19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

VİTRİNDEKİLER ? imde gübir müan bümudar, otoan tair ba Kürt Kimliğinin Oluşum Süreci/ Naci Kutlay/ Dipnot Yayınları/ 420 s. x/ / usu en, eri ve ne onguyafi nü. k bir apıtitap, da el çade kigeli Kürtler üzerine yazdığı başka kitaplarla da tanınan Naci Kutlay’ın bu çalışması, Türkiye’nin değişmez gündemi Kürt sorununu tarihsel bir perspektiften bakmayı sağlıyor. Kitap, geç Osmanlı ve erken Cumhuriyet dönemlerinde, başka etnik gruplarla birlikte kimliklerinin ayırdına varmaya başlayan Kürtlerin Türkiye’nin modernleşme sürecinden nasıl etkilendiklerini ve bu süreci nasıl etkilediklerini ayrıntılı veriler sunarak işliyor. Kürt kimlik hareketinin bir arkeolojisi diye de tanımlanabilecek kitapta, Kürtlerin modern tarih boyunca çıkardıkları gazete ve dergilerin yanı sıra kurdukları cemiyetler hakkında da önemli bilgiler yer alıyor. Bu özelliği de kitabı alanında önemli bir kaynak haline getiriyor. Magnum/ Russell Miller/ Çeviren: Tamer Tosun/ Agora Kitaplığı/ 380 s. Magnum Photos, son geçen yüzyılın yarısını aşkın bir zamanda dünyada meydan gelen hemen hemen bütün savaşlar ve büyük olaylarda en ön saflardan tanıklık eden ve resimlerini yayınlatırken temel ilkelerinden vazgeçmeyen bir grup olağanüstü erkek ve kadın fotoğrafçının eşsiz perspektifiyle hareket etmiş. İşte; 20. yüzyılın en büyük fotoğraf ajansı olan, Robert Capa ve Henri CassierBresson gibi yüzyılın büyük fotoğrafçılarının kurduğu ve etkisi günümüze kadar süregelen Magnum Photos ajansının, kuruluşundan itibaren enteresan ve renkli hikâyesini anlatıyor bu kitap. Kitapla birlikte geçen yüzyılın önemli dönemeçlerine de tanıklık edecek okuyucular. Bedelli Gazetecilik/ Umur Talu/ Yayına Hazırlayan: İsmail Sert/ Everest Yayınları/ 502 s. “Sesi az çıkabilen, bastırılan, haksızlığa uğrayan, mağdur ve mazlum edilenlerin dünyasının farkında olma çabasıdır. Bu dünyanın, bütün keyiflere, tüm zenginliklere, alabildiğine rengârenkliğine rağmen, böyle bir yer de olduğunu unutmama, hatırlatma çabasıdır. O yüzden, kimileri açısından huysuz, sevimsiz, neşesiz düşünceler, cümleler, yazılar birbirini kovalar. Tsunami uyarısı meselesinden Kızıltepe’de öldürülen Uğur’a... Dışişleri Bakanı İsrail’deyken 8 Filistinli’nin tank atışıyla öldürülmesine ve bunun medyada neredeyse görülmemesine...” Bu kitap Umur Talu’nun medya analizi, eleştirisi ve sorgulaması yaptığı ‘Dipsiz Kuyu’ yazılarından meydana gelmiş. Bugünün medyasını ve siyasi dünyasını Talu’nun gözünden tekrar sorgulamak isteyenlere... Tarihsel Maddecilik Üzerine/ Franz Mehring/ Çeviren: Halil Çelik/ H2O Kitap/ 96 s. “Tarih, geçmişe bugünden bakışımızın değişkenliğinden ibaretse tarihin bugünü anlamamıza faydası ne?” Franz Mehring bu kitabında Bütün ideologlara inat tarihe yeni bir bakışı değil tarihe bakanların ve onların yöntemlerinin eleştirisi olan tarihsel maddeciliği savunuyor. Tarihi sokaktakilerin hizmetine sokaSAYFA 28 ? 23 ŞUBAT 2012 cak, tarihten bugün için ders çıkaracak, zafere giden yolun haritasını çizecek reçeteler sunmuyor. Aksine, geçmişi tarih haline getirerek ideolojilerin hizmetine koşanlarla baş edecek ve tarihin, bugünü değiştirmek isteyenlere doğrultulan bir silah olmaktan çıkaracak yöntemin kullanımından örnekler veriyor. Türk Mitolojisi/ Nurer Uğurlu/ Örgün Yayınevi/ 538 s. Nurer Uğurlu, kitap ve makalelerinde okura kendi görüşlerini benimsetmekten çok, o sonuçlara varma yöntemini gösteren, araştırmalarında bir yandan sorunları çözerken, bir yandan da yeni sorunlar ortaya koyan; tarihçiliğin olayların kronolojik sıralamasından çok, onların ardındaki nedenleri araştırmak olduğunu vurgulayan ve Türk tarihini bir bütün olarak gören, edebiyat tarihini de kültür tarihinin bir alt bölümü olarak ele alan Ord. Prof. M. Fuad Köprülü’nün manevi öğrencisi olarak, bu ağır ve büyük sorumluluk taşıyan görevi yerine getirmeye çalışmış. Otuz yıllık emeğini bu kitapta toplayan Uğurlu, Türk mitolojisinin ayrıntılı bir haritasını çıkarıyor. Osmanlı’da Devlet Başkanlığı/ Osman Kaşıkçı/ Yitik Hazine Yay./ 200 s. 1876’ya kadar yazılı bir anayasası olmamasına rağmen Osmanlı Devleti altı yüz yıl devlet başkanını seçer. Ankara Savaşı’ndan sonra yaşanan Fetret Devri dışında iktidarda boşluk yaşamaz. Padişahlıktan çoğu insanın anladığı seferler, savaşlar, saraylardır. Ancak üzerinde durulması gereken asıl konular ise şehzadelikten sultanlığa giden süreçte yaşananlar, tahta çıkınca yüklenilen mesuliyetler, iktidarın hukuki dayanakları, kanuni yetkileri, şer’i kaideleridir. Ve bir de çoğu hazin sona eren saltanat mücadeleleri... Yazılı olmayan anayasa kurallarıyla oluşturulan Osmanlı iktidarının sırları Osman Kaşıkçı’nın bu kitabında yazılı hale getiriliyor. Padişahlığı sefer, savaş, saray üçgeni dışında okumak isteyenler için önemli bir kaynak Kaşıkçı’nın çalışması. Yavaş Matematik/ Nazmi Ağıl/ Yapı Kredi Yayınları/ 86 s. “ne olurdu sanki balkona çıkınca/ karşı duvarda boydan boya/ bir seyahat turu reklamından bakan,/ şakacıktan davetkâr kadın kadar/ güvenli bir gülümseyiş mesafesinde dursan!/ ama işte yağıyor yağmur,” Nazmi Ağıl’dan yeni bir şiir kitabı: “Yavaş Matematik” şiirseverlerin karşısına çıkıyor. Ağıl, kendi şiirini yaratanlardan. Şiir yazma çabası gütmüyor: Şiiri yazıyor. Günlük yaşamdan süzülüp geleni, dibe çöken şiir tortusunu su yüzüne çıkarıveriyor. “Yavaş Matematik” de Ağıl’ın bu özelliklerinin nitelikli bir yansıması... Vadedil(me)miş Topraklar/ Cahit Doğan Doyar/ Ozan Yayıncılık/ 392 s. “Bu coğrafi kaydırmalar ve yalanlar sonucunda ortaya çıkan ve bugün tarih kitaplarımızın neredeyse tamamında bize dikte edilen haritalar, kavramlar, uluslar ve kutsal olarak bize sunulan metinlerle ilgili gerçeklerle yüzleştiğimizde bir bellek kaymasıyla karşı karşıya olduğumuzu göreceğiz. Bu kitapla; Ortadoğuinsanlık tarihinin kalın sis perdesinin; hiç değilse bir bölümünü aralamış ve gerçekleri ortaya çıkarmış bulunmaktayız.” Bu kitap; ‘Zamanın Gerçek Tarihi’ isimli kitaplar dizisinin; üçüncü adımı. Daha önceki iki kitap gibi bu üçüncü çalışmada da son bin yılın türlü efsaneleri, söylentileri, bozmacaları ve tamamı insan ürünü olan uydurmalarla bir sisler bulutuna sarılıp sarmalanmış olan büyük bir muammayı çözmek amacıyla, herkesin gözünün önünde olan ama nedense kimsenin görmediği çıplak gerçekler dile getirilmeye çalışılmış. Uçurtmalar/ Nazmi Bayrı/ Kanguru Yayınları/ 94 s. On iki öyküden oluşan “Uçurtmalar”da Nazmi Bayrı, öykülerin kendilerine özgü aile ve arkadaş ilişkilerini yansıtan yalın bir halk gerçeğini göz önüne seriyor. Kısa, özlü anlatımlarla toplumun gerçek, can alıcı sorunlarına değiniyor. Çalışan işçilerin, çiftçilerin ve dilencilik yapmak zorunda kalan kişilerin zor koşullardaki yaşamları, hak ve eşitlik arayışları, yöneticilerin despotlukları ile karşılaşmaları, kolluk güçlerinin saldırısıyla seslerini duyuramaz hale gelişleri, duygulu bir anlatımla veriliyor. Bayrı “Uçurtmalar”la okuyucuların karşısında. Sevgili Charlie/ Earle P. Martin, Jr./ Çeviren: Işıl Aydın/ Özgür Yayınları/ 136 s. “Sevgili Charlie”, otizmli genç bir delikanlının büyükbabası olan Earle’nin torununa yazdığı mektuplardan meydana geliyor. Kitap Charlie’ye şahsi bir ileti şeklinde başlıyor ve burada Earle, zamanı geldiğinde hayatta olamama ihtimaline karşın, torununun sorabileceğini düşündüğü tüm soruların yanıtlarını veriyor. Kitapta gözden kaçmayan bir diğer nokta ise Earle’nin onca derin soruyu, otizmin gerektirdiği kavrayış gücü ve somutlukla ele alabilme yetisidir. Samimi bir sevgiden doğan bu mektuplarda okuyucular, otizmde gerçek sevginin ne kadar önemli bir rol oynadığını görecek. Lanet Olsun Zaman Nehrine/ Per Petterson/ Çeviren: Aslı Biçen/ Metis Yayınları/ 178 s. “Lanet Olsun Zaman Nehrine”, Norveçli yazar Per Petterson’un yayımlanmış son romanı. Hayatta aradığını bulamamış veya bulduğunu kaybetmiş, dünya üzerindeki yerini sağlamlaştıramamış, hep tereddüt eden, hep bocalayan bir adamın, Arvid Jansen’in hikâyesi kendi anlatımıyla okuyucu karşısına çıkıyor bu romanda. Arvid geçmişi parça parça hatırlarken, hayatı da zihnlerde yavaş yavaş belirginleşiyor... Arvid’in hikâyesi her şeyden önce, duyguların bastırıldığı ve ilişkilerin mesafeli olduğu bir ortamda içindeki yoğun duyguları ifade etmeye, mesafeleri aşmaya çalışan bir adamın yaşadığı hüsranın hikâyesi. Tıpkı yarattığı karakterler gibi, Peterson da açıkça söylediğinden çok daha fazlasını anlatıyor bu romanda. Yakın insan temasının varlığıyla yokluğu arasındaki farkın büyüklüğü bir kez daha gözler önüne seriliyor. . İhtiyaç duyduğu sevgi ve ilgiden mahrum kaldığı çocukluğu; idealleri uğruna üniversiteyi bırakıp bir fabrikada işçi olarak çalıştığı ve aşkta hep aradığı sığınağı bulduğu gençliği ve buhranlı yetişkinlik yılları takip ediliyor romanda Arvid'in... ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 1149 imini u kobir p Ye üzeminet ranun ez bu n n gee a ol ncı artz/ bin m, Doğu ruya; in seları ülkebirleHırlgar ramlaş? FA 27
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle