04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

V TR NDEK LER ¥ kmeel cet de him m döneminde ihtilalci bir kahramanın trajik öyküsünü anlatıyor. “Bir Halk Düşmanı” ise kârdan başka amacı olmayan burjuva yalancılığına, liberallerin demokrasi aldatmacasına, çürümüş toplum düzenine çok sert bir eleştiri olduğu gibi, çevre sorunlarına yüz otuz yıl önceden dikkat çeken yanıyla, günümüz medya dünyasının ve devlet yöneticilerinin bu konudaki vurdumduymazlığına sert bir uyarı niteliği taşıyor. Bir Söz Büyücüsü: García Márquez/ Gene H. BellVillada/ Çev.: lknur Özdemir/ Kırmızı Kedi Yayınları/ 414 s. Din Kapitalizm ve Gülen Cemaati/ Yusuf Akdağ/ Evrensel Basım Yayın/ 114 s. Yusuf Akdağ, “Din Kapitalizm ve Gülen Cemaati”nde okuyucuların Gülen ve cemaati ile ilgili pek çok soruya yanıt arıyor: “Başbakan’ın selam gönderdiği, okyanus ötesindeki adam sadece bir dini cemaat lideri mi? Siyasilerin, medya ve bürokratlar üzerindeki nüfuzu nereden geliyor? Yeşil sermayenin yükselişiyle Fethullah Gülen hareketinin ilişkisi ne? Cemaat, emek hareketine nasıl bakıyor Neoliberalizmle muhafazakârlığı sentezleyen AKP’nin yükselişinde Gülen’in rolü ne? Kapitalist sömürüyü gizlemek için örtülen kutsal örtünün altında neler var?” Kitap, hem bir siyasi odak hem de finans kurumu olarak Fethullah Gülen cemaatinin doğuşu ve yükselişini anlatıyor. Keder Gibi Ödünç/ Haydar Ergülen/ Kırmızı Kedi Yayınları/ 86 s. “Keder gibi ödünç/ kahkaha gibi karanlık/ neş’e gibi yapraksız/ ve kasaba gibi akşamsız/ bu şiir peşimden/ bir başkası gibi geldi/ ve ben yalnızca/ mırıldandım onu/ mırıldanmak belki de/ yetinmektir diye/ şiir yerine ödünç/ kederle” Haydar Ergülen günümüz şiirinin lokomotifini çeken isimlerin başında geliyor. “Keder Gibi Özdünç” de onun şiirinin önemli meyvelerinden; ayrıca ‘Cemal Süreya Şiir Ödülü’nün de sahibi. Kitap şimdi yeni baskısıyla okuyucularının karşısına tekrar çıkıyor. Medya Mahrem/ Editör: Hüseyin Köse/ Ayrıntı Yayınları/ 406 s. “Medya Mahrem”, editörlüğünü Hüseyin Köse’nin yaptığı, yayınevinin ‘ScholaAyrıntı’ dizisinin üçüncü kitabı. Kitap, örtünmenin siyasal içerimlerinden toplumsal mesafe telaşına, mağdurun mahremiyetinden geçkapitalist dönemin mahremiyet ideolojisine, gözetim olgusundan itiraf edilmiş mahremiyetin muhabbet aracılığıyla teşhirine, görsel kültürün yaygın üretim, tüketim ve algılama pratiklerinden gizli telefon dinlemelerine ve benzerlerine varıncaya dek, bireysel ve toplumsal olarak var olmanın zeminini aşındıran koşullara eğiliyor. Aynı zamanda, varoluşu çevreleyen dışsal kabuğa dikkat etme zorunluluğunun görünüşü kurtarmanın ön koşullarından birisi olduğu yanılsamalı gerçeğine karşı eleştirel bir okumayı da mümkün kılıyor. Kapital – I. Cilt/ Karl Marx/ Çeviren: Mehmet Selik, Nail Satlıgan/ Yordam Kitap/ 876 s. “Kapital”, Karl Marx’ın dünyanın seyrini değiştiren dev yapıtı. Marx’ın ve Marksizmin temel yapıtı olan “Kapital”in tamamını, Almanca aslından çevrilmiş olarak Türkçeye kazandırma, böylece Türkçe Marksist edebiyatın en büyük eksiğini giderme yolundaki son ciddi girişimin önemli bir adımını oluşturuyor. Marksist iktisat alanına hâkim yetkin çevirmenler Mehmet Selik ile Nail Satlıgan’ın Almanca aslından Türkçeye kazandırdığı kitap, iki editör tarafından da gözden geçirilmiş. Erkin Özalp Almancasıyla, Oktar Türel ise İngilizcesiyle karşılaştırarak metni baştan aşağı taramadan geçirmiş. Böylelikle okuyucuların önüne, Almanca aslından ilk kez yapılan yetkin bir çeviriyle “Kapital” koyulmuş. Çevirinin ABC’si/ Şehnaz Tahir Gürçağlar/ Say Yayınları/ 192 s. Çeviri olgusu bugüne dek binlerce kitabın ve akademik çalışmanın konusu olmuş, ülkemizde çeviriye gösterilen ilgi de 1970’lerden bu yana çoğalarak artmış. Yayınevinin ‘ABC Dizisi’ kapsamında yayımlanan, çeviribilime giriş niteliği de taşıyan “Çevirinin ABC”si, konuyu geniş bir çerçevede ele alarak, uygulamalı ve mesleki bir alan olarak çevirinin günümüzdeki konumunu inceliyor. Bunun yanı sıra, sosyal bilimlerin ve insan bilimlerinin disiplinler arası bir kolu olarak çeviribilime özet niteliğinde bir giriş sunmayı amaçlıyor. Kaderler Tableti/ Mehmet Mollaosmanoğlu/ Galata Yayınları/ 448 s. Mehmet Mollaosmanoğlu’nun yeni romanı “Kaderler Tableti”, yazarın “Ataerkil” ve “Ata Mezarlığı” adını taşıyan romanlarının devamı niteliğinde. Yazar, kahramanı Engin Hakkızade’nin hikâyesini Mezopotamya’ya kadar getirmişti ilk romanda. “Ata Mezarlığı”nda ise Güney Amerika’da İnkalar öncesi Quechua ve Aymara halklarının, Anadolu’da Hititler öncesinde yaşamış olan Kassitelerle aynı kökten geldiklerini iddia ettiği romanı aksiyon yüklü kurgusuyla dikkat çekmişti. Mollaosmanoğlu, romanlarına “Kaderler Tableti” ile devam ediyor. Önceki iki romandan tanıdığımız Engin Hakkızade bu romanda Güney Amerika’da, Titikaka Gölü’nün derinliklerinde yatan Kaderler Tableti’nin kayıp kilidinin peşinde bu defa. Bu kilitle ilgili ipuçları ise Orta Asya’yı ve Göktürkleri işaret eder. Kitapta, okuyucuları Baykal Gölü’nden Moğolistan’a bizn beş yüz yıllık bir yolculuk bekliyor. Perihan Balcı Yok Olan Bir Mirasın Tanığı/ Deniz Banoğlu/ Gürer Yayınları/ 190 s. 1976 yılında birkaç arkadaşı ve dostuyla çıktığı yolda bugün gerek İstanbul’da gerekse Anadolu’da kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel Türk evlerinin korunup yaşatılması için birçok sivil toplum örgütüne öncü olmuş Perihan Balcı. Türkiye’nin birçok ilinde bugüne kalabilmiş yapılar onun yaygınlaştırdığı tarihi mirası koruma bilinciyle, kararlılığı ve savaşçı ruhuyla ayakta kaldı. Bu bağlamda Perihan Balcı için “yok olan bir mirasın tanığı” demek yanlış olmaz. Deniz Banoğlu’nun kaleme aldığı bu kitapta, Balcı’nın yaşamına ve tarihe tanıklık edecek okuyucular. Aile arşivinden ve kendi objektifinden fotoğraflarla kitap daha da renkli bir hal alıyor. Kara Yağmur/ Karl Olsberg/ Çeviren: Ömürnaz Kurt/ Can Yayınları/ 334 s. “Türk işçiler ile Neonaziler arasında kavga büyümekte, ülkedeki yabancı düşmanlığı tırmanmaktadır. Yetkililer, Nostradamus’un kehaneti üzerine araştırma yapan çatlak matematikçiyi de ülke genelindeki huzursuzluğu da dikkate değer bulmaz. Ne var ki kimsenin beklemediği bir anda, kulakları sağır eden bir gürültüyle birlikte çığlıklar ve siren sesleri yükselir ve etrafı zifiri bir karanlık kaplar. Toz haline gelmiş cam parçacıkları yağmurunun ardından yoğun bir sıcak çöker… Ve gökyüzünde beliren duman bulu ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 1107 mlance anü uyla ıyor. , öküübeyemiha lpa nay/ en en’in maya z 22 ’ye ¥ Gabriel García Márquez çağımızın en önemli yazarlarından biri. Öncelikle Kolombiya’nın, sonra da bütün bir Latin Amerika’nın folklorundan, edebiyatından, kültüründen beslenen yazı dünyasıyla, tüm dünyada çığır açan romanlarıyla, renkli ve mütevazı kişiliğiyle edebiyat tarihine adını yazdırmış, unutulmazlar arasına girmiş. ‘Büyülü Gerçekçilik’ tarzının en önde gelen temsilcisi olan Marquez, bu türde yarattığı romanları ve öyküleriyle kendisinden sonra gelen pek çok yazara da esin kaynağı olmuş. Gene H. BellVillada “Bir Söz Büyücüsü”nde, yazarın tüm yapıtlarını mercek altına alarak gazeteci olarak başlayıp yazar olarak sürdürdüğü yaşamını da doğumundan bugüne renkli ayrıntılarıyla veriyor. Kitap, ünlü yazarın yapıtlarına ayrı bir boyut açılmasını sağlıyor. Boğultu – Bütün Öyküleri II/ Orhan Duru/ Yapı Kredi Yayınları/ 578 s. 1950 Kuşağı öykücüleri içinde “ele avuca sığmayan bir usta” olarak anılır Orhan Duru. Kuraldışı, alaycı, sarsıcı, şaşırtıcı, kıvrak, tuhaf, hayalbaz ve kıpır kıpır sundu okuyucularına hep o. Evliya Çelebi’den, Mercimek Ahmet’ten, Hacivat ve Karagöz’den yararlanarak, üslubunu çağrışımsal bir eksende kurmuş, dil oyunlarıyla canlandırmış, dahası, giderek anlamsızlaşan bir dünyada, insanın kendisiyle ve çevresiyle çatışmasını alayla dile getirmeyi başarmış bir yazar. Duru’nun ‘Toplu Öyküleri’ öncesinde “Sarmal” adıyla yayımlanmıştı. Şimdi bu öyküler toplamı ikinci cildiyle okuyucularının karşısına çıkıyor. “Boğultu – Bütün Öyküleri II”; doğal yıkımların, savaşların, küreselleşmenin, kentleşmenin, teknoloji çılgınlığının, medya canavarlarının, bürokrasinin, politik oyunların, ekonomik bunalımların, siyasi çıkmazların dünyasında yazılmış öykülerden oluşuyor. Bir Psikoloğun tirafları/ Nur Yaycıoğlu/ Pozitif Yayınları/ 216 s. Psikolog Nur Yaycıoğlu’nun elimizdeki kitabı, tamamen gerçek yaşamlara ve deneyimlere dayanıyor. Okuyucular kitapta, gerçek yaşam öykülerinden kesitleri ve kişilik çözümlemelerini bulacak. Türkiye’nin psikososyolojik yapısıyla ilgili yapıcı eleştiriler yine gerçek olayların, sahici kişiliklerin ve kurumların incelemeleriyle ele alınıyor. Ülkenin beyninden yüreğinden eksik olmayan dertlerin, acıların, adaletsizliklerin öyküleri psikolojinin savunma mekanizmalarıyla ve vaka çözümlemeleriyle iç içe anlatılıyor. Tüm bu yönlerinin yanında kitap, sade diliyle herkese sesleniyor. “Bir Psikoloğun İtirafları”nın yanında Yaycıoğlu’nun “Başarı ve Çocuklarımız” adlı bir kitabı daha bulunuyor. Kitap, başarının nasıl kazanılacağına dair bir inceleme. Ebeveynlerin çocuklarını nasıl başarılı bir öğrenci haline getirebileceği kitabın ana eksenini oluşturuyor. SAYFA 36 5 MAYIS 2011 FA 35
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle