrafõ çizeceğiz.
- Karizması yok, eleştirisi var
- Karizma neymiş. Kurtlar Vadisi
mi bu? Önemli olan umuttur. Kõlõç-
daroğlu da bu toplumun umudu ola-
cak.
- Kılıçdaroğlu’nun Alevi olması
sizce dezavantaj mı?
Ne avantajdõr ne dezavantaj. Tür-
kiye’de demokrasinin işleyebilmesi
için hepimizin böyle bakmasõ gerekir.
Türkiye’de ötekileştirmeyi ortadan
kaldõralõm derken sadece mezhebin-
den dolayõ insanlarõ eleştirmek in-
safsõzca. Herkese eşit mesafede bir in-
sandõr. Kõlõçdaroğlu da mezhepçiliği,
şovenizmi reddeder.
- Yüzde 40 oy hedefi gerçekçi mi?
- Ben üstünü, yüzde 50’leri bula-
biliriz diye düşünüyorum. Kimse şa-
şõrmasõn, çünkü bu ülkede yolsuzluk,
yoksulluk, baskõ varsa, milyonlarca
çalõşan ve emekli, işsizler ordusu
varsa neden olmasõn.
Kõlõçdaroğlu’nun malvarlõğõnda tablolarõ ‘servet’ olarak beyan edilen Otyam
‘Gemicik çıkmamış’
İLHAN TAŞCI
ANKARA - CHP genel başkanlõ-
ğõna aday olan Kemal Kılıçdaroğ-
lu’nun mal beyanõnda yer alan tab-
lolarõn ressamlarõndan Fikret Ot-
yam, bir siyasetçinin mal bildiri-
minde resimlerini servet olarak gös-
termesini, “Gemiciği, mısır fabri-
kası çıkmıyor! Mal varlığından
resim çıkıyor. Onur duydum” söz-
leriyle değerlendirdi. Tanõşõklõğõnõn
olmadõğõ Kõlõçdaroğlu’nun resimle-
rini aldõğõnõ bilmediğini, malvarlõğõ
beyanõ ortaya çõkõnca öğrendiğini
söyleyen Otyam, “Para verip resim
alan, resmi seven insandan ülkeye
de kimseye de zarar gelmez” dedi.
Yarõn yapõlacak kurultayda genel
başkan adaylõğõ, parti örgütleri ve
milletvekilleri arasõnda büyük bir
destekle karşõlanan Kõlõçdaroğlu’nun
mal beyanõnda, Cumhuriyet döne-
minin ünlü ressamlarõnõn tablolarõ
dikkat çekti. Koleksiyonda Nuri
Abaç, Hüseyin Yüce, Güler Çakır,
Fikret Otyam ve Ayetullah Sü-
mer’e ait 8 tablo bulunuyor. Kõlõç-
daroğlu’nun koleksiyonunda iki
tablosu bulunan gazeteci-ressam
Fikret Otyam ile duygularõnõ ve si-
yasetçilerin sanata bakõşõnõ konuş-
tuk. Otyam, Kõlõçdaroğlu ile hiç yüz
yüze gelmediklerini ve bir tanõşõk-
larõnõn da olmadõğõnõ anlatõrken tel-
evizyon ve gazete haberlerinden
izlediğini söyledi.
Tablolarõnõ satõn aldõğõnõ ne zaman
öğrendiğini sorduğumuzda Otyam,
“Malvarlığını açıkladığı zaman
öğrenmiştim tablolarımı aldığını.
Bir adam düşünün ‘indirim yapar
belki diye düşünüp’ benimle gö-
rüşmemiş. Biz hiç karşılaşmadık.
Haberim yoktu tabloyu aldığından.
Hatta hangi resmimi almış onu da
bilmiyorum. Böyle bir adamdan
ülkeye de sanatçılara da zarar
gelmez. Benle pazarlık etmeyen bir
Kılıçdaroğlu vardı bir de yeri gel-
mişken söyleyim dostum Hõncal
Uluç vardır” diye konuştu.
Kõlõçdaroğlu’nun tablosunu mal-
varlõğõ olarak açõklamasõnõn kendisi
için “onur” olduğunu kaydeden Ot-
yam, “O adamı anlatıyor. Resme,
sanata gönül bağlamış. Bütçesine
uygun ya da taksitle bilmem ney-
le resim almış aile olarak. Bundan
daha güzel bir şey olur mu? Karı-
sına bilezik, kolye alırdı ama al-
mamış ne güzel bir onur. Hem
malvarlığında gemicik çıkmıyor,
mısır fabrikası çıkmıyor ama mal-
varlığından resim çıkıyor!” dedi.
Kõlõçdaroğlu’na başarõ dilediğini
iletmemizi isteyen Otyam, “Artık
ben de Antalyalıyım. Sevgili hem-
şerim Baykal da biraz hoş karşı-
lasın her şeyi. Daha az konuşur-
sa hem Türkiye hem de CHP
daha güzel olacak. Darılmasın, kı-
rılmasın” dedi.
A
KP’nin yeni binasõna daha
çok Osmanlõ dönemine ait figür
ve görsellerin alõndõğõnõ söy-
leyen Otyam, Başbakan ve bakanlarla
Ankara’da yaşadõğõ bir anõsõnõ şöyle ak-
tardõ:
“Kişisel olarak ilgileri var mõ sana-
ta bilmiyorum. Bir sergide görmedim
hiçbirisini. Ama Ankara’da TESK’nin
galerisinde sergim vardõ. Üst katlara çõ-
kabilmek için de galerinin olduğu sa-
londan geçilmesi gerekiyor. Bir gün Ce-
mil Çiçek’i gördüm bizim galeriden yõl-
dõrõm gibi geçti. Etrafõ resim dolu gör-
medi ya da görmezden geldi. Aynõ dö-
nemde galeriye geldiğimde bir baktõm
her yer polis ve canlõ yayõn aracõ do-
luydu. Galeriye almõyorlar, ‘Ne oldu,
sergim var’ dedim. ‘Başbakan buraya
geldi’ dediler. Neyse zor bela girdim
içeri. Müthiş bir güvenlik, çõkõşta da ay-
nõ benim galerinin içinden geçip gitti
Tayyip Bey, hem de şöyle etrafõna bile
bakmadan çõkõp gitti. Sanatla ilgileri bu
kadar, edindiğim intiba bu. Can kor-
kusundan resim görecek hali yok.”
ERDOĞAN’IN CAN KORKUSUNDAN
RESİM GÖRECEK HALİ YOK
‘Seferberlik ilan edeceğiz’UTKU ÇAKIRÖZER
ANKARA - CHP’de üçüncü adam
konumuna gelen Gürsel Tekin, Ke-
mal Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde
CHP’de büyük bir değişim yaşana-
cağõnõ belirterek “Kırmızı çizgileri-
mizden vazgeçmemiz söz konusu
olamaz, laiklik kırılmaz çizgimizdir.
CHP, her vatandaşın sığınacağı
bir liman olacak. Toplumla bü-
tünleşeceğiz, köyde, kırda, kentte,
sendikada, üniversitede olacağız.
Kimseyi ötekileştirmeyeceğiz” de-
di. Tekin, Kõlõçdaroğlu’nun slogan-
larõnõn da “İktidara doğru, Kılıç-
daroğlu’, “Gandi, Türkiye’ye indi”
olabileceğini söyledi.
CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel
Tekin, bundan sonra CHP’de yaşa-
nacak değişimi Cumhuriyet’e anlat-
tõ. Tekin’in sorularõmõza verdiği ya-
nõtlar şöyle:
- Kemal Kılıçdaroğlu’nun baş-
kanlığında nasıl bir CHP göreceğiz
kurultaydan sonra?
- Ciddi bir değişim olacak. Elbet-
te değişim ve tecrübenin ciddi bir uz-
laşmasõyla yola devam edilecek.
- Temel politikalar konusunda kı-
rılma olacak mı? Örneğin laiklik
konusu?
- Bu eleştirilere ‘el insaf’ diyoruz.
Laiklikle ilgili ya da partimizin kõ-
rõlmaz çizgileriyle ilgili tereddütümüz
yok. Sonuna kadar sahip çõkacağõz.
- Bu durumda ‘değişim’ neleri
içerecek?
- Yeni CHP, 1980 öncesi CHP gi-
bi toplumla bütünleşen bir CHP ola-
cak. Köyde, kõrda, kentte, sendikada,
üniversitede olacak. Bu toplumun
yüzde 50’si genç. Ulaşamadõğõmõz her
yere gideceğiz. Kimseyi ötekileştir-
meyeceğiz. Vazgeçmediğimiz kõr-
mõzõ çizgilerin yanõnda, toplumun
hassasiyet içinde bulunan bazõ un-
surlarõnõ reddetmeyeceğiz. Onlarla
iletişim içinde olacağõz.
- Bu unsurları biraz açar mısınız?
- Alevisidir, Kürt’üdür, Ermenisi-
dir, azõnlõklarõ ve toplumun çeşitli ke-
simleridir, Romanõdõr. Biz sosyal de-
mokrat bir partiyiz. Sosyal demokrat
parti; ezilenlerin, dõşlananlarõn ya-
nõnda olacaktõr. Biz her vatandaşõn li-
manõ olmak zorundayõz ve böyle
olabilecek noktadayõz.
- Ötekilerle böyle bir diyalog
bugüne kadar yapılmıyor muydu?
- Elbette yapõlõyordu. O diyaloglar
vardõ. Deniz Baykal ile de paylaştõk
daha önce. Bundan önceki kurultay-
lar hep kavgalõ geçti. Öyle olunca dõ-
şa dönük politikalar üretme şansõnõz
olmuyor. Sürekli iç mekanizma ile
meşgul oluyorsunuz. Bundan sonra
dõş mekanizma ile meşgul olacağõz.
- Kurultay sonrası ilk işiniz ne
olacak?
- Parti meclisine seçilen 80 arka-
daşõmõz çantalarõyla Anadolu’ya çõ-
kacak. Seferberlik ilan edilecek. Çift-
çinin, köylünün, ezilenlerin, emekli-
nin durumu nedir? Edirne’den Arda-
han’a iki tur atacağõz hepimiz.
- Yeni tüzük yürürlüğe girecek
mi?
Sõkõntõ yok, hayata geçecek. 14
CHP İstanbul
İl Başkanı
Gürsel Tekin
AKP’nin
‘sosyal’
devleti
FIRAT KOZOK
ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan’õn Türkiye’yi üzerine inşa ettiklerini söyle-
diği 4 temelden üçü olan sağlõk, emniyet ve
adalet, yurttaşõn en fazla şikâyet ettiği alan oldu.
2010’un ilk 3 ayõnda insan hakkõ ihlali yapõldõğõ
gerekçesiyle Başbakanlõk’a yapõlan şikâyetlerde
bu 3 konu ile ilgili kurumlar başõ çekti. En fazla
ihlal başvurusu İstanbul, Ankara ve Ağrõ’dan
geldi. 27 aylõk süre içerisinde toplam 10 bin 276
kişi, hakkõnõn ihlal edildiği gerekçesiyle Başba-
kanlõk’õn kapõsõnõ çaldõ.
Başbakanlõk İnsan Haklarõ Başkanlõğõ’nõn
2010’un ilk 3 ayõndaki insan haklarõ ihlal iddia-
sõyla yapõlan başvurulara ilişkin raporu çarpõcõ
verileri ortaya koydu. İhlal iddialarõnõn hak ko-
nularõna göre dağõlõmõnda ilk sõrada 126 başvu-
ru ile “sağlık hakkı” gelirken ikinci sõrayõ “kö-
tü muamele yasağı”, üçüncü sõrayõ da “çalış-
ma ve sözleşme hakkı” aldõ.
“Adil yargılanma hakkı, mülkiyet hakkı,
dilekçe hakkı, tutuklu ve hükümlü hakkı,
çevre hakkı, eğitim ve öğretim hakkı ile kişi
özgürlüğü ve güvenliği hakkı” konularõnda da
toplam 316 başvuru yapõldõ. İlk 3 ayda başkan-
lõğa 466, il ve ilçe insan haklarõ kurullarõna 519
olmak üzere toplam 985 kişi başvuruda bulun-
du. İhlal iddialarõnõn yoğunlaştõğõ başlõca ne-
denler şöyle sõralandõ:
? Hastanelerde hastalara gerekli özenin göste-
rilmemesi. ? Yanlõş teşhis konulmasõ ve buna
bağlõ olarak yanlõş tedavi sonucu ortaya çõkan
sorunlar. ? Mahkeme kararõyla işe iadesi gere-
kenlerin işlemlerinin sonuçlandõrõlmasõnda yaşa-
nan gecikmeler. ? Mahkeme kararlarõnõn yerine
getirilmesinde yaşanan gecikmeler. ? Tutuklu-
luk süresinin uzunluğu. ? Tutuklu ve hükümlü-
lerin daha iyi yaşama isteği, özellikle yetersiz gõ-
da ve sağlõk imkânlarõyla ilgili sõkõntõlar. ? Do-
ğal afetlerden etkilenen yurttaşlarõn mülkiyet ta-
lepleri. ? Kõrsal alanlarda içme suyu kaynakla-
rõndan yararlanmada ortaya çõkan anlaşmazlõk-
lar. ? Büyükşehirlerde altyapõ yetersizliklerin-
den kaynaklanan şikâyetler. ? Kredi ve burs ta-
lepleri (öğrencilerden). ? Engelli üniversite öğ-
rencilerinin iş talepleri. ? Engelli aylõğõ talepleri.
27 AYDA 10 BİN HAK İHLALİ
26 MAYIS’TA İŞ BIRAKILACAK
Doğu örgütlerinin gözü Kemal Kılıçdaroğlu,
Gürsel Tekin ve Önder Sav’da.
Sendikalar
eylemde anlaştõ
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Konfe-
derasyonlar 26 Mayõs’ta yapõlmasõ planlanan ge-
nel eylem üzerinde anlaştõ. Türk-İş, DİSK,
KESK ve Kamu-Sen geçen hafta ve bu haftayõ
eyleme ilişkin pazarlõklarla geçirdi. Son olarak,
Türk-İş Başkanõ Mustafa Kumlu, diğer konfe-
derasyon başkanlarõ ile bir görüşme gerçekleştir-
di. Varõlan anlaşmaya göre, 26 Mayõs’ta her
konfederasyon üretimden gelen gücünü nasõl
kullanacağõna kendisi karar verecek. Bu kap-
samda Türk-İş’in 26 Mayõs’ta bir saatlik iş bõ-
rakma eylemi yapabileceği belirtiliyor. 4 konfe-
derasyonun imzaladõğõ ortak bildiri bu sabah
Türk-İş tarafõndan kamuoyuna açõklanacak.
KESK ise 26 Mayõs’ta “grev” yapacak.