24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 24 ARALIK 2009 PERŞEMBE 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI 19 Aileyi Bir Eve -Vicdansızlık ve Zulüm- Adam 19 madencinin ölümünün vebalini sırtında taşıyor. Bu vebalden ölmediğine, ortalıkta dolaştığına, 8 gün sonra ortaya çıktığına, bu süre içinde anlaşılan iktidar çevreleriyle al takke ver külah görüşmeleri – girişimleri yapıp tutuklanmaması için de uygun ortamı sağladığına, mahkemeye beni tutuklarsanız işçilere yardım edememem gibi bence şantaj kokan ifadeler de verdiğine göre... Vicdanı geniş, içine her şey sığdırabilir demek ki... Toplumda sayıları oldukça çoktur bunların. AKP iktidarı da bunları özellikle besleyip besleyip semirtiyor, çoğaltıyor sayılarını. Maden bu! Tüm dünyada emekçilerin en çok can verdikleri canlı mezar! Türkiye, en büyük madenci mezarına sahip ülkelerden biri! Bakanlığın müfettişleri incelemiş, eksiklikler saptamış, şunları tamamlayın diyerek çekip gitmişler.. Vicdansızlık buradan başlıyor. Kendileri yerin dibinde değil ya, “ekonomik faaliyet durmasın” gibi bir düşünceyle olsa gerek, patronu ve işletmesini 19 işçinin canının önüne çekiyorlar! Yerin dibindeki canlar üzerinden, eksikliklerin hesabı yapılır mı? Müfettişler rahat uyuyorlar mı? Kapatsaydık keşke diyorlar mı? Tıpkı işçilerin “elim kırılsaydı da AKP’ye oy vermeseydim” dedikleri gibi? Nurullah Bey’in iş kimliğini Çiğdem Toker’in (Akşam, 20 Aralık) yazısından öğreniyoruz; biz sadece kömürde kalalım: İktidarın bedava kömür dağıttırdığı TKİ’nin kömür alımlarında liste başlarında Nurullah Bey’in şirketi; 2007’de 16 milyon TL’lik kömür satmış TKİ’ye, Bükköy’den, yani 580 lira aylıkla çalıştırdığı 18 madencinin mezarından! Patron gazetelere ilanla duyuruyor ki, madencilerin ailelerine 15’er bin lira dağıtacakmış! Toplasanız 285 bin lira ediyor! Yani üç oda bir salonluk bir kat fiyatı! 19 aileyi bir katın içine sığıştırıyor! Hazine’den, bizim paramızı kürekle alıyor, işçilerine iğnenin ucuyla veriyor! Ne demiş Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, onu da anımsayalım: İşçiler hakka yürüdü! Ey işçiler, iş cinayetlerine kurban gittiğinizde, hiç unutmayın hakka yürümüş oluyorsunuz... Sakın ola, biraz da onlar hakka yürüseler diyerek günaha girmeyin! Ebedi olarak hakka yürümeye mahkûm sizlersiniz, hiç unutmayın bunu! Erdoğan da, aylıklarını 550 liraya indirdikleri ve üstelik tüm demokratik ve yasal haklarından mahrum birer köleye dönüştürmeye çalıştıkları Tekel işçilerine “artık bedava çalışmak yok” diyor! İşyerlerini özelleştirerek işçileri bu durumlara düşüren kendileri! Şimdi onlara diyor ki “bedava çalışma yok!” Ve iktidarı işçileri copluyor! Emekçiler bu iktidar tarafından coplanmaya, biberlenmeye alışıktır! Üstelik bu şiddet vali beylerin “provokasyon” olacak uyduruk buyrukları ile gerçekleşiyor! ‘Provokasyon var, coplayın!’ Düşünebiliyor musunuz! Başbakan bir ara işler çevirdi, Ülker’in mallarını pazarladı... Buradan büyük kazançlar elde etti... Acaba toplam ne kadar vergi verdi? Bir tekel işçisi kadar vergi verdi mi? 20 yıllık bir tekel işçisi, ayda 500 liradan en az 100 bin TL vergi ödemiştir! Yarattığı artı değer ise milyonları aşar! En büyük adalet ve en büyük demokrasi, toplumun çalışan, hele hele yoksul kesimlerinin haklarını korumak, bu hakların gerilemesine izin vermemek, gelişmesini sağlamak, daha iyi yaşam koşullarını gözetmektir! Bu açıdan bakıldığında, bir iktidar bunu yapıyorsa demokrattır, adaletlidir... Yoksa, çek kuyruğunu gitsin! Yok açılımmış, yok demokratiklikmiş... Bırakın bu palavraları! İktidarda vicdansızlık ve zulüm var, toplumun her kesimine, her kurumuna şiddetle yaygınlaşan! obursali@cumhuriyet.com.tr Patrikhane’den çarmıh açıklaması İstanbul Haber Servisi - Fener Rum Patrikhanesi’nden yapõ- lan açõklamada, Patrik Bartholomeos’un Ame- rikan CBS televizyonu- na verdiği röportajda kullandõğõ “kendini çar- mõhta hissetme” deyimi- nin, sorunlarõn sebep ol- duğu üzüntü ve sõkõntõ- larõn ifadesinden ibaret olduğunu bildirdi. Açõk- lamada, “Bütün dillerde bu tür deyimler vardõr ve dar söylemleriyle de- ğil, o dilde yüklenen an- lamlarõyla değerlendiri- lirler. Patrik Hazretleri- nin, kendisine bu deyim kullanõlarak sorulan so- ruyu cevaplandõrõrken, özel olarak hükümeti- mizden gelen bir baskõyõ ifade kastõnõ taşõmadõğõ aşikârdõr” denildi. Gülen’den Özyürek’e dava ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Fet- hullah Gülen, “Fethullah Gülen ve Apo el ele bir Kürt devletine doğru gi- diyoruz; buna müsaade edilemez” sözleri nede- niyle CHP Sözcüsü Mustafa Özyürek hak- kõnda on bin liralõk man- evi tazminat davasõ açtõ. Özyürek, davayla ilgili olarak yazõlõ bir açõkla- ma yaptõ. Özyürek, “Bu yakõnlõk onlarõ rahatsõz etmiş olacak ki, dava aç- mõşlar. Tazminat davala- rõna alõştõk. Yargõnõn en adil kararõ vereceğine inanõyorum” dedi. 38 hekim atandı, 2’si görevde ŞIRNAK (AA) - Şõrnak’a kasõmda atama- sõ yapõlan 38 pratisyen doktordan sadece 5’i gö- reve başlarken, bunlar- dan 3’ü aynõ gün istifa etti. Şõrnak Sağlõk Mü- dür Vekili Muhsin Hay- yam Elçi yaptõğõ açõkla- mada, kasõm ayõnda ba- kanlõktan 13 uzman ve 38 pratisyen olmak üze- re toplam 51 hekim ta- leplerinin olduğunu, ba- kanlõğõn talepleri kadar atama yaptõğõnõ, atamasõ yapõlan 13 uzmandan 4’ünün göreve başlama- dõğõnõ söyledi. Haber Merkezi - Belçika’da 10 yõl- dõr devam eden terör örgütü DHKP-C davasõnda karar dün açõklandõ. Örgüt üyelerinin yeniden yargõlandõğõ dava- da, Özdemir Sabancı suikastõ faille- rinden Fehriye Erdal’õn Belçika’da iş- lediği suçlardan dolayõ 2 yõl hapis ce- zasõna çarptõrõlmasõna karar verildi. Brüksel’deki temyiz mahkemesi, DHKP-C örgütünün üyelerinden ve Sabancõ suikastõ faillerinden Fehriye Er- dal, DHKP-C’nin sözcüsü Bahar Kim- yongür, Musa Asoğlu, Kaya Saz, Şükriye Akar ve Zerrin Sarı’nõn Belçika’da işledikleri suçlarla ilgili ni- hai kararõnõ açõkladõ. Mahkeme, DHKP- C’nin Belçika’da “terör eylemi yap- madığına” karar verirken teröristlerin bireysel suçlarõnõ dikkate aldõ. Belçi- ka’da işledikleri suçlardan dolayõ Er- dal ve Saz’a 2’şer yõl, Ağaoğlu’na 3 yõl hapis cezasõ verildi. Ancak terör örgü- tü üyelerinin Belçika’da tutuklu kal- dõklarõ süre nedeniyle hapis cezalarõ er- telendi. Sanõklarõ terör örgütü üyesi ol- mak ithamõndan aklarken, “çete” ta- nõmlamasõnõ tercih eden mahkeme, savcõlõğõn kanõtlarõnõ yetersiz buldu. Mahkeme diğer sanõklarõ beraat ettirdi. Fehriye Erdal’a 2 yıl hapis Sabancõ suikastõ faillerinden Erdal’õn aralarõnda olduğu DHKP-C’lilerin Belçika’da işlediği suçlardan dolayõ yargõlandõğõ davada karar açõklandõ Üniversitedekavga:3yaralı Marmara Üniversitesi (MÜ) Nişantaşı Yerleşkesi’ndeki Diş Hekimliği ve İletişim fakültelerinin alt kısmında bulu- nan kantinde karşıt görüşlü öğrenciler arasında kavga çıktı. Fakülte kantini önünde toplanan bir grup tekbir getirerek sol görüşlü öğrencilere saldırdı. Demir çubuk ve sopaların kullanıldığı kavgada 3 öğrenci çeşitli yerlerinden yaralan- dı.Üniversitenin kantininde de maddi hasar meydana geldi. Öte yandan kavgada yaralanan öğrenciler Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Kavganın ardından okula çok sayıda polis ekibi sevk edildi. MEHMET FARAÇ Bingöl’de 33 erin öldürülmesi, Ga- zi olaylarõ, Sõvas katliamõ ve Tokat’taki PKK saldõrõsõndan sonra terör örgütle- rini Türk Silahlõ Kuvvetleri’yle (TSK) ilişkilendirme stratejisinin son malze- mesi Gaffar Okkan suikastõ... Uzun sü- redir “Ergenekon”u ordu ile ilintilen- diren haberlere yer veren Fethullahçõ yayõn organlarõ dün de Okkan suikas- tõ üzerinden TSK’yi hedef aldõ. Peki, id- dia edildiği gibi Okkan’õ Özel Kuv- vetler mi öldürdü?.. Diyarbakõr Emniyet Müdürü Okkan ve 5 korumasõ 24 Ocak 2001’de emni- yet müdürlüğü binasõna 300 metre uzaklõkta çapraz ateşe tutularak şehit edildi. Suikast tarihi Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu’nun 17 Ocak 2000’de öldürülmesinin yõldönümüne denk getirilmişti!.. Cemaate yakõn Ci- han Haber Ajansõ dün, “Ergenekon - asker ilişkisi” iddialarõnõ bir kez daha gündeme getirme uğruna bu suikastla il- gili çelişkili bir habere yer verdi. Ajans, Güneydoğu’da yõllarca Ge- nelkurmay’õn kadrolu tercümanõ olarak görev yaptõğõ ileri sürülen Kerküklü Yıl- dırım Beğler’in iddialarõnõ servis etti. “Okkan’ı Özel Kuvvetler’e bağlı C Timi’nin katlettiğini, olay günü bu timdeki askerleri PKK kıyafetiyle gördüğünü” öne süren Beğler, kendi- sinin de bir dönem C Timi’nde görev aldõğõnõ savundu. Beğler, “Okkan sui- kastını gerçekleştiren C Timi’nin olay sonrası 3 ay süreyle Kuzey Irak’ın Süleymaniye kentinde sak- landığını, deşifre olan bu grubun bin- dirildikleri uçağın 16 Mayıs 2001’de Malatya’da düşmesiyle ortadan kal- dırıldığını” iddia etti. Evet, Gaffar Okkan suikastõ üzerin- de aydõnlatõlamayan iddialar var... Ör- neğin Okkan’õn, kimi güvenlik görev- lilerinin karanlõk ilişkilerini gördüğü ve korucularla çetelerin uyuşturucu, silah ve insan kaçakçõlõğõnõ en- gellediği için öldürüldüğü savlanõr. Hatta kimi iddiala- ra göre de Okkan, Hizbul- lah’õn bölgedeki bazõ gü- venlik birimleriyle ilişkisi- ni deşifre ettiği için öldü- rülmüştür!.. Misilleme eylemi!.. Ancak en yaygõn iddia Okkan’õn H i z b u l - lah’õn şifre- lerini çöz- düğü ve bu yüzden or- tadan kal- dõrõldõğõ şeklinde- dir! Çün- kü Okkan 2000-2001 döneminde Hizbullah’a yönelik en büyük operasyonlarõ Di- yarbakõr’da gerçekleştirmiş ve yakala- dõğõ 500 kadar militandan 122’sinin tu- tuklanmasõnõ sağlamõştõr! Öne çõkan en mantõklõ suikast ge- rekçesi de, Okkan’õn Diyarbakõr’da kurduğu ‘Hizbullah Bilgi Banka- sı’ndan elde edilen verilerin örgüt lideri Hüseyin Velioğlu’nun ölümüne yol açmasõdõr! Hizbullahçõlar Velioğlu’nun öldürülmesinin yanõ sõra örgütün çö- kertilmesinden de Okkan’õ sorumlu tutmuş ve kin beslemişlerdir! Okkan suikastõna çok kalabalõk bir grup katõldõ. Saldõrõ sõrasõnda Okkan ve korumalarõna yüzlerce mermi sõkõldõ. Tüm işaretler Hizbullah’õ gösteriyordu. Çünkü Okkan öldürülmeden birkaç gün önce Hizbullah’õn 28 tetikçisinin isimlerini açõklamõş ve yakalanmala- rõnõn an meselesi olduğunu da belirt- mişti! Suikast işte bu açõklamanõn ar- dõndan gerçekleşmişti! Güvenlik birimleri suikas- tõn ardõndan Hizbullah’õn on- larca hücre evini bastõ ve amansõz bir takip başlattõ. Suikasta katõldõklarõ belirlenen Hasan Sarıağaç, Hüseyin Sarıağaç ve Şafi Demir- dağ polisle girdik- leri çatõşmada öldürüldü. Haftalar sü- ren operas- yonlarõn ar- d õ n d a n Mehmet Fi- dancı, Bed- ran Salam- boğa, Vey- si Şanlı, Suat Çe- tin, Şener D ö n ü k , R e c e p D ö n ü k , Servet Yoldaş, İbrahim Gürceğiz, Mus- tafa Bozkurt, Abdulkadir Aktaş, Nurullah Gülsever adlõ Hizbullahçõ- lar da yakalandõ. Sanõklarla birlikte 14 Kalaşnikof, 1 MP-5 silah, 26 tabanca ve 16 el bombasõ ele geçirildi. Suikastla ilgili olarak Ramazan Kınay, Nec- mettin Şanlı ve Mehmet Yasin Aydın ise aranõyor. Okkan ile 5 polisin öldürüldüğü, 7 polisin de yaralandõğõ eylemin tali- matõnõ verdiği gerekçesiyle yargõla- nan Mehmet Beşir Varol, Diyarbakõr 6. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde 21 Nisan 2009’da görülen duruşmada 18 yõl 9 ay hapis cezasõna çarptõrõldõ. 11 sanõk ise müebbet hapse mahkûm oldu. Mahkeme her şeyi anlatıyor Mahkemenin Hizbullah örgütünün üst düzey 3 yöneticisi hakkõndaki 60 sayfalõk gerekçeli kararõ ise 19 Eylül 2007’de açõklandõ. Kararda, Velioğ- lu’ndan sonra örgüt liderliğine getiri- len Varol’un Hizbullah’õn çekirdek kadrosunu oluşturan kişiler arasõnda yer aldõğõ belirtildi. Kararda, “Velioğ- lu’nun 2000 yılında öldürülmesi üze- rine büyük darbe alan Hizbullah’ı ye- niden canlandırmak için Adana’da öldürülen Sülhaddin Ürük, Mehmet Beşir Varol, Mehmet Sudan ve Hacõ Bayancõk’ın bir araya gelerek yeni bir şûra oluşturdukları” kaydedildi. “Ürük’ün örgütü canlandırmak ve varlığını yeniden göstermek için büyük bir eylem planı yaptığı, eyle- min Velioğlu’nun öldürüldüğü 17 Ocak tarihine denk gelecek şekilde planladığı” belirtilen kararda şöyle denilmişti: “Suikast kararı Sülhaddin Ürük tarafından alınmıştır. Ok- kan’ın Hizbullah üzerine çok gitmesi ve İstanbul’da örgüt liderinin öldü- rüldüğü operasyonda parmağının olması sebebiyle seçildiği, bu ne- denle öldürülmesi yönünde şûra üye- lerine teklifte bulunulmuştur.” Okkan suikastõyla ilgili tabii ki öne çõkan kuşkular var!.. Ancak bu kuş- kular Fethullahçõlarõn son dönemde õs- rarla gündeme getirdikleri gibi terörist- asker ilişkisi iddiasõndan çok, Okkan suikastõ istihbaratõnõn neden alõnama- dõğõ, emniyet müdürünün neden ko- runamadõğõ ve eylemin nasõl bu denli pervasõzca yapõlabildiği üzerinde yo- ğunlaşmaktadõr!.. Fethullahçõ yayõn organlarõ ile AKP işbirlikçisi medya TSK’ye karşõ “Er- genekon” iddialarõ üzerinden psikolojik savaş yürüteceklerine, Hizbullah’õn sokaklarda, PKK’lileri, Kürt aydõnla- rõnõ, polisleri, Menzil muhaliflerini hatta Nurcularõ öldürdüğü 1991- 2000 yõllarõ arasõnda başlarõnõ neden kuma gömdüklerini açõklasalar!... Acaba o ta- rihte “düşmanõmõn düşmanõ dostumdur” zihniyeti takkelerin altõna mõ saklan- mõştõ?.. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Kül- tür Bakanõ Fikri Sağlar, eski Genelkurkurmay Başkanõ emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile Başbakan Erdoğan’õn “Dolmabahçe görüşme- sine” ilişkin yazõsõndan dolayõ mahkûm edildiği tazminat kararõnõ bozan Yargõtay 4. Hukuk Dai- resi’nin, İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nden emekli Orgeneral Hurşit Tolon’un evinde bu- lunduğu iddia edilen “Büyükanıt dosyasını” is- temesinin önemli olduğunu söyledi. Yargõtay’õn, Sağlar’õn Birgün gazetesinde ya- yõmlanan, “Dolmabahçe’de Büyükanıt’a dosya verildi mi?” başlõklõ yazõsõndan dolayõ Yaşar Bü- yükanõt ve eşi Filiz Büyükanıt’a 17 bin TL manevi tazminat ödemesine ilişkin mahkeme ka- rarõnõ bozmasõnõn ardõndan yeni bir gelişme orta- ya çõktõ. Bozma kararõnda davalõlarõn Ergenekon davasõ sanõklarõndan Tolon’un evinde yapõlan arama sõrasõnda davacõlar hakkõnda bazõ kanõtla- rõn elde edildiğini iddia ettikleri belirtilerek, bu ka- nõtlarõn İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nden istenerek incelenmesi talep edildi. Kararda, “...O kanıtlar dosyaya alınmalı ve bütün kanıtlar bir- likte değerlendirilerek bir karar verilmelidir” denildi. Bu karar üzerine Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayõ yeniden ele alacak ve kanõt- larõn istenip istenmeyeceğine karar verecek. ‘Birçok şeyi gözler önüne serecek’ Yargõtay’õn kararõnõ değerlendiren Sağlar, şun- larõ söyledi: “Bir kere her şeyden önce savun- manın kutsiyetini ortaya koyan bir karar. Mah- keme bizim savunmayla ilgili taleplerimizin ye- rine getirilmesini ve bu taleplerimizin içeresinde de öncelikle Hurşit Tolon’da bulunan Büyü- kanıt dosyasının alınmasını istiyor. Dolayısıy- la bunun alınmaması nedeniyle kararı bozu- yor. Adaletin yerini bulduğuna inanıyorum. Büyükanıt’la ilgili Hurşit Tolon’da var olan dosyanın irdelenmesinin birçok şeyi gözler önüne sereceğini düşünü- yorum. Ama bunlardan öte Dolma- bahçe toplantısının arkasında yatan gi- zi kamuoyu merak ediyor. Bunun açık- lanması lazım. Çünkü devlet işi olduğu iddia ediliyor. Devletin bilmediği devlet işi olmaz. Mezara giden bir devlet işi de ol- maz. Dolayısıyla bir muamma duruyor. Asıl üzüldüğüm nokta, hakkında dosya oldu- ğunu bilmesine rağmen, bunu da ga- zeteci Fatih Çekirge’ye açıklamasına rağmen Büyükanıt’ın ‘Böyle bir dos- ya yoktur’ diyerek ve o gün işgal et- tiği makamına sığınarak hakaret et- mesi ve kendinde belli bir güç gör- mesi, kamuoyu tarafından herhalde gözden kaçmayan bir konu.” Sağlar, Yargõtay’õn, mahkemeden ‘Büyükanõt dosyasõnõ’ istemesinin önemli olduğunu söyledi ‘Mezara giden bir devlet işi olmaz’ Fethullahçõ yayõn organlarõ Okkan suikastõnõ askerlerle ilişkilendirip kafa karõştõrõyor Tetikçiler cezaevinde ‘Doğalgaz zammı yüzde 50 değil’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanõ Taner Yõldõz, doğal- gaz ithalat fiyatlarõnõn yükselmesi halinde zam- mõn kaçõnõlmaz olacağõnõ ifade ederek, zammõn yüzde 50 olmayacağõnõ belirtti. Yurttaşa olabildi- ğince düşük fiyattan gaz satmaya çalõştõklarõnõ sa- vunan Yõldõz ancak sonuçta doğalgazõ ithal ettik- lerini, ithal edilen rakamlar yükselme eğiliminde bu gazõn fiyatõnõ düşüremeyeceklerini bildirdi. Gazeteci Yerdeş yaşamını yitirdi İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteci- ler Cemiyeti (TGC) üyesi gazeteci Güngör Yer- deş (76) yaşamõnõ yitirdi. TGC’den yapõlan yazõlõ açõklamaya göre “Sürekli Basõn Kartõ” ve 2006 “Burhan Felek Basõn Hizmet Ödülü” sahibi Yer- deş’in bugün, Zincirlikuyu Camisi’nde öğle vakti kõlõnacak cenaze namazõnõn ardõndan Zincirliku- yu Mezarlõğõ’nda toprağa verileceği bildirildi. 1950 yõlõnda Cemil Sait Barlas’õn Son Havadis gazetesinde mesleğe başlayan Yerdeş; Hürriyet, Vatan, Akşam ve Ulus gazetelerinde de çalõştõ. Anne karnında öldü İSKENDERUN (AA) - Rahatsõzlõğõ nede- niyle İskenderun Devlet Hastanesi’ne başvuran 6 aylõk hamile A.D’ye (22), domuz gribi olarak bili- nen pandemik A (H1N1) tanõsõ konuldu ve tedavi altõna alõndõ. A.D’nin yapõlan kontrollerinde kar- nõndaki bebeğin öldüğünü tespit eden doktorlar, genç anne adayõnõ ameliyata aldõ ve ölü bebeği çõ- kardõ. A.D’nin tedavisinin sürdüğü bildirildi. Gaffar Okkan
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear