19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 16 NİSAN 2010 CUMA 10 DIŞ HABERLER [email protected] KAVŞAK ÖZGEN ACAR Nükleer Doruk Diplomasisi Diplomasi… Telefon diplomasisi… Mekik diplomasisi… İkili görüşme… Üçlü görüşme… Müsteşarlar görüşmesi… Bakanlar görüşmesi… Başbakanlar görüşmesi… Cumhurbaşkanları görüşmesi… Konferans… Toplantı… Doruk… Diplomasinin çeşitli aşamalarını içeren bu tanımlamaların tümü pazartesi, salı, hatta çarşamba günü Vaşington’da yoğun bir biçimde yaşandı. Doruk, 19. yy’ın başında modern diplomasinin kurucusu, Avusturya Başbakanı Prens Klemens von Metternich’in “Bir sorunu sürüncemede bırakmak istersen komisyona havale et!” sözlerini akla getirdi. 47 ülkenin temsil edildiği “Küresel Nükleer Silah Güvenliği Doruğu”nda sonuç, sıfır elde var sıfıra yakındı. İki “üstün gücün” devlet başkanlarının önceki hafta Prag’da imzaladıkları nükleer silahlarda indirime gidilmesi anlaşmasının yarattığı “olumlu” havadan sonra Vaşington’da herkes ayrı bir hava çaldı! Ev sahibi Barack Hussein Obama, katılanları “nükleer teröristlerin ciddi niyetleriyle” korkuttu, toplantıya katılmayan İsrail’e rakipliğinden kaygılandığı İran’a “yaptırımlar” önerdi. “İran petrol üreticisi bir ülke! Sanırım dünyadaki pek çok ülkenin İran ile ticari ilişkileri var. Biz buna dikkat ediyoruz. Ancak çoğunluktaki (BM Güvenlik Kurulu) üyeler yaptırımdan yana!” diye de ekledi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, nükleer silah üretiminde kullanılabilir 34 ton plütonyumu yok etmek için 2.5 milyar dolar harcayacaklarını açıkladı. Nikolas Sarkozy “Fransa’nın güvenliğinin güvencesi olduğu için nükleer silahlardan vazgeçemeyiz. Ancak dünyanın istikrarlı ve güvenli olduğuna emin olunca vazgeçebilirim” dedi. İran’a yaptırıma karşı olduğu için toplantıya önceleri katılmak istemeyen Çin, son iki haftada değişiklik yaparak daha ılımlı “göründüğü” toplantıda petrolüne bağımlı olduğu İran’a “baskı değil” Metternich gibi “diplomasi” önerdi. İran ile petrol bağlantısı ve komşuluğun getirdiği ekonomik girdileri olan Türkiye’yi temsil eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu üyesi olmayan İsrail’in nükleer silahlarının bölgede tehdit oluşturduğunu gündeme taşıdı. CNN muhabiri Christian Amanpour’a verdiği TV mülakatında “İran’a yaptırıma destek vermeyeceğiz” dedi, Çin gibi “diplomasi” yolunu yineledi. İran ile önemli petrol bağlantısı olan ve Türkiye gibi BM Güvenlik Kurulu’nun geçici üyesi olan Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva’nın sözleri, Erdoğan’ınkilerle örtüştü. İkili, basına haber vermeden yaptıkları görüşmeyi sonradan açıkladılar. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da bugün Brezilya’ya uçacaktı. Kanada, kullanılmış nükleer yakıtını 2018’e kadar, Şili zenginleştirilmiş uranyumun tümünü ABD’ye gönderme kararı aldıklarını açıkladılar. 1986 Çernobil kurbanı Ukrayna ise birkaç nükleer silah yapmaya yeterli uranyumunu 2012’ye kadar ortadan kaldıracağını duyurdu. Doruktan “4 yıl içinde korunmasız durumda olan tüm nükleer malzemenin güvenliğinin sağlanması ve nükleer terorizm tehdidinin dünya güvenliği açısından en zorlu tehdit oluşturduğunu” öngören 12 maddelik bir sonuç bildirisi yayımlandı. Doruğun ardından ABD’nin “İran’a ek yaptırım” konusunu BM Güvenlik Kurulu’na getireceği anlaşılıyor. Öngörülen yaptırımlardan bazıları özetle şöyle: 1. İran Merkez Bankası ve öteki bankalarının uluslararası ilişkilerinin kısıtlanması, 2. İran’a silah satışının durdurulması, 3. İran’dan gelen kargoların sigortalanmaması, 4. Nükleer çalışmalara katılan İranlılara seyahat yasağı getirilmesi ve banka hesaplarının dondurulması. Bilindiği üzere Kurul’un beş “daimi”, 10 “geçici” üyesi var. Erdoğan’ın açıklamasına göre Türkiye, Brezilya ile birlikte “hayır” oyu kullanacak. “Hayır” oyuna, kabinesinde İran yanlısı bakanların bulunduğu Lübnan’ın da katılacağı ya da Çin ile birlikte “çekimser” oy kullanacağından söz ediliyor. Tasarının kabulü için “daimi üyelerden birinden hayır” gelmemesi durumunda, dokuz “evet” oyu, yaptırım kararı için yeterli oluyor. Bakalım bu kez Metternich’in yöntemi nasıl sonuçlanacak! Vaşington Doruğu’na Ermenistan ve Türkiye davet edildi, Azerbaycan çağrılmadı. ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nin “trajikomik” toplantısında 1 oy farkıyla “soykırım” kararı çıkması üzerine Erdoğan ABD’ye gitmeyeceğini açıkladı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Davutoğlu’nu 40 dakikalık “telefon diplomasisi” ile ikna edince Erdoğan Vaşington’a uçtu. Türkiye açısından Vaşington’un bir başka önemi daha vardı. 10 Ekim’de Zürih’te Ankara ile Erivan arasında imzalanan protokollere göre Türkiye 1993’te Azerbaycan’ın topraklarını işgal eden Ermenistan’la kapattığı sınırını “önkoşulsuz” açacaktı. Ankara, bu protokolle Bakû’yu kızdırmıştı. Sınırın kapanmasına neden olay ortadan kalkmadan, Dağlık Karabağ’dan Ermeni askerleri çekilmeden Ankara, Erivan’a “açık çek” yazmıştı. Çekin getirisi, Obama’nın en azından bu yıl ağzına “soykırım” sözcüğünü almaması olacaktı! Protokoller, iki parlamentoya gelmişti. Ermeni Anayasa Mahkemesi, protokol tasarısını “soykırım” kavramı ve “Batı Ermenistan (Doğu Türkiye) toprakları” konusunda eleştirince, protokol Türk parlamentosunda askıya alınmıştı. Vaşington Doruğu öncesinde Erdoğan sürpriz bir çıkışla, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi Feridun Sinirlioğlu’nu önce Erivan’a, sonra Bakû’ya gönderdi. Amaç ne şiş ne de kebap yanmalıydı! Ermeni Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’a randevu veren Obama, Erdoğan’ı resmi yemekte yanında oturtarak, orada birkaç kelam etmeleri ortamını öngörmüştü. Ancak ABD Dışişleri’nde jeton geç düştü. “Türkiye’yi küstürmemek için” Obama, Erdoğan’a 15 dakikalık zaman ayırdı. Görüşme 45 dakika sürdü. İran’a yaptırımlar ve Ermeni protokollerinin bir an önce meclislerden geçirilmesi konuları değerlendirildi. Erdoğan görüşmeden sonra “Obama’nın soykırım demeyeceğini” söyledi. Tabii bu sözler 8 gün sonrasının 24 Nisan’ı için geçerliydi. Ya gelecek 24 Nisan’larda ne olacaktı? Bu da Türkiye’nin AB üyeliği gibi ucu açıktı! Erdoğan bakanların ve müsteşarların da katıldığı bir toplantıda Sarkisyan ile de görüştü. Ardından Davutoğlu, Nalbandyan ile iki kez buluştu. Müsteşarlar da kendi aralarında görüştüler. “Çöpçatan” Clinton, doruğa katılan tüm bakanlar onuruna düzenlediği yemekte kendi protokolüne Davutoğlu ile Nalbandyan’ın yan yana oturmaları talimatını vermişti. Yemek başlarken çöpçatan, iki uzak komşuya “Bu işi burada çözeceksiniz” diye takılınca Davutoğlu, öteki bakanların da duyabileceği yüksek sesle “Üçüncü ülkeler gölge etmezlerse çözeriz!” yanıtını verdi. Vaşington’daki Ankara-Erivan diplomasi trafiğini Nalbandyan şu sözlerle noktaladı: “Türkiye ile Dağlık Karabağ sorununu hiçbir zaman görüşmeyiz. Türkiye diyalog masasında sürekli olarak Karabağ konusunu gündeme getirmeye çalışıyor. İlişkileri iyileştirme adına Karabağ’dan ödün vermeyiz. Ankara olağanlaştırma sürecinin durdurulmasını istemiyorsa, protokolleri onaylayarak kanıtlamalı!” Bu ne demek? “Zürih’te protokolleri önkoşulsuz imzaladın. Hadi bakalım protokolleri TBMM’den geçir, sınırı aç, ama ben Dağlık Karabağ’dan bir adım çekilmem!” demek değil mi? Obama, tarafların “cesur çabalarından” övgü ile söz ederken, Dışişleri sözcüsü Philip Crovley bu çabalardaki ümitsizliği “Türkiye ve Ermenistan’ın protokolleri onaylaması için bir formül bulmayı ümit ediyoruz” sözleri ile açıkladı. Zürih, Erivan, Vaşington yollarında, az gitmiş uz gitmiş, dere tepe düz gitmiş, arkamıza baktığımızda ancak bir arpa boyu yol gitmişiz! Ankara-Erivan Arası Arpa Boyu! Elmek: [email protected] Faks: 0312. 442 79 90 Brüksel’de Türkiye’yi işgalcilikle suçlayan Rum Başpiskoposu bugün İstanbul’da Rumlardan mesaj geliyor REŞAT AKAR LEFKOŞA - Kõbrõs Rum Ortodoks Kilisesi’nin, Avrupa Kiliseler Konseyi ile işbirliği halinde düzenlediği “Kıbrıs Cumhuriyeti’nde Dini Özgürlük ve Kutsal Yerler” başlõklõ seminer önce- ki akşam Avrupa Parlamentosu’nda, es- ki Başkan Hans Gert Petering hima- yesinde düzenlendi. Rum haber ajansõna göre, seminerde konuşan Rum Başpiskoposu 2. Hrisos- tomos, Kõbrõs’õn kuzey kõsmõnõn Türk iş- gali altõnda olduğunu iddia ederek “Di- ni özgürlüklerin eski haline gelebilmesi, kilise, manastır, mezarlık, dini açıdan kutsal bütün yerlerin kurtarılıp ko- runabilmesi için tek yol, Türk askeri ve TC kökenli KKTC vatandaşların Kıbrıs’tan gitmesidir” dedi. Türki- ye’ye yönelik çok sert ifadeler kullanan Hrisostomos şöyle konuştu: “Kıbrıs acı çekmektedir. Ülkenin yüzde 37’si, 36 yıldır Türkiye’nin işgali altındadır. Türk işgal kuvvetleri insanları evle- rinden, köylerinden, kasabalarından zorla kovmuştur ve demografik kom- pozisyonu değiştirerek Türkiye’den çok büyük sayıda nüfus taşımıştır.” Hrisostomos, Türk ordusunun Kuzey Kõbrõs’taki Hõristiyan ibadet yerleri ve kültürel mirasõnõ “barbarca” yõktõğõnõ da iddia etti. Kõbrõs vatandaşlarõnõn di- ni özgürlüklerinin kõsõtlandõğõnõ ve öz- gürce ibadetlerinin de engellendiğini öne süren Hrisostomos, Kõbrõs nüfusu- nun yüzde 80’inin Rum Ortodoks Hõ- ristiyan, yüzde 18’inin Türk Müslüman ve yüzde 2’sinin de Maruni, Ermeni ve Latinlerden oluştuğunu anlattõ. Hrisos- tomos, 1963-1974 arasõnda Kõbrõslõ Türklere yönelik Rum saldõrõlarõ ve EO- KA terör örgütünün katliamlarõndan söz etmeyerek Kõbrõs’taki olaylarõn 1974’te “Türk işgaliyle” başladõğõnõ iddia etti. Hristofyas ile görüşmüştü Brüksel’e hareketinden önce Rum li- deri Dimitris Hristofyas ile bir araya ge- len Hrisostomos’un bu akşam İstan- bul’da olmasõ bekleniyor. Hrisostomos, Patrikhane’de düzenlenecek dini ayine katõlacak. Geçen hafta yaptõğõ açõklamada Hrisostomos Başbakan Tayyip Erdoğan ile görüşmesinin kesinlik kazandõğõnõ, an- cak yer ve tarihin daha sonra açõklana- cağõnõ duyurmuştu. Hrisostomos, Er- doğan’la görüşmesi halinde kendisine Rum lideri Hristofyas’õn mesajõnõ da ile- teceğini söylemişti. Bakiyev sürgünü kabul etti Dış Haberler Servisi - Kõr- gõzistan’õn devrik Devlet Baş- kanõ Kurmanbek Bakiyev’in ülkeyi terk ettiği bildirildi. CA- News haber sitesi, Kazakis- tan’õn geçen hafta kanlõ isyanõn ardõndan memleketi Celala- bad’a kaçan Bakiyev için bir uçak gönderdiğini ve devrik li- derin ülkeden ayrõldõğõnõ du- yurdu. Rus ajansõ RİA ise Be- larus’un siyasi sõğõnma teklifi- ni geri çeviren Bakiyev’in, kom- şu ülke Kazakistan’a gittiğini haber verdi. Mitingde gerginlik Öte yandan Bakiyev’in yan- daşlarõ ile karşõtlarõ arasõnda dün arbede yaşandõ. Baki- yev, dün ülkenin güneyinde- ki Oş kentinde yandaşlarõna henüz seslenmeye başlamõş- ken, birkaç yüz metre ötede gösteri yapmakta olan karşõtla- rõ, devrik liderin gösterisine müdahale etmeye çalõştõ. Bunun üzerine Bakiyev’in korumalarõ havaya ateş açtõ ve devrik lide- rin konvoyu bölgeden ayrõldõ. AKI-Press haber ajansõ, silah seslerinin ardõndan yaklaşõk 1000 Bakiyev yandaşõnõn ka- tõldõğõ gösterinin sona erdiğini duyurdu. Bu arada geçici hükümet uluslararasõ destek arayõşlarõnõ hõzlandõrdõ. Geçici hükümetin ekonomiden sorumlu Başba- kan Birinci Yardõmcõsõ Almaz- bek Atambayev, Moskova’dan Ankara’ya geldi. Atambayev Esenboğa Havaalanõ’nda “Kırgızistan’da problem- ler çok. Çok paralar çalın- dı. Bu sebeple Ankara’da- yım” dedi. Atambayev, Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdo- ğan tarafõndan kabul edildi. Gül Atambayev’e “Türki- ye’nin Kırgız halkına des- tek vermeye hazır oldu- ğu” mesajõnõ verdi. Rusya’da uçak kazasında hayatını kaybeden Polonya Cumhurbaşkanı Lech Kaczynski ve eşinin, kralların yattı- ğı Wawel Katedrali’ne gömülmesi kararı tepki topladı. Yüzlerce kişi gösteriler yaparak, Kaczynski çiftinin tarihi katedralde değil, başkent Varşova’da eski cumhurbaşkan- larının gömüldüğü katedralde ya da aile mezarlığında toprağa verilmesini istedi. Pazar günü yapılacak cenaze törenine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katılacak. Defin yeri Polonya’yı böldü Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu 2. Hrisostomos, İstanbul ziyareti öncesinde Brüksel’deki bir konferansa katõlarak “Türk askerinin ve bütün Türkiye kökenli KKTC vatandaşlarõnõn Kõbrõs’tan gitmesini” istedi. Hrisostomos, Kõbrõs Rum kesimi lideri Hristofyas’tan Başbakan Erdoğan’a mesaj getireceğini duyurmuştu. Kõrgõzistan’õn devrik lideri Bakiyev dün ülkeden ayrõlõrken geçici hükümetin Başbakan Yardõmcõsõ Almazbek Atambayev Ankara’ya geldi. Oş kentinde Bakiyev yanlıları ve kar- şıtları arasında çatışma çıktı. (AP) Prens Klemens von Metternich (Fotoğraf:AP) Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. Kaya KARAÇEPER VEFAT Baromuzun 4715 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT NİHAT GEREZ vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 16.04.2010 Cuma günü (bugün), Eyüp Camisi’nde kılınacak ikindi namazını müteakip Eyüp Mezarlığı’na defnedilecektir. Merhuma Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI T.C. TORBALI 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2009/593 TAL. Satõlmasõna karar verilen taşmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri: 1- TAPU KAYDI: 1 Adet İZMİR ili, TORBALI ilçesi, ERTUĞRUL MAHALLESİ HÜKEMET CAD ve tapuya 39263 pafta 300 ADA, 6 parselde kayõtlõ, 1/3 arsa paylõ, 2. KAT 3 nolu bağõmsõz bölümde yer alan mesken vasõflõ ta- şõnmazdõr. ÖZELLİKLERİ: Satõlmasõna karar verilen gayrimenkulün bulunduğu bina betonarme karkas yapõ tarzõnda, zemin kat ve iki normal kattan ibaret olup, dõş cephesi akrilik, dõş cephe boyalõ apartman giriş kapõsõ demirden merdivenler mermerdir. Binanõn çatõsõ teras çatõlõdõr. Daire 135 m2’dir. Dairenin giriş kapõsõ ahşap pencere doğramalmarõ PVC, cam- larõ ise õsõ camlõdõr. Daire 3 oda, salon, mutfak, banyo ve WC mevcut olup oturma odasõ ile salon birleştirilmiştir. Sa- lon, oturma odasõ ve antre zemini duvardan duvara halõ ile kaplanmõştõr. Duvarlarõ plastik boya, tavanlarõnda karton- piyer uygulanmõştõr. Çocuk odasõ ve yatak odasõnõn zemini rabõta olup, duvarlarõnda plastik boya tavanlarõnda karton- piyer uygulanmõştõr. Mutfak banyo ve WC zemini seramik kaplõdõr. Mutfak banyo ve WC duvarlarõ fayans kaplõdõr. Mutfak tavanõ kartonpiyerli WC ve banyo tavanõ plastik boyalõdõr. Dairede güneş enerjisi ve kat kaloriferi vardõr. Bi- na merkezi kaloriferli olup kazanda arõza olduğundan çalõşmamaktadõr. Daire içinde petekleri vardõr. Antre oturma odasõ kartonpiyerlidir. Bina Şehit Teğmen Serdar Genç İlköğretim Okuluna yakõndõr. Torbalõ ilçesi, Ertuğrul Mahal- lesi 3022 Sokak No: 7 kat: 2 No: 3 dairenin açõk adresidir. İMAR DURUMU: 1/1000 ölçekli uygulama imar planõnda ayrõk nizam 3 kat imarlõ %30 yoğunluktadõr. SATIŞ SAATİ: 10.00 - 10.10 Arasõ. MUHAMMEN BEDELİ: 90.000,00 YTL Satõş Şartlarõ: 1-Satõş 08.06.2010 günü yukarõda belirtilen saatler arasõnda TORBALI 2. İCRA MÜDÜRLĞÜ’NDE açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ topmõnõ ve satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhü- dü saklõ kalmak şartiyle 18.06.2010 günü aynõ yer ve saatler arasõnda ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacaklarõ toplamõnõ, satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmesi ve artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ lazõmdõr. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2- Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üze- re mehil verilebilir. Tapu alõm harcõ, damga vergisi, ile KDV alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu taşõnmaz üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4- Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince iha- le feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kal- madan kendilerinden tahsil edilecektir. 5- Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõ- cõya bir örneği gönderilebilir. 6- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak is- yenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. İş bu ilan tebligat yapõlamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (İİK.m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 24720)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle