29 Eylül 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Devlet, kırsal endüstrileri geliştirmeli Prof. Dr. Cevat GERAY Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Kırsal alanda boş duran işgücünü değerlendirmenin en etkin yolu, tarıma dayalı endüstrileri geliştirmek, böylece işlendirme olanakları yaratmaktır. oğu kez "köy kalkınması" ile eş anlamlı kullanılan "kırsal gelişme ya da kalkınma", kırsal alanlarda yaşayan insan topluluklarının toplumsal, ekonomik, ekinsel açılardan yapısını değiştirecek biçimde üretim, gelir ve gönenç (refah) düzeylerinin geliştirilmesini, insantoprak ilişkilerindeki dengesizliklerin giderilmesini, kentsel alanlardaki fiziksel ve toplumsal altyapının yaratılmasını, tarımsal ürünlerin daha iyi değerlendirilmesini amaçlayan çok yönlü süreçleri, etkinlikleri ve örgütlenmeleri anlatmaktadır. Köyün ekonomisinin tarıma, ormana, genelde bitkisel ve hayvansal üretime dayanması nedeniyle genelde kırsal gelişme deyince genellikle, tarım ve hayvancılık kesiminin yapısı, sorunları, üretim, pazarlama, bu amaçla örgütlenme konuları akla gelmektedir. Kuşkusuz, toplumsal ve ekonomik içerikli kırsal gelişme, tarımdan kopuk değildir. Aksine, kırsal gelişme özünde tarımsal ekonomideki gelişim ve dönüşümlere bağımlıdır. Bununla birlikte, kırsal gelişmenin, insan toprak ilişkileri, toprak iyelik düzeni, toprakların işletmelere dağılımı, topraksızlık ya da toprağın azlığı başta olmak üzere, çok çeşitli kırsal altyapı, işsizlik, ormanların korunması ve benzeri konularla ilgili çok geniş kapsamlı yönetsel, ekinsel, eğitsel ve tüzel kimi yöneltilerle birlikte ele alınması gerekmektedir. Ülkemizde güdülen kırsal gelişme yöneltileri zaman zaman ortaya atılmış, denenmiş, sonuçları değerlendirilmeden özellikle iktidar, hükümet, hatta bakanlık değişiklikleri yüzünden bir yana itilmiş, kısacası süreklilik kazanamamıştır. Bu yöneltiler, kaynağını Anayasa’ dan almakta, çoğu kez, siyasal partilerin izlencelerinde ve seçim bildirgelerinde, hükümet izlencelerinde, beş yıllık kalkınma planlarında yansımasını bulmaktadır. Kırsal toplulukların kalkınmasını amaçlayan yöneltiler, toplum kalkınması deneme çalışmaları, örnek uygulamalar süreklilik kazanamamış, etki ve sonuçları bilimsel yöntemlerle değerlendirilmemiş, hükümet ve bakan değişmelerine bağımlı olarak sık sık değişmiştir. Kırsal gelişme yöneltilerinin ülke, bölge, kentsel ve kırsal yerleşmeler ölçeğindeki planlamalardan, bu planların erek, ilke, öncelik ve önlemlerine dayandırılması gerekmektedir. Yöresel kaynakların kalkınma amacıyla harekete geçirilmesi, ülke, bölge ve yerel yerleşmelere ilişkin yatırım karar ve etkinliklerinin kırsal alana da yansıması, kır halkının kalkınmanın "nimet"lerinden yararlanabilmesi için kırsal alandaki kalkınma çabalarıyla Ç daha üst düzeydeki planlama kararları arasında tutarlılık sağlanması gereklidir. Kentleşme, dünyanın ve ülkenin geleceğini belirleyen en önemli süreçtir. Bu süreç durdurulamaz, durdurmaya gerek de, olanak da yoktur. Ancak, toplumsal katmanlar arası ve bölgeler arası dengeli kalkınma, yerleşme, arsa ve konut yöneltileriyle kentleşmenin yönü değiştirilebilir, daha sağlıklı biçimde, daha normal bir hızla gerçekleşmesi sağlanabilir. Önemli olan, kırsal kesimde yaşam koşullarını, geçim olanaklarını iyileştirmek, fiziksel, toplumsal altyapı ve hizmetleri köylünün ayağına götürmektir. Kırsal kesimin ekonomik, toplumsal, ekinsel açılardan gelişimini ve yapısal dönüşümünü sağlayacak, köyü bütünüyle kavrayacak biçimde, toprak reformu vb. köklü düzeltimler yapılmalıdır. Kırsal yaşamı çekilmez ve yaşanılmaz duruma sokan koşullardan kaynaklanan "köyün itici gücü", köylünün tarımdan koparak çözümü kente göç etmekte bulmasına yol açmaktadır. Ulaşım ve iletişim kolaylıklarındaki ilerlemeler sonucu "iletici" güçlerin etkisiyle "kentin çekici gücü" yanıltıcı biçimde ağır basmaktadır. Toplumsal sınıflar, bölgeler arasındaki toplumsal, ekonomik, ekinsel dengesizliklere koşut olarak köyle kentler, kırsal alanla kentsel alanlar arasında da her açıdan, özellikle gelir dağılımı ve fiziksel, toplumsal yapı ve hizmetler açısından, derin farklılıklar bulunmaktadır. Bu farklılıklar giderilmedikçe, köyden kente göç sağlıklı, dengeli bir sürece çevrilemez. Kırsal alanda boş duran işgücünü değerlendirmenin en etkin yolu, tarıma dayalı endüstrileri geliştirmek, böylece işlendirme olanakları yaratmaktır. Kırsal endüstrileşmeyi desteklemek için bölgesel düzeyde kırsal endüstrileşme planları yapılmalıdır. Bu konuda yöneltiler geliştirmek, planlama, eşgüdüm, teknik yardım, parasal destek işlevlerini yerine getirecek bir örgüt kurulmalıdır. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün kaldırılması tartışma konusudur. İl Özel İdarelerinin bu görevleri yüklenmesi devletin bu konudan çekilmesini gerektirmemelidir. Buna ilişkin olarak yasal ve yönetsel düzenlemeler yapılmalı, yöneltiler geliştirilmeli, uygulamalar izlenmeli ve değerlendirilmelidir. Kırsal endüstrilerin kurulması, işletilmesi ve ürünlerin pazarlanmasına ilişkin konularda etkin bir araç olduğu anlaşılan kooperatiflerin geliştirilmesi için her türlü önlemin alınması, kooperatifleri dışlayan ya da özel kesimin güdümüne sokan bugünkü uygulamalardan vazgeçilmesi gerekir. Devlet, kırsal endüstrilerin geliştirilmesinin sağlayacağı uzun soluklu toplumsal ve ekonomik yararları dikkate almalı, öncelikle yeterli akçalı desteği sağlamalıdır. Ekonomik açıdan kamunun bu konuda özveride bulunması için toplumsal yararları açısından türlü haklı gerekçe vardır. 24
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear