Katalog

30 ARALIK 2010 PERŞEMBE HABERLER KÜRŞAT BAŞAR CUMHURİYET SAYFA 9 CHP’li Sevigen, İstanbul’daki cemevi saldırısını yerinde inceledi, Kılıçdaroğlu’na rapor sundu HAYAL ve GERÇEK Çok Uzaklardan Bakınca Sonu gelmeyen politik tartışmalarla, iktidar savaşlarıyla, kurumlar arası çekişmelerle, bol bol kullanılan ve içi iyice boşaltılan kavramlarla uğraştığımız bir yıl daha geçti. Biz bunlarla uğraşırken çok çok uzaklardan insanlık tarihinin en uzak yolculuklarından birinden yeni bir haber geldi ama günlük kavgaların içinde onunla pek fazla ilgilenmedik. Voyager 1, yola çıkışından 33 yıl sonra güneş sisteminin son noktasına ulaştı. Bu, insanoğlunun bugüne kadar ulaşabildiği en uzak nokta. Voyager, güneş rüzgârlarının etkisini artık yitirdiği noktaya, yıldızlararası uzaya doğru yaklaşıyor. Bilim adamları, önümüzdeki 4 yıl içinde aracın bu bölgeye geçeceğini düşünüyorlar. Evet belki Voyager, burada sansasyon yaratacak uzay yaratıklarına, bilinmeyen canlılara, uzayda yaşam olan başka bir gezegene rastlamadı. Yeni gezegenler buldu, uzayın derinlikleri hakkında çok önemli bilgiler ulaştırdı. 1990 yılında Voyager, dünyaya 6.4 km. Uzaktayken gezegenimizin bir fotoğrafını çekmişti. Güneş ışınlarının ortasında yalnızca küçücük bir ışık noktası olarak görünmüştü dünya... Carl Sagan, bu fotoğraf üzerine bir yazı kaleme almış ve “Fotoğrafa iyi bakın, orada, uzakta gördüğünüz küçük nokta bizim evimizdir...” Ve sonra şöyle devam etmişti: “Türümüzün tarihindeki tüm sevinç ve acılar, kendinden emin inançlarımız, ideolojimiz, ekonomik öğretilerimiz, her avcı ve yağmacı, her kahraman ve korkak, uygarlığımızın mimarları ve tahripçileri, her kral ve her köylü, birbirine âşık genç çiftler, her anne baba, umutları olan her çocuk, her mucit ve kâşif, ahlaki değerleri öğreten her öğretmen, yozlaşmış her politikacı, her bir yıldız, her yüce önder, her aziz ve her günahkâr işte orada yaşadı, bir güneş ışınında asılı duran o toz zerreciğinde...” Sagan o hem hüzünlü, hem romantik fotoğrafa bakarak yazdığı yazıda, tüm hayatımızı uğruna geçirdiğimiz, bununla da kalmayıp tüm tarihimiz boyunca bencilliğimizle yaptığımız pek çok şeyin aslında ne kadar boş olduğunu anlatıyordu bu kısa yazısında. “Bu soluk ışık noktası, bütün o kasılmalarımıza, kendi kendimize atfettiğimiz öneme ve evrende öncelikli bir konuma sahip olduğumuz yolundaki yanlış inancımıza meydan okuyor. Gezegenimiz çevremizi saran o büyük evrensel karanlıkta yalnız başına duran bir toz zerreciğidir. İçinde yaşadığımız bilinmezlik ve bütün bu enginliğin içinde, başka bir yerden bir yardımın gelip bizi bizden kurtaracağına dair hiçbir ipucu yoktur. (...) Bana kalırsa insan kibrinin akıldışılığını küçük dünyamızın uzaktan çekilmiş bu resminden daha güzel gösterecek bir şey yoktur. Bu görüntü bildiğimiz tek evimiz olan bu soluk mavi noktayı daha içten paylaşmamız ve koruyup şefkat göstermemiz konusundaki sorumluluğumuzun altını çiziyor.” [email protected] Saldırıda ‘rant’ kuşkusu BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN ESKİ GÖMLEĞİ ‘Cumhuriyet 1923’ten beri gerileme içinde’ Erdoğan, “Milli Görüş gömleğini çıkarmadan” önce, 1993’te verdiği söyleşide “demokrasiyi araç” olarak görüyor, Türkiye’nin 1923’ten beri gerilediğini savunuyor ve “Üst belirleyici İslamdır” diyor. AYŞE SAYIN ANKARA BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın grup toplantısında açıkladığı “İkinci Cumhuriyet Tartışmaları” adlı kitapta 1993’te yapılan söyleşide, Kürt sorununun çözümü için “Osmanlı eyalet sistemi”ni öneren Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, cumhuriyet rejimi, demokrasiye bakışı, başkanlık sistemi gibi temel konularda bugünkü söyleminden oldukça farklı değerlendirmeler yer alıyor. Erdoğan’ın “RP MYK üyesi” kimliği ile yaptığı verdiği ve cumhuriyet rejimine yönelik sert eleştiriler yönelttiği söyleşide, temel konulara ilişkin dile getirdiği bazı görüşler ana başlıklarıyla şöyle: Bize göre demokrasi...: Demokrasi bugüne kadar bazen amaç, bazen ise araç olarak görüşmüştür. Hem amaç hem de araç olarak yorumlayanlar olmuştur. Bize göre ise de ancak bir araçtır. Hangi sisteme girmek istiyorsanız, bu düzenlerin seçiminde bir araçtır. Üst belirleyici İslam: Sisteme ilişkin yeni ve evrensel bir kavramla karşı karşıya kalıyoruz: Değişim. (...) Bu özellikleri ile ve radikal değişimcilerin söyleşim biçimleri ile “değişim” yeni bir din söylemidir. Oysa biz Müslümanlar için din İslamdır. En üst belirleyici İslamın ilkeleridir. Türkiye’nin dini Kemalizm: 70 yıllık Türkiye Cumhuriyeti katı bir üniter anlayışa sahip olmuştur. Her konuda “tekçi” olmuştur ve bu tek olan şeyi de kendisi seçmiştir. Hukuk halka sorulmadan bir yerlerden aktarılmış ve zorla halka dikte ettirilmiştir. Çağdaşlık alayışı, ahlak anlayışı vs. Hatta Türkiye, din konusunda da aynı anlayışı seçmiş, kendisine din olarak “Kemalizmi” almış ve başka hiçbir dine hayat hakkı tanımayarak, kitlelere zorla dikte etmiştir. (...) Türkiye Cumhuriyeti, 1923’ten bu yana sürekli olarak bir gerileyişin içindedir. (...) Cumhuriyet’te yeni yıl coşkusu İZMİR’E 163’TEN MAHKÛM İL BAŞKANI ‘Cezayı şeref madalyası olarak taşıdım’ Haber Merkezi AKP İzmir İl Başkanlığı’na atanan Ömer Cihat Akay, eski TCK’de irticai faaliyetlerle ilgili 163. maddeden 1985 yılında 20 ay hapis yattığını belirterek, “Yatmış olduğum cezayı zül olarak kabul etmedim. Omuzumda bir şeref madalyası olarak taşıdım” dedi. Akay, parti binasında düzenlediği basın toplantısında siyasete ilgisinin çocukluktan başladığını, babasının Milli Nizam Partisi’nin İzmir kurucusu olduğunu söyledi. Refah Partisi’de görev aldığını, 41 yıllık siyasi çizgisinin bozulmadığını dile getiren Akay, “Bu atamayı bekliyordum. Benim için sürpriz olmadı ama İzmir için sürpriz oldu” dedi. Eski MÜSİAD Başkanı olan Akay, 1985 yılında eski TCK’de irticai faaliyetlerin düzenlendiği 163. maddesinden ceza alıp 20 ay hapis yattığını dile getirerek, “1985 yılında üyesi olduğum siyasi parti tarafından bir gece tertip ettim. O gecede kadınlar ve erkekler ayrı ayrı oturtulduğu için Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde 163’ten yargılandım. O dönemde 141, 142 ve 163. maddeler, Türkiye’de bir kâbusun olduğu ve fikir hürriyetinin önüne geçen maddelerdi. Türkiye’ye özel bu kâbuslarını merhum Turgut Özal kaldırdı. Yapmış olduğum cezayı zül olarak kabul etmedim. Omuzumda bir şeref madalyası olarak taşıdım. Benim için bir onurdur. Avrupa Birliği’ndeki sivil toplum kuruluşlarından destek aldım. Onur duydum” dedi. kınının alt gelir grubuna dahil olduğu bilgisine yer verdi. “KontANKARA İstanbul Başakrolsüz ve kaçak yapılaşma”nın İstanbul Haber Servisi Hubyar Sultan Derneği, Şahintepe şehirŞahintepe Mahallesi’nde egemen olduğu mahallede, “daKaracaören Köyü Velibaba Cemevi’ne yönelik saldırıyı progeçen pazar günü “cemevi”ne ha önce de bu tür saldırılar ve testo ederek imza kampanyası başlattı. “İmza ver, karanlık yapılan saldırıyla ilgili yerinde çatışmalar” yaşandığına dikellere dur de!” sloganıyla başlatılan kampanyaya ilişkin meinceleme yapan CHP İstanbul kat çeken Sevigen, “Kürt ve Altinde, “AleviSünni çatışması” çıkarmayı başaramayanların, evi nüfusun kardeşçe bir araMilletvekili Mehmet Sevigen, şimdi “AleviKürt çatışması” çıkarmak için pis bir tuzak kurda yaşadığı bir mahalle olarak polis karakolunun bile bulunmaya yeltendikleri belirtildi. Bildiriye, Avrupa Alevi Birliklebilinmektedir” görüşüne yer madığı mahallede saldırının ri Konfederasyonu Başkanı Turgut Öker, Hacıbektaş Anadoverdi. Raporda, yapılan görüş“Gazi olayları benzeri provolu Kültür Vakfı Başkanı Ercan Geçmez, Pirsultan Abdal melerdeki saptamalar ve değerkasyon” olarak göründüğüne Derneği Başkanı Fevzi Gümüş, Hubyar Sultan Derneği Başlendirmeler özetle şöyle: dikkat çekerken, buradan rant kanı Ali Kenanoğlu, Bozatlı Hızır Derneği adına Hatice AltıMaskeli grup eylem sağlamak isteyenlerin “Kürtnışık, Barış Meclisi’nden Hakan Tahmaz, Alevi dedesi Dertli yaptı: Görgü tanıklarının ifaAlevi çatışması” varmış gibi Divani, araştırmacıyazar Erdoğan Aydın, yazar Turan Eser, delerine göre, olaydan 4 gün göstererek insanları yerlerinden yazar Ali Murat İrat, gazeteciler Vedat Kara, Ahmet Koçak, önce çarşamba günü de maskeyurtlarından etmek istediği kuşOkmeydanı Cemevi adına Kamil Aykanat da imza attı. li bir grup cemevi yakınlarında kusuna yer verdi. eylem yaptı. Başakşehir ŞahinSevigen, önceki gün Şahintetepe Mahallesi’nde polis karadolayında yurttaşla yaptığı göitibaren Anadolu’dan gelen göçpe Mahallesi’nde cemevi saldıkolu yoktu ancak olayın ardından rüşmenin ardından hazırladığı raler sonucu oluşan bir yerleşim rını yerinde inceleyerek Cemyüzlerce sivil polis olay yerinporu, CHP lideri Kemal Kılıçyeri olduğu ve ağırlıklı olarak evi Başkanı Kadir Savaş, Kürt deydi. Olay yerini gören bir daroğlu’na sundu. Sevigen raGüneydoğuDoğu Anadolu’dan yurttaşları temsil eden dernek noktada 2 siyah minibüs olmaporunda, Şahintepe’nin 1980’den göç aldığı, nüfusun tamamına yasözcüleri, mahalle muhtarı ile 50 sı dikkati çekti. Kamera kayıtta değil: Yurttaş ve derneklerin verdiği bilgiler ve tespitlerine göre, cemevinde bulunan kamera sisteminin saldırı akşamı kayıtta olmadığı tespit edilmiştir. Saldırı bölgede bir AleviKürt çatışması yaratmak isteyen güçler tarafından organize edilmiş bir iştir. Alevilere yönelik sistemli bir saldırı başlatılmıştır. Maraş, Sivas ve Gazi katliamlarına benzer bir provokasyon girişimi yaratılmak istenmektedir. Bu saldırı bir Kürt saldırısı değildir. Bu saldırı hâlâ şüpheli bir saldırıdır. Potansiyel suçlu muamelesi: Şahintepe Mahallesi’nde yıllardır bir karakol istenmesine rağmen, tüm taleplere rağmen, tek bir karakol yok. Buraya kurtarılmış bölge gibi bakılıyor. Bu bölgede yaşayanlara potansiyel suçlu muamelesi yapılıyor. Yıkım tehlikesi: Büyükşehir Belediyesi’nin 5 binlik imar planlarında Güvercintepe etrafının tamamen geniş ve boş bir arazi olmasına rağmen imar planlarında yapılacak olan yeni yol, boş arazilerden değil de yapılaşmanın ortasından geçiriliyor. Burada da 1700 evin yıkım sıkıntısı var. TOKİ’ye devir planı Cumhuriyet çalışanları yılbaşını önceki evler İlçe Başkanı Hüseyin Özkahraman, mı: Buradaki dernekler akşam Günay Restaurant’da kutladı. GaUEFA Asbaşkanı Şenes Erzik, Türkiye platformu ister Alevi, ister zetemiz yazar, yönetici ve eski çalışanlaFutbol Federasyonu yöneticisi Kemal Sünni, ister Türk, ister rının da katıldığı yılbaşı partisinde siyaUlusu, sanatçı Neşe Karaböcek, tiyatro Kürt olsun, ortak probset, sanat, spor ve iş dünyasından birsanatçısı Gülriz Sururi, İstanbul Devlet lemleri karşısında yıllardır çok ünlüyle birlikte coşkulu bir gece yaOpera ve Balesi Müdürü ve Sanat Yönetbirlik ve beraberlik içinde şandı. Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni meni Suat Arıkan, tiyatro oyuncusu Gülhareket ediyorlar. Olaylaİbrahim Yıldız’ın kutlamaya gelen konuksen Tuncer, oyuncu ve yönetmen Ahmet rın bir başka sebebi de bularla yakından ilgilendiği ve CumhuriyetLevendoğlu, fotoğraf sanatçısı İsa Çelik, rası kentsel dönüşüm alaçilerin geç saatlere dek eğlendiği gecetiyatro oyuncusu Vural Buldu, oyuncu nı olduğu için “Bölgede de, İlhan Şeşen, Pınar Sağ, Buzuki Orhan Emrah Elçiboğa, oyuncu Ezgi Bakışkan, birlik ve beraberlik yok, sahne aldı. Şeşen sahnede “CumhuriSerda Kondeler Aktuna, oyuncu Dilek burada AleviSünni, yet’in gecesinde sahneye çıkmak şerefTürker, Keyveni Yönetim Kurulu Başkanı tir” dedi. Geceye aralarında DİSK Genel KürtTürk kavgası var” Sadık Çelik, Teknik Direktör Lemi ÇeBaşkanı Süleyman Çelebi, Beşiktaş Bele lik’in yanı sıra çok sayıda önemli isim kadiyerek insanları yerlerindiye Başkanı İsmail Ünal, CHP Bahçelitıldı. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) den yurtlarından ederek burayı TOKİ’ye devretme planı içindeler. Örgüt yandaşları mı: Bu bölge, TokatZiBOMBALI SALDIRININ 16. YILDÖNÜMÜ KIZLARIN BAŞINA TÜRBAN TAKILDI le çevresinden Türkmen Alevilerinin yoğunlukta yaşadığı yer olduğu için, son dönemde Meclis’te yaşanan anadilde eğitim ve özerklik konusunda BDP’nin tutumunu desteklemek isteyen ve KürtTürk kavgası çıİstanbul Haber Servisi Taksim’deki Opera karmak isteyen terör örÇORUM (Cumhuriyet) Çorum Merkez Pastanesi’ne bırakılan bombanın patlaması sogütü yandaşlarının yapYahya Kemal Beyatlı İlköğretim Okulu’ndan nucu ağır yaralanan ve 12 gün sonra yaşam satığı düşünülüyor. bir grup Alevi öğrencinin “uygulamalı eğitim vaşını kaybeden yazar Onat Kutlar ve arkeogezisi” adı altında camiye götürülüp, namaz Gazi olayları anımlog, rehber Yasemin Cebenoyan, patlamanın kıldırıldığı ileri sürüldü. satması: Gazi olayları yıldönümünde çeşitli etkinliklerle anılacak. Okulda görevli bayan din kültürü ve ahlak da böyle küçük bir kıvıl30 Aralık 1994’te eşi Filiz Kutlar ile evlilik bilgisi öğretmeninin velilerden uygulamalı cımla başladı. 17 genciyıldönümünü kutlamak üzere The Marmara eğitim gezisine katılmak amacıyla yazılı izin mizin hayatına mal oldu. Oteli’nin giriş katındaki Opera Pastanesi’ne belgesi aldığı, velilerin ise konunun içeriğini Onun için bu olaya mün(Cafe Marmara) giden Onat Kutlar, bir paltonun bilmeden kâğıdı imzaladıkları, öğretmenin öğferit bir olay diye bakılcebine bırakılan bombanın patlaması sonucu rencilere aptes aldırdıktan sonra camide namaz madan acilen hükümetin ağır yaralandı, Yasemin Cebenoyan yaşamını kıldırdığı, kız öğrencilerin başına ise türban yapması gereken şey, fayitirdi. Kutlar daha sonra, hastanede sürdürdüğü taktırıldığı, camide de öğrencilere ilahi okuttuilleri ortaya çıkarmaktır. yaşam mücadelesinde, 11 Ocak sabahı yenik rulduğu açıklandı. Pir Sultan Abdal Kültür Ne yazık ki 100 kişi saldüştü. Saldırı aşırı dinci İBDAC örgütü adına Derneği Çorum Temsilciliği, olaya sert tepki dırı yapıyor. Bugün araüstlenildi. Toplumsal Bellek Platformu, bugün gösterdi. Dernek yönetici ve üyeleri, dernek dan 5 gün geçmesine saat 11.00’de The Marmara Oteli önünde, bombinasında toplanarak Yahya Kemal Beyatlı rağmen tek bir kişi bile balı saldırıya ilişkin basın açıklaması yapacak. İlköğretim Okulu’nda yaşanan olayları kınadı. bulunamıyor. AYŞE SAYIN ‘KARANLIK ELLERE’ KARŞI İMZA KAMPANYASI Dikey rüzgâr tüneli hem 60 dolarlık maliyeti 2 dolara düşürdü hem de 5 yıllık eğitimi 6 haftaya indirdi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) 5 yıllık eğitimi 6 haftaya indirdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Askeri paraşütçüler, çok az ülkede bulunan dikey rüzgâr tüneliyle modern şartlarda eğitim alıyor. Ankara’daki Özel Kuvvetler Komutanlığı bünyesinde bulunan dikey rüzgâr tüneli, paraşütçülere 35 yılda verilebilen eğitimi 6 haftada verme imkânı sağlıyor. Tünel, uçaktan yapılan atlayışlardaki 60 dolarlık maliyeti de 2 dolara indirdi. Genelkurmay Başkanlığı, Özel Kuvvetler Komutanlığı bünyesindeki dikey rüzgâr tüneline basın turu düzenledi. Basın mensuplarına dikey rüzgâr tüneli ve paraşüt eğitimi konusunda brifing veren Özel Kuvvetler Komutanlığı Askeri Serbest Atlayış Paraşüt Kurulu Başkanı Albay Oğuz Tozak, Milli Savunma Bakanlığı’nın projesi olan dikey rüzgâr tünelinin Türk mühendisler tarafından yapılarak 31 Ekim 2008’de Özel Kuvvetler Komutanlığı’na teslim edildiğini de ifade etti. Tozak, dikey rüzgâr tüneli ile uçaktan çıkıştan paraşüt açılana kadar olan serbest düşüş bölümünün yapay ortamda gerçekleştirildiğini dile getirdi. Tozak, “Daha önce 3 ile 5 yılda ortalama 150 atlayış yaparak kazandığı yeteneğe artık 6 hafta gibi kısa bir sürede ulaşabilmektedir.Uçuş maliyetleri karşılaştırıldığında ise, uçaktan yapılan 30 saniyelik atlayışın maliyeti ortalama 60 dolar iken tünelde aynı sürede yapılan eğitim maliyeti ortalama 2 dolardır” dedi. Brifingin ardından tam teçhizatlı 4 paraşütçü önce bireysel ardından toplu gösteri yaptı. Öte yandan dikey rüzgâr tünelindeki eğitime katılanlar 8 metre yüksekliğe kadar çıkabiliyor. Uçuş alanının çapı 4 metre olan tünelin yüksekliği ise 24 metre. Rüzgâr tünelinde rüzgârın hızı saatte 260 kilometreye kadar çıkabiliyor. Onat Kutlar Alevi öğrencilere törenlerle anılacak camide din eğitimi C MY B C MY B