Katalog

CMYB C M Y B 4 NİSAN 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 11 5 bin TL yüzünden annesinin cezaevine girmesi nedeniyle bunalõma giren S.S.S. canõna kõydõ Dershane borcu intiharıHaber Merkezi - Muğla’nõn Fethiye ilçesinde, öğrenim gördüğü dershaneye olan 5 bin TL’lik borcu nedeniyle annesinin cezaevine girmesi üzerine bunalõma giren 18 yaşõndaki S.S.S, evlerinin balkonundaki çardağa kendini asarak intihar etti. S, arkasõnda, “Herkes hakkını helal etsin. Bu duruma daha fazla dayanamayacağım” yazõlõ not bõraktõ. Fethiye’de 48 yaşõndaki Emine S, geçen ağustos ayõnda oğlu S.S.S. ile kõzõ 16 yaşõndaki Ö.S’yi dershaneye yazdõrdõ. Ancak şoförlük yapan eşi 52 yaşõndaki Mustafa S, dershane parasõnõ ödeyemeyince biriken borç yüzünden dershane yönetimi, senetlerde imzasõ bulunan anne Emine S’yi mahkemeye verdi. Faiziyle birlikte yaklaşõk 5 bin TL olan borcu ödeyemeyen Emine S, icra işlemleri sõrasõnda ödeyeceğini taahhüt etmesine rağmen ödemediği için çõkarõldõğõ mahkeme tarafõndan 2 ay önce tutuklanarak Muğla Cezaevi’ne gönderildi. Bunun üzerine annesinin kendisinin yüzünden cezaevine girdiği düşüncesiyle bir süredir psikolojik bunalõma girdiği belirtilen S. S. S, önceki gece evlerinin balkonunda bulunan demir çardağa bağladõğõ iple kendini asarak intihar etti. S. arkasõnda, “Herkes hakkını helal etsin. Bu duruma daha fazla dayanamayacağım” yazõlõ not bõraktõ. Oğlunun ölümünden dolayõ dershane yönetimini sorumlu tutan baba Mustafa S, “Bizi çok zor duruma düşürdüler. 1000 liralık borcu faizlerle 5 bin lira yaptılar. Evimizi satıp borcumuzu ödemeyi düşünüyorduk. Dershane yönetimi biraz daha bekleseydi, hem karım cezaevine girmeyecekti hem de çocuğum bu durumları düşünüp intihar etmeyecekti” diye konuştu.S.S.S. 18 yaşındaydı. BURSA’DA KORKUNÇ OLAY İş sözüyle fuhuş tuzağõ SÖZDE YERİ DEĞİŞTİ! Fay hattõ üzerine tesis FARUK KIRTAY YALOVA - Yalova Çiftlikköy İlçe Belediye Başkanõ Metin Dağ, ilçede fay hattõ üzerine termik santral kurulmak is- tendiğini belirterek, “Yalova 1/25 bin ölçekli çevre düzeni planı haritasın- da fay hattı termik santralın yapıldığı alandan geçiyor. AKSA fabrikası tarafından hazırlanan haritada ise de- nizden geçiyor. Termik santral için fay hattının yeri değişiyor” dedi. DP’li Çiftlikköy Belediye Başkanõ Metin Dağ, belediyede düzenlediği basõn toplantõsõnda Yalova Valiliği’nin hazõrladõğõ 1/25 bin ölçekli çevre düzeni planõnõ ve Aksa fabrikasõnõn hazõrladõ- ğõ iki ayrõ fay hattõ haritasõnõ gazeteci- lere gösterdi. Dağ, “Mevcut 1/25 bin- lik haritada fay hattının termik sant- ral alanının hemen yanından geçtiği görülürken AKSA tarafından ha- zırlatıldığı iddia edilen diğer bir ha- ritada ise fay hattı denizden geçiyor. Bu tip haritalarla mevcut bir tehli- ke görmezden gelinmek istenmekte- dir” dedi. AKSA’nõn kurmak istediği termik santralõn daha şimdiden ilçeye zarar vereceği uyarõsõnda bulunan Dağ şöyle devam etti: “İlçemizde özellik- le Siteler mevkiinde yazlıkları olan birçok vatandaşımızın termik sant- ralın doğuracağı olumsuzluklar yü- zünden yazlıklarını satmaya başladı. Termik santralın lafı bile bizlere zarar veriyor. Hele kurulup çalış- maya başlarsa bölgenin turizm po- tansiyeli yok olma noktasına gelir.” İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) - Antik dönemin sağlõk mer- kezi Allianoi’nin, Yortanlõ Barajõ su- larõ altõnda kalma tehlikesine karşõ harekete geçenler Danõştay’dan ko- rumacõ yönde bir karar daha çõkart- tõ. Yüksek mahkeme, Kültür ve Ta- biat Varlõklarõnõ Koruma Yüksek Kurulu’nun aldõğõ ilke kararõnõn yürütmesinin durdurulmasõ yönün- de karar verdi. Buna göre, Alia- noi’nin korunmasõyla ilgili görüş be- lirtmesi için oluşturulan bilim ko- misyonunun işlevi geçersiz kõlõndõ. İçinde yatõrõmcõ kuruluş temsilcisi- nin de yer aldõğõ söz konusu ko- misyonun, Allianoi’nin, mille kap- lanarak Yortanlõ Barajõ sularõ altõn- da kalmasõ yönünde verdiği karar da geçersiz oldu. 10 Nisan 2010 tarihinde Yor- tanlõ Barajõ’nda su tutulmaya baş- lanacağõ yönünde yerel basõnda haberler çõkmasõnõn ardõndan açõk- lama yapan Allianoi Koruma Gi- rişimi Dönem Sözcüsü İffet Diler “Allianoi’yi yok edecek her tür- lü karar, proje, emir, işlem il- kesiz ve yasadışıdır” dedi. Girişim grubu üyesi avukat Arif Ali Cangı da, Danõştay 6. Daire- si’nin, son olarak, bilim komisyo- nunun oluşumuyla ilgili Kültür ve Tabiat Varlõklarõnõ Koruma Yüksek Kurulu’nun aldõğõ kararõn yürüt- mesinin durdurulmasõ yönünde ka- rar verdiğini açõkladõ. Kültür ve Tabiat Varlõklarõnõ Ko- ruma Yüksek Kurulu tarafõndan, “749 Sayılı İlke Kararı” adõyla, içinde yatõrõmcõ işletme temsilcisinin de yer aldõğõ bir bilim komisyonu oluşturulduğuna dikkat çeken Can- gõ “DSİ yerine üniversitelerin ilgili bilim dallarındaki öğretim üyele- ri ve yatırımcı kuruluş temsilcile- rinden oluşan en az beş kişilik bir komisyona, Allionai için söz söy- leme yetkisi verildi. Yatırımcı ku- ruluş temsilcisinin içinde yer ala- cağı komisyonun karar verici ola- mayacağını savunduk. Danıştay, istemimizi yerinde buldu ve hak- lılığımızı onaylayarak, 749 sayılı İl- ke Kararı hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi” dedi. Allianoi’de umut ‘Emek Bizim İstanbul Bizim!’ Kültür Servisi - İstanbul Kültür Sanat Vakfõ’nca (İKSV) düzenlenen “29. Uluslararasõ İstanbul Film Festivali”nin açõlõş töreninde Kültür ve Turizm Baka- nõ Ertuğrul Günay ve İKSV Yönetim Kurulu Başkanõ Bülent Eczacõbaşõ konuşmalarõnõ yaparken “Emek Sinemasõ’nõn açõlmasõ için” protesto gösterisi yapan “İsyanbul Kültür Sanat Varyetesi” grubu dün akşam da müzik ve dans eşliğinde sinemanõn sembolik açõlõ- şõnõ yaptõ. Topluluğun dağõttõğõ “Emek Bizim İstan- bul Bizim!” başlõklõ bildiride “İKSV’nin yõkõma karşõ hiçbir şey yapmadõğõ, Emek’i sahiplenmediği ve üç maymunu oynadõğõ için sözden eyleme geçtikleri” belirtildi. Sinemanõn sokağõnda Dziga Vertov’un “Kameralõ Adam” filmi de gösterildi. ‘Bunu söyleyen sanatçı olabilir mi?’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kültür ve Turizm Bakanõ Ertuğrul Günay, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn da katõlõmõyla gerçekleştirilen Cer Mo- dern Sanatlar Merkezi’nin açõlõş törenine imza zo- ruyla götürüldüklerini söyleyen bakanlõğõnõn sa- natçõlarõna tepki gösterdi. Günay, “Böyle bir sanat- çõlõk olabilir mi? Bunu söyleyen insan sanatçõ ola- bilir mi? Ne çalarsa çalsõn, ne söylerse söylesin. Bir mekân açõlõyor, bir sanat vahasõ açõlõyor, bir kültür merkezi açõlõyor. ‘Oraya zorla götürüldüm’ diye nasõl söyleyebilir?” diye konuştu. Keyland Otel’e suç duyurusu MUĞLA (Cumhuriyet) - CHP Marmaris ilçe ör- gütü, geçen yõl eski Lübnan Başbakanõ ve ülkenin en zengin işadamlarõndan Najib Mikati tarafõndan satõn alõnan ve daha sonra Koza Grubu’na 15 milyon dola- ra satõlan 11 katlõ Keyland Otel’in yapõmõ sõrasõnda denizin doldurulduğu savõyla savcõlõğa suç duyuru- sunda bulundu. Dilekçede 20 yõldõr tamamlanmayan atõl binanõn yenilenmesi sõrasõnda sit kararlarõna aykõ- rõ davranõldõğõnõn vurgulandõğõ belirtildi. Jandarmadan iki yalanlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Jandarma Genel Komutanlõğõ Genel Sekreterliği, “Reşadi- ye’deki terörist saldõrõnõn ardõndan tutuklanan köy muhtarõnõn haber elemanõ olarak kullanõldõğõna iliş- kin” ifadelerin gerçekdõşõ olduğunu bildirdi. Komu- tanlõktan yapõlan bir başka açõklamada ise basõnda, Hrant Dink cinayetinin sanõğõ Ogün Samast’õn ifa- desinin alõndõğõ esnada çekildiği bildirilen görüntü- ler ve çözümlerin yayõnlandõğõ belirtildi. Açõklama- da, “3 Nisan 2010 tarihli Star gazetesinde yer alan ilgili haber söz konusu ifadenin jandarma tarafõn- dan alõndõğõ şekilde anlaşõlmakta ve kamuoyu yan- lõş yönlendirilmektedir. Hiçbir jandarma biriminde ve hiçbir jandarma personeli tarafõndan sanõk Ogün Samast’õn ifadesi alõnmamõştõr” denildi. Danıştay TTB’den yana karar aldı ANKARA (AA) - Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyesi Ali Çerkezoğlu, Danõştay’õn, özel sektör tarafõndan işyeri hekimliği eğitimi veril- mesine ilişkin yönetmelik hükmünün yürütmesini durdurduğunu bildirdi. Bu eğitimi TTB’nin 20 yõlõ aşkõn süredir üniversitelerle birlikte verdiğini ifade eden Çerkezoğlu, yeni bir ihtiyaç yokken böyle bir düzenlemeye gidilmesini eleştirdi. Çerkezoğlu, “Ba- kanlõk işyeri ve hekim güvenliğini 1-2 günlük kurs- larla kâr amacõ güden şirketlere devretmeye kalkõştõ Özel şirketler aracõlõğõyla tõp eğitimi verilemez” dedi. Sigara içenleri uyarmak istemişti BURSA (AA) - Bursa’nõn merkez Osmangazi ilçesinde, bir yakõnõna ait barda Ankaragücü-Be- şiktaş karşõlaşmasõnõn oynandõğõ sõrada avukat Ce- lal Sezgin (53) sigara içen kişileri uyardõ. Sezgin ve bu kişiler arasõnda çõkan tartõşma kõsa sürede kavgaya dönüştü. Sezgin 14 yerinden bõçaklanarak öldürüldü. Polis, olaydan sonra kaçan zanlõlarõn yakalanmasõ için çalõşmalarõnõ sürdürüyor. Ve iPad’ler piyasada Haber Merkezi - Akõllõ cep telefonuyla netbo- ok’lar arasõnda yeni bir kategori oluşmasõna öncülük etmesi beklenen Apple iPad, ABD’de piyasaya çõktõ. Mobil internet deneyiminde yeni bir dönemin baş- langõcõna işaret eden cihazõn öncelikle Wi-Fi’lõ en ucuz versiyonu müşteriye sunuldu. Mağaza önünde- ki kuyruklarõn, 2007’de iPhone için oluşan kuyrukla- ra kõyasla çok daha az olduğu belirtildi. iPad için bu- güne kadar 200 bine yakõn ön sipariş verilmişti. DANIŞTAY’DAN KORUMACI YÖNDE BİR KARAR Su perisi Nymphe, Allianoi’deki kazılarda bulundu. BURSA(Cumhuriyet) - Temizlik şirketlerinde çalõştõrma vaadiyle kan- dõrdõklarõ evli ve 1 çocuk annesi D.C’ye (27) tecavüz ederek görüntüleyen, da- ha sonra para karşõlõğõ 100 kadar erke- ğe satan 2’si kadõn 4 kişi yakalandõ. Vü- cudunda sigara söndürülen D.C’nin yaşadõklarõnõ korktuğu için eşinden sakladõğõ belirlendi. Temizlik şirketi kuran ve bir hasta- nede çalõşan A.Ş. (37) ile S.T. (31) ken- dilerine başvuran D.C’ye iş bulma sö- zü verdi. Çift, iş bulana kadar D.C’ye evlerinde temizlik yapmalarõnõ teklif et- ti. D.C’nin eşini arayan çift, “Yarın bir işe gideceğiz. Sabah yola çıkaca- ğız. İzin verirsen eşin bu gece bizim misafirimiz olsun. Sabah birlikte gi- deriz” diyerek izin istedi. D.C, temiz- lik görevlisi olarak çalõştõğõ eve gider- ken, burada A.Ş’nin tecavüzüne uğra- dõ. Tecavüz sõrasõnda D.C’nin ellerini tutan A.Ş’nin eski eşi S.T. de kamerayla görüntüleri çekti. İşkence gördü Çift, görüntüleri internete verecekleri tehdidiyle D.C’yi satmaya başladõ. Da- ha sonra kebap dükkânõ işleten T.K. (40) ve kõz arkadaşõ E.T’ye (39) teslim edilen D.C, yaklaşõk 100 kişi ile cinsel ilişkiye girmek zorunda kaldõ. Dövülen ve vücudunda sigara söndürülen D.C, olanlarõ eşine anlattõ. A.Ş, S.T. ve T.K. ile E.T’yi gözaltõna alõndõ. D.C ise psikolojik tedavi görmeye başladõ. BakõrköyKadõnCezaevi’ndeateşiyükselenbebekhastaneyegötürüldü.Annesininhastaneyegitmesineizinverilmedi Bebeğe de hükümlü muamelesiHİLAL KÖSE Anneleriyle cezaevinde yaşamak zo- runda kalan bebekler, çocuklar, tutuklu ve hükümlülerin maruz kaldõğõ hak ih- lallerinden nasibini alõyor. Bakõköy Ka- dõn Cezaevi’ndeki 11 aylõk bebek E.Ş.D., grip ve enfeksyona bağlõ olarak ateşi yük- selirken annesinin õsrarlarõna karşõn an- cak gece yarõsõndan sonra hastaneye götürüldü. Annesinin bebeğiyle hasta- neye gelmesine ise jandarma olmadõğõ için izin verilmedi. Gazal Dülek (31), HADEP Avcõlar İl- çe Teşkilatõ’nda sekreterlik yaparken Nisan 2000’de gözaltõna alõndõ. Yargõ- lama sürerken tekstil sektöründe iş bulan, evlenip çocuk sahibi olan Dülek, on yõl- lõk davanõn sonucunda “terör örgütü üyesi olmak” suçundan hüküm giydi. Karar onaylanõnca kesinleşen cezasõnõn infazõ için 2 Ocak 2010’da cezaevine ko- nuldu. Makul sürede yargõlama yapõl- madõğõ gerekçesiyle AİHM’ye başvuran Dülek, 9 aylõk bebeğini de yanõnda gö- türmek zorunda kaldõ. Dülek’in üç aydõr cezaevinde olan bebeği 23 Şubat günü ra- hatsõzlandõ. Revire götürülen bebeğe ne teşhis konuldu ne de ilaç verildi. Bebek gece saat 02.00’de fenalaşõnca annesin- den alõnõp gardiyanlar tarafõndan hasta- neye götürüldü. Anne Dülek’e ise bebe- ğine refakat etme izni verilmedi. Bebek, kontrolün ardõndan sabaha karşõ 05.00 gibi cezaevine getirildi. Dülek’in avukatõ Gülizar Tuncer, cezaevi müdürü ve doktoru ile bebeği an- neden ayõran gardiyanlar hakkõnda suç duyurusunda bulundu. Görevi ihmal ve kötüye kullanma suçlarõnõn işlendiğini belirten Tuncer, “Her açıdan anneye muhtaç, hasta bir bebeği annesinden ayırmak kabul edilemez bir uygulama. İlaçlara alerjisi olabilir, karnı acıka- bilir... Üstelik annenin hastalığı dok- tora anlatması da bir zorunluluk. Müvekkilim, bebeği için endişelendi- ği için uygulamayı kabul etmiş” dedi. Anneye, bir gün sonra hastaneden be- beğin önceki şikâyetlerinin ne olduğunun sorulduğuna dikkat çeken Tuncer, “An- ne bebeğini, olay günü sabahtan ak- şama dek doktora götürmek istemiş. İdarenin bu talebi kabul etmemesi ne- deniyle bebeğin durumu daha da ağırlaşmış” diye konuştu. Piyanist İdil Biret ve keman sanatçõsõ Suna Kan’õn konser verdiği geceye çok sayõda siyasetçi, yargõ mensubu ile kuvvet komutanlarõ da katõldõ Özden Toker buluşmasõ BABA TEPKİLİ Baba Şemsettin Dülek, ağır grip ve idrar yolları enfeksiyonu teşhisi konulan bebeğinin du- rumunu birkaç gün sonra tele- fonda öğrendi. Çocuğuyla ayda bir açık görüşte buluşabildiğini aktardı. Baba Dülek, “Çocuğu- muzu bu duyarsızlık yüzünden kaybedebilirdik...” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. Cumhurbaşkanõ İsmet İnö- nü’nün kõzõ Özden Toker onu- runa düzenlenen etkinlikte, piya- nist İdil Biret ve keman sanatçõ- sõ Suna Kan konser verdi. Ankara Üniversitesi (AÜ) Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde düzenlenen etkinliğe 9. Cumhur- başkanõ Süleyman Demirel, Ge- nelkurmay Başkanõ Orgeneral İl- ker Başbuğ, Danõştay Başkanõ Mustafa Birden, Kara Kuvvetle- ri Komutanõ Orgeneral Işık Ko- şaner, Deniz Kuvvetleri Komuta- nõ Oramiral Eşref Uğur Yiğit, Hava Kuvvetleri Komutanõ Orge- neral Hasan Aksay, Genelkur- may 2. Başkanõ Orgeneral Aslan Güner, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanõ Orgeneral Bekir Kal- yoncu, Genelkurmay 2. Başkan Yardõmcõsõ Orgeneral Bilgin Ba- lanlı, eski bakanlardan Fikret Ün- lü, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal Taluğ, eski MGK Genel Sekreteri Emekli Orgeneral Tuncer Kılınç ve eşlerinin yanõ sõ- ra çok sayõda davetli katõldõ. Özden Toker’in doğumundan itibaren hayatõnõn anlatõldõğõ kõsa sinevizyon gösterimiyle başla- yan etkinlikte konuşan Rektör Taluğ, Özden Toker’in de Anka- ra Üniversiteli olduğunu söyledi. Özden Toker’in babasõ İsmet İnö- nü’nün Lozan Antlaşmasõ’nõn mimarõ, Atatürk döneminin baş- bakanõ olduğunu ve onun dev- rimlerinin hayata aktarõlmasõnda yanõnda yer aldõğõnõ anlatan Prof. Dr. Taluğ, İnönü’nün çoğulcu demokrasiyi de Türkiye’ye ka- zandõrdõğõnõ kaydetti. Prof. Dr. Taluğ, “Cumhuriyetin kurul- masının ve yükselmesinin en ya- kın tanığı Toker’e şükranları- mı sunuyorum” dedi. Başbuğ: Tarihi gece Daha sonra, piyanist İdil Biret ve keman sanatçõsõ Suna Kan tarafõn- dan, Beethoven’in “1 No’lu Re Majör Keman-Piyano Sonatı” yorumlandõ. Özden Toker’in kõzõ Gülsün Bilgehan Toker de gele- neklere sahip çõkõlmasõ gerektiği- ni belirttiği konuşmasõnda, boynuna annesi doğduğu zaman Atatürk’ün İsmet İnönü’nün eşi Mevhibe Ha- nım’a yolladõğõ “maşallah”õ tak- tõğõnõ anlattõ. Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Başbuğ, etkinlikten ay- rõlõrken gazetecilerin sorusu üzerine “Tarihi bir gece yaşandığını ve Cumhuriyetin ilk yıllarını ha- tırladıklarını” söyledi. Bu arada konser öncesinde bir kuryenin getirdiği ancak şüphe- lenilen çiçek sepeti, bomba imha ekiplerince imha edildi. Gecede Özden Toker, çocukları ve torunlarıyla anı fotoğrafı çektirdi. (AA)