22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 16 NİSAN 2010 CUMA 20 SPOR Empatik Amin...BASKET YORUM / AHMET KURT Tanjevic’in durumunu biliyorsunuz. Haydi bakalım söyleyin şimdi! Siz Turgay Demirel’in yerinde olsanız ne karar verirdiniz? Ulusal takımımızın önünde tarihinin en büyük sınavı var. 2010 Dünya Şampiyonası evimizde yapılacak ama 4 yıldır (tüm eleştirilere göğüs gererek) birlikte çalıştığınız teknik direktörünüz hastalandı. Şampiyonada ulusal takımın başında olması çok küçük bir olasılık. Bu durumda... Şu anda bir karar vermeniz gerekiyor: Ya yeni bir teknik direktör bulacaksınız ya da umutla Tanjevic’i bekleyeceksiniz... İçtenlikle söylüyorum: Gerçekten zor bir durum bu. Yeni bir teknik direktör arayışına girseniz, babanız kadar sevip saygı duyduğunuz Tanjevic’e ihanet etmiş sayacaksınız kendinizi. Yok eğer... Tanjevic’i bekleyip, yardımcılarıyla yola devam eder ve işler de kötü giderse, bu ülkeye nasıl hesap vereceksiniz? Birileri çıkıp size “Yaşam devam ediyor, gösteri sürmeliydi” demez mi? Ülke meselesi bu! Aile şirketi konusu değil... Şimdi de kendinizi Aziz Yıldırım’ın yerine koyun. Basketbol takımınızdan bu yıl şampiyonluk bekliyorsunuz ve bu şampiyonluğu yakalamak için (şu anda bile) en az yüzde elli şansınız var. Dünya kadar yatırım yapmışsınız, en kötü günlerde bile teknik direktörünüze arka çıkmışsınız ama... Gün bugün! Önünüzde play-off’lar var ve şu anda teknik direktörünüzden bir katkı bekleyebilecek durumda değilsiniz. Ya yardımcı antrenörlerle yola devam edeceksiniz; ya da yeni bir teknik direktörle anlaşacaksınız... Haydi yanıtlayın! Aziz Bey’in yerinde olsanız siz ne yapardınız? Play-off serilerinde koçların (olumlu veya olumsuz) katkıları, takımların alacağı sonuçlar üzerinde büyük etkendir. Bir mola, bir bakış, bir oyuncu değişikliği veya yerinde yapılan bir itiraz maçın akışını değiştirebilir. Ne yapacaksınız? Acemi bir biniciyle mi katılacaksınız bu yarışa, yoksa başka birini mi arayacaksınız şampiyon adayı atınıza binmesi için? Duygusal mı davranırdınız, yoksa kulüp için en doğru kararı vermeye mi çalışırdınız? Hazır kendinizi başkalarının yerine koymaya başlamışken (empati) düşünün bakalım, siz Aydın Örs’ün yerinde olsanız, bugün Fenerbahçe Ülker’in ve/veya ulusal takımın başına geçer miydiniz? Bana sormayın. Ben korkmam! Toroğlu’nun söylediği gibi “Oynamadan kazanamazsın” diye düşünür, çıkardım sahneye. Örs ise... Neyse! Biz empati oyunu oynuyorduk. Örs’ün düşüncelerini karıştırmayalım bu işe... Pekâlâ! Siz Oktay Mahmuti’nin yerinde olsanız ve şu sıralarda İtalya’dan, İspanya’dan veya Türkiye’deki büyük bir takımdan her an bir kontrat beklerken, ulusal takımın başına geçip kariyerinizi riske eder miydiniz? Büyük kulüpler eylül ayının sonuna kadar ulusal takımla uğraşacak bir teknik adamı almak istemeyebilirler. Bu nedenle... Eğer uzun vadeli profesyonel bir kontrat önerilmezse, Oktay’ın yalnızca ulusal takım teknik direktörlüğünü kabul edeceğini sanmıyorum. Ah! Eğer önüne daha büyük bir paket konulursa (Fenerbahçe Ülker+ulusal takım) işler değişebilir... Şimdi hemen “Ne yani, Oktay ulusal takımda görev önerilirse kabul etmez mi?” diye atlamayın konuya. Dedik ya: Empati oyunu bu. Kendinizi onun yerine koyun ve profesyonel bir kontratın yıllık 500 bin dolar civarında olduğunu düşünün. Diğer öneri ise büyük bir olasılıkla ulusal takımda ‘beleş’ görev olacaktır. Buyrun şimdi seçiminizi yapın! Diğer bir olasılık da Fransa’da yıllardır görev yapan Erman Kunter’e “Ulusal takımın başına geç” denmesidir. Türk olmasa belki de Dünya Şampiyonası’nın favorilerinden Fransa ile Türkiye’ye gelmiş olabilecek Erman’ın yerinde olsanız bu öneriye “Evet” der miydiniz? Sizi bilmem ama (ben olsam) eğer Cholet’deki kontratıma (veya başka bir kontrata) zarar vermeyecekse, kalkar gelirdim Türkiye’ye. Yapardım görevimi... “Oktay ile Erman’ın farkı ne? O da eğer önerilirse gelip yapsın görevini” diyebilirsiniz ama fark şu: 500 bin dolar! Birinin kontratı sürüyor, diğeri ise bekleyişte... Diğer adayların yerlerine de koyun dilerseniz kendinizi ama onların bazılarının yanıtları çok kolay. Örneğin, Orhun Ene... Siz onun yerinde olsanız ulusal takım baş atrenörlüğü görevini kabul eder miydiniz? “Eveeet!”leri duyar gibiyim. Haklısınız: Zaten yardımcı antrenör olarak görev yapmaktayken neden baş antrenörlüğü kabul etmeyesiniz ki? Üstelik... Bandırma Banvit ile çok başarılı bir sezon geçirmiş ve profesyonel kontratınız da yenilenmişken... Ne kaybedersiniz ki? Bence Murat Didin de hemen ulusal takımın başına geçer ama Turgay ona ve (kafasını kesseniz) Ergin Ataman’a görev teklif etmez. Bunu bildiğim için bu oyuna onları katmıyorum. Yoksa... Her ikisi de ulusal takımda görev almayı hak edecek başarılara imza atmış ‘Törkish’ teknik adamlardır ama... Dedik ya! Olmayacak duaya empatik amin bile denmez... SPOR YORUM ARİF KIZILYALIN Denizli TFF Başkanı Olsun Gazetelerin spor sayfalarındaki manşetlere bakıyorum; başlıklar hemen hemen aynı: “Futbolda gerginlik... Kısa Mesaj kavgası... TFF- Beşiktaş savaşı... İstenmeyen hakem ataması...” Televizyonlar, internet siteleri, radyolar da ‘birinci haber’ tercihlerini bu konuya ayırmış doğal olarak... Vapurdaki Ahmet, metrobüsteki Mehmet, dolmuştaki Leyla da farklı şeyleri konuşmuyor... Kavga, dövüş, tartışma, atışma, suçlama... Ülkece seviyoruz kaotik ortamları... Ve adamın (affedersiniz) biri çıkıp, tansiyonu düşürmeye çalışıyor... Dostluktan, fair-play’den söz ediyor. Hakemler üzerine konuşulmaması, yıpratılmaması gerektiğine dikkat çekiyor... Güleç yüzüyle, İstanbul’un parlayan güneşini çevresine yansıtıyor... Kim mi? Tahminde bulunalım isterseniz... TFF Başkanı Sayın Mahmut Özgener olabilir mi? Hani futbolunun marka değerini yükseltmekle övünen, ondan sonra da ‘şahsa özel’ cep telefonu mesajını kamulaştırıp ortamı geren Türk futbolunun patronu bu açıklamaları yapmış mıdır sizce? Ya da sayın Yıldırım Demirören... Beşiktaş Kulübü’nün değerli başkanı, tansiyonu düşürme adına demeç vermiş olabilir mi? Yoksa, Futbol Federasyonu yönetiminden, Beşiktaş Yönetim Kurulu’ndan birileri böyle bir fair-play adımı atmış mıdır şu aralar? Hayır.. Ne yazık ki hiçbiri değil.. Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli dün sabah çıktı gazetecilerin karşısına, gerilen ortamı yumuşatma adına elinden geleni yaptı... Başkanı, basın sözcüsü, hatta 2. başkanı ile ters düşme pahasına hakemleri savundu, hakem atamalarıyla ilgili olumsuz, yönlendirici açıklama yapılmaması gerektiğine dikkat çekti: “Maçımızı yönetecek Hüseyin Göçek, ülkenin en iyi hakemler kategorisinde yer alan biri. Bu tür konular üzerinde fazla kalmak hem futbolcuların hem de taraftarların üzerinde etkili oluyor. Bundan sıyrılmamız lazım. Hakem hatası olabilir, olmayan maç yok. Futbol icat edildiğinden beri hakem hatası olmayan bir maç olmamıştır. Bu insanlara saha içinde ve dışında destek olunması lazım. Onlara güven göstermediğimiz sürece tedirginlik oluyor.” Ne dersiniz Mustafa Denizli, sadece bir teknik direktör mü? Hani meslektaşları gibi “Kazanalım da ne olursa olsun” diyenlerden midir sizce? Hayır... Mustafa Denizli bu ülkenin futbol filozofudur... Yatmadan kitap okur, vizyondaki filmi izler, dünya görüşü vardır, hümanisttir... Ne diyelim.. Keşke TFF’nin de, kulüplerimizin de başında Denizli gibi düşünürler olsa. Beşiktaş Teknik Direktörü, yönetimin eleştirdiği F.Bahçe derbisinin hakemi Hüseyin Göçek’e sahip çõktõ Denizli’ye yakışan açıklama Spor Servisi - Beşiktaş’ta teknik direktör Mustafa Denizli, Siyah - Beyazlõ kulüple Türkiye Futbol Federasyonu arasõnda yaşanan gerginlik ve yönetimin hakem hatalarõyla ilgili sert demeçleriyle gerilen ortamõ yatõştõracak açõklamalarda bulundu. Deneyimli teknik adam, F.Bahçe ile oynanacak derbi öncesinde dostluk mesajlarõ verirken hakemler konusundaki polemiklerin de yanlõş olduğunu dile getirdi. Denizli, hakemler konusunda Türkiye’de kötü bir yolun izlendiğini belirterek “Maçımızı yönetecek Hüseyin Göçek, ülkenin en iyi hakemler kategorisinde yer alan birisi. Bu tür konular üzerinde fazla kalmak hem futbolcuların, hem de taraftarların üzerinde etkili oluyor. Bundan sıyrılmamız lazım. Hakem hatası olabilir, olmayan maç yok. Bu insanlara saha içinde ve dışında destek olunması lazım. Dünyanın her yerinde hakem hataları oluyor. Bu maçta da olabilir. Bu insanlara destek olmalıyız. Onlara güven göstermediğimiz sürece tedirginlik oluyor. Futbolun birinci unsuru; bir çalışan gruba inanmak, sonra bu meslekte yer alanlara inanmak” diye konuştu. TFF ile Beşiktaş yönetimi arasõndaki gerilimle ilgili olarak da tecrübeli çalõştõrõcõ şunlarõ söyledi: “Federasyon ile yaşanan gerilim, bizim dışımızda bir şey. Biz Fenerbahçe ile gerginlik yaşanmaması için çalışıyoruz. O da, her iki taraf için de güzel gidiyor. Zaten son iki yılda Fenerbahçe ile oynadığımız maçlar kazanan ve kaybeden için çok keyifli geçti. Bu sefer de böyle olur. Son maçlarda saha içinde saygınlık vardı. Daum son derece tecrübeli bir insan. O da değerlendirme yapıyor.” Mustafa Denizli, genç oyuncu Batuhan’la ilgili olarak da şöyle konuştu: “Batuhan bizim futbolcumuz. Ama bu dönemde takımda oynaması söz konusu değil.” BURSA İvankov Ali Tandoğan Ömer İbrahim M.Keçeli Volkan Hüseyin Ergiç Ozan İpek Turgay Sercan BURSA, G.ANTEP’İ AĞIRLIYOR Spor Servisi - Lider Bursaspor bugün Atatürk Stadõ’nda G.Antep ile karşõlaşacak. Saat 20.00’de başlayacak ve Cüneyt Çakır’õn yöneteceği maçõ Lig TV naklen yayõmlayacak. Yeşil-Beyazlõlar, rakibini devirerek geçen hafta yaşadõğõ puan kaybõnõ telafi etmek istiyor. Cezalarõ biten Ozan İpek ve Ömer Erdoğan da ilk 11’de forma giyecek. Bu arada Bursaspor’un, İran 1. Lig ekiplerinden Huzistan Fulad ile ‘Kardeş takım’ protokolü için resmi davet aldõğõ öğrenildi. G.ANTEP Mahmut Tolga Serdar Tomas Deumi Zurita Olcan Erman M.Ceylan İvan Julio Cesar Mahmuti ÖrsTanjevic Beşiktaş’ta F.Bahçe derbisi öncesi sakatlõklarõn düzelmesinin sevinci yaşanõyor. Siyah - Beyazlõlarda tedavileri süren Tello, İ.Toraman ve Ferrari’nin derbide oynayabileceği kaydedildi. Öte yandan Mustafa Denizli’nin, F.Bahçe maçõna genç oyuncu İsmail Köybaşı’nõ özel olarak hazõrladõğõ öğrenildi. SAKATLARDAN İYİ HABER Pankartlõ motivasyon Spor Servisi - F.Bahçe, Beşiktaş ile yapacağõ derbi maçõn hazõrlõklarõnõ sürdürürken antrenman sahasõnõ çevreleyen duvara “Birlikte başaracağız, sizler inanın yeter” yazõlõ pankart asõldõ. Kayseri ile yaptõklarõ maça “Bizler inandık siz de inanın” pankartõyla çõkan futbolcular için, tesislere motivasyon amacõyla asõlan pankart dikkat çekti. Teknik Direktör Christoph Daum antrenmanda as takõmda, Santos ve G.Gönül’ün yokluğunda savunmada Bekir, Lugano, Bilica, Vederson, orta alanda M.Topuz, Selçuk, Emre, Özer, ileride de Alex ve Güiza’ya görev verdi. Alman çalõştõrõcõ, derbi öncesi takõma fazla müdahale etmeyeceğini belirterek, “Sadece taktik açıdan oyuncularla bir görüşme yapacağım. Derbiyi kesinlikle kazanarak yolumuza devam edeceğiz” diye konuştuğu öğrenildi. Emre ise saha içinde kendini kaybettiğini ifade ederek, “Derbide daha dikkatli olacağım. Kendimi frenleyeceğim. Bu zorlu maçta arkadaşlarımı yalnız bırakmak istemiyorum” dedi. Bu arada akşam antrenmanõnõ, Başkan Aziz Yıldırım’õn yanõ sõra yönetim kurulu üyeleri Ali Koç, Cihan Kamer ve Murat Özaydınlı da izledi. Fenerbahçe, zorlu Beşiktaş maçõna 3 puan parolasõyla çõkacak DEMİRÖREN, TOPRAK VE DÜREN DERBİDE YOK Spor Servisi - Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, TFF Başkanõ Mahmut Özgener’e gönderdiği SMS nedeniyle Beşiktaş Başkanõ Yıldırım Demirören’e 15 gün, cezalõ olmasõna karşõn G.Saray maçõnda protokol tribününe oturan D.Bakõr Başkanõ Çetin Sümer’e de 105 gün hak mahrumiyeti ve 200 bin TL para cezasõ vererek tarihi bir karara imza attõ. Kurul, Beşiktaş-Trabzon maçõ sonrasõ TFF Başkanõ Mahmut Özgener’e yönelik yaptõğõ açõklamalar nedeniyle ikinci başkan Erdoğan Toprak’a 15 gün, basõn sözcüsü Mete Düren’e ise 21 gün hak mahrumiyeti cezasõ verdi. Böylece pazar günü Kadõköy’de oynanacak F.Bahçe- Beşiktaş derbisinde başkan Yõldõrõm Demirören, Erdoğan Toprak ve Mete Düren Siyah - Beyazlõ takõmõn yanõnda yer alamayacak. Diyarbakõr Başkanõ Sümer de, G.Saray maçõnda cezalõ olmasõna karşõn Ali Sami Yen Stadõ’na gelerek protokol tribününde yer almasõnõn yanõ sõra, TFF’nin saygõnlõğõnõ zedeleyen beyanlarda bulunmasõndan dolayõ 105 gün hak mahrumiyeti alõrken 200 bin TL de para cezasõna çarptõrõldõ.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle