17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

birkaç milyon dolarlık bir yatırımla kürsü sahibi olma fırsatı sunarlar. TÜRKİYE’DEKİ SAM’LAR Bir stratejik araştırma merkezinin temel işlevi (ulusal ve) bilimsel bilgi üretmek ve yaymak, diğer yandan bilim adamı yetiştirilmesine katkıda bulunmaktır. Bu kapsamda bilimsel bilginin üretilmesi ve yayımı için şu ana işlevleri yerine getirmektedirler: a. Araştırma masaları aracılığıyla ülke gündemine yönelik konuların sürekli izlenmesi ve gerektiğinde analiz desteği sağlamak. b. Çalışma ve proje grupları ile ulusal ve uluslararası organizasyonlarla işbirliği yaparak ortak projeler gerçekleştirmek ve ortak araştırma olanakları sağlamak, disiplinler arası projeler geliştirmek ve yapılacak çalışmaları özendirmek. c. Yurtiçi ve yurtdışı kaynaklı bilimsel yayınlardan elde edilen bilgilerin analiz ve değerlendirilmelerini yapmak. d. Ulusal ve Uluslararası Konferanslar ile ülke içinde ve dışından uzmanları bir araya getirerek, ülke gündemindeki politika ve güvenlik konularının üst düzeyde tartışılması ve sonuçlar alınmasını ve ülke görüşlerinin duyurulmasını sağlamak. e. Panel, toplantı, beyin fırtınası çalışması ve seminer gibi periyodik faaliyetlerle çeşitli uzmanlık konularında bilimsel tartışmalara platform hazırlamak. f. Süreli ve süresiz bilimsel yayınlar hazırlamak. (Hakemli Dergiler, Kitaplar, Bültenler, Gazeteler vs.) g. İnternet yayıncılığı ile kamuoyuna faaliyetlerini ve çalışmalarını ulaştırmak ve kamuoyunun katkısını (anket vb. faaliyetler ile) sağlamak. h. İsteyen kurum ve kuruluşlara danışmanlık hizmeti vermek. Stratejik Araştırma Merkezlerinin en önemli görevlerinden birisi de bilim adamı yetiştirmesine katkıda bulunmaktır. Bu merkezlerde gönüllü veya kadrolu olarak görev alan geleceğin bilim adamlarından kendi makalelerini, kitaplarını yazmak, oturumlarda fikirlerini savunmak, çeşitli araştırma konularında etüt ve projeler geliştirmek için gerekli ortamı bulmaları beklenir. Bu amaçla SAM’lar içerisinde sadece genç akademisyenler değil daha önce akademik dünya ile buluşamamış ancak kendi mesleklerinde önemli bilgi birikimi sağlamış gönüllü (iş adamı, bürokrat vb.) kişiler de; Araştırma Masaları ve proje gruplarında yer almak, çeşitli ortak programlara katılmak suretiyle kendilerine bilim dünyasında yer edinme imkanı bulurlar. Ülkemizde bulunan SAM’ların Üniversite bünyesi dışında olanlar ve Üniversite SAM’ları olarak sınıflandırılması, SAM’ların etkinliği konusunda daha kategorik bir sonuç veriyor. Tablo 1 ve 2’de Üniversite bünyesindeki ve dışındaki SAM’ların faaliyet etkinliği ile ilgili bir değerlendirme sunuluyor. Söz konusu veriler büyük ölçüde adı geçen SAM’lar bizzat ziyaret edilerek, bir kısmı da internet taraması ile elde edildi. Tablolardan anlaşılacağı gibi Üniversite SAM’larının kadro, etkinlik ve faaliyetleri diğer SAM’lara göre çok daha sınırlıdır. SAM’lar bulabildikleri destek ve eleman aracılığıyla sınırlı ölçüde daha çok anlık faaliyetlerde bulunurken, adlarını duyurabilecekleri Gazete ve televizyon işbirliği olanakları da çok sınırlıdır. C S TRATEJİ BÜSAM’dan bir çalışma anı... 7 SAM’LARIN SORUNLARI VE ÖNERİLER a. Türkiye’de SAM olmanın zorluklarının başında hiç şüphesiz bir yandan devletin güvenlik kurgusunun yumuşak güce göre uyarlanmamış olmasının yanında, devleti yönetme makamlarına gelenlerin, kendileri dışındaki kişi ve kurumları yetersiz veya işlerine karışacak rakip adres görme hastalığı yatıyor. Artık tek başına silahlı kuvvetler ile sonuç alma olasılığı kalmadığını bildiğimiz halde hala yumuşak gücümüzü geliştirmekte tereddüt ediyoruz. Ülkemizin içi ve bulunduğu coğrafya dış müdahale unsurları ile şekillendirilirken bizler de onların bize dayattığı sözde demokrasi, çağdaşlık gibi ölçüt listesine uymakla oyalanıp, doğru yolda olduğumuzu veya iyi bir şeyler yaptığımızı sanıyoruz. Yapılması gereken bir an önce ülkenin güvenlik yapılanmasını reaktif bir düşüncenin ürünü olan "ulusal güvenlik" düşüncesine değil, "proaktif metodun anahtarı olan "ulusal çıkar" endeksine göre yeniden yapılandırmak, ülkenin istihbarat fonksiyonlarını meşruiyet zemininde yerli yerine oturturken, kamu kurumlarımız, silahlı kuvvetlerimiz, üniversitelerimiz, SAM’larımız, Sivil Toplum Örgütlerimiz, vakıflarımız, ekonomi ve kültür dünyamız ile 21. Yüzyılda Türkiye Vizyonu’nun konsept ve güç projeksiyonunu örecek "yumuşak güç" yapımızı oluşturmak ve bu kapsamda SAM’lar da dahil olmak üzere politika ve strateji üretecek güç unsurlarını sisteme entegre etmektir. b. SAM’ların önündeki ikinci büyük engel ise mali kaynak bulma zorluğudur. Bir yandan AB ve benzeri yerlerden para çekmek için neye hizmet ettiği belli olmayan manipulatif SAM benzeri yapılar kurulurken, bu işi gerçekten ulusal nitelikte bilimsel bilgi üretmek ve bilim adamı yetiştirmek yönünde yapmak isteyen pek çok SAM ise kendilerini fon sağlayacak kurum veya kişilerin tasarrufuna bırakmış durumda. SAM’ların faaliyet ve etkinlikleri de tablolarda görüldüğü gibi yetersiz kalıyor. SAM.ların veya araştırmacı bir kişi ve kurumun Türkiye’nin güvenlik konuları ile ilgili uluslararası ilişkiler boyutunda bir proje geliştirmesi ve bunun için kamu veya özel bir kuruluştan fon alması da zordur. TÜBİTAK fonları daha çok mühendisler ve sosyal veya toplumsal projeler için öngörülüyor. Örneğin savunma ve güvenlik alanında politika ve strateji üretmek için bir fon yok. Burada da yapılması gereken SAM çalışmaları için ayrı bir bütçe ayrılması ve bunun içinde kapanın elinde kalan değil, kamu fonlarının bu tür merkezlere belli oranlarda tahsisini öngören bir mali sistem oluşturulmasıdır. c. Üniversite SAM’ları ile ilgili yönetmeliklerin iyi düzenlenmemiş olması da diğer bir sorun alanı. SAM’lar kurulurken ilgili üniversite yapılarına doktora programları olanağı tanınması halinde, bu merkezler önemli bir araştırmacı kaynağına sahip olacaktır. SAM’lar ile ilgili düzenlemeler gözden geçirilmeli; yapıları, faaliyetleri, yayınları ile ilgili prosedürler daha pratik ve gerçekçi esaslara dayandırılmalıdır. Son olarak söylenmesi gereken bir konu da SAM’lar ile araştırma projeleri gereksiniminde olan kamu veya özel kuruluşlar arasında sinerji yaratacak, merkezi ve yatay (bölge veya fonksiyon esaslarına göre) işbirliği sağlayacak bir kurgu sağlanması gereğidir. KAYNAKÇA BEKİ, Mehmet Akif: "Irak Savaşına Kim Karar Verdi? (1)", Yeniçağ Gazetesi, (12 Mart 2003). GÖKIRMAK, Mert: "Bilgi, İktidar ve Üniversite", Stratejik Araştırmalar Dergisi, Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları, (Ankara, Şubat 2003). SMITH, James A.: "The Idea Brokers; Think Thanks and The New Policy Elite", The Free Press, (New York, 1993). YILMAZ, Sait: "21.Yüzyılda Güvenlik ve İstihbarat", Alfa Yayınları, (İstanbul, Haziran 2006). YUVA Mehmet: "ABD’nin Kamuoyu Oluşturma Kurumları, Konferans Metni", Suriye Damaskus Üniversitesi Tarih Bölümü, (Damaskus, 2004). Adı geçen SAM.ların Web Sayfaları. Bazı SAM’ların açılımları: TUSAM: Türk Ulusal Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi. SAREM: Genelkurmay Başkanlığı Stratejik Araştırma ve Etüt Merkezi. DiBSAM: Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırma Merkezi. USAK: Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu. Glob. SE: Global Strateji Enstitüsü. DPE: Dış Politika Enstitüsü. AGAM: Ankara Global Araştırma Merkezi. KÖKSAV: Kök Stratejik Araştırmalar Vakfı. MGSSAV: Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı. TEPAV: TOBB Üniversitesi Ekonomik ve Politik Araştırmalar Vakfı. ASAM: Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle