10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ANKARA (AA) - İtalyan La Stampa gazetesinde çõkan habe- re göre, Florida Üniversitesi bi- lim insanlarõnõn yeni doğmuş 26 bebek üzerinde yaptõğõ araş- tõrma, günde ortalama 18 saat uyuyan yeni doğmuş bebeklerin, uykularõnda bile bilgileri bir sünger gibi emdiklerini orta- ya koydu. 1-2 günlük bebek- lerin göz kapaklarõna, onlar uyurken bir ses eşliğinde bir miktar hava üflenen araştõr- mada, yaklaşõk 20 dakika sonra 26 bebekten 24’ünün sadece sesi duyduklarõnda gözlerini kõrpõştõrdõkla- rõ gözlemlendi. Bu sõrada bebek- lerin beyin dalgalarõnda da de- ğişilikler olduğunu tespit eden bilim insanlarõ, uykuda öğren- menin yeni doğmuş bebeklere özgü olduğuna, yetişkinlerin böyle bir yeteneğinin olmadõ- ğõna dikkati çekti. Uzmanlar, araştõrmanõn, otizm ve disleksi gibi hastalõklarõ olan bebeklere erken teşhis konul- masõna yardõmcõ olabileceğini de söyledi. CMYB C M Y B C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Yayõn Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şük- ran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Utku Çakırözer Ahmet Rasim Sok. No: 14 Çankaya 06550 An- kara Tel: (0312) 4423050 Faks: (0312) 4423010 İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: (0232) 4411220, Faks: (0232) 4418745 Adana Tem- silcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: (0322) 3631211, Faks: (0322) 3631215 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Mey- danõ Yõldõz Ap. B Blok No: 80/5 Tel: (0242) 2480057 Faks: (0242) 2430509 İdare Müdürü: Hüseyin Gürer Mali İşler: Bü- lent Yener Satõş: Fazilet Kuza Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardõmcõsõ: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 -75 /251 98 81 -82 Faks: (0212)251 98 68 Re- zervasyon: (0212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 21 MAYIS 2010 İmsak: 3.43 Güneş: 5.34 Öğle: 13.08 İkindi: 17.03 Akşam: 20.29 Yatsõ: 22.10 İstihbarat: Cengiz Yıldırım Ekonomi: Hasan Eriş Dõş Haberler: Özgür Ulu- soy Kültür: Celal Üster Spor: Arif Kızılyalın Bilgi-Belge: Edibe Buğra Genel Yayõn Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ ? Yazõişleri Müdürleri: Güray Öz (Sorumlu) Murat Ataş ? Miyase İlknur (Ek Yayõnlar) ? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara KUMDAN KALELER TUNA KİREMİTÇİ Kader Kısmet Zonguldak’ta aileler ağlaşırken “Ölmek madencilerin kaderinde var” buyurdu Tayyip Erdoğan ve işin ilginci, onun bunu söylemesine kimse fazla şaşırmadı. Hatta Allah bilir, bu sözlere hak verenlerin sayısı hiç de az değildir. “Kader” deyince akan sular durur bizim mütevekkil medeniyetimizde. Kaderin bu her şeye burnunu sokan gücüne olan inanç yüzündendir ki, Batı medeniyetini yüz kilometre geriden takip ederiz. Belki de bu yüzden kapıldığımız rehaveti, “Çocuk Kalbi” yazarı Edmondo de Amicis şöyle betimlemiştir: “İstanbul Avrupa’nın gündüz en parlak, gece en karanlık şehridir. Tek tük ve birbirinden çok uzak olan fenerler belli başlı sokakları ancak aydınlatır, ötekiler mağara gibidir, kimse elinde bir fener olmadan bu sokaklara girmeyi göze alamaz. Bu yüzden, gece olur olmaz, şehir ıssızlaşır; bekçilerden, köpek sürülerinden, kimse görmeden kaçan günahkâr kadınlardan, yerin altındaki meyhanelerden çıkan delikanlılardan, yollarda ve mezarlıklarda, orada burada, şuleler gibi bir parlayıp bir sönen esrarlı fenerlerden başka bir şey görülmez.” Bizim gecelerimizin böyle olması kaderdir; tıpkı Batılıların aynı geceleri çalışarak ve yenilikler icat ederek geliştirmeleri gibi. Edmondo de Amicis “Constantinopoli”yi yazdığında, penceresinde geç vakte kadar ışık yananlar daha çok Batılılar olmuştur. Ülkemizdeyse gerçekleri söylediler diye zindanlara atılmak, öldürülmek, hatta yakılmaktır kaderi aydınların. Onların başlarına gelenler toplumsal hafızamıza öyle bir nakşolunmuştur ki, çocukları kitaba düşkün aileler kara kara düşünürler, “Allah vere de başına bir şey gelmese” diye. Bizim milletçe kaderimiz nedir peki? Yoksulluk mu? Hasretlerimize kavuşamamak mı? Yabancı bir arkadaşımız link gönderdiğinde utana sıkıla “Özür dilerim, bizim burada Youtube yasaklı” demek mi? Trafik kazasında ya da kötü yapılmış bir evin enkazında ölmek mi yoksa? Diyarbakır’da doğup karakol basmaya giderken ya da Bursa’da doğup katıldığımız operasyonda can vermek midir kaderimiz? Evladın tabutuna sarılarak ağlamak ve mutluluk denen şeyin adını bile unutmak mıdır? Zengin sofralarda yemek yemek, güzel kadınlarla sohbet etmek, kadehteki buzları şıngırdatmak, plajda tatlı tatlı güneşlenmek kimin kaderidir peki? Kimdir ellerinde kalem, bu kaderleri harıl harıl yazanlar? Zonguldak’ta ağlayan evladın kaderi nedir peki? Bunun cevabını veremeyecek iktidarın kaderi ne olmalıdır? Ya “kader” nedir her şeyden önce? Şu dünyada birilerinin bize layık gördüğü hayat dışında bir kader var mıdır? [email protected] Çerkez sürgününün yıldönümü Haber Merkezi - Çerkezler “Büyük Sür- gün”ün 146. yõldönümünde sürgünde açlõk, salgõn hastalõk ve Karadeniz’de gemilerin batmasõ sonucu yaşamõnõ yitiren 600 bine yakõn soydaşõnõ anõyor. Kafkas Dernekleri Federasyonu öncülüğünde, Tür- kiye’nin dört bir yanõnda anma programlarõ gerçek- leştiriliyor. Bugün saat 19.00’da Beşiktaş sahilinde toplanacak olan Çerkezler, Karadeniz’deki gemi- lerde yaşamõnõ yitiren ve cesetleri denize atõlmak zorunda kalan atalarõnõn anõsõna denize çiçek bõra- kacak. Yarõn da İzmit Kefken Karaağaç köyündeki Anõt Mezarlõk’ta saat 16.00’da toplanõlacak. Hastalığın sorumlusu gen değişimi WASHINGTON (AA) - Hastalõklara açõk olmak genlerdeki değişimle bağlantõlõ olabilir. 5 yõl boyunca Malavi, Kenya, Vietnam, Hong Kong ve Gambiya’daki kliniklerde, 8 binden fazla kişi- nin genlerini inceleyen uzmanlar, bağõşõklõk siste- minin hastalõklarla savaşõmõnda etkili rol oynayan bir proteinin üretilmesinden sorumlu CISH genin- deki bir değişimin bile kişinin hastalõklara açõk ol- ma riskini yüzde 18 arttõrdõğõnõ gördü. Klonlanmış ‘boğa buzağısı’ doğdu MADRİD (AA) - İspanya’nõn Palencia ken- tindeki bir çiftlikte, dünyada ilk kez klonlama yöntemiyle “boğa buzağõsõ” doğdu. 50 cm uzun- luğunda ve 24 kilo ağõrlõğõndaki buzağõya “Got” ismi verildi. Buzağõnõn, ünlü boğa güreşlerinde arenaya çõkacak cinste olduğu belirtildi. Aşk, öfke, kıskançlık Fransız besteci Geor- ges Bizet’nin ünlü operası “Carmen”, Alman- ya’nın Baden-Baden eya- letindeki festival evi “Festspielhaus”da yarın sahneleniyor. 1830’larda İspanya’nın Sevilla bölge- sinde fabrika işçisi güzel Çingene Carmen ve İspan- yol askeri Don José’nin aşk, kıskançlık ve öfkesini anlatan dört perdelik ope- rada, Carmen’i İsrailli Ri- nat Shaham, Don José’yi de Nikolay Schukoff oynu- yor. Eseri Philippe Arlaud sahneye taşıyor. (AP) Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yeni Gün Haber Ajansõ Basõn ve Yayõncõlõk A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 Yaygõn süreli yayõn Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul İstanbul-İzmir arasõnõ 3.5 saate indirecek yol, verimli tarõm arazilerinden geçecek Otoyol tarımı vuracak HİCRAN ÖZDAMAR İZMİR - İzmir-Bursa-İstanbul Otoyolu’nun yapõlmasõyla tarõm alanlarõ yok olacak. 6.5 saat olan İs- tanbul-İzmir arasõ karayolunun pro- je tamamlandõğõnda 3.5 saate inme- si planlanõrken binlerce dekarlõk ta- rõm alanõ da yola kurban verilecek. Karayollarõ Genel Müdürlü- ğü’nün geçen yõl 9 Nisan’da çõktõğõ otoyolun yapõm ihalesini, yap-işlet- devret (YİD) yöntemiyle 22 yõl 4 aylõğõna Nurol İnşaat-Özaltõn İnşa- at-Makyol İnşaat-Astaldi İnşaat- Yüksel İnşaat-Göçay İnşaat Ortak Girişimi kazanmõştõ. Karayollarõ İz- mir 2. Bölge Müdürü Erol Altun, projenin ihalesinin tamamlandõğõnõ, inşaata önümüzdeki günlerde başla- nacağõnõ bildirmişti. Ancak meslek örgütü temsilcileri, otoyolun geniş tarõm arazilerine za- rar vereceğini düşünüyor. Balõkesir Ziraat Odasõ Başkanõ Sami Sözak, konuyla ilgili toplantõlar yapõldõğõ- nõ, kentteki birkaç köyde çalõşmalar gerçekleştirildiğini duyduklarõnõ söyledi. Sözak, “Bölgemizde öl- çümler yapılıyor. Yapılan ölçüm- ler sonucunda tarım arazilerinde kayıplar oluşacak. Ülke olarak toprağın değerini bilmiyoruz. En verimli arazilerimizi betonlaştırı- yoruz. Sonra da dağlarda arazi arıyoruz. Zaten ekonomik şartlar nedeniyle tarım yapmak zorlaştı. Türk çiftçisi son 5 yıldır tarım- dan para kazanamıyor. Güç şart- larda tarım yapılırken otoyolun geçtiği bölgede milli ekonomi kayba uğrayacak” diye konuştu. ‘Bilerek yapılmış gibi’ Bursa-Orhangazi Ziraat Odasõ Başkanõ Cevdet Altın da otoyolun tarõma vereceği zararlarõn tartõşõl- masõ gerektiğini belirterek, “Oto- yol projesi bilhassa verimli ta- rım arazilerinden geçirilmiş bir görünüm arz ediyor. Daha ön- celeri Orhangazi sırtlarından geçiş projesi kamuoyuna tanıtı- lan otoyol, mevcut haliyle İznik Gölü havzasından geçecek. Bu durumda ilçenin önemli tarım arazileri büyük zarar görecek. Mevcut projeyle ilçemiz sınırla- rında 615 dekar orman arazisi, 1115 dekar zeytinlik, 910 dekar da farklı ürün yetiştirilen tarım arazisi olmak üzere toplamda 2 bin 640 dekar tarım alanı kamu- laştırılmıştır. Buna ek olarak otoyol çevresindeki en az 4 bin dekarlık bir tarım arazisi de çı- kan egzoz gazları ve atıklardan doğrudan etkilenecektir” dedi. Balõkesir Ziraat Odasõ Başkanõ Sami Sözak, “Güç şartlarda tarõm yapõlõrken otoyolun geçtiği bölgede milli ekonomi kayba uğrayacak” diye konuştu. Bursa-Orhangazi Ziraat Odasõ Başkanõ Cevdet Altõn da otoyolun İznik Gölü havzasõndan geçeceğini belirterek “Bu durumda ilçenin önemli tarõm arazileri büyük zarar görecek” dedi. Uykuda öğreniyorlar ASLI KAYABAL MİLANO - Çağdaş sanatõn önemli ismi ABD’li sanatçõ Paul McCarthy, Trussardi Vak- fõ’nõn girişimiyle Milano’da 1978-2010 yõllarõ arasõnda ürettiği işlerden oluşan ‘Pig Island’ (Domuz Adasõ) adlõ kişisel bir sergi açtõ. 30 yõldõr kapalõ tutulan Palazzo Citte- rio’nun zemin katõnda cehennemi çağ- rõştõran yeraltõ mekânlarõnda düzenle- nen sergide yapõtlarõ Londra Tate Modern, New York Whitnmey Mu- seim’da sergilenen McCarthy, Ame- rikan düşünün nasõl Amerikan kâbu- suna dönüştüğünü insan bedenini malzeme seçerek enstelasyonlar, vi- deo işleri ve heykeller aracõlõğõyla ak- tarõyor. McCarthy, bir domuzla yan ya- na duran George W. Bush heykeli, Mic- hael Jackson’dan, karton filmlerin ünlü simalarõ Walt Disney ve Donald Duck’a ka- dar Amerikan sanatõ, siyaseti ve kültürü içinde yer alan pek çok ayrõntõya gönderme yapõyor. Amerikan düşünün kâbusa dönüşü New York doğumlu McCarthy, insan bedenin- den hareketle arzular ve tabular õşõğõnda perfor- mans, enstelasyon, heykel ve videoda anlatõm bu- lan işleri ile Hollywood efsanesinden yola çõka- rak bir tür kâbusa dönüşen Amerikan rüyasõnõn karanlõk yanõyla baş başa bõrakõyor ziyaretçiyi. Sanatçõ şiddetin sahneye girdiği zamanlarda yara- landõğõmõz zaman damarlarõmõzdan fõşkõran kanõ, ketçabõ malzeme seçerek yansõtõyor. Amerikan düşünün Amerikan kâbusuna dönüşünü anlatan sanatçõnõn gerçeküstü yapõtlarõnõn sergilendiği Palazzo Citterio’nun bir dönem sõğõnak amaçlõ kullanõlan loş yeraltõ mekânlarõnõn da sergiye ayrõ bir soluk kattõğõnõ vurgulamak gerek. “Pig Island”, Paul McCarthy’nin tüm sanat kariyerine õşõk tutan çeşitli dönemlerini yansõtan gerçeküstü bir antoloji şeklinde değerlendirilebilir. Sanatçõ doğayõ yõkõlmaya yüz tutan bir lunaparka benzetiyor. Paul McCarthy. MaNga, ilk ‘pekiyi’yi miniklerden aldı Norveç’in başkenti Oslo’da düzenlenecek 55. Eurovision Şar- kı Yarışması’nda Türkiye’yi “We Could Be the Same” adlı par- çayla temsil edecek MaNga, Norveç’teki okul ziyaretinde yoğun ilgiyle karşılandı. Barum’daki Eiksmarka Okulu’nu ziyaret eden MaNga’yı, okul girişinde onlarca Norveçli öğrenci bayraklarla karşıladı. Yoğun ilgi karşısında şaşıran MaNga’nın çevresini, otobüsten iner inmez imza isteyen çocuklar sardı. Okul Müdürü Svein Dyrhaug, karşılamada yaptığı konuşmada, Türkiye’den övgüyle söz etti. Topluluk üyeleri “minik hayranları”na imzalar dağıttı. Eurovision finali, 29 Mayıs’ta yapılacak. (AA) E D İ R N E (AA) - Bu yõl 649’uncusu düzen- lenecek Tarihi Kõrk- põnar Yağlõ Güreşle- ri’nde Japonya’dan gele- cek sumo güreşçileri, er meydanõnda gösteri amaçlõ güreşecek. Edirne Valisi Mustafa Bü- yük, Kõrkpõnar’õn dünyaya ta- nõtõmõ amacõyla geçen yõl plan- lanmasõna karşõn bazõ aksaklõk- lar nedeniyle gerçekleştirileme- yen “sumo ve Kırkpınar” bu- luşmasõnõn bu yõl gerçekleşece- ğini söyledi. Kõrkpõnar Yağlõ Güreşleri’nin çok eski ve köklü olmasõna karşõn lokal kaldõğõna, tanõtõmõnda eksiklikler olduğuna dikkati çeken Vali Büyük, şunlarõ kaydetti: “Japonya’dan gele- cek 5 güreşçi ve 5 teknik ekip için hazırlıklar tamamlandı. Biletleri alındı.” Sumocularõn kendi aralarõnda güreşeceklerini, pehlivanlarla herhangi bir karşõ- laşma yapmayacaklarõnõ belir- ten Vali Büyük ayrõca, sumocu- larla birlikte Japon belgesel ka- nallarõnõn da geleceğini, bunun da tanõtõm için önemli bir unsur ol- duğunu vurguladõ. Sumocu ‘pehlivanlar’ Hayalden Gerçeğe MARDİN CİHAN ORUÇOĞLU MARDİN - Darüşşafakalı ve Mardinli çocuklar, Mardin’in kül- türel mirasını fotoğraflarıyla ölüm- süzleştirip gazeteciler eşliğinde “Hayalden Gerçeğe Mardin Ga- zetesi”ni hazırladı. P&G Türkiye ve Darüşşafaka Cemiyeti’nin ortaklaşa yürüttü- ğü “Hayalden Gerçeğe Proje- si” kapsamında çok sayıda ço- cuk Mardin’de buluştu. Darüş- şafaka Cemiyeti Yönetim Kuru- lu Başkanvekili Beşir Özmen, eğitimde fırsat eşitliği inancıyla Türkiye’nin dört bir yanından çocukların Darüşşafaka Eğitim Kurumları çatısı altında yetişti- rildiğini belirterek, “İlk olarak ge- çen günlerde İstanbul’un gü- zelliklerini fotoğraflayan Da- rüşşafakalı çocuklarımız, Mar- din’de bir araya geldiği arka- daşlarına İstanbul fotoğrafla- rını sergiledi. Daha sonra Mar- din’in tarihi ve doğal güzel- liklerini objektiflerimize ak- tardık. Çocuklarımız ara- sında kardeşlik oluştu. Bu da projenin sosyal boyutunun başarısını gösterdi” dedi. P&G Yönetim Kurulu Başkanı Saffet Karpat ise çocukların ha- yallerini gerçek- leştiriyor olma- nın mutluluğu- nu yaşadıklarını söyleyerek, “Çocuklar bu ülkenin gele- ceğidir” dedi. Bebeklerin öğrenme sürecinin uykuda da devam ettiği ortaya çõktõ McCarthy’den ‘Amerikan kâbusuna’ bakõş Cehennemde açõlan bir sergi Ünlü yapım şirketi Paramounth Pictures, gelecek yıl gösterime girmesi planlanan ‘Transformers 3’te serinin ilk iki filminin yıldızı Megan Fox’un yer alamayacağını açıkladı. Güzel yıldızı, yö- netmen Michael Bay’ın istemediği belirtiliyor. Se- rinin ilk iki filmini de yöneten Michael Bay ile Megan Fox’un aralarının soğuk olduğu daha önce basında da yer almıştı. Transformers se- risi 1.5 milyar dolar hasılat elde etti. Megan Fox bu kez yok BABALAR DA DOĞUM DEPRESYONUNDA ANKARA (AA) - ABD’nin Norfolk kentindeki Eastern Virginia Tıp Fakültesi’nde yapılan araştırma doğum öncesi ve sonrasında sadece annelerin değil babaların da depresyona girdiğini belirledi. 28 bin kadın ve erkeğin katıldığı 43 uluslararası araştırmanın sonuçlarının ince- lendiği araştırmada, 10 erkekten birinin de doğumla bağlantılı olarak depresyona girdiği; babalarda depres- yonun hamileliğin üçüncü ayında başladığı ve doğum- dan bir yıl sonrasına kadar sürebildiği tespit edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle