Katalog

F ÜÖ Yeni Vaio P Sony, Netbook'a bir şans daha veriyor. 600g ağırlığındaki aletin 20cm ekranı 1600x768 piksel çözünürlüklü. Firma yeni modelde ba- zı değişiklikler yaptı. Mesela artık hem sağda hem de solda touchpad var. Daha doğrusu fa- re tuşları solda, pad sağda yer alıyor. Bu şe- kilde küçük alet daha kolay kullanılacak. Netbook, Atom Z540, 2GB DDR2-RAM ve 64 GB SSD ile çalışıyor. Ayrıca 802.11 b/g/n WLAN, Bluetooth 2.1, stereo hoparlör, 2 USB girişi vb özelliklere de sahip. Uzun ömürlü akü Netbook'u 10 saatlik enerjiyle besliyor. Avrupa'da Haziran sonunda piyasaya çıkması beklenen ürünün fiyatı: 999 Dolar. Bilgi için: http://www.sonystyle.eom/webapp/wcs/s tores/servlet/CategoryDisplay?catalogld=1055 1 & s t o r e l d = 1 0 1 5 1 & I a n g I d = - 1 &categorvl d=8198552921644600396 yedi farklı renge gö- re ayarlanabiliyor. Üç AA pilie çalışan radyo AM ve FM fre- kanslarını alıyor ay- rıca otomatik olarak kapanmasını sağla- yan saati de var. Fiyatı: 33 Dolar. Bilgi için: http://gadgetbrando.com/7-color-mood-light- am-fm-radio_p01338c038d001.html Üçboyutlu web kamera Japonlar ilginç tasa- rımlı birweb kamera ürettiler. Minoru, VGA 640x480 piksel çözü- nürlüklü üçboyutlu vi- deo ve fotoğraf çeki- yor. Üçboyutlu gö- rüntüler iki CMOS sensorla oluşuyor. Kameranın USB mikrofonu, iki boyutayarı, gö- rüntü içinde görüntü fonksiyonu ve USB bağ- lantısı var. Windws XP ve Windows Vista ile uyumlu olan kamera beş üçboyutlu mercek- le birlikte satılıyor. Fiyatı: 89 Dolar. Bilgi için: http://www.minoru3d.com/ AS'rhkları kolay Havuzda ışık gösterisi değiştirilebilen halter Sun Ho Sintara- fındantasarlanan yeni halter mo- deli, halter yarış- larına hem kolay- lıkgetirecekhem de zaman kazan- dıracak. Kulplarla daha kolay taşınabilen ağırlıklar, halter barı- na üstten zahmetsizce yerleştirilmekte. Ne var ki pratik halter henüz birtasarım ürünü. Bilgi için: http://www.yankodesign.com/2010/05/10/tis hy-muscle-makers/ Isteğe göre renk değiştiriyor Brandofirması tarafından sa- tılan 7-Color- Mood FM rad- yonun rengi beyaz. Ama dahili LED'lerle mlm Pool Luminary, su altında ışık gösterisi yapan bir alet. Dayanıklı bir plastik gövde içine yer- leştirilen motorlu silindirin ç e ş i 11 i LED'leri var. Pool Luminary suya dalıp çıkarak ışık veri- yor. Suya dalmasü- resi on saniye ka- dar. Alet s u y u n üzerine çıktığında da ışık gösterisi devam ediyor. Pool Luminary üç AA pille çalışıyor. Fiyatı: 30 Dolar. Bilgi için: http;//www.solutions.com/jump.jsp?iternlD=15 815&itemType=PR0DUCT&path=1%2C3%2C4 74&iProductlD=15815 Nilgün Özbaşaran Dede keolofi Ralf Schmitz, Neandertaller atamı:, artık hiç kuşkumu: yok, derken, Krause şöyle diyor: "Araştırmamıj bir parça Neandertal DNA'sı taşıdığımızı kanıtlıyor ama bu Neandertal insanının doğ- rudan atamı: olduğunu kanıtlama:. Bizim doğıudan atalarımız, Afıika'dan göçenlerdir." Bilim insanları bazı kalıcım parçularını birkaçke: incelemiif. Sonuijta Neandertal kalıtımının yüz- dc yetmişi analir edilmiş. Fosil DNA kalıntılarııun kü^-üklüğü nedeniyle, Neandertal kalıtımının en fazla yüzde sekseni incelenebilecek. Bilim insanları bundan sonraki nraştırmalania, Neandertal in- sanının metabolizması, beyin nelişimi ve konuşma yetisi gibi özelliklere odaklanacaklar. ZÜMRÖTTEN AKİSLER A. M. Celal Şengör Şu son günlerde Birleşik Krallık'taki ve ülkemdekipolitik olayları ve onların yazılı ve görsel medyadaki yansımalarını büyük bir ilgi ve ül- kem açısından da büyük bir üzüntü ile izliyorum. Bilim Felsefesi Açısından Demokratik Seçim ve Türkiye Edindiğim izlenim, ne poliîikacıların ne de onları bizlere yansıtmaya çalışan med- ya mensuplarının ezici çoğunluğunun, Birleşik Krallık'tan görmeğe alıştığımız görgü, bilgi ve nezâket düzeyinin küçük bir kırıntısını bile yansıtabildikleridir. Demokrasinin olmazsa olmazı olan bu özelliklerin bizde bu derece eksik olmasının tek nedeni cfl- halettir. 0 nedenle ben doğa bilimci kimliğimle bugün demokratik seçim sürecine bi- lim felsefesi açısından bakarak, yazımın başında değindiğim karşılaştırmayı o açıdan gelen ışık altında değerlendirmeye çalışacağım. KarlPopper, bilimde ilerlemenin, gözlem raporları ile yanlışlanmış varsayımların terkedilerek, yerine yenilerinin geliştirilmesi tarafından oluşturulan bir süreç içeri- sinde meydana geldiğini göstermiş, yirminci yüzyılın hemen tüm büyük doğa bilimci- leri de kendisine bu teşhiste katılmışlardır. Bu basit gözlemi politika bilimine uygulayan Popper, demokrasiler değerlendiri- lirken, kendi zamanına kadarsorulan «birtoplumu kim yönetsin?» sorusuna aslında cevap verilmesinin mümkün olmadığını, çünkü, denenmişler yanında denenmemiş milyonlarca insanın bulunduğu toplumlarda, seçeneğin de çok fazla olması nedeniy- le «bizikim yönetsin?» sorusuna toplumun birbirlik halinde cevap vermesinin hemen hemen imkânsız olacağını vurgular. Ama belli bir iktidar döneminin sonuna gelen seçim döneminde soru «bizi kimin yönetmesini istemiyoruz?» şeklinde sorulursa, o zaman halkın genellikle iktidar yor- gunluğu gösteren birpartiyi ve aşırı uç partilerini eleyerek, muhalefette iktidarı ya- kalaması en muhtemel gözüken parti üzerinde kolayca anlaşabileceğini ileri sürer. Yok eğer iktidarpartisi çok başarılı bir dönem geçirmiş ve muhalefet ona bir alterna- tif sunamamışsa, bu sefer halkın «bizi bu muhalefetin yönetemiyeceğine kâniyiz» di- yerek onu eleyeceğini anlatır. Eninde sonunda uzun iktidar dönemleri partileri ve kişileri yorar ve iktidar de- mokrasilerde kansız olarak el değiştirir. Bu nedenle halkı bilimsel eğitim almış uygar ülkelerde iktidarikiana partiden birinden diğerine birsarkaç gibisalınarak ülkeyi is- tikrarlı bir rotada tutar. Gene bu nedenle başansız olan liderler, gruplar, programlar, bilimdekibaşansızvarsayımlargibielenirler, elendiklerizaman da efendice, kibarca, duygu sömürüsü yapmadan, helâllik falan talep etmeden kısa ve içten bir konuşmayla seçmenlerine ve parti arkadaşlarına vedâ ederler. Nasıl ki düzenleri dine dayanan ilkel toplumlarda toplum düzeni ve o düzeni tem- sil eden ruhban takımı sorgulanamazsa, o ilkel toplumların politika ve politikacıları da sorgulanmaz, öyle toplumlarda hacıyatmaz misâli ömür boyu liderler oluşur. Bunlar her türlü başarısızlıkları için, bilimdeki yanlışlanan hipotezleri gayrimeşrû yollardan kurtaran «yardımcı hipotezler» misâli, türlü çeşitli özürler, sorumlular bulurlar ve otur- dukları o koltuktan kalkmaları için bir türlü sebep göremezler. Parti arkadaşlan mürit gibi davranıp kapılarında ağlaşırlar, yardınıcıları onun yerine geçmek hadleri olmadığı savlarıyla en hipokritik rollere soyunurlar. Bazıları, liderlerinin peşinden uçurumlara atiayacaklannı söyleyecek kadardüşünce zaafı gösterirler, insanlıklannı böylece fe- dâ ederler ve bunları yaparken fedâ ettikleri şeyin bizzat insan haysiyeti olduğunu göremezler. 1215'de Ingiltere Kralı «topraksız» John, baronları ve Papa III. Innocenti arasında kralın yetkilerinin sınırlarını belirlemek için imzalanmış olan Magna Carta Ubertatum'dan berigelişen bir demokrasiye sahip Birleşik Krallık'ta Başbakan Gordon Brovvn eşinin yanında veda konuşmasını yaparken ne onu dinleyenler arasında ağ- layanlar göze çarptı ne de medyada «acaba döner mi?» spekülâsyonları yapıldı. Brovvn başbakanlığı da parti başkanlığını da çok başarılı denemeyecek bir dönemin ardından ve sadece beş gün süren bazı başansız koalisyon teşebbüslerinden sonra efendice, terbiyeli ve görgülü bir şekilde kibarca bıraktı. Rakipleri kendisine teşekkür ederek sözlerine başladılar ve kendi arkalarında onlar için kendilerini uçurumlardan atacak koyunların değil, o saygıdeğer parlamentoda icabında kendilerini en acıma- sız şekilde eleştireceklerini bildikleri bilgili, görgülü, nâzikgerçekmilletvekillerinin ol- duğunu bilerek sorumluluğu ve onuru büyük olan işlerine başladılar. ButürpolitikacılarTürkiye'dekiegemen kırsal/kenarmahalle kültürününve adları dışında hiçbirşeyleri olmayan tahsil kurumları içinden çıkamaz: Ne sağdan ne soldan ne de herhangi bir başka yerden.. Konuştuklan Türkçe kulaklarımızı tırmalayan, dav- ranış ve sözlerini çocuklarımızdan saklamaya çalıştığımız insanlarla Türkiye'de yapı- lacak tüm demokrasi geyiği boştur ve tartışma yerine geyik kalmaya mahkûmdur.