28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

T 1 HAZİRAN PAZARTESİ ürkçe Günlükleri FEYZA HEPÇİLİNGİRLER arne” diye bir restoran adı görünce Prof. Dr. Deniz “C İşcen’in mektubunu anımsadım. “Etichet” adıyla açılan mağazayı gördüğünde sormuştu: “’Etiket’in sözcük kökeninde bu yazılım var mı, varsa mağaza tabelasında böyle mi geçmeli?” Ta Tanzimat’tan başlayarak Fransızcadan aldığımız sözcükleri okunuşuyla yazarak Türkçenin en büyük özelliklerinden biri olan yazılışla okunuş arasında en az fark olması özelliğini görece korumuşken son yıllarda bu sözcükleri de büyük bir çabayla Fransızca özgün yazımına döndürmeye ya da İngilizcesiyle değiştirmeye çabalıyoruz. “Kantin”i “cantine” diye yazmalar mı istersiniz, “garaj”ı “garage” diye yazmalar mı? “Turist, turistik, turizm” gibi türemişleriyle aldığımız, hatta “turlamak, tur atmak, tur atlamak” gibi kullanımlarla Türkçenin içine iyice yerleştirdiğimiz “tur” sözcüğü bile “tour” oldu son zamanlarda. “Taksi”yi bile “taxi” yaptık. Birçok taksinin tepesinde böyle yer alıyor artık. Özenle kapladığımız defterlerin, kitapların üzerine yalayıp yalayıp yapıştırdığımız, kendimizi zorlasak arkasındaki zamk tadını hâlâ dilimizin ucunda duyacağımız “etiket”i “etichet” yaparak kime yaranacağımızı düşünüyoruz acaba? Avrupalı turistin gözüne takılsa gülecek halimize. Sözcük dilimize Fransızcadan girmiş; Fransızcada yazılışı: “étiquette”, İngilizcesi aksansız: “etiquette”, Almancası “etikett” ya da “etikette”, İspanyolcası “etiguetas”; öteki Avrupa dillerinin çoğunda “tag” sözcüğüyle karşılanıyor. E, biz ne yapıyoruz; çoluk çocuk herkesin bildiği “etiket” sözcüğünü hangi dile çevirmeye çalışıyoruz? “Carne”, “karne” ise eğer, çocukluğumuzda korkulu bir bekleyişle birlikte anımsadığımız sözcük, hangi dilde böyle yazılıyor? Hiçbirinde. En yakını Fransızca; ama onda da “carne” değil, “carnet”. Bozma, değiştirme, yozlaştırma konusunda hızımıza yetişilemez. Türkçeden hıncımızı alamazsak eğer bütün batı dillerine uzanmaya gücümüz yeter. ursa Kitap Fuarı’ndan getirdiğim kitaplara daha yeni bakabiliyorum. Bir şairin düzyazı kitabının üçüncü baB sıma ulaşması pek kolay değildir. Şair: Namık Kuyumcu. İzmirli, yakışıklı… Kitabının adı: “Aşkın Rengi Siyahtır” (İlya Yayınevi). Düzyazı kitabı dedim; ama pek öyle değil; şiirli 7 HAZİRAN PAZAR denemeler demek daha doğru sanki. Kitabın arkasından iki tümce, örnek: “Sevemediğimiz, sevmeyi beceremediğimiz, sevip de erken yorulduğumuz için, daima alacaklı duruyordur aşk ve ihtilalci duygular.” “Aşk çağırmaz mı, ayrıldıkları halde duygularını ‘filizkıran fırtınaları’na karşı koruyanları?” Mustafa Kademoğlu, Devrek’te Baston Festivali yapıldığı zamanlarda tanıdığım, uzun zamandır Ankara’da yaşayan dünya tatlısı bir dost. Dr. Hüseyin Peker’in “Okuya Düşüne Yaza Yaşaya Bir Ömür Geçti” adını verdiği kitabın önsözünü o yazmış. Kitap, siyaset felsefesinden, tanıtıcı biyografik yazılara, oradan yazın, gazetecilik, sanat alanlarındaki denemelere uzanıyor. Yine Karınca Yayınları’ndan çıkan Mustafa Kademoğlu ile Dr. Hüseyin Peker’in ortak bir kitabı: “Çiçekler Açınca Ara Beni”. Kitabın arkasında yüce gönüllülük örneği bir not: “Biz profesyonel (ticari bağlamda) yazar değiliz, ancak yaptığımız işin önemini ve sorumluluğunu bilenlerdeniz. Şimdiye kadarki kitaplaşmalarımızın amacı, yaşam tanıklığımızı okurlarla paylaşmaktır.” Ayşe Çekiç Yamaç, dost canlısı, sıcak, tatlı mı tatlı bir insan. Bu Yayınevi tarafından basılan üç gençlik romanı: “Düşlerin Ötesi”, “Yazgülü”, “Sokaklar Düş Yangını”. Bilgin Adalı ise çok çok eski bir dost. 1979’da Kültür Bakanlığı’nın açtığı çocuk yapıtları yarışmasının çocuk oyunu dalında ikimiz de başarı ödülü almıştık. O, “Bencil Dev”le, ben “Yanlışlıklar”la. Ahmet Taner Kışlalı’nın kültür bakanı olduğu yıllardı. Dört oyun daha eklenerek “Altı Çocuk Oyunu” adıyla Ocak 1980’de yayımlandı oyunlar. 12 Eylül darbesinden sonra Kültür Bakanlığı’nın yayımladığı öteki kitaplarla birlikte toplatıldı, mahzenlere tıkıldı. 1993’te Fikri Sağlar’ın kültür bakanlığı döneminde bu kez iki cilt olarak tekrar basıldı. Demek 16 yıl olmuş. O oyunların yayın hakları hâlâ Kültür Bakalığı’nda mıdır? Biz istesek yeni basımlarını yapamaz mıyız acaba? Ben çocuk yapıtlarından epey uzak kaldım. Şimdi yeni yeni dönmeye çalışıyorum çocuk kitaplarına. Bilgin ise çok güzel öyküler, masallar, romanlar yazdı; yazmayı sürdürüyor. Bursa’da, yürekten, sımsıcak sözlerle imzaladığı kitaplar: “Kaledibi Sokağı” ve “Havşan Öyküleri” (Anfora Yayıncılık), “Atlantis’in Çocukları “ ve “Atlantis’in Çocukları 2” (Beyaz Balina Yayınları). ceği bir yer olmaktan çok uzak. Derneğin, tasarladığı çalışmaları yapabilmek, gönüllü çalışan bilim ve sanat insanNamık Kuyumcu larına daha üretken olacakları sağlıklı bir ortam sunabilmek için yaklaşık 25 bin liralık bir desteğe gereksinmesi var. Dil Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sevgi Özel, “Bu çağrımızın yankı bulacağına, aydınlanmacıların uzattığımız eli tutacağına inanıyoruz.”diyerek, “aydınlanmanın en önemli aracı olan dilimizin gelişmesini isteyen ya da dilimiz için kaygılanan bütün dilseverleri, bütün Atatürkçü işadamlarını” derneğe destek olmak için Türkiye İş Bankası’nın, Mithatpaşa Şubesi’ndeki (4228) 894 952 sayılı hesabına bağış yapmaya çağırıyor. umhuriyet okuru, sadık bir okurdur ve gazetesinde C yanlış görmeye asla dayanamaz. H. Zafer Kars, “Uzun yıllardır düzenli okuyucusu olduğum Cumhuriyet gazetesinde son yıllarda dilimize gereken özenin gösterilmediğini görmek beni üzüyor. Çeviri metinlerde ve iktisat haberlerinde yaygın biçimde göze çarpan bu özensizliğin yakın zamanlarda yerli muhabir haberlerinde de belirmesi çok endişe verici.” diyor. “Belki düzelir”, “muhabir deneyimsizdir” gibi düşüncelerle kabullenmeye çalıştığı bu durumun giderek yaygınlık ve süreklilik kazanması üzerine bana bildirmeye karar vermiş: “6 Haziran 2009 Cumartesi günkü Cumhuriyet gazetesinin birinci sayfası: ‘Berlusconi’den ırkçı şov’. Aslı Kayabal’ın haberi. Aynı tarihli gazetenin son sayfasında Reuters kaynaklı ‘Selanik için soyundular’ başlıklı haberin son cümlesi: ‘Özellikle ateşle oynayan bu eylemcinin şovu ilgi topladı’”. H. Zafer Kars, “Bu haberleri yazan, çeviren muhabirler dilimizde ‘gösteri’ diye bir sözcüğün bulunduğunu demek ki bilmiyorlar.” diyor. Bilmiyorlar mıdır gerçekten; yoksa “show” diye yazmayıp “şov” demenin yeterli olduğunu mu düşünüyorlardır? ? www.feyzahepcilingirler.com / [email protected] Yıldız Teknik Üniversitesi, Türk Dili Bölümü Çukursaray Binası Kat: 2, Barbaros Bulvarı34349 Yıldız / İst. 9 HAZİRAN SALI D 7 8 HAZİRAN PAZARTESİ il Derneği ’nin şu anda bulunduğu giriş katı, (gördüğüm için biliyorum) çalışmaların rahatça yürütülebile B U L M A C A 1 F 2 E 3 G 4 A 5 A 6 I J 8 G 9 J 10 E Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU devinimi olduğu anda saptayan fotoğraf çekme yöntemi. H. Oğuz Atay’ın yapıtlarındaki temel izleK. 11 A 12 J 13 K 14 D 15 E 16 H 17 E 18 H 19 I 20 I 37 61 38 47 67 10 17 81 40 55 D 16 28 18 32 21 D 22 K 23 K 24 K 25 A 26 I 27 C 28 H 29 G 30 E 31 J 32 C. “Ben ... Bey Nasılım” (Edip Cansever’in bir şiir kitabı). I. Tutarı pek önemli olmamakla birlikte ufak ve dağınıK borçların bütünü (iki sözcük). 33 F 34 A 35 K 36 J 37 B 38 B 39 C 40 B 41 I 42 I 27 29 8 39 D. Mısra. 43 D 44 E 45 J 46 E 47 B 48 G 49 E 50 F 51 E 52 K 53 K 70 75 19 6 71 58 41 42 26 74 68 20 54 A 55 B 56 E 57 E 58 I 59 A 60 E 61 B 62 A 63 I 64 F 65 I 83 14 82 43 66 E 67 B 68 I 69 E 70 I 71 I 72 G 73 E 74 I 75 I E. “... ... Olduğumu Söylemeyin” (Jacques Seguela’nın kitabı). J. Genellikle hamsi balığından yapılan, tozlu ve yağlı balık ezmesi. 76 F 77 A 78 G 79 A 80 K 81 B 82 D 83 D 84 F 57 66 44 2 51 46 9 12 36 31 7 45 K. Carlo Goldoni’nin bir oyunu. Önce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktarın. (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare yoksa bu, sözcüğün alttaki satırın başına sarktığını gösterir.) Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru bir şai rimizin adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse, “Ben Napoli Radyosu” adlı anlatı kitabından bir alıntı ve yayımlanmış şiir kitabının adı ortaya çıkacaktır. 49 73 64 15 60 30 56 69 F. “Kem mezardan esirgesin ...!” M.C. Kuntay. 13 22 35 80 53 52 24 23 65 1008. sayının çözümü: A. RADDALL, B. ÜNŞUDE, C. ŞEBABE, D. TARIK AKAN, E. ÜMMÜLMÜMİNİN, F. OĞLAK DÖNENCESİ, G. NABOKOV, H. UZMANLIK, I. RECAREDO. Şiir: “Sokak dönüşünde annem, / Bütün kuşları, / Odamda bulacak. / Ve ben kimbilir o zaman, / Nerelerde olacağım.” Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Attilâ İlhan’ın bir romanı. 63 84 1 33 50 76 21 11 79 25 59 5 4 77 34 53 62 G. Elias Canetti’nin, “Körleşme” adlı romanındaki temel karakter. B. Işık alma süresi çok az olan hızlı bir 72 48 78 3 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1009 SAYFA 31
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle