26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
ürkçe Günlükleri f FEYZAHEPÇtÜNGİRLER 9 ARALIK ÇARŞAMBA Bugün Isparta'daydım. Sabah gittim, akşam döndüm. Süleyman Demirel Üniversitesi Türkçe Topluluğu tara- fından ilki düzenlenen Türkçe Günleri'nde konuştum. Dört yıl önce de gelmiştim SDÜ'ye; saygıyla karşılanmış, sevgiy- le uğurlanmıştım. Coşkulu bir gençlik bulmuştum karşım- da. Bu kez de öyleydi. Konferans salonu merdivenlerine vanncaya kadar doluydu. Gençlerin Türkçeye sahip çıkma- sından gurur duydum; kimseye söylemedim; ama dört yıl önce ektiğim tohumlann boy vermiş olduğunu düşündüm, kendimi sessizce kutladım. Isparta'yı gördüm mü? Pek sa- yılmaz. Kentin merkezinden arabayla şöyle bir geçip dönüş yoluna girdik. Hüseyin Movit oradaydı. Kısacık bir süre konuşma ola- nağı bulduk. Türkçe sözcüğüne getirilen çekim eklerinin kesmeyle aynlmayacağını yazmamı söyledi. "Yazmıştım." dedim. O da Hakkı Devrim'in son zamanlarda Türkçe söz- cüğüne gelen ekleri ayırarak yazmaya başladığını, bu kc~ nuda yaptığı uyarıyı da pek hoş karşıladığını anlattı. "Doğ- rusu böyle." deyip kapatmış telefonu H. Devrim. Yalnız Hakkı Devrim'in değil, Türkçeye özen gösteren pek çok ki- şinin de "Türkçe'ye, Türkçe'de" diye yazdığını gözlüyorum. Oysa TDK'nin Yazım Kılavuzu'nda büyük harfle belirtilmiş UYARI şöyle diyor "Özel adlara getirilen yapım ekleri, çokluk eki ve bunlar- dan sdnra gelen diğer ekler kesmeyle aynlmaz." Ömekler arasında "Türkçenin" sözcüğü de var. Eğer pek bilinmeyen bir dil söz konusuysa dil adının açıklıkla görüle- bilmesi, ekiyle karışmasını önlemek için, çekim ekleri kes- meyle aynlabilir; ama Türkçe yazılmış bir metinde Türkçe- nin bir dil adı olduğunu bilmeyen bulunmayacağına göre, kesme (') kullanmak gerekmez. Gazete, dergi adlannın yazımında "gazete" ve "dergi" sözcükleri ada dahil sayılıp büyük harfle mi başlatılmalıdır? Movit'in bir sorusu da buydu. "Cumhuriyet Gazetesi" diye mi yazılmalıdır, "Cumhuriyet gazetesi" diye mi? Yine TDK Yazım Kılavuzu'ndan aktanyorum: "özel ada dahil olmayan 'gazete, dergi, tablo vb. sözler büyük harfle başlamaz." Demek ki "Resmi Gazete" ya da "Tebliğler Dergisi" derken gazete ve dergi sözcükleri bü- yük harfle başlar; ama yayın organının adında yoksa bu sözcükler küçük harfle başlatılarak yazılır. 10 ARALIK PERŞEMBE Kasım Perşembe tarihli günlükte TDK'nin Yazım Kıla- vuzu'nda "ayn yazılan birleşik kelimeler" diye bir ara başlığın bulunmasını eleştirmiş; "'Ayn yazılan birleşik keli- me' olur mu? Birjeştirmişseniz birleşmiştir; artık ayn değil- dir, ayn yazamazsınız; yok ayn yazıyorsanız o sözcükler henüz birieşmemiştir." demiştim. Necmiye Alpay bugünkü Radikal'de bu uyanma hem yer hem de hak vermiş. Ancak, "Yalnız sözcük değil, herhangi bir 'şey' hem birleşik hem ayn olabilir mi?" dememe katılmadığını söylemiş: "Verili ta- nıma göre sözcük hem birleşik hem ayn olamaz ama, han- gi açıdan baktığımıza bağlı olarak, 'herhangi bir şey, hem birleşik hem ayn' olabilir. Biraz düşününce, bin bir örneği bulunabilir bunun." demiş ve eklemiş: "Ne demişler, genel- lemeler her zaman tehlikelidir; bu sonuncusu bile!" Bin bir örneöi mi bulunabilirmiş? Ben "hem birleşik hem ayn olabilen BİR şey"in tek ömeğini bile bulamadım. Hangi açıdan bakmahyım acaba? Hayatlannı birieştiren çiftler dü- şünülmüş olabilir mi? Ama bu, sadece bir mecaz. Kaldı ki bir çiftin birieşerek oluşturduğu şey, ailedir belki; ama ken- dileri değildir. "Genellemeler tehlikelidir." genellemesi de tehlikeli galiba. Kenan Doğulu'nun şarkısında geçen "bilicen, çizicen" sözcüklerine takılan okuruma hak vermeme de katılamı- yormuş Necmiye Alpay. "Yerel Türkçelere hayat hakkı tanı- mayacak mıyız? 'Bilicen, çizicen' gibi sözler bende Balıke- sirlileri çağnştınyonörneğin. Türkçeyi bozmaz bunlar, yal- nızca standart dışıdır, yereldır. Standardı bilmek iyidir, ge- reklidir, ama hiçbir dil kendi standardından ibaret de değil- dir..."demiş. Yero) Türkçelere hayat hakkı tanımamak mı? "Sefiom, qanqa, ChOk s3wiyOrum" diye yazan gençlere kötü ömek oluyor diye eleştirmiştik o şarkının sözlerini. Hatta Kenan Doğulu böyle söylese bile şarkının sözlerinin böyle yazıl- mamış olmasını umarak internetten araşttrdığımı da yaz- mıştım aynı günlükte. Balıkesirliler istedikleri gibi konuş- sunlar; onlara kanşan eden yok. Kenan Doğulu şarkısının sözlerini böyle yazarsa bu yerel dil olmuyor artık, "standart dil" dediğimiz yazı diline giriyor; yazı dilini bozuyor. Izmirii- ler de "geliyom, gidicen mi?" derler sözgelimi. Izmiriilerin ağzında kaldığı sürece böyle söylenmesinin sakıncası yok; ama kamusal alanda böyle yazılmaya başlandığında bu standart dilin bozulması değil de nedir? 13 ARALIK PAZAR Hüseyin Movit'le bunu da konuşmuştuk, unutmuşum. Bugün Hakkı Devrim'in yazısında "yaprak dolması" lafı- nı okuyunca anımsadım. Biberin, domatesin, patlıcanın içi doldurularak yapılan yemek "dolma"dın ama asma yapra- > ğının içi yok ki doldurulsun; o sanlır. Bu yüzden ona "dol- ma" değil "sarrna" denmesi daha uygun. Işin garibi Yunan- lar bu yemekleri, "dolmades, sarmades" diye adlandınyor- lar; ama "sarma"ya "dolma" demiyoriar. 15 ARALIK SALI «| (\ Ekim Cumartesi tarihli günlükte Muzaffer Oruçoğ- I U lu'nun yazdığı Baba Ishak Destanı'ndan söz etmiştim. Zeki Büyüktanır'ın yazdığı bir "Baba Ishak Destanı" (Can Yayınlan 122) daha varmış meğer. "Bir Hitit Destanı - Tilga- rimo - Tegaramma" (Can Yayınlan 328) adlı kitabının yeni yayımlanan üçüncü basımıyla biriikte bunu da göndermiş Büyüktanır. Baba Ishak hakkında, "Ayaklanma sonucu ya- kalanmış ve Amasya Kalesi'nde asılmıştır." bilgisi dışında yazılı kaynaklarda pek fazla bilgi olmadığına değiniyor ve destanı yazma amacını, "Işte bir Anadolu çocuğu olan ve Şamanlık etkisi henüz üzerinden silinmeyen bu yiğit Türk- men'in yaşamı çevresinde destansı bir gezinti yapmak iste- dik." diye açıklıyor. "Tilgarimo'da da "evren - doğa - in- san", "beş bin yıllık bir geçmiş", "eski çağda Anadolu ve Hitit imparatorluğu" gibi önbilgileri aktaran bölümlerden sonra başlıyor destan. "Biz bu topraklan yoğurmuşuz, bu topraklar da bizi. Onun için en eskiden en yeniye ne varsa yurdumuzda öz malımızdır bizim." diyen Sabahattin Eyü- boğlu'nu doğrulayan birolayı da aktanyor. 1996'da Bur- dur'un Ağlasun kazası yakınlannda Sagalasus antik kentin- de yapılan kazılarda işçiler üç bin yıl öncesine ait bir iskelet bulurlar. Işçilerin, "Atamızı bulduk." diye şakalaştıklannı du- yan Kazı Kurulu Başkanı Prof. Dr. Marc Weel-kens, bu şa- kayı ciddiye alır. Iskeletten kemik, işçilerden de saç ömek- lerini DNA testi yapılmak üzere Belçika'ya gönderir. Gelen sonuç, işçilerin üç bin yıllık iskeletle gerçekten de akraba olduklannı çıkanr ortaya. • www.feyzahepcilingirier.com / feyzahep@gmail.com Yıldız Teknik Üniversitesi, Türk Dilı Bölümü $ Çukursaray Blnası Kat: 2, Barbaros Bulvan-34349 Yıldız/lst. £ | B U L M A C A önce aşağıda tanımları verilen sözcük- leri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir ya- tay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı kare- lere aktarın. (Kara kareler iki sözcük ara- sını gösterir. Bir satırın sonunda kara ka- re yoksa bu, sözcüğün alttaki satınn ba- şına sarktığını gösterir.) Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanım- ların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru Turgut Toygar'ın şiir kitabının adını ve alıntıladığımız şiirinin adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse aynı şiirden bir alıntı ortaya çıkacaktır. Dikkat: "H/5" ve "Ü/56" harfleri ipucu ola- rak yerine konmuştur. Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Eski Yunanlılarda, belli bir biçimi ve karak- teri olan müzik yapıtı. Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU 79 13 61 76 64 B. "Jane..." (Chariotte Bronte'nin romanı. 40 12 70 74 C. Herkesçe duyulma, yayılma. 53 52 77 33 D. Kalbin, gevşeyip kasılmasından ileri gelen kımıldanışı. 111 22 142 52 63 73 1I 0 1L C G F 1 2 23 32 43 53 174 H B H 1 L C 1B 2 13 133 _ _ 154 64 1 F A 1c __ 1L A 1 3 14 24 34 44 55 65 75 G G G L 1 J E E 4 15 25 35 45 E D K G F 56.. u66 76 J A h 16 26 146 57 67 77 ıG 1 1G L E C 6 _ _ 1 136 47 58 68 78 J 1 1H L J J 1 7 17 27 37 48 59 69 79 H F 1 L F J J A 8 18 28 38 49 60 70 80 D E H G 1 D B J 119 29 39 50 61 181 1H L H 1 A 1H 9 20 30 40 1 171 1 K L L B 1 1J 1 10 21 31 41 51 62 72 1 1 J J 1 J L L 1 22 15 8 60 E. "Sansürttürme Şair..." (Akgün Akova'nın bir şiir kitabı). 4 75 18 67 65 F. "Gahi zerre geh güneş gahi kamer gahi..." (Niyazi, XVII. yy.) 45 2 73 48 17 G. "Yürü Direncim" adlı şiir kitabında. "Coşku / Fazla şişmiş bir balon / Rengarenk kaynıyor yüreğimde / Ben değilim o / Şarabın buruklu- ğu / Dudağın kilidi / Ve açamadığın kapı. / Şimdi sar beni / Umutlar zil takmış / Çıldınyor acı." dizeleri de yer alan şair. 3 63 14 24 46 38 35 16 H. Tropikal Afrika'da (Gabon) yetişen ve daha çok kaba dokulu, yan sert ve yan ağır gri- pembe bir odun veren ağaç, ozigo. 23 39 28 36 81 19 1 7 I."... Felsefe Bahçesi" (Salah Birsel'in bir de- neme kitabı). 32 50 26 78 27 11 10 41 44 49 J." Cinayeti" (Agatha Christie'nin bir ro- manı). 59 69 71 21 55 31 80 6 66 58 68 51 K. Eski Yunan mitolojisinde, Istanbul Boğa- zı'na Bosporos (Inek geçidi) adını verdiren ra- hibe. , - 25 9 L " Diyordu" (Friedrich Nietzsche'nin bir yapıtı). > c > . 20 43 29 42 54 34 47 62 31 57 30 72 1035. sayının çözümü: A. EMMA, B. MURADİYE, C. EBOB, D. LAMBRO, E. İRİYARI, F. REŞADİYE, G. TARIK DURSUN KAKINÇ, H. ERDAL İNÖ- NÜ, I.MIŞMIŞ ZERDALİ Şiir: "orada derin bir yar / başımı dışıma çı- kar / ölmeyeyim serkeş çok öldüm / dinleneyim biraz - Murat Anbumu." C U M H U R İ Y E T K İ T A P SA Yl 1 0 3 6 S AYFA 31
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear