02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

“Cumhuriyet gazetesinin her köşesinde çalıştım. Mutlu çalıştım ama.” >> Ne olacak, evde bütün gece masa başında günlük siyasi çizgi için uğraşmaya başladım. Sabah olunca da bunu gazeteye götürüyordum. Bir yıl sürdü ve sonra bir gün, “Senin işin bitti” dediler. Derler ya... Ben yine normal hayatıma döndüm. Bu arada, Cumhuriyet gazetesinde dostlara uğrardım. Bir gün bir köşe yazısına resim yapmamı istediler, çizdim ben de. Sonra bu devam etti. Derken düzgün bir işim, düzgün bir gelirim oldu. zeteci olarak buldum. Ne oldu?.. n Çoğu kişi sizi Cumhuriyet’ten anımsıyor... n Ne kadar sürdü dersiniz? Gerçekten geçerken uğramıştım, kapının yolunu gösterdiklerinde aradan 32 yıl geçmişti. Neler yaptım orada?.. Yazı dizileri ve köşe yazıları resimledim, başlık yaptım, vinyetler çizdim, mizah sayfaları hazırladım, dergi kapakları yaptım, günlük politik karikatürler çizdim ve daha da neler... Gazetenin her köşesinde çalıştım. Mutlu çalıştım ama. Karışanım görüşenim olmadı, özgür çalıştım. Bu süre içinde başka gazetelere de çizdim, kimse ilişmedi. 12 Eylül gibi saçmalıkları, gazetenin tavizsiz muhalif tavrını, askeri yönetimce kapatılmasını yine bu gazetede yaşadım. Gazete yöneticilerinin anlaşmazlıklarını, bölünüp gazeteyi terk etmelerini, gidenlerin okuyucuyu boykota çağırmalarını, sonra geri gelmelerini, gazetenin iflas etmesini, yine de devam imkânı bulunmasını, alt kat çalışanları olarak düzenlediğimiz yılbaşı partilerini ve çok GAZETELER VE ÇİZGİLER... değerli dostlukları hep yine bu gazetede yaşadım. Zaman zaman farklı düşüncelerim de olsa, bildiğim çizgiden şaşmadım, güzel olan ise bunun hiç sorun edilmeyişi idi. Ama?! Her güzel şeyin bir sonu vardır. Bir sağ gazetenin istediği röportajda mütedeyyin kadınların başlarını örtmeleri konusundaki direnmeleri için sorulan soruya verdiğim cevapta, “Bu bir başkaldırı değil, bir baş eğmemedir” sözlerim, beklenmedik biçimde o gazetenin manşetine çıkarılınca ipler koptu. İzin verirseniz ayrıntılara girmeyelim. Çünkü o günlerde içerde ve dışarda o kadar çok konuşuldu ve yazıldı çizildi ki... n Sonra Taraf macerası geldi, değil mi? n O yıllarda işsiz kalan gazeteci, demek ki önemli bir olay olarak görülüyordu. Yeni yayına başlayan, akılcı ve sert muhalefet yapan Taraf gazetesi eski arkadaşım Ahmet Altan’ın yönetimindeydi. Gazeteye çağırdı beni. İkinci çağrısında gittim ve yeni bir serüven başlamış oldu. Günlük karikatürler çizdim, haftalık yazılar kaleme aldım. “Köşe Çizeri” gibi bir de ünvan sahibi yaptılar beni. Orada da yazarların yine ikiye ayrıldığına, bir kısmının gazeteyi terk ettiğine tanık oldum, ben işime devam ettim. Bu macera da altı yıl sürdü ve noktalandı. Şimdi kuşlar kadar hürüm ve kuşlar kadar işsiz!.. n Yok, yok öyle demeyin! Sizi T24 internet sitesinde izliyoruz... n Bir süredir ve şu sırada, iş ve işsizlik aynı anda, bir arada ve aynı kişinin üstünde bulunuyor. Çalışıyorum ama işsizim. Kanına gazetecilik virüsü bulaşmış bir kişi bu eziyetin dışında bırakılırsa bu kendi sağlığı açısından olduğu ka >> 14 5 Kasım 2015 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle