04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kitap İçin LI Selçuk ALTUN “Sibel ve Bedri Baykam için” “Bir kız vardı yok gibi öyle güzel” 1926 doğumlu üç bin öğrencinin fotoğrafı var. İndeks sayfalarına bir bakışta gözüme çarpan ünlüler: Ata Atabek, Erhan Bener, Asım Bezirci, Atalay Coşkun, Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan, Turan Erol, Turan Feyzioğlu, Muzaffer Gazioğlu, İsmet Giritli, Fevzi Halıcı, Erdal İnönü, Naci Kalpakçı (Fethi Naci), Melda Kaptana, Cemil Meriç, Rauf Mutluay, Tarık Minkari, Yusuf Nalkesen, Gündüz Pamuk, Ergican Saydam, Ayhan Songar, Sevim Tarı (Belli), Necip Torumtay, Gazi Yaşargil, Can Yücel, Mazhar Zorlu… (Göz gezdirdiğim yorgun albüm kadim dostum Grassia Yalman'a annesi Violet Saban'dan (Assael) miras. Toprağı bol olsun Violet Teyze, Turgutlu Ortaokulu'nu birincilikle bitirir. O zaman okul birincileri, devlet bursuyla liseye devam edermiş. Babası varsıl olmamasına rağmen, Violet Saban yerine burstan okul ikincisi faydalandırılır. Çünkü o bir Anadolu Musevisi'dir und yıl 1942! 1260 (N)esir / Şi(i)r : “Nesir yürümekse, şiir uçmaktır.” Galway Kinnell, 1997 “Nesir toplamaysa, şiir çarpmadır.” David Burnett, 2003 “Nesir televizyonsa, şiir radyodur.” Simon Armitage, 2003 “Nesir güneş ve gün içinse; şiir ay, yıldızlar ve gece içindir.” George M.Brown, 1991 1261 Memleke(n)timden İnsan ve Mekân Manzaraları : 02.03.2007! Bir heves, bir heves Gümüşsuyu'ndaki okuma/yazma evime gidiyordum. Aklımda iki sıkı cümle vardı ve onları kâğıda dökünce, devamının akacağına emindim. İki gündür romanıma tek cümle ekleyememenin stresinden galib(a) kurtulacaktım. Derken 34 THC 01 plakalı taksi gelip, emektar otomobilimin yanında duruverdi. İçindeki traşsız şoför, bedeninin üst kısmını topyekun kullanarak öne arkaya öyle kışkırtıcı esnedi ki şevkim kırıldı. 20.03.2007! 34 THL 70 plakalı taksinin arka kapak yazısıdır: “Türk Milleti Rahat Uyu İBO Reis Nöbette” Kentteki gözde kitabevi kafem: Megavizyon, İstiklâl Caddesi. Kentte en lezzetli çayı nerede mi içebilirsiniz? Gayrettepe'deki Metropolitan Hastanesi'nin kafesinde! (Ciddiyim.) 1262 Maud Gonne yetkin W.B.Yeats'in evlenme teklifini reddedince, şair aynı teklifi soğutmadan onun kızına götürecektir… 1263 Gölgedeki deneysel şair Zahrad'ın (19242004) bir KİTAP İÇİN okuru olduğunu, Sahaf Turkuaz'ın ortağı Püzant Akbaş'tan öğrendim. Ocak'ta Püzant kanalıyla birbirimize son kitaplarımızı imzalayarak yolladık. O ertesi ay vefat etti. Selçuk Altun'un üç cümlesinden gayrı onu kimse anmaz sanıyordum. Alacağın olsun Yücel K(ay)ıran… 1264 Polyglot Püzant'a adının anlamını sordum. Üstüne basa basa “Ermenicede İstanbul demek” derken, sanki bir bilmecenin yanıtını fısıldamanın keyfini çıkarıyordu. 1265 Kültür, sanat ve eğitime 500 milyon dolar ayırdıklarını öğrendiğim Sunaİnan Kıraç çifti için, 2007 dua kotamın tümünü kullanmış olabilirim… 1266 2006'da 400 dolayında yerli roman yayımlanırken, nice nitelikli romana ikinci baskısını görmek kısmet olmadı. Romancı(?) sayısının, nitelikli roman okuru sayısına ulaşması artık gülünesi bir olasılık değildir. 1267 Halk Adetleri ve İnanmaları'ndan (Mehmet H.Bayrı, 1939): Veremle Nasıl mı Savaşılır? Dana eti gayet ince kıyılır, on beş gün her sabah aç karnına hastaya yedirilir, on altıncı günün sabahı, sarmısak döğülüp suyu çıkarılır, bu su bir fincan mikdarında hastaya içirilir. Köpek tersi yoğurtla karıştırılıp hastaya verilir. Ölü köpek kafası yakılarak toz haline getirilir, bu toza baharat karıştırılarak hastaya verilir. Hastaya eşek sütü içirilir. Hastanın arkasına manda gözü konur. Çocuklar yedi yaşlarında diş çıkarmağa başladıkları vakit, ilk düşen diş saklanır, bu diş döğülerek hastaya içirilir. 1268 125 AngloAmerikan yazarın katıldığı bir ankete göre ennn gözde üç kitap: Anna Karenina, Madame Bovary ile Savaş ve Barış. Kaçıncı sırada oldukları açıklanmamakla birlikte, Lolita'nın İncil'e uzak ara yeğlendiği de vurgulanmış 23.02.2007 tarihli “Times Literary Supplement”ta. 1269 Yazar Adayına Öğütler (Çalışma Yöntemleri): “Her sabah derhal yazı masasına koşturarak yazar olunur. Yapmayan amatör kalır.” Gerald Brenan “Çok az yazar günde üç saatten fazla gerçekten yazabilmiştir. Aslında nice başarılı yazar, bir saatten fazlasını bile zorlamaz.” H.L. Mencken “Yazma eylemiyle ilgili aldığım en iyi öğüt: Telefonu yanıtlama.” Patsy Garlan 1270 İki kitap önerisi: Sırdaş Görüntüler (Mehmet Ergüven, Agora Kitaplığı) Deneme Bu Benim.zip (Aslı Serin, Pan Yayıncılık) Şiir 1271 ...“Türkçeyi küçümseyen Mevlana ile başlayarak Fikret ve Cenap'a, hatta Haşim'e kadar uzanan çizgi Türkçe'nin yazılı bir şiir dili oluşturamamasına neden olmuştur… Ne Namık Kemal'i, ne (tüm iyi niyetine rağmen) Ziya Paşa'yı, ne Hamit'i ne de Ekrem Bey'i büyük ve önemli edebiyat adamları olarak görmeliyiz. Önemli ve çığır açıcı insanlar olacak görebiliriz, o kadar… Yahya Kemal'in aşısı tutmuştur ve Modern Türkçe kendi şiir dilini ve geleneğini yaratmıştır.” Şiir, Dil, Taklit ve İntihal Üzerine (Tuğrul Tanyol, Özgür Edebiyat) 1272 Beyit Mısra Antolojisi, İlhan Berk (Varlık Yayınları, 1960), SON “Hoyrattır bu akşamüstüler daima.” Ahmet Muhip Dranas “Hangi pencereye koşsam gece.” Cahit Sıtkı Tarancı “Sessiz yaşadım, kim beni, nerden bilecektir?” Mehmet Âkif Ersoy “Kimbilir nerdesiniz/Geçen dakikalarım.” Necip Fazıl Kısakürek “Bir kız vardı yok gibi öyle güzel” Oktay Rifat 1273 Bir Karabasan Projesi: 373 yerli romancı(?) bir araya gelip, Hrant Dink cinayetine tepki adına her biri bir paragraf lütfeder. Yazılanlar bilahare konsolide edilecektir… 1274 Metin Celâl'in, “Yayıncılık Sektörünün Sorunları Çözülür Mü?” (Dünya Kitap, 02.03.2007) başlıklı yazısının final paragrafıdır: “nokta koymak Yayıncılık sektörünün artık acil olmaktan çıkmış kangrenleşmiş bu sorunlarını ve daha birçok sorunu bu sayfada 2004'ten beri sizlere anlatmaya, paylaşmaya çalıştım. Durup geriye baktığımda bu sürede bir adım bile ileri gidemediğimizi gördüm. Aksine yayınlama özgürlüğü, korsan yayın gibi birçok konuda geriye gittik. Şimdi bir bilanço çıkartınca sorduğum soruların cevapsız kalmaya mahkum sorular olduklarını anlıyorum. Sessizlikle karşılanıyoruz. Bu durum da insanda boşa konuştuğu duygusu yaratıyor. Bıkkınlık veriyor. Bu sorunları yazmaya, yayıncıların dünyasında neler olup bittiğini aktarmaya kendi açımdan bir nokta koymak gerektiğini düşünüyorum. Hoşça kalın!..” Metin Celâl'e Not: Tırsma ve lütfen yaz. Duyarlı okurlara sektörün darboğazlarını ileterek de önemli bir hizmette bulunuyorsun. Bence işin diğer acı yanı, senden başka işbu konulara eğilecek erkişi de yok. (Ne malum, yazdıklarını geleceğin ilgili bakanının okuyup not almadığı?) 1275 Cumhuriyetimizin 50. yılında, Bülent Ecevit'in ricasıyla heykeltıraş ve ressam Gürdal Duyar (19352004) “Ah Güzel İstanbul” nam bir heykel kotarır. Çıplak kadın tasvirindeki yapıt Karaköy Meydanı'na emanet edilirken CHP, koalisyon ortağı MSP'nin hassasiyetini göz ardı etmiştir. Bülent Ecevit'in yokluğunda, Necmettin Erbakan'ın başbakanlığa vekâlet ettiği uygun bir anda müstehcen olduğu gerekçesiyle heykel güya Yıldız Parkı'na sürgün edilir. “Ah Güzel İstanbul” küresel standartta bir yapıttı. Göreniniz var mıdır? CUMHURİYET KİTAP SAYI 898 1 251 Estet ama hakbilir Engin Yenal'ın uyarısıyla, 17.02.2007 tarihli The Economist'i aldım. Derginin “Kitaplar ve Sanat” bölümünde, İstanbul'da mukim önemli şair John Ash'in son kitabı, The Parthian Stations tanıtılıyordu. John Ash'i (doğ.1948), İstanbul'a sığınan AngloAmerikan şair ve yazarların duayeni sayan imzasız yazıya göre, “Bankacılıktan devşirme romancı Selçuk Altun, ona üç yıl hamilik yapmıştır.” Ash'in desteklediğim Türk(iye)sever yabancı şair/yazarlardan biri olduğu doğrudur. Ona 1990'larda bir YKY sergisinde rastladığımda, tüm şiir kitaplarını okumuş, The Byzantine Journey adlı gezi kitabından (s)empatizanımız olduğunu anlamıştım. Anımsadığım kadarıyla bir kamu üniversitesinin, “tamzamanlı iş ve lojman” sözü üzerine koşarak geldiği İstanbul'da, kendisine sunulan “yarımzamanlı iş” önerisi yüzünden buruktu. YKY'nin kurumsal katkıları dışında kişisel olanaklarımla onu kaç yıl desteklediğimin hesabını yapmadım. Küresel bir dergide, hem de John Ash yüzünden bir “cümle kahramanı” olmaya şaşırdım diyemeyeceğim. Temmuz 2006'da yayımlanan bir anı kitabından okkalı bir ders çıkarmıştım. Yazarının talebi üzerine, bir eski YKY'li tarafından kaleme alınan hakbilmez pasajı orada gördükten sonra, edebiyat âleminde beni şaşırtacak haber kalmamış olabilir. 1252 Yazarlar veya eleştirmenlerin; yazılarım veya YKY'ye katkılarım hakkında lütfettikleri sözlü övgülere inanasım gelmiyor. “İnansalar, yazarlardı” diye düşünmeden edemiyorum… 1253 Oğuz Demiralp'in son kitabıyla bir edebiyat ödülü kazandığını duyunca tuhaf oldum. Ben onu “ödüller üstü” bellemiştim. 1254 “Şimdi havanda su dövmek için yazı yazan adamlar var. Havanda su dövme sanatına deneme diyorlar.” 883 No.’lu Cumhuriyet Kitap söyleşisinden, Özdemir İnce. 1255 29.01.2007 tarihli Publishers Weekly'de, ilk kitabı 90. yaşında yayımlanan Harry Bernstein'a neden bu denli beklediği sorulduğunda, “Karımı dört yıl önce yitirdikten sonra zamanım oldu” buyuracaktır. 1256 Saatin Gizli Yüreği'nden (Elias Canetti, Çev. Ahmet Cemal) : İnsanın ölümü kabullendiği noktayı kaydetmek. “Diyalog” derler, söylev vermek isteyenler. Kendi yazgısını yeryüzününkiyle karıştıran adam. En değerlileri bile kirleten övgü sözcükleri. Sözcükleri tanıdığım sürece, nasıl can sıkıntısı çekebilirim? 1257 Bir okurum, ülkedeki okur kitlesinin yüzde seksenini kadınların oluşturduğunu göz ardı ederek yazdığımı vurguladı. Doğrudur; ben yüzde yüz tek okur için yazmaktayım. Mızmız Selçuk Altun için… 1258 Karl Marx'ın iki kızı, Thomas Mann'ın ise iki oğlu da intihar etmiştir. 1259 Bir zamanlar Milli Eğitim Bakanlığı, tüm yurtta ortaokulu iftiharla bitiren öğrencilerin tanıtıldığı bir “İftihar Kitabı” yayımlarmış. 194041 dönemi kitabında genellikle Gürdal Duyar’ın “Ah Güzel İstanbul”u. SAYFA 18
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle