Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yunus Nadi 2007 Karikatür Ödülü: Mustafa Bora ? önemli. Karikatür dediğiniz, insanı iki omzundan tutup sallamalı. Ancak öyle karikatürler az bulunuyor. Buna karşın, geçen yıl da bu yıl da uluslararası yarışmalarda büyük ödüllerin çoğunu Türk sanatçılar aldı. Bu bir tesadüf olamaz... Gerçi ilerleyen dönemler tesadüfi olup olmadığını daha iyi gösterecek. Bence şu anda Türk karikatür sanatı gayet iyi gidiyor. ÇEVREYE DUYARLI ÇİZGİLER Portre karikatür dışında, eserlerinizde hangi konuları ele almayı tercih ediyorsunuz? Çevre ve adaletle ilgili konuları daha çok işliyorum. Ödül aldığınız karikatür de çevreyle ilgili. Doğanın tahribatının yol açtığı küresel ısınma nedeniyle, çocuklara nasıl bir dünyanın miras bırakılacağını çizgilerinizle gösterdiniz. Çevre sağlığına, doğanın korunmasına karşı hassasiyetinizin farklı bir nedeni var mı? Aslında yarışmaya katıldığım karikatürü, 1998’de çizmiştim. Derneğimizde de asılı hatta. Ama yarışmaya katıldığım yeni çizimi tabii ki... Çocukluğum doğayla baş başa geçti, çok güzel bir çocukluk yaşadım. Beştepe’de oturuyorduk... AOÇ o dönem çok güzeldi, ona da yakındık. Ormanın içinde, doğayla baş başa, hayvan sevgisiyle büyüdüm. Ben Sıvaslıyım. Şimdi köyüme gidince çok şaşırıyorum. Bir köye göre korkunç derecede çevreciler, bilinçliler. Avcılara geçit vermiyorlar mesela... Yani biraz yetiştiğim kültürden de kaynaklanıyor. Bir öğrenci ilköğretimden ortaöğretim sonuna değin mutlaka resim dersi görüyor. Ancak hem ders saatinin yetersizliği hem de senelerdir sıkışıp kalınan sığ müfredatla yetenekli öğrecilerin keşfedilemediği, ortak yakınma nedeni. Eğitim sisteminin genç yeteneklerin fark edilmeden kaybolup gitmesine yol açtığı görüşüne katılıyor musunuz? Tabii ki katılıyorum. Eğitim sisteminin bu konuda bir eksikliği olduğu kesinlikle doğru. Ama isteyen gençler de bu işin peşini bırakmasın. Örneğin; derneğimizle bağlantıya geçebilirler. Büyük kentlerde temsilciliklerimiz var. Beraber seminerlere katılabiliriz, çalışmalarına yardım ederiz, yol gösteririz. Karikatürle ilgilenen gençlere, kendilerini geliştirmek adına nasıl bir yol izlemelerini önerirsiniz? Önce desen konusunun halledilmesi lazım. Desen üzerinde çalışsınlar. Zaten mizah duygusu mutlaka olmalı. Ayrıca karikatür dünyasında neler olup bittiğini araştırmaları gerekir. İnternet ortamı bunun için büyük kolaylık. Mesela karikatürde İran gümbür gümbür geliyor. Devlet de destekliyor, para ödüllerini karşılıyor... Orada bir karikatür patlaması var. Zaten onların gelişmiş bir desen kültürü var. Çok da istekliler... Kapalı bir ortamda büyük bir özgürlük sağladı onlara. Yunus Nadi Karikatür Ödülü’nü alarak, kendi deyiminizle en büyük hayalinizi gerçekleştirdiniz. Yakın dönemde başarmak istediğiniz, yaşama geçirmek için çalıştığınız bir proje var mı? 2. kitabımın hazırlığı içindeyim. Tek bir konuya yönelik olmayacak. Çeşitli konuları ele alacağım ama çevreyi ağırlıklı olarak işleyeceğim. Şimdilerde ona yoğunlaştım, iyi eserler çıkarmam lazım... 2008’de çıkarmayı tasarlıyorum. ? CUMHURİYET KİTAP SAYI ‘Karikatür bir felsefe’ katürlerini çizdiğini, kış aylarında da İzmir'deki evinde çalışmalarını sürdürdüğünü belirtiyor. Karikatürcüler Derneği'ne üye olduğunu, bugüne dek 3 kişisel sergi açtığını, birçok ödül kazandığını vurgulayan Bora, ancak Yunus Nadi Ödülü'ne değer görülmenin farklılığını, “Yunus Nadi Ödülü’nü kazanmak çok özel. Nadi ödüllerinin sergilenmesini ve ödül sayısının artırılmasını arzu ederim” sözleriyle yorumluyor. Karikatürün kendisi için bir felsefe olduğunu vurgulayan Bora, bunu şöyle anlatıyor. “Çizgilerle kendinizi özgürce ifade edebiliyorsunuz. Yaratıcılığınızı gösterdiğiniz bir alan. Kötülüğe, insan haklarına saldırılara karşı bir karşı çıkış gösteriyorsunuz.” Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gazetemiz çizeri Musa Kart'ı mahkemeye vermesini tezatlık olarak değerlendiren Bora, “Başbakan, eğer imam hatip ipliğine dolanmış kedi halindeki karikatürünü mahkemeye vermemiş olsaydı bugün o karikatürü Cumhuriyet okurları bilecekti. Ancak davayla karikatür ilgi noktası oldu. Başbakan'ın yaptığı tezatlıktır” diyor. Bugünün gençlerinin çok şanslı olduğuna da değinen Bora, şunları belirtiyor: “Mizah dergilerinin satışının toplamının Gırgır dergisini yakalamasa da iletişim araçlarının yaygınlaşması nedeniyle gençler karikatürle daha iç içeler. Karikatür, lise ve üniversite gençleri arasında yaygınlaşan bir sanat oldu. Bunda iletişim araçlarının yaygınlaşmasının büyük etkisi var.” ? Mustafa Bora ilk çizgilerini ünlü Gırgır dergisinde yayımlamıştı. Karikatür çalışmalarını şimdilerde Bodrum’da sürdürüyor. ? Hicran ÖZDAMAR K arikatür dalında Yunus Nadi Ödülü’nü Kazanan Mustafa Bora, karikatür sanatını bir felsefe olarak tanımlıyor. Karikatürü gözden kaçırılan olayların imgelerle anlatılması olarak yorumlayan Bora, Türkiye'de her gün çizgilere konu olacak birçok olay yaşandığına dikkat çekiyor. 1975 yılında Gırgır dergisinde ilk karikatürünün yayımlanmasıyla başlayan çizim hayatında birçok konuyu ele alan Bora, Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Öğretmenliği'ni bitirdiğini, resmin temel özelliklerini burada öğrendiğini vurguluyor. Daha sonra Batman ve İstanbul'daki liselerde 4 yıl boyunca resim öğretmenliği yaptığını, ancak bu mesleği özgürlüğünü kısıtlaması nedeniyle bıraktığını belirten Bora, “İstifa ederek kendime daha özgür bir çalışma ortamı sağladım” diyor. Bora, 1981 yılından bu yana yaz ayları Bodrum'da turistlerin kari898 SAYFA 13