26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
CMYB C M Y B 30 TEMMUZ 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Olmadı Demirtaş Ceyhun... Bir anda yanar döner karanlığın şaşkınlığını yaşa- dım. Kendimi toparladım. İlk işim Tarık Akan’ı ara- mak oldu: “Demirtaş’ı yitirdik!” Az sonra İbrahim Yıldız girdi odama... “Haberin var mı?” Başımı salladım... 40 yıllık arkadaşım, dostum, kardeşim, ağabeyimdi o! Birden 70’li yıllara gittim... Ozan’ın, Asya’nın ço- cukluk günlerini düşündüm... Eşi Günöz’ü... Kimi zaman İzmir-Çeşme’de, kimi zaman İstan- bul-Bebek’te içtiğimiz yıllardı. İyi bir mimar, iyi bir öykücü, romancı... Sesi kulağımda hâlâ: “Bak Hikmet, bana laga luga yapma, Adanalıyık ona göre!” Haziran başında hastalanmadan önce, Bod- rum’dan Genel Yayın Yönetmenimiz İbrahim Yıldız’ı arayıp takılmış Demirtaş: “İbrahim, beni köşe yazarı yapmadın, bari gön- derdiğim yazıyı kullan...” Demirtaş Ceyhun’un ölüm haberini alınca önce o yazıyı buldum... 3 Temmuz 2009’da Cumhuriyet’in ikinci sayfa- sında çıkan önemli bir yazı: “Gerçekten, Ottawa Sözleşmesi nedir acaba?” Yazının bir bölümünde can alıcı, insanın içini sız- latan bir tümce var: “Gerçekten bu sözleşmeyi imzalamamızın PKK ile savaşımda ne gibi etkisi olmuştur acaba? Örneğin bu sözleşmeyi imzaladığımızdan bu yana şehit düşmüş, yaralanmış, sakat kalmış Mehmet- çiklerin acaba yüzde kaçı mayın kurbanıdır.” Bu yazıyı okuyabildi mi bilmiyorum Demirtaş... Genç sayılacak bir yaşta bir “merhaba” bile de- meden çekip gitti... Demirtaş’ı anlatmak zor benim için! 70’li yıllarda İzmir geceleri... Sadun Aren’le, Ah- met Piriştina’yla gün ışığına dek Çeşme kumsalın- da yaptığımız tartışmalar... Yazı masamın başındayım... Bir başka yazı yazmıştım, Demirtaş’ın ölüm haberini alınca onu yedekte tuttum... Aziz Nesin, Behice Boran, Şükran Kurdakul, Sa- dun Aren, Demirtaş Ceyhun ve Ahmet Piriştina... Ahmet’i genç yaşta yitirdik! Yukarıda saydığım adların hiçbirisi artık yaşamıyor. Sosyalizmi içimizde yeşerttiğimiz, soluk alıp ver- diğimiz yıllardı. O yanar döner karanlığın şaşkınlığı içinde, çatlak sözleri, inatçı sesleri şairin dizelerinde görür olmuş- tuk. Trajedinin o ilk senli-benli sözcükleri 30 yıl geride kalmıştı. En sevdiklerimiz ölüyor, bizler de arkalarından ya- zılar yazıyorduk! Ah benim Sevgili kardeşim, dostum, ağabeyim Demirtaş! Bu sana yakışır bir ölüm değil biliyor musun? Sen atak, sen savaşımcı, sen sözünü esirgemeyen! Yüreği çocukça! Sana ölümler vız gelirdi, vız. Bak şimdi Bebek koyunda yürürken bir meyhane arıyorum senin için. İçki içmesem de şöyle bir otu- rup eski günleri anımsamak için. Belki Arif Keskiner’in Çiçek Bar’ında dostlarla... Belki yakında gideceğim İzmir’de eski arkadaşlarla... Çeşme’ye de uğrarım senin için... Bizim Özlem ve Bülent’in Aya Yorgi’deki yerine. .. 75 yaşında da çekilip gidilir mi be Demirtaş! Diyeceksin ki Ahmet Piriştina, Amele Erol, Nev- zat Şenol, öteki dostlar genç yaşta çekip gittiler... Şu anda elimde kitapların var... Asya ve Çamasan... Sis çanı çalıyor Adanalı Demirtaş! Sayfalarını karıştırırken Velimir Hilebnikov’un di- zeleri geliyor nedense aklıma... Bir İstanbul öğleden sonrasında yazımı da yetiş- tirmeliyim... “Yıldızlara bakmak uzun uzun Bir ölüm hükmü imzalamaktan Çok daha hoş gelir bana. Ve çok hoş daha hoş gelir Çiçeklerin sesini dinlemek. ” Yıldızların sesini dinliyorsun sen... Yaşama ve aşka, sevgiye dair. İnsanlığa dair. Puştluğun ve ikiyüzlülüğün egemen olduğu gü- nümüzde ezilmeden, bükülmeden yaşamı kucak- ladığın için. Bilirsin bulut büsbütün kımıldamaz duruma gelin- ce başlar yağmur... Cumhuriyet’te çıkan o son yazın... Solculuğun, yurtseverliğin! Toplumcuydun, ulusalcıydın!.. Kültür emperyalizmine karşıydın!.. Düşüncelerinden ödün vermedin!.. Adam gibi adamdın!.. Biraz daha kalmalıydın, gökyüzüne ulaşmayı er- telemeliydin... Seni odamın kapısında görüyor gibiyim... Hınzır hınzır gülümseyip sesleniyorsun: “Ne zaman gidiyoruz İzmir’e?” hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ‘Kürt sorunu herkesin sorunu’ MUDANYA (AA) - Şişli Belediye Başkanõ Mustafa Sarõgül, Mudanya ilçesine ziyareti sõrasõnda, “Güneydoğu sorununu bugünkü iktidar da muhalefet de çözemez. Bu sorun, tüm siyasi parti liderlerinin bir araya gelerek çözmesi gereken bir sorun” dedi. Türkiye’deki kurumlarõn alabildiğine yõprandõğõnõ dile getiren Sarõgül, Türkiye Değişim Hareketi’nin, Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) şu anki yapõda devam etmesinden yana olmadõğõnõ belirtti. Anavatan’da istifalar sürüyor ANKARA (ANKA) - Anavatan Partisi İstanbul İl Binasõ’nõn değerinin altõnda satõldõğõ iddialarõ nedeniyle görevinden alõnan eski Genel Sekreter ve eski Mardin Milletvekili Muharrem Doğan’õn taraftarlarõ istifalarõnõ sürdürmeye devam ediyor. Anavatan Partisi Mardin teşkilatõndan, merkez ilçe de olmak üzere 6 ilçe başkanõ, 21 belde başkanõ, 40 il genel meclis adayõ ve çok sayõda da belediye başkan adayõ, ortak imza ile partiden istifa etti. Başkanlar istifa dilekçelerinde, Doğan’õ işaret ederek “Milletvekilimizin parti içinde verdiği mücadelenin arkasõndayõz. Bu konuda kararlõ olduğumuzu göstermek için topluca Anavatan Partisi’nden istifa ettik” dedi. Pakdil, Cerrah’ı ziyaret etti OSMANİYE (AA) - TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil, Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah’õ makamõnda ziyaret etti. Pakdil, ziyaretindeki amacõn Vali Cerrah’a “hayõrlõ olsun” demek ve başarõlar dilemek olduğunu söyledi. Ziyarete, Kahramanmaraş Milletvekili Cafer Tatlõbal, Kahramanmaraş AKP İl Başkanõ Fatih Mehmet Erkoç ve Osmaniye İl Başkanõ Ömer Yağmur da katõldõ. Daha sonra, Osmaniye AKP İl Başkanlõğõ’nõ ziyaret eden Pakdil, bir süre partililerle basõna kapalõ görüştü. Veli Küçük sağlık kontrolünde İstanbul Haber Servisi - Ergenekon davasõ kapsamõnda Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan emekli Tuğgeneral Veli Küçük, sağlõk sorunlarõyla ilgili kontrollerden geçirilmek üzere Bakõrköy Devlet Hastanesi’ne getirildi. Kõzõ ve avukatõ Zeynep Küçük, Veli Küçük’ün rahatsõzlanarak hastaneye kaldõrõldõğõ dönemde 3 ay sonrasõ için kontrollere çağrõldõğõnõ, ancak kendilerinin yaklaşõk 4 ay sonra hastaneye gelebildiklerini söyledi. Veli Küçük’ün sağlõk sorunlarõyla ilgili olarak kontrolden geçirileceğini ifade eden Zeynep Küçük, tetkiklerin tamamlanmasõ halinde bugün cezaevine geri döneceğini, ancak işlemlerin uzamasõ durumunda geceyi hastanede geçirebileceğini belirtti. İstanbul Barosu imam hatiplerin önünü açan düzenlemenin iptali için Danõştay’a başvurdu Katsayõya ilk davaİSTANBUL/ANKARA (Cumhuriyet) - İstanbul Ba- rosu, YÖK’ün imam hatiplerin üniversitede istediği alanõ ter- cih etmelerinin önünü açan katsayõ düzenlemesini yargõya taşõdõ. Baro, YÖK’ün farklõ katsayõ uygulamalarõna son veren kararõnõn yürütmesinin durdurulmasõ ve iptali için Da- nõştay’a başvurdu. İstanbul Barosu tarafõndan yapõlan yazõlõ açõklamada, YÖK’ün farklõ katsayõ uygu- lamasõna son vermeye yönelik kararõnõn yasalara aykõrõ ol- duğu vurgulandõ. Açõklamada şöyle denildi: “YÖK’ün yapmış olduğu iptal konusu düzenleme, ile- ri sürüldüğü gibi ‘mesleki ve teknik okullar’ın veya ‘mes- lek liseleri’nin önlerini aç- mak amacıyla yapılmamış- tır. Böyle olduğunu görsek ve inansak hiç kuşku yok ki bunun destekçisi olurduk. YÖK bu uygulaması ile meslek lisesi mezunlarının haklarını koruyor görün- tüsü altında, aslında imam hatip lisesi mezunlarının katsayı puanı uygulanmak- sızın genel lise mezunları gibi üniversitelere girmele- rinin yolunu açmış bulun- maktadır. YÖK’ün bu uy- gulaması doğrudan imam hatip lisesi mezunlarının is- tedikleri fakülteye girmesi- ni sağlamaya yöneliktir. Bu yönüyle kararın Türkiye gerçeklerini ve gereksini- mini düşünerek alındığını söylemek inandırıcı olamaz. Bu nedenle YÖK kararı ta- mamen siyasi amaçlarla alınmış olup hukuka aykı- rıdır” denildi. “Türkiye’nin gereksinimi olan din adamı sayısının 250 bin civarında olduğu dikkate alındığında gereksinmenin katbekat üs- tünde sürekli imam ve hatip yetiştirmek ve bunları ama- cın dışında üniversitelerin çeşitli bölümlerine yerleş- tirmek Türkiye gerçekleri ile bağdaştırılamaz.” Baro; YÖK Yasasõ ve diğer ilgili düzenlemelere aykõrõ olduğu gerekçesiyle “farklı katsayı puanı uygulaması kararının iptali ve yürüt- menin durdurulması” iste- miyle Danõştay’a dava açõl- dõğõnõ belirtti. Eğitim-İş de katsayõ düzen- lemesini yürürlüğe girer gir- mez yargõya taşõmaya hazõrla- nõyor. Eğitim-İş Genel Baş- kanõ Yüksel Adıbelli, YÖK’ün katsayõ düzenleme- siyle iktidar lehine siyaset yap- tõğõnõ belirterek, “20 tane pro- fesörün bir araya gelip eği- tim sistemini değiştirmeye hakkı yok” dedi. ARAT: YÖK’ÜN KARARI SİYASİ GÜÇ GÖSTERİSİ İstanbul Haber Servisi - Milli Eğitim Komisyonu üyesi, CHP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Necla Arat, YÖK Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’õn üniversiteye girişte katsayõ sisteminin kaldõrõlmasõnõ eğitime ilişkin kaygõlarla değil, tamamen siyasi ne- denlerle yapõlan bir güç gösterisi olarak değerlendirdi. Prof. Arat, yaptõğõ yazõlõ açõklamada “Yapılmak istenen, 28 Şubat sonrası uygulamalardan öç alma operasyonunun adımlarından biri- dir. Ne var ki iktidarın imam-hatiplere yönelik bu ayrımcı odaklanması, gerilim ortamını da arttıracaktır” dedi. İstanbul Haber Servisi - Deniz Kuvvet- leri Komutanlõğõ’nda görevli 2 amirale sui- kast planõna ilişkin sürdürülen soruşturma kapsamõnda, gözaltõna alõndõktan sonra ad- liyeye sevk edilen Teğmen Ülkü Öztürk tu- tuklandõ. Böylece amirallere suikast iddiasõyla ilgili olarak tutuklanan teğmen sayõsõ 7 oldu. İstanbul ve Gölcük’te geçtiğimiz hafta eşzamanlõ olarak düzenlenen ve TNT kalõp- larõ ile uyuşturucu maddelerin ele geçirildi- ği operasyon kapsamõnda gözaltõna alõnan bir muvazzaf subay, Merkez Komutanlõğõ’nda- ki işlemlerinin ardõndan dün Beşiktaş’taki İs- tanbul Adliyesi’ne getirildi. Teğmen Öztürk savcõlõktaki ifadesinin ar- dõndan tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Burada mahkemece tutuklanan muvazzaf subay cezaevine gönderildi. TUTUKLANAN SUBAY SAYISI YEDİ OLDU İSTANBUL EMNİYETİ Hõrsõzõ-katili yakalayan polisepuan İstanbul Haber Servisi- İstanbul Emniyet Müdürü (İEM) Hüseyin Çapkın, İz- mir’de polislere verilen pu- anlama sistemini İstan- bul’da da devreye koyacak- larõnõ söyledi. Çapkõn, pu- anlama sonucunda başarõlõ olan polislerin, ödül olarak istedikleri birimde çalõşa- caklarõnõ belirtti. Yeni uygulama hakkõnda gazetecilere bilgi veren Çap- kõn, daha önce görev yaptõğõ İzmir’e ilk gittiğinde kentin asayiş bakõmõndan İstan- bul’dan daha kötü durumda olduğunu ancak getirdikleri puanlama sistemi sayesinde görev yapan memurlarõ teş- vik ederek sokaklarda asayi- şi sağladõklarõnõ söyledi. Çapkõn,“Öncelikli olarak polis memurlarının başarı- sını arttıran puanlama sis- temini uygulayacağız. Bu sisteme göre hırsızlık, gasp, kapkaç, cinayet ve benzeri suçlara göre, görev yapan memurlara başarısı oranında puan verilecek. Bu puanlar haftalık, aylık ve 3 aylık dönemlerde ista- tistiklerle değerlendirile- cek. Başarılı polis memur- ları ödül olarak açık pozis- yon olan istedikleri birim- lerde çalışabilecekler. Ba- şarısız olanlar ise inisiyatif gerektirmeyen nokta nöbe- ti gibi daha basit görevlere verilecekler” dedi. DB’den ‘şiddet’ uyarısı Haber Merkezi - Dünya Bankasõ (DB) Dõş İlişkiler Kõdemli Başkan Yar- dõmcõsõ Marvan Muasher, 6-7 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirilecek olan IMF- DB toplantõlarõ sõrasõnda göstericilere yu- muşak davranõlmasõnõ isteyerek polisin biber gazõ kullanmamasõnõ istedi. Referans gazetesinde yayõmlanan ha- bere göre, Muasher, IMF-DB Yõllõk Toplantõsõ’nda güvenliğin İstanbul polisi tarafõndan sağlanacağõnõ belirterek sivil toplumun sürecin önemli parçalarõndan biri olduğunu ve bankayõ eleştirseler da- hi incitmek için bir neden olmadõğõnõ vur- guladõ. Muasher, önemli olanõn görüş- lerin barõşçõl ve düzen ortamõnda ifade edilmesi olduğunu da kaydetti. İstan- bul’da toplantõya yönelik yerinde ince- leme yapacak olan Muasher, İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi ile de görüşerek toplantõ öncesi konularõ ele alacak. Öte yandan olasõ karşõt gösteriler sõrasõnda gü- venlik güçlerinin biber gazõ kullanmasõna DB’nin de karşõ çõktõğõ belirtildi. Ekim ayında İstanbul’da gerçekleştirilecek olan IMF - Dünya Bankası toplantıları öncesinde açıklama yapan Mu- asher, olası karşıt gösteriler sırasında polisin eylemcilere sert davranmaması ve biber gazı kullanmamasını istedi. KTVKK DEVRE DIŞI BIRAKILDI, ENGEL KALMADI TOKİ Ataköy sahilinin satõşõ için düğmeye bastõ İstanbul Haber Servisi - Ata- köy’deki Galleria Alõşveriş Merkezi ile Hava Harp Okulu arasõndaki 94 bin metrekarelik sahil şeridinin sa- tõşõ önündeki hukuki engelleri aşan Başbakanlõk Toplu Konut İdaresi Başkanlõğõ, (TOKİ) sa- tõş için düğmeye bastõ. Kültür ve Turizm Ba- kanlõğõ’nõn Bakõr- köy’den sorumlu İs- tanbul 6 Numaralõ Kül- tür ve Tabiat Varlõkla- rõnõ Koruma Kurulu (KTVKK) devre dõşõ bõrakmasõ ardõndan, 7 no’lu KTVKK tarafõn- dan 3 parsele bölünen ve satõşõ ko- laylaştõrõlan Ataköy sahili, 517 mil- yon TL bedelle 19 Ağustos’da iha- leye çõkõyor. “Açık arttırma usulü” ile satõ- şa çõkarõlacak olan araziye 118 bin metrekare üzerine otel, apart otel, gazino, marina, yat limanõ, alõşve- riş merkezi, restoranlar, kongre tes- isleri, gösteri spor ve eğlence tesis- leri, akaryakõt satõş üniteleri ve sağ- lõk kulübü gibi tesislerin yapõlmasõna izin verildi. Satõşõ kolaylaştõrmak için danõşman ve aracõ firma kullanmayan TO- Kİ, peşin ödeme yapa- cak yatõrõmcõlarõ tercih edecek. TOKİ, toplam ihale bedelinin yüzde 20’sini ödeyecek olan yatõrõmlara 36 ay vade yapacak. İhale günü, söz konusu araziler dõşõnda Bakõrköy Zeytinlik Ma- hallesi Ataköy sahilindeki 59.7 dö- nümlük bir başka arazide 49 yõllõ- ğõna kiraya verilecek. Ataköy sahi- linin satõşõ ile ilgili açõklama yapan TOKİ, Ataköy’deki devlet arazisi- ni kiralandõğõ günden bu yana amaç dõşõ kullanõldõğõnõ iddia etti. TAKKELİ HEYKELE TEPKİLER SÜRÜYOR Bağnazlõğa karşõ olan Âşõk Veysel’e fötr yakõşõr İSTANBUL/AMASYA (Cum- huriyet) - Şarkõşla’da 18-19 Tem- muz’da gerçekleştirilen “Ulus- lararası Âşık Veysel Âşıklar Bayramı” kapsamõnda, BBP’li Belediye Başkanõ Ka- sım Gültekin tarafõn- dan ilçe girişinde yeni- den düzenlendiği iddia edilen Âşõk Veysel Par- kõ’ndaki heykelin, kay- makamlõk tarafõndan be- lirlendiği ve seçildiği ortaya çõktõ. Parka yer- leştirilen ‘takkeli’ Âşõk Veysel heykeli tepkile- re neden oldu. Veysel’in torunu Çiğdem Özer, “Dedem yatarken takke takardı, ancak onun dışında günlük ha- yatında şapka kullanırdı. Öl- dükten sonra müze yapılan evin- de de takkesi sergileniyor, heykeli yapan kişinin hangi fotoğrafın- dan yola çıkarak bunu yaptığını bilmiyorum, ama heykeli beğen- diğimi söyleyemem” dedi. Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkan Yardõmcõsõ ve Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Baş- kanõ Ali Kenanoğlu da, Âşõk Veysel’in ai- lesi ile görüşerek hey- kelin şapkalõ olarak değiştirilmesi için ta- lepte bulunacaklarõnõ söyledi. Kenanoğlu, “Veysel, her türlü bağnazlığa, gericili- ğe ve takkeye karşı hayatı bo- yunca bir duruş sergilemiştir. Veysel’i takkeli simgelemek, onun yaşamına karşı yapılan bir hakaret demektir.” diye konuştu. Alevi Bektaşi Federasyonu Ge- nel Başkanõ Ali Balkız da durumu “aymazlık” oldarak niteledi. Satışı kolay- laştırılan Ataköy sahili, 517 mil- yon TL bedelle 19 Ağustos’da ihaleye çıkıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear