Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
26 AĞUSTOS 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
GEÇMİŞTEN
GELECEĞE
ORHAN ERİNÇ
Bile Bile Lades...
Türkiye, hukuk yönünden acayip bir ülkeydi
zaten. Anayasa değişikliğine eklenen kimi
bölümlerle daha da acayipleşmesi kaçınılmaz
görünüyor.
Anayasanın 20’nci maddesine eklenmek
istenilen ve “herkes, kendisiyle ilgili kişisel
verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir”
diye başlayan bölümü daha önce de gündeme
getirmiştim.
İddialara bakarsanız bu değişiklik kişisel
verilerin gizliliğinin sağlanmasını ve korunmasını
öngörüyor.
Acaba öyle mi?
Eskiden Meşrutiyet öncesinde ve sonrasında
en çok tartışılan konulardan biri “Basın yasaların
çizdiği sınırlar içinde serbesttir” anlamına gelen
düzenlemeydi.
Aynı mantık, Türkiye’yi daha
demokratikleştireceği (!) belirtilen 20’nci madde
önerisiyle de yeniden yaşama döndürülecek.
“Nasıl?” derseniz yanıtı açık. Değişiklik
önerisinde deniliyor ki “kişisel veriler, ancak
kanunda öngörülen hallerde veya.... işlenebilir.”
Bir başka deyişle, anayasa değişikliği kişisel
verileri korumuyor, aksine iktidar çoğunluğunun
yapacağı yasalara bırakıyor.
Yürürlükteki kimi yasalar ve yasa tasarıları
kişisel verileri neredeyse ortaya dökmek ve
gereğinde kullanmak amacını taşıyor.
12 Eylül yönetiminin işçi düşmanlığını yaşama
geçirdiği bilinmeyen bir gerçek değil.
Bu nedenle sendikacılar da topun ağzındaki
işçi temsilcileri.
12 Eylül yaklaşımıyla her zaman suç işlemesi
olası sayılan sendikacıların durumu, demokratik
bir yönetime geçildiğinde (!) değişti mi?
Ne gezer!
Sendikalar ve derneklerle ilgili yasalara göre,
genel kurullardaki seçim sonuçlarının belirli
sürede kamu makamlarına bir çizelge olarak
iletilmesi zorunludur.
Ancak sendika yöneticileri için bu yöntem
yeterli değildir.
Kimlik bilgilerinin yanı sıra iş ve ev
adreslerinin de gazete ile ilan edilmesi
zorunludur.
Kişisel verileri koruyacağını iddia eden iktidar
partisi de bu yöntemi değiştirmeyi
düşünmemiştir.
Nedeni olasıdır ki bir suç işlediği iddia edilirse
adresinin görevli kurumlarca biliniyor ve
gözaltına alınmasının kolaylaştırılmış olmasıdır.
Biraz paraya kıyarsanız bir siyasal parti
kurabilir, böylece seçmen listelerine resmen
ulaşabilir, seçmenlerin kimlik numaralarını ve
adreslerini öğrenebilirsiniz.
Meclis’te Adalet Komisyonu Alt
Komisyonu’nda bekletilen “Kişisel Verilerin
Korunması Hakkında Yasa Tasarısı”nı da
unutmamak gerek.
Anayasanın 20’nci maddesinde yapılması
öngörülen değişiklikle yukarıda saydığım
hukuka aykırılıklar anayasaya aykırılıktan
kurtarılmış olacak.
Siyasal iktidarlara, benzer yeni yasalar
çıkarabilmelerinin de önü açılacak.
“Evet” demeye niyetlenenler, acaba bile bile
lades mi diyecekler?
oerinc@cumhuriyet.com.tr
İstanbul Haber Servisi - Eski Ka-
çakçõlõk ve Organize Suçlarla Müca-
dele Daire Başkanõ, Eskişehir Emni-
yet Müdürü Hanefi Avcı, “Haliç’te
Yaşayan Simonlar / Dün Devlet Bu-
gün Cemaat” adõyla yayõmlanan ki-
tabõnda, emniyetteki cemaat örgüt-
lenmesini belgeledi.
Hanefi Avcõ, kitabõnda sivil olan
Kozanlı Ömer kod adlõ Osman Hilmi
Özdil’in emniyetteki cemaat yapõlan-
masõnõn varlõğõna ilişkin güncel belge-
lere yer vererek emniyetteki Fethullah
Gülen cemaatinin İstihbarat Şube Mü-
dürlüğü ile Kaçakçõlõk ve Organize
Suçlarla Mücadele (KOM) şubelerinde
yaygõn olduğunu belirtti. Emniyet için-
deki Gülen örgütlenmesini “Kozanlı
Ömer” kod isimli Osman Hilmi Özdil
adlõ sivil kişinin “imam” sõfatõyla yö-
nettiğini iddia eden Avcõ, emniyet içe-
risindeki Fethullahçõ bir grup polis ta-
rafõndan “Kozanlı Ömer”i şikâyet et-
mek için Fethullah Gülen’e yazõlan no-
tu ise iddialarõnõn kanõtõ olarak göster-
di. Emniyet içindeki cemaat yapõlan-
masõnõ deşifre ettiği kitabõnda, emniyetin
tüm arşiv ve bilgilerinin “cemaat ar-
şivine taşındığını” yazan Avcõ, “Her
kritik birimde cemaatin irtibatı ve so-
rumlusu yer almış, istihbarat ve
KOM ve diğer birimlerin bilgi işlem
birimleri büyük oranda cemaatten
oluşmuştur. Emniyete ait tüm arşiv
ve bilgiler cemaat arşivine taşınmış-
tır. İstihbarat ve KOM’da teknik ve
amir kadro büyük oranda cemaat ele-
manı konumunda veya cemaatten ge-
len talimata uymaktadır” diye yazdõ.
İlk delil, 2002’de
Avcõ’nõn, kitabõnda emniyetteki ör-
gütlenmeye ilişkin ilk gösterdiği örnek
ise 4 Ağustos 2002’de Elazõğ Sivrice’de
bir camide unutulan çantadan çõkan do-
kümanlar. Çantanõn sahibi, Ahmet Şa-
hinalp ismindeki maden mühendisi.
Mühendis olmasõna rağmen özel eğitim
kurumunda öğretmenlik yapan Şahinalp,
çantadan çõkan dokümanlara bakõlõrsa,
Elazõğ, Bingöl, Tunceli ve Malatya gi-
bi kentlerdeki emniyet örgütlenmesinin
yöneticisiydi. Çantadan bölgedeki
polislerin, isim, adres ve telefonla-
rõ, temas kurulacak kişiler, bazõ
polis amiri ve müdürlerinin tayin
yerleri ve özel durumlarõ hakkõnda
notlar çõktõ.
İmamlar her yerde
Avcõ, cemaatin her kurumu
“imam” adõnõ verdiği bir kişi eliy-
le yönettiğini ifade ederken, “Öğ-
rendiğim kadarıyla MİT, ordu,
yargı ve milletvekilleri içerisinde
imam konumunda kişiler bulun-
maktadır” diyor. Ve cemaatin em-
niyetteki imamõnõn da “Kozanlı
Ömer” kod adlõ “Osman Hilmi
Özdil” olduğunu açõklõyor. Avcõ ki-
tabõnda, sivil olan Kozanlõ Ömer
kod adlõ Özdil’in emniyetteki ce-
maat yapõlanmasõnõn varlõğõna iliş-
kin ikinci bir kanõt olarak güncel
belgelere de yer verdi. Avcõ’nõn, bel-
genin, emniyet içerisinde Kozanlõ
Ömer’den rahatsõzlõk duyan Fet-
hullahçõ polisler tarafõndan, Fet-
hullah Gülen’e verilmek üzere ka-
leme alõndõğõnõ iddia ettiği belgede,
Özdil, “Ömer Bey” olarak anõlõyor.
İlişkilere açõklõk getiren not, Av-
cõ’nõn kitabõnda şöyle yer aldõ:
‘Cemaatin teşkilat
sorumlusu’
MİT ve askeri istihbarat Ömer
Bey’i gerçek adıyla bilmekte, ta-
kip etmektedir. Emniyette görev
yapan üst düzey yetkililerden
Emin Aslan, Sabri Uzun, Hanefi
Avcõ, Hüseyin Özalp gibi devletin
önemli merkezleriyle irtibatlı ki-
şiler de Ömer Bey’in teşkilat so-
rumlusu olduğunu bilmektedirler.
Başbakan’a yakın
Başbakan’ın çok yakınında
bulunan M.A. tarafından da
Ömer Bey teşkilatın imamı ola-
rak bilinmektedir. Masrafları
Başbakanlık örtülü ödeneğin-
den karşılanan ve İçişleri Ba-
kanlığı Sivil Toplum Kuruluşla-
rını Destekleme Derneği’nin il
temsilcileri ve merkez koordi-
natörleri Ömer Bey’in emniyet
teşkilatına bakan ekibi tarafın-
dan oluşmaktadır. Teşkilat men-
suplarıyla yapılan ikili görüş-
meler zaman zaman bu dernek
merkezinde yapılmaktadır. Teş-
kilatla ilgilenen sivillerin bir kıs-
mı ve eşleri Samanyolu Koleji,
Turgut Özal Derneği, Maltepe
Dershaneleri ve özel okulları-
mızda görev yapmaktadır. Ar-
kadaşlarımızdan sorumlu siviller
bürokraside ve değişik birim-
lerde istihdam edilmektedir.
Tedbirsizlik
Görevli sivil şahısların resmi ar-
kadaşları tanımaları, lojmanla-
ra ve işyerlerine gelerek görüş-
me yapmaları, cenazelere katıl-
maları, toplu yerlerde özel te-
veccühe mazhar olmaları neti-
cesinde fiziki ve teknik takip ile
deşifre olmuşlardır. Bir taraftan,
‘Aman evinizde bir kitap, bir CD,
bir Kuran ve bir cevşen olsun,
dersler 4 kişiyi geçmesin’ diye
tahşidat yapılırken, diğer yanda
ağabeylerin tedbire aykırı dav-
ranışları soru işaretleri oluştur-
maktadır. Resmi arkadaşlardan
alınan operasyon bilgileri doğ-
rudan bilgi notu formatında hiz-
metle irtibatlı yerlerde yayımla-
tılmaktadır. İl Emniyet Müdü-
rü’nün bilgisi olmadan ‘aktif ha-
ber’ isimli internet sitesinde giz-
li konuların yayımlanması ne-
deniyle arkadaşlarımız ve hizmet
hedef haline getirilmiştir.
KOZANLI ÖMER KİMDİR?
ELÇİN POYRAZLAR
WASHINGTON - ABD’deki özel is-
tihbarat kuruluşu Stratfor’un AKP ve
Fethullah Gülen hareketini mercek al-
tõna aldõğõ raporunda MİT Başkanõ Ha-
kan Fidan’õn Türk hükümetine yakõn ol-
duğu ifade edildi.
Cumhuriyet’in, ilk bölümünü dün ha-
berleştirdiği “İslam, Laiklik ve Türki-
ye’nin Geleceği İçin Kavga” başlõklõ ra-
porda Ergenekon soruşturmasõnõn siyasi
muhalefeti ezmek için bir araç haline gel-
diği değerlendirmesi yer aldõ. Raporun
AKP ve Gülen hareketinin Türkiye’deki is-
tihbarat, eğitim, ordu, yargõ ve dõş politi-
ka konularõndaki eylemleri hakkõndaki
değerlendirmeleri şöyle:
? Son otuz yõlda polis, özellikle de po-
lis istihbaratõ AKP ve Gülen hareketinin
şemsiyesi altõna girdi. İslamcõlar şimdi
laik rakiplerinin altõnõ oymak için güç-
lü bir araca sahip.
? AKP ve Gülen hareketi ülkenin polis
istihbaratõna bilfiil sahip. Bunun yanõ sõ-
ra MİT içinde de ciddi akõn yapõyorlar. Mil-
li Güvenlik Konseyi mayõs ayõnda Hakan
Fidan’õ MİT başkanõ olarak atadõ. Fi-
dan’õn hem sivil hem de askeri geçmişi or-
du ve hükümet açõsõndan tatmin edici ol-
sa da Fidan’õn sempatileri ağõrlõklõ olarak
AKP’den yana gözüküyor.
? Fidan MİT’in yeteneklerini yabancõ is-
tihbarat toplamaya yoğunlaştõrmayõ ve
böylece AKP ve Gülen etkisi altõndaki po-
lis istihbaratõnõn yurtiçinde çalõşmasõ için
alan yaratmayõ planlõyor. Dõş ve iç istih-
barat arasõnda belirgin bir çizgi çizerek ve
MİT’in odak noktasõnõ dõşa döndürerek
AKP ve Gülen hareketi dõşarda Türk ya-
yõlmacõ politikasõnõ ilerletmek için istih-
baratõ bir dõş politika aracõ olarak kullan-
mayõ ve ayrõca laiklerin MİT’i içerde ca-
susluk amaçlarõ için kullanmalarõna engel
olmayõ hedefliyor.
? Türkiye’nin İslamcõlarõ devletin güç
dengesini değiştirmek için orduyla kapõş-
malarõ gerektiğini biliyorlar. Bu süreç ya-
vaş, sessiz ve iyi tasarlanmõş olacak ve so-
nunda ordunun uzun süreli dokunulmaz
statüsü ortadan kalkacak.
? Derin devlet unsurlarõnõn Ergenekon
soruşturmasõna bulaştõğõna kuşku yok an-
cak bu soruşturmanõn farklõ bir biçime dö-
nüştüğü ve giderek siyasi muhalefeti ez-
mek için bir araç haline geldiğine inanmak
için nedenler var.
? Gülen hareketi son otuz yõlda eğitim
sektöründe saldõrgan bir biçimde çalõştõ.
Hedef Gülen geleneğine bağlõ iyi eğitim-
li Türkleri ekonominin stratejik sektörle-
ri, hükümet ve ordu içinde yüksek yerle-
re getirebilmek.
? Dõşişleri Bakanlõğõ kaynaklarõ Gülen
okullarõndan giderek daha fazla mezunun
bakanlõkta çalõşmaya başladõğõnõ söylüyor.
Dõşişleri Bakanlõğõ’na İslamcõ katõlõmõ
hõzlandõrmak için AKP büyükelçi olma ya-
şõnõ 45’ten 35’e indirdi.
? Türkiye ayrõca Gülen hareketinin
güçlü bir varlõk gösterdiği ülkelerde bü-
yükelçilik açmayõ hõzlandõrdõ.
? Laikler yüksek mahkemeler sayesin-
de siyasi partileri kapatma silahõnõ elinde
tutuyor. Şimdi AKP, laiklerin yargõ kont-
rolünü ellerinden almak için tasarlanmõş
anayasal değişiklik paketiyle laiklerle ka-
põşmaya hazõr.
? Eğer referandum geçmezse İslamcõlar
ile laikler arasõndaki kavganõn bir sonra-
ki aşamasõ 2011 seçimleri olacak. AKP
Meclis’te süper çoğunluğu sahip olarak ye-
ni bir anayasa hazõrlayõp iktidarõnõ pekiş-
tirmeyi hesaplõyor.
CHP’NİN ÇALIŞMASINA DESTEK
MHP: Türbanda
uzlaşma önemli
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Bilim,
Yönetim ve Kültür Platformu Başkanõ Sencer
Ayata’nõn türban yasağõ konusunda CHP yö-
netimine verdiği çalõşma için MHP’den destek
geldi. AKP ise itiraz etti.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural:
Bu konuda hem kamuoyunda hem siyasi parti-
ler arasõnda bir uzlaşma olmasõ önemli. Bu uz-
laşma arayõşõnõn başlamasõ da önemli. Türbanõ
siyasetin gündeminden çõkarmak gerekir. Ku-
tuplaşma Türkiye’ye zarar veriyor.
MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı: Bu-
gün CHP’nin türban meselesini çözme konu-
sundaki olumlu iradesinin uygulamaya geçiril-
mesi için somut tekliflerin oluşmasõ gerekir. Şu
anda teklifin ne olduğunu bilmiyoruz. Bu ko-
nuda bir mutabakat oluşturulmalõ.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Tunca
Toskay: 1999 yõlõnda koalisyon kurulurken
genel başkanõmõz gayet açõk olarak ifade etti.
Artõk eğitim hakkõnõn engellenmemesi konusu-
na çözüm bulunmalõ. O dönem siyasi iktidar,
türbanõ siyasi simge olarak kullanõyordu. Üni-
versitelerin kapõsõnda olaylar çõkarõyorlardõ.
Şimdi iktidar oldular ve sorunu çözemediler.
AKP ve o eğilimi temsil eden siyasi partiler, si-
yasi istismar olarak türbanõ kullanõyor. Bu istis-
marõ da onlarõn elinden almak lazõm.
AKP Milletvekili Burhan Kuzu: Öncelikle
belirtmeliyim ki CHP bu konuda samimi ol-
mak yerine sadece şu geçiş döneminde siya-
set yapõyor. Benim görüşüm artõk çözümün
YÖK ve üniversiteden geçtiği doğrultusunda.
Üniversiteler, rektörler türbanõ serbest hale
getirebilir yani uygulama yoluyla bu konuya
çözüm bulunabilir. Eğer birilerinin söylediği
gibi ‘siyasal simge’ filan gibi bir durum var-
sa üniversitenin elinde de disiplin kozu var.
Kaydõnõ silme cezasõ da verebilir. Ben bir
bağlama şekli bulmayõ da doğru bir yaklaşõm
olarak görmüyorum. Genç kõzlara “Anado-
lu’daki anneleriniz gibi bağlayın” demek
bugünkü moda dünyasõnda gerçekçi olmaz,
doğru olmaz, kabul edilemez.
Milli Gazete’den
Arınç’a sert yanıt
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Devlet
Bakanõ Bülent Arõnç’õn,
Gümüşhane gezisinde
“TRT de Milli Gazete
gibi. İş bittikten sonra
gelirler” sözlerine Milli
Gazete’den tepki geldi.
Gazete, Arõnç’õn sözleri-
ni oruçlu olmasõna bağa-
layarak “Oruçlu insanlar
hak hukuk meselelerin-
de her zamankinden da-
ha titiz davranmalõ”
eleştirisini yaptõ.
CHP’li Matkap’a
otomobil çarptı
HATAY (AA) - CHP
PM Üyesi Nihad Matkap
Hatay’õn Erzin ilçesinde
bir kahvehanede yurttaş-
larla bir araya gelerek re-
ferandumda “hayõr” oyu
kullanmalarõnõ istedi. Da-
ha sonra kahvehaneden
ayrõlan Matkap ve bera-
berindekilere, Ali Kara-
kuş yönetimindeki oto-
mobil çarptõ. Olayda
Matkap dizinden hafif
yaralandõ. Matkap, Kara-
kuş hakkõnda suç duyu-
rusunda bulunduklarõnõ,
kasõt olup olmadõğõnõn
araştõrõlacağõnõ kaydetti.
30 Ağustos
resepsiyonu
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Zafer
Bayramõ’nõn 88. yõldö-
nümü dolayõsõyla 30
Ağustos’ta verilecek re-
sepsiyon Merkez Ordu-
evi’nde gerçekleştirile-
cek. Resepsiyona 27
Ağustos’ta Genelkurmay
Başkanlõğõ’nõ devralacak
Kara Kuvvetleri Komu-
tanõ Orgeneral Işõk Koşa-
ner ev sahipliği yapacak.
Aydın: İlanlar
doğru değil
İstanbul Haber Ser-
visi - İstanbul Barosu
Başkanõ Muammer Ay-
dõn, AKP’nin, referan-
dumdan “Hayõr” çõkaca-
ğõnõ bilmesi nedeniyle
etik ve etik olmayan her
yolu denemeye başladõ-
ğõna dikkat çekti. Aydõn,
“Son günlerde ulusal ga-
zetelere verdikleri tam
sayfa ilanlar gerçekleri
yansõtmamaktadõr” dedi.
Saruhan
görevden alındı
İZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Muğ-
la’nõn Bodrum ilçesinin
Yalõkavak Beldesi Bele-
diye Başkanõ Mustafa
Saruhan, İçişleri Bakanlõ-
ğõ tarafõndan açõğa alõndõ.
Saruhan’õn, hakkõnda de-
vam eden imarla ilgili
davalar nedeniyle açõğa
alõndõğõ bildirildi.
TDK: Hayır
diyeceğiz
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Türk
Dayanõşma Konseyi’ni
(TDK) oluşturan 70 si-
vil toplum kuruluşu, re-
ferandumda “Hayõr” di-
yeceklerini açõkladõ.
Konsey Başkanõ Şem-
settin Yelman, “Açõkla-
ma yapmak zarureti his-
setmemizin sebebi, Baş-
bakan’õn sivil toplum
kuruluşlarõnõn oylarõnõn
rengini belli etmesi yö-
nünde tehdit olarak algõ-
lanabilecek ifadeler kul-
lanõlmasõdõr” dedi.
Avcı
‘Saadet’ arayışı
ERDEM GÜL
ANKARA - SP’de olaylõ kong-
re ile başlayan kavga, iftar bas-
kõnlarõ ve tehditlere kadar varõnca
arabulucular devreye girdi. SP
Genel Başkanõ Numan Kurtul-
muş’un önceki gece Necmettin
Erbakan’a yaptõğõ sürpriz ziyaret,
SP’deki kavganõn sona erdirilme-
si yolunda ilk adõm olarak algõla-
nõyor. Erbakan ve Kurtulmuş’un
görüşmeleri sürdürecekleri belir-
tiliyor. Görüşme, partinin “akil
adamı” konumundaki Recai Ku-
tan ve arkadaşlarõnca sağlandõ.
Yaklaşõk 3 saat süren görüşmede
Kurtulmuş, kongrede oluşan par-
ti yönetimine bütün camianõn say-
gõ göstermesini ve bu konudaki
provokasyon ve kõşkõrtmalarõn so-
na erdirilmesi için Erbakan’dan iş-
birliği ve destek istedi.
Görüşmede baskõnlar ve teh-
ditler konusunda kendisinin de ra-
hatsõzlõk yaşadõğõnõ belirten Er-
bakan, bir an önce olağanüstü
kongrenin toplanmasõnõ istedi.
Erbakan ve Kurtulmuş’un bugün
de bir araya gelebilecekleri be-
lirtiliyor. Kurtulmuş, ziyarete iliş-
kin gazetecilerin sorularõnõ ya-
nõtlarken, iftar saldõrõlarõnõn asla
kabul edilemeyeceğini belirterek
Erbakan’la görüşmede bu konu-
yu ele aldõklarõnõ belirtti. Kurtul-
muş, “İşin bana da Erbakan
Hoca ağabeyime de ağır gelen
tarafı, bütün bu saldırıların,
bu gözü dönmüş tavırların maa-
lesef Hoca’nın adına yapılmış
olmasıdır” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Adalet Ba-
kanõ Sadullah Er-
gin, NTV’nin canlõ
yayõnõnda günde-
me ilişkin sorularõ
yanõtladõ. Hrant
Dink davasõyla il-
gili Türkiye’nin
AİHM’ye verdi-
ği savunmayla il-
gili Ergin,
“ H r a n t
Dink’le ilgili
AİHM sa-
vunması
doğru de-
ğil. Devlet
yaşam hakkı-
nı koruyamadı. Yeni
başvuruyla Dink ai-
lesinin ıstıraplarını
azaltmaya çalışacağız.
Maddi isteği ise mah-
keme kendi belirleye-
cektir. Bu başvuruları dava
sonucundan önce yapacağız.
Geri çekme olmayacak. Yeni
yapılacak dostane çözüm öne-
risi, önceki savunmayı bir ne-
vi düzeltecek” dedi.
Avcõ’nõn kitabõyla ilgili bir so-
ruya Ergin, “Hanefi Avcı geldi
ve kendisine karşı bir komplo
olduğu konusunda dilekçesini
verdi. Ama konuşurken cema-
atçi yapı söz konusu olmadı. Biz
dilekçeyi bakanlık içinde ince-
lettik. Mahkemede bir noktaya
gelince kendisi de tanık olarak
dinlenecektir. Verdiği dilekçe-
deki olayları araştırıyoruz. Bu
incelemelerin bir yerinde müş-
teki sıfatıyla dinlenecektir. Biz
kitapla ilgili inceleme başlattık.
Kitaptaki iddialar ispat edilir-
se biz bunun üzerine gideriz.
Şayet iddialar kanıtlanmazsa,
bunun delilleri Avcı’dan iste-
necek” yanõtõnõ verdi.
ERGİN: İddialar ispat
edilirse üzerine gideriz
Kurtulmuş’tan Erbakan’a sürpriz ziyaret
Hanefi Avcõ’nõn olay kitabõnda “En üstte-
ki imam” diye nitelendirdiği ve polis teş-
kilatõnõ yönettiğini öne sürdüğü ‘Kozanlı
Ömer’ denilen Osman Hilmi Özdil, Polis
Sandõğõ’na ait Ankara Sigorta’nõn acenteli-
ğini yaptõğõ ortaya çõktõ. Polis Bakõm ve
Yardõm Sandõğõ’na ait Ankara Sigorta’nõn
acenteliğini yapan bir şirketin ortağõ, Öz-
dil’in 42 yaşõnda olduğunu ve Ankara’da
yaşadõğõnõ ortaya koydu. Özdil’e ait Yeni
Master Sigorta Aracõlõk Hizmetleri Ltd.
Şirketi’nin de ortaklarõndan biri olan Öz-
dil, bu şirketi 13 Haziran 2006 tarihinde
noter kaydõyla kurdu. Şirket 20 Nisan
2006’da da ticaret sicil kaydõ yapõlarak
resmi olarak faaliyete geçti. Özdil’in, şir-
ket kurulduğu günden bu yana Cengiz Öz-
kan isimli bir de ortağõ bulunuyor. İkamet-
gâh senedine göre Ankara’da yaşayan
1968 doğumlu ve 42 yaşõnda olan Özdil,
Adana Kozan doğumlu. “Kozanlı” lakabõ-
nõn da doğum yerinden geldiği sanõlõyor.
Avcõ, kitabõnda emniyetteki Gülen örgütlenmesini Kozanlõ Ömer kod adlõ Özdil’in imam sõfatõyla yönettiğini yazdõ
Cemaatleşmeyi belgeledi
İstanbul Haber Servisi - Devlet Ba-
kanı Bülent Arınç katıldığı bir radyo
programında soruları yanıtladı.
Arınç, CHP’nin türban sorununun
çözümüyle ilgili raporla ilgili “Bun-
dan sonra özgürlüklerden yana ola-
caklarsa bunu fiilen ortaya koymaları ge-
rekir” ifadesini kullandı. Arınç, “Bedel-
li askerlik çıkacak mı” sorusunu da “Ben
çıkmasından yanayım. Ama şu anda silah-
lı kuvvetler uygun görmüyor, hükümet de bu
kanaati şimdilik paylaşıyor. Sonrası için
ümitli olduğumu söyleyebilirim” dedi.
Arınç: Bedelli askerlik
konusunda ümitliyim
ABD’deki özel istihbarat kuruluşu Stratfor’dan AKP ve Gülen raporu
‘Polisi ele geçirdiler’